türkiye'de ve dünyada islam'a yönelişin iyice hız kazanmasının nedeni

ilk tanımda herhangi bir istatiksel veri yok, sadece kişisel bir görüş var ve buna inanılması isteniyor. peki.

son zamanlarda türkiye'de ateizm neden hızla artıyor? neden bu gerçeği görmezden gelip, yok satıyorsunuz? görmezden geldiğiniz de gerçekler yok olmuş olmuyor.

ateizm'in türkiye'de arttığını gösteren istatiksel verilerin bulunduğu başlık:

(bkz: türkiye yüzde 99 müslüman bir ülke değildir)

islamcılar tarihi ne zaman doğru okumuş ki şimdi de doğru okusunlar? ülkemiz değil mi bu kafa yüzünden 20 yıldır felaket üstüne felaket yaşayan. temennileri gerçek diye yutturma işi de bu dinin parçası. başka türlü nasıl yürüyecek ki sistem?

yine hristiyan misyoneri ilan edilmişiz. artırıyorum afyonlu gay katolik taş fırını ustası alayı!!!

ateist rolü yapan hıristiyan misyoner olarak ağlıyorum.

büyüdün de algı mı yapıyosun sen .

t: dayanaksız açılmış bir başlıktır.

türkiye'de dini inanç konusunda sıklıkla araştırma yapılmamaktadır. ancak bu konuda diyanet işleri başkanlığınca 15 mayıs-20 eylül 2013 tarihleri arasında günün tüik verileri ve desteği ile yapılmış çok kapsamlı ve dikkate şayan bir araştırma vardır. link araştırma raporunun xxix. sayfasında "türkiye'de yaşayan nüfusun % 99,2'sinin islam dinine mensup olduğunu" belirttiği ve ülke genelinde vakit namazlarını "her zaman kılanların oranı % 42,5" olarak açıklanmıştır. kur'an-ı kerim'de 109 ayette "namaz kılma" eylemi farz olarak emredilmişken, kendini islam dinine mensup gören ancak %56,7'lik bir kısmın her zaman namaz kılmaması, bir başka deyişle inandığını söylediği dinin çok temel bir ibadetini yerine getirmiyor oluşu aslında manidardır. kuran-ı kerim'de yer alan ilahi emirler bir bütündür ve bu dinin mensuplarının "bu emirlerden istediğimi ve onu da ancak istediğim zaman yaparım" demek gibi bir lüksü yoktur. bu iş aynı zamanda "domuz eti yemem ama kul hakkı yerim"; "cumaları kaçırmam ama vergi kaçırırım" gibi bir müstehzi bir paradoksu akıllara getirmektedir.

mehmet akif ersoy üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmada ise link deneklerin %95'i evlerinde kur'an olduğunu, %45'i kur'an'ın mealinin de olduğunu ancak sadece %4,9'u kur'an'ı anlayarak okuduğunu ifade etmiştir. bir başka deyişle araştırmaya katılanların %95'inin kur'an'ı anlayarak okumadığı öne sürülebilecektir. insanların mensubu olduğu dinin tüm esaslarının yazılı olduğu kitabı hayatlarında bir kere bile anlayarak okumamış olmaları 'özellikle açılan başlık dikkate alındığında' izahtan varestedir.

öte yandan günümüze daha yakın bir zamanda araştırma ve anket şirketi konda'nın yaptığı araştırmadan elde edilen son 10 yıllık (2008-2018) toplumsal değişim raporu link diyanet işleri başkanlığı'nın verilerinin tersine, türkiye'de atesitlerin sayısında artış yaşandığını dindarların sayısında ise azalma olduğunu ortaya koymuştur. yapılan araştırmadan elde edilen sonuçlara göre "kendini 'dindar' olarak tanımlayanların oranı da yüzde 55'ten yüzde 51'e, 'sofu' olduğunu söyleyenlerin oranı yüzde 13’ten yüzde 10’a gerilerken, 'inançlı' olduğunu söyleyenlerin oranıysa yüzde 31’den yüzde 34’e yükselmiştir. raporda yer alan 'ibadet' ve 'örtünme' bölümlerinde ise başörtüsü oranı yüzde 52’den 53’e çıkarken, 'türban' oranı yüzde 13’ten yüzde 9’a düşmüştür. oruç tutanların oranı da yüzde 77’den yüzde 65’e gerilemiştir.

ezcümle elimizde dünya'da yapılmış genelde dini inanç, özelde islam dini araştırması verisi olmadığı için bu hususta konuşmak mümkün değildir. ancak türkiye açısından seyrek de olsa yapılan araştırmalar bu konuda bir yükseliş değil, gerileme olduğunun karinesidir.

yalnız sitenin adındaki kafa senin aradığın kafa değil kardeş

dünyada müslüman sayısı hesaplanırken, ülkelerin kendi içinde yaptıkları anketler, istatistikler ve ülke nüfusu baz alınmakta. bu noktada türkiye'de islam dinine inanan kişi sayısı devlet kayıtlarındaki bu memleketin %99'u müslümandır hesabıyla belirleniyor. afganistan, pakistan, iran gibi ülkelerde yine aynı şekilde tamamı müslüman olarak ele alınıyor.
şeriatın olduğu veya yönetimin islamcıların elinde olduğu ülkelerde pek çok kişi kendini müslüman olarak tanımlamasa bile müslüman olduğunu ifade etmek zorunda kalıyor.
başta eksikliği ve yanlışlığı kabul edilen bu bilginin üstüne en önemli faktörü ekliyoruz. müslüman ülkelerde üreme oranı 2010-2015 arasında 1.8 diğer ülkelerde 1.2 ,dolayısıyla müslüman olarak kabul edilen ülkelerde nüfus hızla artıyor.
amerikada bile müslümanların çocuk yapma oranı 2.9 varyantında ilerlerken müslüman olmayanlarda oran 2.1de kalmaktadır. (not amerikada müslümanların üreme oranı diğer ülkelerdekine göre az olduğu için eklenen bilgi ) (2015-2020)
afganistan, pakistan gibi ülkelerde çocuk yapma oranı 4.6tir.
bu türkiye'de ve dünyada islama yönelişte hız olduğu anlamında değildir, sadece türkiye'de ve dünyada resmi evraklarda müslüman olarak nitelenen kişi sayısında artış var anlamındadır.
nüfus anlamındaki değerlendirmedeki yüksek rakamlara karşın, kendini müslüman ve dindar olarak niteleyen kişi sayısı tunus, libya, cezayir, mısır, türkiye, fas, sudan, filistin, ırak, yemen gibi ülkelerde 2013-2018 aralığında %8 den %13 e çıkmıştır. 30 yaş altı grupta ise bu rakam %18dir.
yani müslüman nüfus sayısındaki yükselişe karşı aslında kendini müslüman ve dindar olarak niteleyen kişi sayısında ciddi azalma vardır. genel rakamlar bu yönde ilerlemeye devam ettiği sürece nüfus artış hızı nedeniyle müslümanların dünyadaki sayısı artmaya bir süre daha devam edecektir ancak aynı oranda ıslam müslüman topluluklarda güç kaybetmeye devam edecektir. yine kendini müslüman olarak nitelemeyenlerin çocuk sahibi olma varyantındaki düşüş nüfus artış hızını düşürmeye başlamıştır.

pek çok kaynağa baktım ancak kullandığın kaynaklardan bir kaçınının linkini buraya ekliyorum.
buradan
buradan
buradan
buradan
buradan

şu güne kadar mutlu mesut yaşayan bir islam ülkesi görülmemiştir. -sadece son 20 yıl öncesine kadar az da olsa, türkiye vardi, o da yalan olmak üzere- nerede bir islam ülkesi varsa, orada açlık, iç savaş, kargaşa, dikta, adaletsizlik, hırsızlım, cahillik, cinsiyetçilik, adaletsizlik vardır. iranlılar bile hiç sevmedikleri, ve 79 da devirdikleri şahın günlerini mumla arıyorlar. ( şimdi çıkarbilir dünyanın en büyük ikinci semavi dininin mensubu biri, asıl din o değil, batı bize bu oyunları oynuyor diye bir savunma yapmaya kalkabilir, önce cebindeki telefonun, bindiği arabanın markasını, üretenlerini sor, alık alık suratına bakar. islam aleminin yüzlerce yıldır kendini kandırmaktan, kendine düşman arayıp, kendilerinden başka herkesi yanlış içinde, gavur-kafir olarak görmekten başka, medeni aleme ne faydası olmuştur acaba diye cevap verilelebilir.)

gerçek olmayan bir şeyin nedeni olmayacağından yanlış açılmış bir başlıktır.

ramazanda oruç tutmayanı dövmeyi bıraktığımız zaman belki artış falan olur. veya olmasın abi gerek yok. ben müslüman birisiyim ama böyle saçma şeylere gerek duymuyorum.
popodan fetva.
popodan başlık.
popodan istatistik vermeyelim.

(bkz: paralel evren)

tüm yazılanları okudum, devam edin lütfen ben yokmuşum gibi davranın..

https://i.ibb.co/thjggf6/ımg-20210305-223854.jpg

daha doğrusunu söylemek gerekirse müslüman kitleler konsolide halde duruyorlar. buna karşılık hristiyan avrupa ve kuzey amerika çözülme halinde. o bölgelerde dinin hükmü kalmadığı gibi toplumların da büyük bölümü kendini dinle ifade etmiyor. latin amerika ve afrika'nın güneyinde kısmen canlı bir halde hristiyanlık. oysa islam egemen olduğu yerlerde fazlasıyla diri. şuan dünyanın en aktif dini islam ve mevcudiyet bakımından da 5-10 seneye kadar 1 numara olacak. yüksek doğum oranları ve avrupa'ya sürekli göç vermesi, avrupada da bu kitlenin asimile olmak yerine kitlesel hareket etmesi oldukça tehlikeli sonuçlar doğurabilir. batıda political correctness kafadaki sol zihniyetin aptallıkları sayesinde bunlar zemin de buluyorlar rahatça. ancak çok kısa sürede dünyanın tüm aklı başında kesimlerinin birlik halinde bu ideoloji ve insanlığa yönelik yarattığı tehditle mücadele haline geçeceğini düşünüyorum.

(bkz: deist müslüman)
kaynak eunews , kaynak2 habertürk , kaynak 3 bbc türkçe hadi bunlar hep "ajan" hep "dıj güçler".. peki bu nedir? kaynak4 yenişafak


imam hatiplerde durum nedir? bir defa olmuştur denilen ensar vakfı araştırması...

bak bu da diyanet işleri başkanından gelsin, "deizmi yaygınlaşması" iddialarına cevabı.. "yok islam artıyor" diyememiş farkındaysan..



son olarak sizin bile okumadığınız adamın yazısı, biz fikirlerine zerre katılmasak da okur-yazarız.. abdurrahman dilipak

her doğan bebeği müslüman ilan ettiğimiz için var gibi görünüyor da olabilir.

diyanet işleri başkanı bile türkiye'de deizmin artmasından yakınıyordu. bunu o şahıs bile söylüyorsa siz gerçek boyutunu bir hayal edin derim.

dünya deist teis agnostiklige dogru koşarken hedef şaşırtıp algı açmak isteyen yazar beyanı...
yaw he he deyip geçiniz.

türkiye'de aksi yönde hız kazanmıştır.

turkiye için konuşursam ben de, tersini düşünüyorum çoğu yazar gibi. bunun nedeni, tamamen kültürel yaşamla ilgili olmasıdır bana göre. şöyle ki 19. yuzyil itibariyle, şehir bazlı kültürel yaşam tüm dünyada ve türkiye'de de sekülerlesmeye başladı, türkiye de çoğu analiz nedense, laikliğin toplumsal tabanı araştırmadı. bunu elbette bilinçli olarak yapan bir kesim vardı, - abd'nin ılımlı islam projesi- fakat, diğer yandan bilinçsiz bir şekilde bu tür analizlere katılan kesimler de oldu. şehirli nüfus gittikçe sekülerlesince, şehirli muhafazakar nüfusun söylemi de flulasti. istanbul gibi buyuksehirlere olan göçler şehirli islam anlayışını giderek silerek, taşra islam anlayışını hakim kıldı. bugün yaşadığımız şey, taşranın da giderek seküler yaşama kanalize olmasının tezahürü.

"kötü temsiliyet" "islamcılarda olan ahlaki yozluk" da, etkili bunları yadsımıyorum ancak bana göre, ilk neden nüfusun sehirlesmeye başlaması, islamiyet'in modern dönemde şehirli pratiği yok, aslında diğer dinler için de aynı şey siz konusu. modern dönemde şehirleşme beraberinde, laikliği getiriyor. bu da normal.

son yıllarda negatif hız kazanmıştır.

yokluktaoluru varsa.. biz içindeyiz belki değerini bilmiyoruz.. bu da boyle bir tespit..