28 yıl önce bugün arabasına koyulan bomba ile aramızdan ayrılmış olan gazeteci.
devamını gör...
üç gün önce fethiye belediyesi, heykeltraş onur fırat fen imzalı uğur mumcu anıtının açılışını gerçekleştirdi.
anıtın üzerinde,
" vicdan sustu,
hukuk sustu,
insanlık sustu,
göz göre göre öldürüldük,
ey halkım unutma bizi…"
yazılıydı.

bütün kavgası aydınlık yarınlar için olanlara selam olsun,
selam olsun, susmayanlara..

(bkz: sesleniş)
devamını gör...
gerçek gazeteci, gerçek vatansever, gerçek bir aydın, gerçek bir atatürkçü.
uğurlar olsun büyük insan, kalbimizdesin...
devamını gör...
vatanını milletini seven nadir solculardan birisiydi. saygıyla anıyorum.
devamını gör...
ruhun şad olsun güzel insan...
devamını gör...
her konuda bilip bilmeden konuşan, agresif ve radikal düşünce yapısına sahip boş bir insandı. ölünce badem gözlü olmuş kör vatandaşlardan biri daha. kulağımdan gitmeyen birkaç konuşması var ki akıllara zarar.
devamını gör...
eskişehir odunpazarı belediyesi'nin anısını yaşatmak için anıt parkını açtığı, bombalı suikaste kurban gitmiş atatürkçü gazeteci.
bombayla patlatılan otomobili ankara'dan özel izinle getirilerek parkta sergilenmektedir. kendisini göremesek de gericilerle ne kadar mücadele ettiğini büyüklerimizden öğrendik, huzur içinde uyusun.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
uğurlar olsun cesur gazeteci, güzel insan.
kirli ilişkileri kitaplarında ve yazılarında ortaya çıkarmıştır.
otopsisi dahi yapılmadan gömülmüştür.
suikastin gerçek faili hala meçhuldür.
saygıyla anıyoruz.
devamını gör...
kendisi solcudan öte atatürkçü biriydi. milliyetçidir ve vatanını severdi. fetöcü, pkk'lı, hain, yobaz çomarların nefret ettiği ve susturamadıkları için haince şehit ettiler.
buraya gelip boş konuştu doyenler 'solovro sogoktor' diyen beyinsiz kitledir.
devamını gör...
türkiye'de 28 yıl önce bugün,
'gazetecilik' ölmüştür.
devamını gör...
kendisini hep selda bağcan'ın o efsane türküsüyle hatırlayacağım yüreği büyük insan, usta gazeteci.
uğurlar olsun
sosyal medya hesaplarımda -bu sözlük dahil-her daim profilimin en tepesinde yer alan sözü hayata dair duruşumun yalın ifadesidir.

"bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz"
devamını gör...
ankara'da karlı sokak'taki evinin önünde, arabasına konulan bombanın patlaması sonucu suikasta kurban giderek yaşamını yitirmiştir.

"kürtler sömürgeciliğe karşı bağımsızlık savaşı yapıyorlarsa ne işi var cıa ve mossad'ın kürtler arasında?" "yoksa cıa ve mossad, anti-emperyalist savaş veriyorlar da dünya bu savaşın farkında değil mi?"

ruhun şad olsun .
devamını gör...
daha lisedeydim, kimin söylediğini tam hatırlamıyorum, "uğur mumcu" yu öldürmüşler dedi. ev, o an dondu... herkes birbirine baktı ama bir kelime dahi edemediler. 5 dk kadar bu buz gibi sessizlik sürdü, annem ve halam ağlamaya başladı, babam ketumdur sadece donuk donuk tv ye bakıyordu. ömrümde hiç tanımadığımız birinin ölümüne bu kadar üzüldüğümüze hiç şahit olmamıştım.
7 sülale ankara'ya cenazeye gidildi sonrasında.
devamını gör...
"sadece konuştuklarımızdan değil, sustuklarımızdan da sorumluyuz."
uğur mumcu
devamını gör...
o günü asla unutmam. televizyonun sesi evi ele geçirmiş gibiydi. annemi ve babamı o güne kadar hiç öyle görmemiştim. sanki başka bir boyuttaydılar.

alışık olmadığım kadar ilgisizler bana. etraflarında dolaşıyorum ama sanki beni görmüyorlar bile. televizyonda sürekli görüntüler dönüyor. işin aslında çok fazla bir şey anlamıyorum. sadece birinin öldüğünün farkındaydım.

babamın ve annemin durumunu düşününce, her halde bir yakınımız öldü diyorum içimden. babam anneme bir şeyler söylüyor. fısıldar gibi. gürdür aslında babamın sesi. alışık değilim o kadar boğuk çıkmasına.

''kıydılar sonunda adama'' diyor.

annem sessizce başını sallıyor.

kendimi göstermem lazım. annemin yanına sokuluyorum. nazikçe kavrıyor beni, sarılıyor. ama alışık olduğum sevgi sözlerini duyamıyorum. ikisi de televizyona kilitlenmiş durumdalar. ne yapsam ilgilerini çekemiyorum.

bir ara babamın sesi yeniden gürleşiyor. ''görüyor musun süpürüyorlar! '' neyi süpürüyorlar, niye süpürüyorlar bilmiyorum. sormaya da çekiniyorum. sonra öğreniyoruz tabi neyin süpürüldüğünü...

babamın gözleri dolmuş, yaşlar hafifçe yanaklarına doğru süzülüyor. babalar öyle çok ağlamaz. ağlasalar da pek görmezsiniz. onların gözüne sadece çöp batar.

aniden fırlıyor yerinden, balkona doğru gidiyor. sigara yakıyor. fırsat bu fırsat diyorum.

anneme soruyorum; '' tanıdığımız biri mi öldü anne ?'' ''evet oğlum, diyor.'' ses tonu devamını getirme der gibi. mesajı alıyorum. bende onlar gibi sessizleşiyorum.

ertesi gün oluyor. uyandığımda babam evde yok. benim uyanmamdan biraz sonra eve geliyor. elinde bir gazete var. mutfağa giriyor. yüzü yine asık. yüzünün asık olmasına da pek alışkın değilim. gazeteyi masaya koyuyor. gazetenin üzerinde kocaman puntolarla ''susturamayacaklar'' yazılmış. altında ton ton yanaklı bir amcanın resmi var. ölen akrabamız bu herhalde diyorum.

sonrasında yine annemle babamın konuşmaları. pek çoğu hayal meyal kafamın içerisinde. ''saat kaçta?'' ''ne zaman gideceğiz?'' gibi konuşmalar...

aradan yanılmıyorsam bir iki gün geçiyor. çok net hatırlamıyorum o kısımları. güzelce giyinip çıkıyoruz evden. cenazeye gittiğimizi biliyorum. annem en güzel kıyafetlerimi, çıkarmış hazırlamış.

sonra hayatımda gördüğüm en büyük insan kalabalığının içerisinde buluyorum kendimi. mahşeri bir kalabalık var. annemin elini sıkı sıkı tutuyorum. korkuyorum bir nebze. bir sürü insanın elinde, babamın bir kaç gün önce eve getirdiği gazete var. havaya kaldırmışlar. o görüntüyü de hiç unutmam. asıl unutmadığımsa babamın o gür sesinin onca insan arasından sıyrılıp, yükselmesi. yumruğunu büyük bir hınçla sıkıp, sürekli havaya kaldırması. öfkeli sanki babam. daha önce onu bu kadar öfkeli de görmemiştim...

neyse çok uzatmayacağım, ben uğur mumcu ile babamın bir kaç damla gözyaşı ve haykırışları, annemin o derin suskunluğu ile tanıştım. akrabamız değildi, yakınımız değildi ama ölümü/öldürülüşü evimizde böyle bir etki doğurmuştu. türkiye'nin aydınlık yarınlarına inanan pek çok insanın evinde de, haberin bu şekilde karşılandığını düşünüyorum.

bu hazin tanışma sonrası, ilerleyen süreçte, uğur mumcu'nun tüm köşe yazılarını, kitaplarını okudum. babamın ve annemin verdiği tepkileri yerli yerine oturtmak ondan sonra kolay oldu. yıllar sonra babam da, ceketini alıp gitti bu haksızlıklarla dolu dünyadan. o gazete halen bende. ikisinin de yadigarıdır.

uğurlar olsun... devirleri daim olsun...
devamını gör...
güzel insanlar atlara binip gittiler. demirin tuncuna insanın piçine kaldık.
devamını gör...
gazeteciliğin nasıl olması gerektiğini, araştırmanın kitabını yazan, ailesine düşkün güzel bir insandı. tüm kitaplarını ve köşe yazılarını açıp okuyun, hala geçerli olacaktır söyledikleri. sakıncalı piyade kitabını tavsiye ederim.
uğurlar olsun uğur abi
devamını gör...
günümüz türkiye'sine ulaşmak için ortadan kaldırılması gerekenler listesinde ismi en üstlerdeydi. 90'ların başında kaotik olayların yaşanması bir yazarın kitabından çıkabilecek kadar distopik olsa da tamamen gerçek olmasına rağmen yaşananlara zamanla alışmamız daha da distopik bir ruh haline giren bir vatandaş profili çıkardı ortaya. insanlar gerçekleri kurtlar vadisi'nden öğrendiğini sanarak uğur mumcu ve kitapları hiç var olmamış gibi yaşadılar. ve ne gariptir ki vatandaşın bu duruma getirileceği tespitini yıllar öncesinden yapmıştı.
devamını gör...
saygıyla andığım rahmetli gazeteci.
devamını gör...
aydın, modern bir ülke olma yolunda katkı verecek insanlardan biriydi.bugün olacakları 30 yıl önceden söylediği ve bazı kesimlerin işine gelmediği için katledilmiş aydın yazar.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"uğur mumcu" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim