üzgünken yapılanlar

bugünkü ruh halim sözlük.içimden hiçbir şey yapmak gelmiyor.sadece akşam duş alacağım. belki yatıştırır beni.biliyorum yarın sabah harika uyanmasam da şimdiki gibi olmayacağım.çok da takmamaya çalışıyorum.

sadece susmak .

kendimi daha da üzmek için hüzünlü şarkı açıyorum.dinledikten sonra da şarkı listesi daha hareketliye geçiyor ve bir bakmışım üzgünlükten eser kalmamış.çoğu zamanda buna ek olarak uykuya geçiş yapıyorum.

ismail yk dinliyorum.
yeni şarkıları hissiz olsa da eski şarkıları çok iyi.

şunu izlerim. yemin ederim çok iyi geliyor.

durmak.

en iyi gelen şey.

yıllardır üzülen biri olarak öneriyorum.

telefondan bir şarkı açıp, yanına uzanıp saatlerce sessiz sessiz ağlıyorum. ağlarken hayaller kuruyorum. bazen tam gözümden yaş süzülecekken gülüyorum.
seans bittiğinde her şeyi halletmiş bir şekilde kalkıyorum ve şişmiş gözlerimle, burnumla, günlük hayatıma kaldığım yerden devam ediyorum.

bir köşede yüzümü ellerimin arasına alıp otururum, ağlamamak ve düşünmemek için uğraşırım. bir müddet sonra hemen kulaklığımı takar müzik dinlemeye başlarım. düşünmek istemediğim ne varsa düşünür, hakkından fazla ağlar, kendime kızarım. "yeterince hırpaladım kendimi" dediğim noktada sigaramı içerken kendime sözler veririm, "bu konuyla ilgili son ağlayışın" vs.
hakikaten de öyle olur.

temizlik, temiz hava, yeni insanlara tanışma.

üzgünlüğümü arttırmak için her şeyi yapmak. yaşadığımız her şeyi fazlasıyla yaşamalıyız diye düşünüyorum. mutluysak en mutlu, üzgünsek en üzgün. yaptığım şeylerden bazıları;
-beni ağlatan şarkıları kulaklıkla son ses dinlemek.
-karanlıkta oturmak.
-yataktan çıkmamak. evdekilere yorgun hissediyorum, biraz uyuyacağım demek.
-aynanın karşısına geçip beni üzenlerle konuştuğumu hayal edip, söyleyemediklerimi söylemek.
-bir şeyler yemek.
-ağlamak.
üzüntümü iyice yaşadıktan sonra birde tedavi süreci var. burada artık iyice acı çektiğime kanaat getirip yeniden mutlu hissetmeye çalışıyorum. bunlardan bazıları;
-kitap okumak. bana kendi derdimi unutturup kitaptaki olaylara odaklanmamı sağlıyor.
-gökyüzünü izlemek.*
-canım istemese bile hareketli müzik açıp dans etmek.
-son olarak dostumla konuşmak. onunla konuşursam iyi hissederim zaten.

uyumak. uyunmasa bile düşünceler arasında sıkışıp kalarak " an " dan götürmek. fakat a. hamdi tanpinar' in da söylediği gibi " bir acı ya da üzüntünün tesirini hafifleten daima, diğer acı ya da üzüntülerdir." o yüzden yaşadığımız anda kalıp daima elimizde olanlara şükretmek mutluluk için elzemdir.

yüksek sesle slow müzik dinleyip, ağlayana kadar müziğin sözlerini mırıldanmak. ağlamaya başlayınca aynaya bakıp tekrar tekrar ağlamak. ağlaya ağlaya iyice çirkinleşince, uyumak. ertesi gün şişmiş çirkin yüzüm dışında bir şeyim kalmıyor. neye üzüldüğümü unutuyorum.

sadece yürümek.

kurabiye.

çorba.

ağlamak :d

uyurum. en güzel kaçış yöntemidir. eğer uyuyamazsam açarım yavaş bir şarkı,koyarım kafamı yastığa ve hayal kurmaya çalışırım.

ağlayarak hayal kurarım. eğer hayallerden de sıkılma raddesine geldiysem artık, iq seviyemi eksilere çekecek yutup videoları eşliğinde iyice uyuşur sonra uyurum.

önce kendi kendime konuşarak sorunu içimde çözmeye çalışıyorum, içime sığmayan duygular varsa dışarı çıkmasına izin verip ağlıyorum. eğer biri ile sorunum varsa ve o kişi ile sorunu çözebileceğime inanıyorsam onunla konuşuyorum. bütün bunları yaptıktan sonra kahvemi içiyorum ve meditasyon yapıp rahatlatıyorum.

çoğu kişi üzgünken uyumayı tercih eder.
yoğun duygular içindeyken uyursanız beyniniz uykudayken aktif kalacaktır ve bunun sonucunda yorgun uyanırsınız.

jack daniels amcayla koyu bir muhabbet.