yaz mevsimini seven insan

antalya sıcağını yaşayan biri olarak benimdir. lahana gibi üst üste giyinme derdi yok ,bu hafta sonu ne giysem sorusuna cevabı basic tshirt ve şort olan , soğuk bir içecek ve yaz meyveleriyle yaşanılan zamandan zevk almaya çalışan insandır.

her şey beklenir o insandan lütfen seri engelleyelim bu profili..

yaz mevsimini övecek delikanlılar arıyorum herkes çok sıcak diyip duruyo kim ulan bu yazı sevenler o zaman bütün sene beynimizi yiyosunuz yaz da yaz diye evde işte cam açtırmıyosunuz hayır aynı gemide değiliz delikanlı hiç olmadık..

“mutlu musunuz” diye sormak istediğim insan(lar)dır.

ben seviyorum. neden sevmiyim ki ?
2 ay denize giriyorum, istanbul'dan uzakta yaşıyorum.
tarladan sebze meyve toplayıp yiyorum.
her hafta mangal yapıyorum.
bir çok yeni arkadaş ediniyorum.
akşamları bahçe suluyorum, çim biçiyorum.
neden sevmiyim yazı ???
her mevsim zamanında güzel bence.

ben değilim.

kesinlikle benim ama ankara sıcağı olacak. bir gölgeye geçip limonatanızı içeceksiniz ve o bunalmışlıktan kurtulacaksınız.

sevgisinin temelinde güneş yatan insandır.
öyle de geneller, herkesler adına konuşurum. tanım bitmiştir.

sevmek mi? hastasıyız be ya...

kendisiyle empati kuramadığım insan.

hayır yani 3 ay maviliklere açılıp keyif yapacak lükse sahip olsa anlarım, oturduğu yerde dötü terlerken yaz mevsimi gibisi var mı diye tanım giriyor. siz manyak mısınız lan.
gözümde aynen böyle canlanıyorlar;

buyurum benim.
ben yaz insanıyım. yaz mevsiminin enerjisi bana iyi geliyor. sadece 3 aylık dönemde sabah homurdanmadan kalkabiliyorum, hep bir şarkı var dilimin ucunda mırıldanarak geçiyorum etraftan.. sanki yaz ayında hep güzel şeyler oluyormuş gibi geliyor. güneş sahneye çıkınca ben derin bir oh çekiyorum. karanlık, soğukluk sevmiyorum. üşümek değil ısınmak tercihim. güneş yanığında bile sesimi çıkarmıyorum güneş vücuduma değince güzelleşiyorum. benim olayım fazla yaza karşı. içimi kıpır kıpır eden bana yaşama sevinci veren tamam tamam bu kadar yeter..
tüm mevsimlerin yaz olduğu bir yerlerde yaşamak dileğiyle..

sınıfsaldır.
yaz mevsimini zengin sever.
fakir sıcakta çalışır, kliması çalışmayan otobüslerde/dolmuşlarda leş gibi terler.
bunalır sürekli.

kuzey avrupadaki yaz insanları ile becayiş yapabiliyor muyuz?

ben, serin, soğuk ve güneşe çarpılmadığım sürece olabilirim.

koşullu sevmeden duramam. zaten bayılacak gibi oluyorum o da beni sevmiyor olabilir.

sevmiyorum, yaz mevsimini sevmiyorum sıcağı teri nemi sevmiyorum ama gel gör ki en nemli ve sıcak şehirlerden bir tanesindeyim.
mevsim hep son bahar olsun, ılık soğuk sisli ve puslu.

ben şu an antalya'da deniz kenarında güneşe çıkamıyorum güneşlenmeye, cayır cayır yakıyor, adam şehrin merkezinde, sivil kıyafetle sabahtan akşama çalışıp yazı seviyorum diyor. üstelik bunun daha temmuzu var, ağustosu var.
mazoşistlik bu.

yılın 8 ayı 40 dereceyi görmüş, güneşte yumurta pişmiş, asfaltın üstünde hava titremiş şehirlerde büyümüş olmam bir şey değiştirmedi. sıcağa dair hislerimiz elbette klimaya sarılarak yaşamak.

ama yaz mevsimini sevmek yine baki. çünkü tatil, seyahat, dostlarla geçirilen daha uzun zamanlar.

açıkçası boş vakti olan insandır. işe gitmiyordur ya da gidiyorsa katı kıyafet kuralları yoktur, rahat bir ortamda çalışıyordur.

çünkü ankarada kimi görsem sabah işe giderken herkes sıcağa, yaz mevsimine küfrediyor. gerçi kışın da küfrediyorlar ama soğuk sebebiyle konuşmaya bile erindikleri için duyulur olmuyor.

360 gün çalışıp 5 gün tatile gidip geri kalan günler tatil borcumu ödüyorum. yazı nasıl sevebilirim ki?