yüksek lisans

12 yıl sonra memuriyette işe yarar umuduyla çocuğum 1. sınıfa başlayınca pandemiyle birlikte başladımuzaktan filan bitti. derece kademe aldım yeşil pasport geldi. uzmanlık getirdi daha ne olsun...

gazi üniversitesinden zorlu, yorucu ama bir o kadar da öğretici bir dönem geçirerek mezun oldum. bir şeyler öğrenmek, kendini geliştirmek, arkadaş çevresi edinmek için çok iyi ama ödevler, araştırmalar, makale derken insan yıpranıyor.

şuraya şöyle bir not bırakıyorum
"done" 04.08.2023

boş iş. bütünleşik doktora yapın. zaman kaybetmeyin.

hayırlısıyla seneye yapacağımdır. bakalım çıkacağız bir yola, umarım bu işin sonu hastanede çok çalışmadan kısa sürede üniversitede kalmaya gider.*

son 20 yıl ve 12 eylül dönemleri, vakıf tarikat üniversiteleri vs düşünülürse çok "yüksek!" olmadığı görülür. mal meydanda...

vakit kaybı. mümkünse bütünleşik doktora yapınız.

mühendislik için söylüyorum. devlet dairesinde çalışmayacak ya da akademik kariyer yapmayacaksanız gereksiz zaman kaybı, stress, tez danışmanının ağız kokusunu çekmek vs. demektir. konuyu tez danışmanı da bilmediği için sizi yanlış yönlendirebilir. sonra "ben böyle dememiştim ki"deyip sıyrılır. böyle bir yönlendirme benim üç ayıma mal olmuştu. tez danışmanıma trafik kazası geçritmeme annem engel olmuştu. (yapardım allahıma). bir arkadaşım jüri günü severim tezi de jüriyi de deyip bırakmıştı. bir diğer arkadaşım "aga ben para kazanacam, üniversite bir yere kadar" deyip büyük bir taahhüt şirketinde işe girdi. sanırım 5 milyon doloresçik parası var. malta'ya yerleşeceğim şarkısı söylüyor.
tabi karar kişiye ait.

yüksek lisans konum ile alakalı yök'e ait ulusal tez merkezinde yer alan bütün çalışmaları indirip okumaya başladım. gel gelelim okuduğum bir yüksek lisans tezi çok basit ve yavan olması ile gözüme çarptı ama umursamadım, belki bir şeyler öğrenirim diyerekten okumaya devam ettim. tez metni 100 sayfa ise konu ile alakalı bölüm 10 sayfa anca var ya da yok. bunu da geçtim, bu yüksek lisans tezini yazan kişiyi araştırdığım zaman şu an bir devlet üniversitesinde doktor öğretim üyesi olarak görev yapan birisi olduğunu gördüm. bu çalışmayı bitirdikten sonra başka bir çalışmayı okumaya koyuldum ama o da ne, bu cümleler bana bir yerden tanıdık geliyor... haydaaa... bilgisayarımda ayrı bir klasöre taşıdığım çalışmalara tekrardan göz gezdirdim ve bir de ne göreyim, okuduğum çalışmaya yazan kişi, az önce bahsettiğim yüksek lisans tezinin danışmanı olması ile birlikte, başlık hemen hemen aynı ve cümlelerde ufak tefek oynamalar var.

lafın kısası arkadaş danışmanının yaklaşık on sene evvel hakemli dergide yayımlanan yazısını almış, yüksek lisans tezi diye onaylatmış.

büyük ihtimalle danışman dalgındı ki makalesinin önüne başkası tarafından tez olarak sunulduğunu farketmedi. vay arkadaş... bu adamlar şu an ders veriyor.