21.
ev hayatı her zaman çok sorumlulukmuş gibi geldiği için yurt hayatını seçtim şimdiye kadar. ama yeniden seçim yapmam gerekirse ev hayatı derim.
devamını gör...
22.
şimdiki nesil ev hayatı diyecektir ama bana soracak olursanız yurt hayatı.
tabi ki benden beklenen performansı sergileyip yine uzun bir mention gireceğim ve her zamanki gibi toplanın anlatıyorum diyeceğim.
2000 li yılların ortası adana’yı kazanmışım. yurt asil çıkmamış. yedekten geçici olarak okulun içindeki yurda verdiler beni. teeeeee ormanın ucunda bir h bloğu varmış. boynu bükükler grubunu attıkları bir blok pardon dilim sürçtü koğuş diyecektim.
h bloğuna girdim girmesine ama yurt dediklerinde hiç böyle hayal etmemiştim. yahu arkadaş okulu kazandığımız zaman verdiğiniz okulun reklamının olduğu o broşürlerde o hayat hiç bu hayat gibi durmuyor oysa.
girdim bloğa bir kere banyo yok. umumi bir tuvalet. hazır olun 28 kişinin kaldığı 14 ranzalık bir oda. h bloğu bu kadar. ödül mü ceza mı belli değil.
odaya yerleştim. yatağımı gösterdiler. yatakların hemen hemen hepsi duvara dayalı. benim ranzam kabak gibi ortada ve bilin bakalım nerede yatacağım o gece. doğru tahmin ranzanın üst katında.
oradan bakınca bir saniyeliğine prensesler gibiydim ben baba evinde mottosu geçti kafamdan. dağıtmaya çalıştım.
neyse gece oldu. yattım yatağa ama daha önce ranza görmemiş ben ya düşersem korkusu ile uyuyamıyorum. zaten ilk gece. kimseyi tanımıyorum. kapadım gözümü ama uyku tutmuyor. gençler belli benden önce gelmişler, yerleşmişler az da olsa kaynaşmışlar. kendi aralarında konuşuyorlar fısıldayarak. geçenlerde yurdun birinde bir kız ranzanın üst katından ters düşmüşte belini kırmış falan diyorlar. oh felaket senaryomuzda tamamsa uykuyu hepten kaçırabiliriz.
çok şükür çok kısa bir süre sonra asil yurt çıktı da kurtuldum.
adana merkezde sabancı kız öğrenci yurdu vardır. oraya çıktı asil odam. yani ben çıkmak isteyene kadar yerim orası (ki 4 sene aynı odada aynı yatakta yattım)
geldim gördüm. odalar 8 kişi (4 ranza) katta 6-7 oda var. her katta yalnızca 3 tuvalet (kızlar tuvaleti düşünün cafelerdeki onlardan) 2 adet de duş. bit kadar da bir dolap. kitaplarımla uyurdum yatakta bak dolap o kadar küçüktü. (ankaradan gelince eve sürekli gidemediğim için eşyam çok olurdu)
odalarda priz yok o yıllar. biz son senemizde iken taktılar her odaya 1 tane.
internet yok yurtta. aslında varda msn olan tarihler en alt katta internet cafemiz var yurdun içinde. o yıllar saati 1 lira, sıraya girip bilgisayarı boş bırakmalarını bekleyeceksin. şanslıysan kısa sürer. bazı günler hiç sıra gelmez.
zordu ama güzeldi. dostluklar güzeldi. ağlamalarımız, gülmelerimiz, kavgalarımız, dertlenmelerimiz, aşık olmalarımız ortaktı. herkes sevdiğini anlatırdı mesela. birinin sevgilisi o gece bir kalp kırıklığına yol açmışsa hepimiz beddua ederdik falan komikti yani. birbirimizin saçını ütülerdik.
ev illa ki güzeldir ama yaşadım ki her zaman nerde çokluk orada yokluk olmuyormuş. bazen de yokluk değil dostluk oluyormuş.
edit: ikinci öğretimdim. biz okula geçince başlardı yemek servisi. biz geldiğimizde yemek kalmamış olurdu. şimdi hepsini okuduğunuzda sefilliği seviyormuşsun diye düşünebilirsiniz ama değil işte anısı çok.
tabi ki benden beklenen performansı sergileyip yine uzun bir mention gireceğim ve her zamanki gibi toplanın anlatıyorum diyeceğim.
2000 li yılların ortası adana’yı kazanmışım. yurt asil çıkmamış. yedekten geçici olarak okulun içindeki yurda verdiler beni. teeeeee ormanın ucunda bir h bloğu varmış. boynu bükükler grubunu attıkları bir blok pardon dilim sürçtü koğuş diyecektim.
h bloğuna girdim girmesine ama yurt dediklerinde hiç böyle hayal etmemiştim. yahu arkadaş okulu kazandığımız zaman verdiğiniz okulun reklamının olduğu o broşürlerde o hayat hiç bu hayat gibi durmuyor oysa.
girdim bloğa bir kere banyo yok. umumi bir tuvalet. hazır olun 28 kişinin kaldığı 14 ranzalık bir oda. h bloğu bu kadar. ödül mü ceza mı belli değil.
odaya yerleştim. yatağımı gösterdiler. yatakların hemen hemen hepsi duvara dayalı. benim ranzam kabak gibi ortada ve bilin bakalım nerede yatacağım o gece. doğru tahmin ranzanın üst katında.
oradan bakınca bir saniyeliğine prensesler gibiydim ben baba evinde mottosu geçti kafamdan. dağıtmaya çalıştım.
neyse gece oldu. yattım yatağa ama daha önce ranza görmemiş ben ya düşersem korkusu ile uyuyamıyorum. zaten ilk gece. kimseyi tanımıyorum. kapadım gözümü ama uyku tutmuyor. gençler belli benden önce gelmişler, yerleşmişler az da olsa kaynaşmışlar. kendi aralarında konuşuyorlar fısıldayarak. geçenlerde yurdun birinde bir kız ranzanın üst katından ters düşmüşte belini kırmış falan diyorlar. oh felaket senaryomuzda tamamsa uykuyu hepten kaçırabiliriz.
çok şükür çok kısa bir süre sonra asil yurt çıktı da kurtuldum.
adana merkezde sabancı kız öğrenci yurdu vardır. oraya çıktı asil odam. yani ben çıkmak isteyene kadar yerim orası (ki 4 sene aynı odada aynı yatakta yattım)
geldim gördüm. odalar 8 kişi (4 ranza) katta 6-7 oda var. her katta yalnızca 3 tuvalet (kızlar tuvaleti düşünün cafelerdeki onlardan) 2 adet de duş. bit kadar da bir dolap. kitaplarımla uyurdum yatakta bak dolap o kadar küçüktü. (ankaradan gelince eve sürekli gidemediğim için eşyam çok olurdu)
odalarda priz yok o yıllar. biz son senemizde iken taktılar her odaya 1 tane.
internet yok yurtta. aslında varda msn olan tarihler en alt katta internet cafemiz var yurdun içinde. o yıllar saati 1 lira, sıraya girip bilgisayarı boş bırakmalarını bekleyeceksin. şanslıysan kısa sürer. bazı günler hiç sıra gelmez.
zordu ama güzeldi. dostluklar güzeldi. ağlamalarımız, gülmelerimiz, kavgalarımız, dertlenmelerimiz, aşık olmalarımız ortaktı. herkes sevdiğini anlatırdı mesela. birinin sevgilisi o gece bir kalp kırıklığına yol açmışsa hepimiz beddua ederdik falan komikti yani. birbirimizin saçını ütülerdik.
ev illa ki güzeldir ama yaşadım ki her zaman nerde çokluk orada yokluk olmuyormuş. bazen de yokluk değil dostluk oluyormuş.
edit: ikinci öğretimdim. biz okula geçince başlardı yemek servisi. biz geldiğimizde yemek kalmamış olurdu. şimdi hepsini okuduğunuzda sefilliği seviyormuşsun diye düşünebilirsiniz ama değil işte anısı çok.
devamını gör...
23.
ikisini de denedim, eve geçince rahat bir nefes aldım. yurt kadar berbat şey yok. 4 oda arkadaşım vardı mesela. tokattan gelen vardı aydın'a. "biz deniz var diye buraya geldik nerde deniz kardeş" dedi mesela. "kuşadası o" dedim. her sabah çay höpürdetmesiyle filan uyanıyordum. iğrenç günlerdi.
devamını gör...
24.
yurt hayatı ayrı bir tecrübe daha çok eğlence odaklı az sorumluluk ev hayatı daha çok sorumluluk ona göre daha az eğlence ileride dünyanın yükü olacak bu kadar sorumluluğa gerek yok yaşa hayatı
devamını gör...
25.
aile ortamına yurttaki arkadaşlara bağlı bir durum tamamen. yurtta tabii ki daha özgür oluyor insan ve kendini anlayacak daha çok insan oluyor çevresinde. en azından benim için. evde bir sıkıntın olduğunu söylesen "ne derdin var sanki ev geçindiriyor" dedikleri için ben güzel arkadaşlıklar olan yurt odası derdim.
devamını gör...
26.
çok yemek seçen, uyumak için çıt sesinin bile olmadığı bir ortam aramamdan dolayı kesinlikle ev. sabretmek zorunda olmadığın bir insana sabretmek zorunda kalmak iyi bir şey değil.
devamını gör...
27.
bu saatte efkar dolu müziklerle euro truck oynuyorsanız yurt hayatının pek bi eksiği yoktur.
hatta kahve, bisküvi ve sohbet de eşlik ediyorsa daha ne olsun.
hatta kahve, bisküvi ve sohbet de eşlik ediyorsa daha ne olsun.
devamını gör...
28.
ev hayatının açık ara farkla kazanacağı karşılaştırmadır. yurt hayatı tahammül sınırlarını çok zorlar. tamam yemek hazır, eve göre daha güvenilir ve bazı durumlarda daha avantajlı olabilir ama eğer bir yerden sonra insanlara tahammül edemiyorsanız kafayı yersiniz. benim kaldığım yurt daire sistemiydi. aynı dairede kaldığım sosyopat bir kız ortak alanda yüksek sesle müzik açar telefonunu da benim kapımın altına koyardı. gündüz ya da akşamın erken saatlerinde biraz görmezden gelebiliyordum, fakat gece yarısından sonra coşmaya başlayınca dellenmeme* engel olamadım. bunun gibi birbiri ardına gelen olaylardan sonra koşar adım kaçtım oradan.
tabi eğlenceli yanları da vardı. evde olsa asla yeltenmeyeceğiniz şeyleri çok normal şeylermiş gibi yapıyorsunuz mesela.*
bakınız:

ev hayatım pandemiden dolayı kısa sürdü. o kısa zaman bile muhteşem geçti benim için.* evde yaşadığım tek problem bir süre sonra yolgeçen hanına dönmesiydi. zira bir süre sonra "bu arkadaşlar kim?" diye sormayı bırakıp direkt "hoş geldiniz" diyordum. daha sonra da mutfak tezgahının üzerinde yatan kişiye "ordan iner misiniz yemek yapacağım" diyerek alan yaratıyordum kendime.*
yani işin özü imkanınız varsa eve çıkmanızı tavsiye ederim guzularım.
tabi eğlenceli yanları da vardı. evde olsa asla yeltenmeyeceğiniz şeyleri çok normal şeylermiş gibi yapıyorsunuz mesela.*
bakınız:

ev hayatım pandemiden dolayı kısa sürdü. o kısa zaman bile muhteşem geçti benim için.* evde yaşadığım tek problem bir süre sonra yolgeçen hanına dönmesiydi. zira bir süre sonra "bu arkadaşlar kim?" diye sormayı bırakıp direkt "hoş geldiniz" diyordum. daha sonra da mutfak tezgahının üzerinde yatan kişiye "ordan iner misiniz yemek yapacağım" diyerek alan yaratıyordum kendime.*
yani işin özü imkanınız varsa eve çıkmanızı tavsiye ederim guzularım.
devamını gör...
29.
kabir heyatı.
gece biter.
gece biter.
devamını gör...
30.
her ikisi için de çevre faktörü çok önemli. kafa dengi insanlar olduğu sürece ikisi de ayrı ayrı güzel.
devamını gör...
31.
yurt hayatı kadar insanı yoran bir şey yok. oda arkadaşının sıkıntısız olma ihtimali sıfıra yakın, özellikle ikiden fazla kişiyseniz. öğrenci evi candır, kapını kapatıp huzurla uyuma lüksü bile dünyalara bedeldir.
devamını gör...
32.
yurtta yemek temizlik derdi yok vaktini daha verimli kullanabiliyorsun eğer oda arkadaşlarında iyiyse.
evde sürekli bi yemek bulaşık temizlik alışveriş derdi bitmiyor.
ama evin özgürlügü huzuru için değer
evde sürekli bi yemek bulaşık temizlik alışveriş derdi bitmiyor.
ama evin özgürlügü huzuru için değer
devamını gör...
33.
özgürlük der susarım. yurt kesinlikle bi türk kızı için özgürlük ,rahatlık.ama tabi zorlukları da var mesela temizlik ve yemek . pasbal oda arkadaşları , yemek yapmayı bilmeyen aşçılar . konuşmayı öğreniyorsunuz sosyal yönünüz gelişiyor . özellikle benim gibi köylü iseniz yurt en iyi tercih
devamını gör...
34.
yurtlarda hiç kalmadım. aile evinde çok rahatım ve her istediğimi rahatça yapıyorum. öğrenci evinde ise bazı kısıtlamalar vardı. sıkıntılı ya öğrencilik. bana kalsa hiçbir şekilde gitmemek lazım üniversiteye. keşke bende gitmeseydim hiçbir işe yaradığı yok kendimi yaratmama engel oluyor sadece. 25 yaşına geldim hala üniversite okuyorum saçmalık.
devamını gör...
35.
yurt hayatı net.
keşke 401-301-201-404- odalarına geri dönebilsemmmm. o kadar çok özlüyorum ki... hayatımın en güzel en özel günlerini geçirdim. her şeyiyle asla hiçbir şeye değişmem.
keşke 401-301-201-404- odalarına geri dönebilsemmmm. o kadar çok özlüyorum ki... hayatımın en güzel en özel günlerini geçirdim. her şeyiyle asla hiçbir şeye değişmem.
devamını gör...
36.
en sefil ev hayatı en kral yurt hayatından iyidir.
devamını gör...
37.
altı sene yurtta kaldım.
mezuniyet sonrası ilk gün çorapla halıya basıp anne yemeği yedikten sonra aşırı duygusallaşıp gidip yastığıma sarılmıştım.
o da geçti ama sonra. *
mezuniyet sonrası ilk gün çorapla halıya basıp anne yemeği yedikten sonra aşırı duygusallaşıp gidip yastığıma sarılmıştım.
o da geçti ama sonra. *
devamını gör...
38.
insanın odası gibisi yok.
devamını gör...