kar yağdığı zaman sokağa çıkan tipler
yani çok yağmadığından heyecan yapmamız normal mazur görünüz efenim. hele ki bu kurak yılda çok çok normal.
devamını gör...
komünist başkandan belediye çalışanlarına 8 bin lira maaş
show ise de kendi çalışanına, işçisine hak ettiği ücret verilerek yapılan showdur.
mesela sizde yeni mezun gençlere iş olanağı sağlayın, asgari ücreti yapın 8 bin lira.
yönetimde olan herkes show yapsın bizde alkışlayalım.
o zaman bu yaklaşım tarzıyla show yapmamak adına yıllardır ülkedeki insanların anası ağlatılıyor. çünkü refah düzeylerini artırmak gösteriş olur. öyle bir ülkede yaşamıyoruz ki, bizim işçimizin ne haddine orta seviye bir hayat yaşayıp çoluğuna çocuğuna ona buna muhtaç olmadan bakabilmek.
mesela sizde yeni mezun gençlere iş olanağı sağlayın, asgari ücreti yapın 8 bin lira.
yönetimde olan herkes show yapsın bizde alkışlayalım.
o zaman bu yaklaşım tarzıyla show yapmamak adına yıllardır ülkedeki insanların anası ağlatılıyor. çünkü refah düzeylerini artırmak gösteriş olur. öyle bir ülkede yaşamıyoruz ki, bizim işçimizin ne haddine orta seviye bir hayat yaşayıp çoluğuna çocuğuna ona buna muhtaç olmadan bakabilmek.
devamını gör...
uyusam mı yoksa bir sigara daha mı içsem sorunsalı
uyumak için geçerli saate ulaşılamadığı için * bir sigara yakılarak ortadan kaldırılacak ikilemdir.
devamını gör...
yazarların en türk özelliği
bir şey bozulduğunda kapatıp açmak veya vurarak düzeltmeye çalışmak.
devamını gör...
türkiye'nin en güzel kadını
“güzellik” algısı bana göre doğal olmalıdır. yani bu başlığa gelip milyon estetik, dolgu yaptırmış; bıçak altında yatan insanları söylemeniz çok anlamsız geliyor bana. şişirilmiş insanların dışında olan doğal kadınlar vardır. ne makyaja gerek duyar ne de estetiğe. fakat örnek olarak aklıma hiç kimse gelmiyor. parayı bulan sonunu bıçak altında buluyor zaten.
devamını gör...
bengaripsengüzeldünyaumutlu ile dünyadan uzak
sıkı bir kayahan hayranı olarak an itibarı ile mest olduğum program.muhteşem seçim.
devamını gör...
dış görünüşle dalga geçmek
kendim kendimle dalga geçiyorum bu da acizlik sayılır mı? sonuçta kendim yani..
devamını gör...
flörtün sevgililiğe dönmeme sebepleri
bir arkadaş söylemiş ama bende birşeyler eklemek istiyorum, evet net olarak, bir tarafın istememesidir, tek başına "istememek" geçerli bir sebeptir aslında, bunun sorgulanmasınıda anlamıyorum,
"niye istemiyorsun" ne demekse..
bir aydır flört bile etmediğim, bir şekilde tanıştığım ve arkadaş olarakda kendisinden hoşlanmadığımı, hiçbir şekilde görüşmek istemediğimi kibarca söylediğim biriyle uğraşıyorum, ya kabus gibi, engelliyorum, arıyor yazıyor, birde kızmak için hemde, "sen niye benimle konuşmuyosun" filan diye kızıyor bana telefonu açar açmaz, en son yasal yollara başvurucağımı söyledim, bu sefer mesaj atıyor, oturduğum yeri biliyor ve çok korkuyorum, bildiğiniz kabus yani, öyle bir tipki, reddettikçe hırslanıyor, artık nasıl travmaları varsa, nasıl bir kompleksse..
işin kötüsü niye yaptığını ondan iyi biliyorum.. böyle insanları gördükçe insanın hiç umudu kalmıyor erkeklerden gerçekten, ben bir erkeği rahatsız eden bir kadın görmedim hiç, istisnalar alınmasın ama, varsa tabi.. yoksa isteyince her türlü zamanda yaratılır etkinlikde bulunur vs. başta oluşan ilgiyi maalesef azaltarak öldürecek hareketler yapılmıştır bence..
"niye istemiyorsun" ne demekse..
bir aydır flört bile etmediğim, bir şekilde tanıştığım ve arkadaş olarakda kendisinden hoşlanmadığımı, hiçbir şekilde görüşmek istemediğimi kibarca söylediğim biriyle uğraşıyorum, ya kabus gibi, engelliyorum, arıyor yazıyor, birde kızmak için hemde, "sen niye benimle konuşmuyosun" filan diye kızıyor bana telefonu açar açmaz, en son yasal yollara başvurucağımı söyledim, bu sefer mesaj atıyor, oturduğum yeri biliyor ve çok korkuyorum, bildiğiniz kabus yani, öyle bir tipki, reddettikçe hırslanıyor, artık nasıl travmaları varsa, nasıl bir kompleksse..
işin kötüsü niye yaptığını ondan iyi biliyorum.. böyle insanları gördükçe insanın hiç umudu kalmıyor erkeklerden gerçekten, ben bir erkeği rahatsız eden bir kadın görmedim hiç, istisnalar alınmasın ama, varsa tabi.. yoksa isteyince her türlü zamanda yaratılır etkinlikde bulunur vs. başta oluşan ilgiyi maalesef azaltarak öldürecek hareketler yapılmıştır bence..
devamını gör...
kadınların büyümelerine rağmen ergen gibi davranması
genelleme yapılmaması gereken durumdur. böyle davranan kadınlar da erkekler de vardır. akıl yaşta değil baştadır sözünü getiriyor akıllara. fakat özellikle bazı yörelerde kızlar oyuncak bebeklerden koparılır koparılmaz evlendiriliyor. evin kadını, kocasının karısı, daha kendisi çocukken çocuklarının annesi olmak zorunda kalabiliyor. bu durumda çocukluğunu doğru düzgün yaşayamamış insanların kaç yaşına gelirse gelsin hala çocukça davranışlar sergilediğini görebiliriz. her dönemin düzgünce yaşanması gerekiyor ki bir sonraki döneme düzgün geçebilsin. bunun haricinde karakter, yetiştirilme tarzı, yaşadığı olaylar da hal ve tavırlarını etkiler tabii.
devamını gör...
yengeç burcu erkeği
ailesine bağlı bir burç. biraz fazla boğuyor insanı. aceleci ve sabırsız bir burç. ama tatlı dilli oluyorlar genelde. hemen kandırıyorlar. çok ayıp ediyorlar*.
devamını gör...
the confession killer
amerikalı seri katil (bkz: henry lee lucas)'ı odağına alan netflix belgesel dizisi.
henry lee'ye ilgim; (bkz: nick cave) reyizin, ex yengemiz pj harvey il yaptığı düet ile başlamıştı. internetteki kaynaklarda; kimi zaman tek başına kimi zaman da ortağı ottis toole ile işledikleri vahşi cinayetlerini, yamyamlıklarını, nekrofili, pedofili gibi iğrenç uygulamalarını okumuştum. yaşam hikayesi ile ilgili yazılanları okuyunca da azıcıkta olsa acımıştım adama. (bkz: henry portrait of a serial killer) filmini izleyince de bi kafam karışmıştı tabi o da ayrı. neyse; spoiler vermemek için belgesel bittikten sonraki hislerimi şimdilik yazmayacağım. izleyenler turunculandırsın tartışalım.
ama şunu söylemek isterim ki; bu belgeselde bir seri katili odağa alarak, o zaman ki abd hukuk sistemini, kolluk kuvvetlerini, seri katil olmayan insanların seri katillerden daha da iğrençleşebileceğini anlıyorsunuz. bu bakımdan çok şaşırtıcı ve şoke edici bir belgesel oldu benim için. seri katillerin hikayelerine ilgisi bulunan bendeniz; epey değişik düşüncelere gark olmuştum. izleyiniz, izlettiriniz efenim. ayrıca soundtrack müziği de efsane güzeldir.
the confession killer netflix ıntro | soundtrack
henry lee'ye ilgim; (bkz: nick cave) reyizin, ex yengemiz pj harvey il yaptığı düet ile başlamıştı. internetteki kaynaklarda; kimi zaman tek başına kimi zaman da ortağı ottis toole ile işledikleri vahşi cinayetlerini, yamyamlıklarını, nekrofili, pedofili gibi iğrenç uygulamalarını okumuştum. yaşam hikayesi ile ilgili yazılanları okuyunca da azıcıkta olsa acımıştım adama. (bkz: henry portrait of a serial killer) filmini izleyince de bi kafam karışmıştı tabi o da ayrı. neyse; spoiler vermemek için belgesel bittikten sonraki hislerimi şimdilik yazmayacağım. izleyenler turunculandırsın tartışalım.
ama şunu söylemek isterim ki; bu belgeselde bir seri katili odağa alarak, o zaman ki abd hukuk sistemini, kolluk kuvvetlerini, seri katil olmayan insanların seri katillerden daha da iğrençleşebileceğini anlıyorsunuz. bu bakımdan çok şaşırtıcı ve şoke edici bir belgesel oldu benim için. seri katillerin hikayelerine ilgisi bulunan bendeniz; epey değişik düşüncelere gark olmuştum. izleyiniz, izlettiriniz efenim. ayrıca soundtrack müziği de efsane güzeldir.
the confession killer netflix ıntro | soundtrack
devamını gör...
içimden şu zalim şüpheyi kaldır
gölgede kalmış bir ismet özel eseri. bugün ismet özel neden ismet özel'dir diye sordukları zaman gösterilmesi gereken en güzel şiirlerinden biri.
--- alıntı ---
ağzının bir kıvrımından cesaret bularak
ter yürekte susayışlar yaratan yağmurlara açıldım
kalmışsa tomurcuklar önünde sendeleyen çocuklar
kalmışsa bir kaç ısrar ölümle yarışacak
onların yardımıyla dünyamıza acıdım.
dünya. çıplak omuzlar üzerinde duran.
herkes alışkın dölyatağı bersalarla ağulanmış bir dünyaya
benimse dar
çünkü dargın havsalamın
gücü yok bazı şeyleri taşımaya.
önce kalbim lanete çarpa çarpa gümrah
sonra kalbim gümrah ırmakları tanımaktan kaygulu
sakın styks sularının heyulası sanmayın
er gövdesinde dolaşan bulutun simyası bu,
biraz üzgün ve ömer öfkesinde biraz
öyle hisab katındayım ki katlim savcılardan sorulmaz
ne kireç badanalı evlerde doğmuş olmak
ne ellerin hırsla yaban tutuşu
ne fabrikalarda biteviye üretilmekte olan kahır
dev iştihasıyla bende kabaran aşkı
yetmez karşılamaya.
insanlar
hangi dünyaya kulak kesilmişse öbürüne sağır
o ferah ve delişmen birçok alınlarda
betondan tanrılara kulluğun zırhı vardır
çelik teller ve baruttan çatılınca iskeletim
şakaklarıma dayanınca güneş
can çekişen bir sansar edasıyla
uğultudan farkedilmez olunca konuştuğum
kadınların sahiden doğurduğuna
toprağın da sürüldüğüne inanmıyorum
nicedir kavrayamam haller içinde halim
demiri bir hecenin sıcağında eriyor iken gördüm
bir somunu bölünce silkinen gökyüzünü
su içtiğim tas bana merhaba dedi, duydum
duydum yağmurların gövdemden ağdığını.
sen ol küçük bir kıvrımdan, bir heceden
aşk için bir vaha değil aşka otağ yaratan
sen ol zihnimde yüzen dağınık şarkıları
bir harfin başlattığı yangın ile söndür
beni bir ses sahibi kıl, kefarete hazırım
öyle mahzun
ki hüzün ciltlerinde adına rastlanmasın.
--- alıntı ---
--- alıntı ---
ağzının bir kıvrımından cesaret bularak
ter yürekte susayışlar yaratan yağmurlara açıldım
kalmışsa tomurcuklar önünde sendeleyen çocuklar
kalmışsa bir kaç ısrar ölümle yarışacak
onların yardımıyla dünyamıza acıdım.
dünya. çıplak omuzlar üzerinde duran.
herkes alışkın dölyatağı bersalarla ağulanmış bir dünyaya
benimse dar
çünkü dargın havsalamın
gücü yok bazı şeyleri taşımaya.
önce kalbim lanete çarpa çarpa gümrah
sonra kalbim gümrah ırmakları tanımaktan kaygulu
sakın styks sularının heyulası sanmayın
er gövdesinde dolaşan bulutun simyası bu,
biraz üzgün ve ömer öfkesinde biraz
öyle hisab katındayım ki katlim savcılardan sorulmaz
ne kireç badanalı evlerde doğmuş olmak
ne ellerin hırsla yaban tutuşu
ne fabrikalarda biteviye üretilmekte olan kahır
dev iştihasıyla bende kabaran aşkı
yetmez karşılamaya.
insanlar
hangi dünyaya kulak kesilmişse öbürüne sağır
o ferah ve delişmen birçok alınlarda
betondan tanrılara kulluğun zırhı vardır
çelik teller ve baruttan çatılınca iskeletim
şakaklarıma dayanınca güneş
can çekişen bir sansar edasıyla
uğultudan farkedilmez olunca konuştuğum
kadınların sahiden doğurduğuna
toprağın da sürüldüğüne inanmıyorum
nicedir kavrayamam haller içinde halim
demiri bir hecenin sıcağında eriyor iken gördüm
bir somunu bölünce silkinen gökyüzünü
su içtiğim tas bana merhaba dedi, duydum
duydum yağmurların gövdemden ağdığını.
sen ol küçük bir kıvrımdan, bir heceden
aşk için bir vaha değil aşka otağ yaratan
sen ol zihnimde yüzen dağınık şarkıları
bir harfin başlattığı yangın ile söndür
beni bir ses sahibi kıl, kefarete hazırım
öyle mahzun
ki hüzün ciltlerinde adına rastlanmasın.
--- alıntı ---
devamını gör...
elma kurdu (yazar)
bu elma kurdu tam bir cim cime, amasya elması kadar ufacık tefecik ama dünya kadar bal tatlısı.
bizi güldürmeye ve gülümsemeye devam.
bizi güldürmeye ve gülümsemeye devam.
devamını gör...
yeni bir insanla tanışmaya üşenmek
hayatımda doğru dürüst kimse olmasa bile benim de yaşadığım durum. zaten işten güçten zaman bulamıyorum, bir de gereken hassasiyeti gösterip başka insanlarla birbirimizin kaynaklarına inmemize hiç gerek yok.
ayrıca yalnızlık "huzur" getirir.
ayrıca yalnızlık "huzur" getirir.
devamını gör...
normal sözlük’ün etrafında kelebeklerin uçuştuğu yazarlar tayfası
ben de kendimi ilkbaharda çayırlarda koşan ve içlerinde pır pır eden kelebekleri kovalayan aşıklar gibi hissediyorum.
devamını gör...
atatürk dirilse yapacağı ilk şey
yurt dışındaki bilim insanlarımızı ülkeye getirmek. yerli üretimi teşvik etmek. türk gençlerini youtuberlığa değil bilim ve sanata teşvik etmek. gençlikten yine de ümidini kesmemek.
devamını gör...
there will be blood
en iyi filmler değil de en iyi oyunculuk denince aklıma gelen ilk filmdir bu film. ben bir karakterin bu kadar iyi yansıtıldığını sadece bu filmde gördüm. hele bir kilise sahnesi var ki tam bir ustalık eseri.
devamını gör...
türkiye'de çocuk olmak
kürtaj ile alınıp çöpe atılmaktan bir tık iyisidir. acıklıdır çoğu zaman. iç burkan anılara konu olur, dayaklara, baskılara, örselenmelere. ağır roman filminin farklı bir fragmanıdır. küçük bedenlere yüklenen büyük anlamlardır. tecavüzcü akrabaların, yobaz babaların, kakılmış annelerin kaderi olursun. çok azımız bir şey olmaya şans eseri fırsat bulur. onlar da aptal olmakla ithaf edilir. çünkü böyle bir düzende iyi olmak demek, yaratmak için çabalamak demek, topluma ve sebep olduğu trajik hayata küfür etmek anlamına gelir. güzel günler görmek için küfür edin çocuklar. bu toplumun böyle olmasına sebep olan her kişiye, ideolojiye, kuruma küfür edin.
devamını gör...
ritalin
ritalin kısa süreli etki yapar, illa ki kullanacaksınız ağır salınım tablet hali olan en az 8 saat etkili (bkz: concerta) kullanın tam olsun. şaka şaka kırmızı reçeteli ilaçtır. doktora danışmadan kullanmayınız. zaten yan etkileri de baya fazla.
devamını gör...