zaman tüneli

edebilir. sen de onunki ile et istersen. ya da dikkate almazsın olur biter. zira bu da bir özgürlüktür. sadece islam değil ki, adamlar filmlerde, kliplerde, şarkılarda isa ile papa ile de dalga geçiyor. katolik kilisesi ortaya dökülüp yanan meşaleyle kovalıyor mu hiç? koca dini inancı tek başına sen mi sırtlanıp koruyacaksın jan dark gibi. bahsi geçen alay zaten. dalga geçmek, eğlenmek anlamında. mağdur olunacak bir durum yok. zenciler de siyahi şakalar yapıyor. az geniş düşünün.
devamını gör...

(bkz: buyrun benim)
bi dağa çıkacak oluyorum, 30 40 lira bayıyorum. hadi neyse de, kapıda güvenlik ordusu. torpille girmiş, kulubede çay içiyo falan. aklınca racon kesiyor bana sahte bordo berelim oradan. belediyelerin yerlerinde de bu işler şöyle yürüyor, sahada çalışan 2 3 kişi var, oranın muhasebedeki kadrosu 40 50 kişi. buyrun sorun bi bileninize.

her eylemim için para vereceğim, vergi akıtacağım, torpilli bekçinin işini de mi ben yapacağım? yok öyle yağma gençler.
sigaranın yüzde 85'i vergiyse atarım onun izmaritini rögara. vergiyi toplayan çöpü de toplayacak.

mesela bi mekan açacak olun, belediyeye akıtın bütün parayı. sonra gelin bekçilere ya da senden haberi olmayan doğaya acıyın he? bireysel olun lan arada.
devamını gör...

metallica'nın 86-01 yıllarındaki basçısı. biz onu konserlerdeki korkunç suratıyla olduğu kadar duygu yüklü sololarıyla da hatırlayacağız.

şunun ıslığı hep dilimdedir mesela: buradan
devamını gör...

knockin' on heaven's door diye içimden söylemeye başladım başlığı okurken daha. axl rose ‘un solistliği sabit kalsa da, yıllarca gitaristinde dikiş tutturamamış ancak slash ile sıralı görseli ikonlaşan grup. hala arabada bebelerimle “sweet child o' mine” dinleriz. november rainin uzun solosuna artık yaşımın sabrı yetmediğinden onu listeden çıkarttık ama mtv de az klibini de izlemedik. “welcome the jungle” temizlik yaparken hala iyi gidiyor özellikle oğlanın odasındayken girilen solo gitar odayı yakma isteği uyandırıyor bende yer yer.

yıne de ne zaman guns roses dinlesem en son green day den bir şarkı ile final yapasım gelir. yaşlandılar artık, ben bu yaşdaysam onların bir ayağı çukura girmiştir. benim dinlediğim zamanlar gözlerimden kalp çıkardı. axl bandanası diye alıp kafamıza dört parmak kalınlığında bandana takardık, adanalı esmer kavruk kıvırcık saçlı arkadaşlar lise çağında gitar kursuna giderse kendilerini slash falan sanarlardı. dalga geçerdik. bak nerelere gittim şimdi, isim verip hala rencide edesim var onları ama o da çoluğa çoçuğa karışmıştır şimdi günah.
devamını gör...

torpille işe giren belediye işçilerini boş boş oturtmak istemeyen insandır.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

normaldir. insanlar insanların inançları ile alay ederler. ateistler dindarların ya da paganların inançları ile alay eder. özellikle soğuk veya sıcak savaş dönemlerinde hemen herkes herkesin inancı ile alay edebilir. bu engellenemez bir şeydir. bir de tabi baskı ve işkence içerisinde alay etmek davranışı vardır ama bu aslında çok başka şeylerin çok başka bir konusudur.
bazen insanlar saygı duymadıkları inançlar ve o inançların insanlara yaptırdığı şeyler ile ister istemez alay ederler. amaç kötü muamele değildir. aslında daha çok siyasi bir takım maksatla ile davranılırken insanlar kendilerini alay etmekten alıkoyamazlar. belki bir yöntem tercihi olarak görülebilir bu.
devamını gör...

bilgisayarı açıp, silkroad ve facebook'ta saatlerce takılmak. tabii o zamanlar aog'da vardı, böyle gümbür gümbür. çok efsane dönemlerdi. ekşi'nin de tam prime time dönemiydi, ah ah.
devamını gör...

görüşürüzün hangi tonlamayla söylendiği önemli bir ayrıntıdır.
devamını gör...

daha düne kadar balkonda “yetinmeyi bilir misin” dinleyen engin’e bu akşam 21 gibi uğrayan lanet. sevgilisini bir yaprak gibi kapıda titreten, arkadaşlarını, dostlarını ve tabii beni an itibariyle ağlatan gerçeklik.

ben engin’i hiç tanımadım, şarkılarını biliyorum yalnızca. bazen de telefonda sevgilisine haykırışlarını. o balkonda renk renk astığı çamaşırlarını. deli çocuk beyazlılarla renklileri ortak yıkardı.

içime öyle oturdu ki engin’in acısı. aynı evde yaşadığı sevgilisinden bir süredir ayrıymış ve onu bir bahaneyle evden uzaklaştırıp bugün daha fazla nefes almak istememiş engin. asmış kendini.

öyle oturdu ki içime ambulansa onu öyle koyarlarken. darmadağın hissediyorum.
devamını gör...

kimse oralı değilmiş ki bir daha görüşmemişler.
devamını gör...

sevmediğiniz kiliseyi yaktığınız bi çağda değilsiniz arkadaşlar. mizah denen cihazı icat etti insanlık, modernlik de güzel büyüttü.
ister rahatsız ol, ister olma. bu cihaz insanın en eşsiz icadı.

"hebdo müslümanlarla alay etti" meselesi mesela.
bu hebdo yahudilerle, ateistlerle, fransızların direkt tarihi figürleriyle, cumhurbaşkanıyla da alay ediyor.
peki, bu hebdonun binasını kim tarıyor? müslümanlar.
müslümanların statüsünü hebdo mu düşürmüş oldu, orayı tarayan hıyarlar mı?
hollywood mu düşürdü, ıraktaki saddam mı, libyadaki kaddafi mi?
selman rüşdi mi düşürdü, rüşdinin ölüm emrini veren humeyni mi?

akıllanın lan artık.


islam'ı türkçe okumadı mesela hiçbir müslümanımız, bin küsür hoca çıktı islam üzerinde hak iddia etti.
hala senin mahalledeki müslümanlar, hiçbir şey anlamadığı said nursi kitabını okuyor, kur'anmışçasına davranıyor o kitaplara.
müslüman baba oğluna dinini anlatamıyor, adamın tanımı yok dini için, vicdani bir sebep de sunmuyor mesela. ahiret korkusu öğütlüyor çocuğa, islamı hiç anlatamadı eski nesiller.

ulan bu kadar sorunlu durumlar varsa, sorun alay edenlerde mi? sormazlar mı adama "alay edilecek davranışı neden sergiliyorsun?" diye.
mizah edene mağdur olacağına mahallendeki imamın hutbesini dinlesene? kimin reklamı yapılıyor? hadi buyur.
devamını gör...

eylülde gel demiştim
gelmedin.
devamını gör...

alınganlıkları asla bitmeyen muhafazakarların derdi. biri herhangi bir inançla dalga geçtiği için senin inancın zedeleniyorsa, canının sıkılıyorsa, sinirleniyorsan sorun belki de sensindir ve senin inancınla olan zayıf ve kırılgan bağındır.

örneğin, ben astrolojiye inanıyorum. etrafımda bir çok insan bununla alay ediyor. zerre alınmıyorum, hatta bazen şakalarına ben de katılıyorum çünkü onların bunla alay ediyor olması benim için bir anlam ifade etmiyor. ya da sen benim inancıma nasıl saygı göstermezsin diyip onların "inanmama" özgürlüğüne müdahale etmiyorum. merkür gerilerken elektronik alet alan birini görünce sokakta satırla saldırmıyorum mesela inancıma saygısızlık olarak düşünüp. ben inanıyorum ve merkür gerilerken elektronik alet almıyorum diye şimdi herkes bunu yapmasını beklemem doğru olur mu? venüs geri hareketteyken ilişki yapanları görünce ahlaksız diye ortalığı ayağa kaldırmıyorum mesela. çünkü bana ne değil mi? onların bana uymasını bekleyecek kadar aklımı yitirmiyorum. kimseyi zorla astolojiye inandırmaya da çalışmıyorum, herkesin aklı var fikri var isteyen istediğine inanır ya da inanmaz. bana ne...
devamını gör...

iki yıl kadar önce, aşıklıkta iddialı bir yazar arkadaş: "sözlükte aşık gibi takılalım mı, herkesi yeriz eğlenceli olur" şeklinde bir mesaj atmıştı. benim eğlence anlayışıma uymadı. yine de nude fotodan, jigolo teklifinden, masaj önerisinden, evlilik planlarından çok daha ilginçti. ha bir de eski takıntılarını arayan soruşturanlar var, onlar tam allahlık.
devamını gör...

stevie ray vaughan - texas flood
(bkz: müzikal orgazm)
devamını gör...

evlilik.

kim ne derse desin, tamamen kısıtlamadan ibaret. tam bir memur zihniyetine büründürüyor insanları. sevdiğiniz insanla veya sevmediğiniz insanla evlenseniz bile yine aynı. sabaha kadar inkar edin, bunlar gerçekler. evliliği seversiniz sevmezsiniz, size kalmış artık.
devamını gör...

kendine iyi bak denilen kişinin kendine iyi bakmayacağını bilmektir.
devamını gör...

deha(2017)
çocuklar için ilham verici filmler arasından kesitine denk gelip izlediğim başarılı bir yapıt.
içeriğine gelecek olursak: dayısıyla yaşayan 7 yaşındaki kız çocuğunun biraz geçmiş yaşantısında annesinin daha o 6 aylık iken intihar ettiği vakitte kızına kardeşinin bakmasını istemesi.
olaylar çocuğun okuldaki ilk günüyle başlıyor. matematik dehası çıkıyor ve serviste yaşanılan bir olay sonucu dayısı müdüreyle yüz yüze geliyor. müdüre bu çocuğun varlığını fırsata çevirmek isterken dayısı onun normal bir yaşantıya sahip olmasını istediğini dile getiriyor...

spoili kısım (izleyecekseniz okumayın);
kopuk aile ilişkileri kız kardeşinin ölmesiyle daha da kopuyor ama olayi mahkemeye taşımalarına rağmen o rekabeti hep seviyeli ve saygı içinde dürüstçe yaptılar. arada sürtüşmeler oluyordu ama hafiften.
baskıcı ve sınırlayıcı bir anneydi mesela. böyle insanlara tahammül edemezken anne konumunda oluşları o çocuk için çok üzücü.
kadın insandan çok robot gibi. kızının sosyal hayatının, aşk hayatının içine etmiş. ne uğruna, kanıt? sanki çocuğun sosyal hayatı olsa, sevdiği olsa beyni gerileyecekmiş gibi davranıyorlar. kendi açısında o durumlar zaman kaybı ama dediğim gibi kendi açısından. önemli olan çocuk açısından nasıl olduğu olmalı, sonuçta hayat onun ve o bir çocuk? üstün zekalı olması onun çocuk olduğunu ve sosyalliğe ihtiyaç duymayacağı anlamı taşımıyordu. kadının hırsı ve bundaki kararlığı çok iğrençti.
dayısının onu koruyucu aileye bırakma olayında neredeyse ağlayacaktım. insanların sevdiklerini zorundalıkla ve yoktan yere(ortada bir ihanet ya da başka kötü bir olay yoksa) bırakması cidden zor.
filmde bireyler arasında çok bağırma olayı yok. bana çok sakin ve saygılı geldiler. laf sokulsa bile bu sakinlikle yapılıyor. bu hoşuma gitti.
kadının kızını kaybetmesine ve o albümdeki üzgün, yalvaran bakışlarına rağmen düzelmeyip bu sefer torununa (sırt çevirdiği) aynı sonu yazmaya kalkışması sinirlerimi bozdu. insan biraz akıllanmaz mı dedirtiyor ama o bir robotik insan hah. yüksek zekalı olupta sosyal ve duygusal zeka da o kadın aptallarla yarışabilir. mantık kısmı resmen diğer zekalarını öldürmüş gibi davranıyor.
normallik, mutluluk.
ayrıca denk geldiğim kesit "sana özel kahvaltı hazırladım." kısmıydı orada kahkaha attım ve kızım mimikleri çok iyiydi.
devamını gör...

türkiye'de yaşamamak.
devamını gör...
daha fazla yükle

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim