zaman tüneli

çok büyük bir yönetmen. ama bir tarantino değil gözümde.

olmayan kokudur. kış kokar mı yaa?

yalnızlıklar adını verdiğim albümümün ikinci şarkısı

en son sırrı türkçülük gününde geberdiğinde gözümden 2 damla yaş gelmişti oda mutluluktan bir tane sarı torbalık olması gereken geberdi diye.

yalnızlıklar’ın ikinci şarkısı adın kaldı şimdi yayında
adın kaldı

anadolu irfanı üzerinden bize sallayan adam bebek katili övüyor ikisi de aynı oranda tiksinç.

rdr'yi bitirdikten sonra western tarzı çizdirdim. çok başarılı yaptı dürzü.

özal'la başlayan o dehşerengiz 'inkilççe' bilgisi ve heyranlığı, mâlum ibo ve devamı yağdanlıklarla kamuoyuna pompalanmış, günümüz plaza dili ve edebiyatı ile zirve yapmış, sözümona rap, rock ve alamancı kuşağın ana dili haline gelmiştir. toksik buumırlar mı dersin, gaslighting tükanları mı istersin muhtelif pisikolocikimsi analistler furyası ile normallik, yeni marcinıllığa evrilmiştir.
(işin acıklı tarafı bu kitch saldırı yeni kuşaklarca gerçekten kültür sanılmakta, ciddi ciddi siyasi parti ve liderleri seçim şarkısı ve vaadlerinde bu tür rolmodel ikoncanlara listelerinde kontenjan ayırmaktadırlar. öyle ki yeni iş tutan cemaat zikir ritmleri bile bu modellerce mesneviden ders alıp tepinmekte, naftalinli kıytırık osmanlıca sözcükler, derin entelektüellik göstergesi sanılmakta, albüm adları yapılmaktadır.)

bu muhabbet " anasi bacisi olan adam kadina degil, erkege yavsar!" a dogru gidiyor yavas yavas...

umarım ölü pyd militanlarının sayısı suriye ordusundan fazladır.

#3828854


ite it muamelesi yaptığı için öldürülmüştür.

öldürülmüş olması şerefli bir türk subayı olduğu gerçeğini değiştirmez. pkk ve demlileri hala bağırttığı gerçeğini de. köpeği co ile beraber pkk lı itlere ultra premium deluxe eğitim verdiği gerçeğini de değiştirmiyor.

şimdi kelenderis efendi git başka yerde ağla.

edit: yazdığını silmiş alta yazıp rahmet okumuş. buda bir gelişme sonuçta öğreneceksiniz.

edit 2: korkak rijit onu da silmiş.yiyemeyeceğin muzu soyma.

selamingooooooo.
canlarım, ciğerlerim, birtanelerimmm
ara ara okuyorum bazı başlıkları hepimiz ne kadar kırgın, üzgün, yorgun, mutsuz, keyifsiz... mutlu olan , beceren ve her ne olursa olsun yılmadan hayatına devam eden birkaç kişi vardır gözüme çarpmıştı yanlış hatırlamıyorsam eğer.
hayat inişli çıkışlı inanılmaz dolambaçlı bir yol... eğer direksiyonun iyiyse az hasarlı gidersin yoksa işiniz kolay olmayacak
hiçbirimizin dört dörtlük hayatı yok hepimiz biraz kırgınız bunu da biliyorum...
kolay değil ve olmayacak.
üzülüyorum bazen kimse bu kadar kırılmayı hak etmiyor?
"ey hayat biz sana naptık da bize böyle davranıyorsun?" diye sormak istiyorum...
dile gelmeyen kırgınlığımız, heveslerimiz var ve bunlarla yaşamak çok zor . en azından benim için.
bazen çok güçsüz hissedeceksiniz bazen tek düşen sadece senmişsin gibi... unutma ama insansın yalnız değilsin, tek düşen sen değilsin. her şeyinle insansın... bu kadar vicdansız olma kendine. bazen sarılmak gerekiyor, bazen saçını okşamak, bazen sessizce dinlemek.
lütfen kendinize sizi sevmeniz için izin verin.
bakın zannettiğimiz kadar ciddiye alınacak bir yer değil burası.
abartı seviyoruz hepimiz o kadar.
tekrarı yok bazı şeylerin, bazı anların ve bazı hislerin...
neyse, lütfen ama lütfen kendinize iyi davranın olur mu? kendinize kötü davranmayı bırakın.
önce kendinizi sevin bunu yaparsanız ancak bir başkasını sevebilirsiniz... sevdiklerinizin, değer verdiklerinizin kıymetini bilin... hiçbiri lafta kalmasın gösterin.
size kucak dolusu sevgiler sevgili yazarlar.
sevgiyle kalacağınız bir gece olsun...
görüşmek üzere.

siyonistlerin ipini tuttuğu iki terörist grubun çatışması.

bir tarafta abd'nin kurup fonladığı el-kaide(el nusra kolu) militanı abd'nin atadığı şimdiki suriye başbakanı ahmet el-şara yada diğer adıyla muhammed jolani var. geçen aylarda beyaz saray'da trump'tan icazet almıştı. tayyip de pkk'lılara karşı bunu destekliyor. ama diğer yandan türkiye'de pkk'lıları serbest bırakıyor, apo p*çini yalattırıyor falan.

diğer tarafta yine abd'nin kurup silahlandırıp fonladığı, israil'in eğittiği pkk'lı teröristlerin suriye kolu suriye demokratik* kuvvetleri(sdf) var. amaçları tabi ki abd ve israil'in desteğiyle kuzey ırak'taki gibi suriye'den alabildikleri kadar toprak alıp kendi yönetimlerini kurmak. sonra da kuzey ırak'la ve becerebilirlerse türkiye ve iran'dan da böldükleri parçalarla israil kontrolünde bir devlete sahip olmak. israil de zaten zamanla ya pkk'lıları sktir eder, yada büyük israil'in bir eyaleti falan yapar. çok büyük bir savaş çıkmazsa bu son söylediğim 50-100 yıl sonra olacak bir şey tabi.

belli ki abd suriye'de barış istemiyor, ülke düzelsin istemiyor. çünkü ülke büyük israil topraklarının içinde kalıyor. o yüzden bir mizansen kurmuşlar, israil yavaş yavaş büyük israil topraklarını ele geçirirken ve kendi kafasına göre dizayn ederken askercilik oynatıyorlar. şimdiden trump "golan tepeleri artık israil'indir." dedi. ondan sonra siyonist destekçisi aptallar ortamlarda israil'in kendini savunuyor, önce onlar saldırdı falan diyor. ulan esad düştüğü gibi ele geçirdiniz golan'ı. bomboş tepeden kim saldırmıştı size? bariz şekilde tiyatro oynuyorlar yani. ama millet kanıyor işte.

anadolu insanı hakkında hakkını teslim edeceğimiz onca eleştirinin yanında modern çağın getirdiği dandiklikleri de anadolu irfanı diye yutturmayalım lütfen.

beni bıyık kardeşi ilan ederek ziyadesiyle memnun ve onore etmiş yazar kişisidir. bilmukabele.

terör örgütüdür, çoğunun leşleri dağlarda çürümüş, kurda kuşa yem olmuştur. emperyalizm maşası, tecavüzcü, katliamcı çapulcu sürüsünün sözlükte bile destekçilerini görüyorum son dönem.

isveçli power metal grubu nocturnal rites'ın 2002 çıkışlı shadowland albümünün kapanış parçasıdır. bu grupla 90'ların sonlarında, the sacred talisman albümleriyle tanışmıştım. yani üniversiteye başladığımda ankara'da almıştım bu albümü. sonra grup afterlife'ı çıkardı 2000'de ve vokalistleriyle birlikte tarzları da bambaşkaydı artık ama bu albüme de bayılmıştım ben. 2002'de çıkan shadowland'e geldiğimizde ise... bu albümdeki ilk iki parçayla birlikte başlığın konusu olan kapanış şarkısını müthiş güzel buluyorum. albümün geri kalanı da kötü değil ama bu 3 şarkı apayrı bir seviyede, ki grubun tüm o geniş diskografisinin de en iyi ilk 3 şarkısı olarak addederim bunları.

halep in kuzey mahallelerinde başlamış.

tamam, orijinali kadar iyi olmayabilir ama bol kahkahalı bir film olmuş. ben çok sevdim.

ayrıca feyyaz yiğit'in oyunculuğu gerçekten çok iyi, o mahallelerde büyümüş gibi. belki de büyümüştür bilmiyorum.

haluk bilginer'i de görmek bile yetiyor. adam yürüyen yetenek.

hani baharda erik ağaçlarının çiçeklerinin acı kokusu dağılır. elma ağaçlarının çiçeklerinin kokusu gelir.
yaz başında sıcak rüzgar bir koku bırakır. belki balkonlarda kahvaltı yapanların patates biber kızartması kokusu. olgunlaşmış meyvelerin kokusu.
sonbaharda kurumuş yaprak kokusu.

dün sabah dışarı çıktığımda bu yıl ilk kez kış kokusunu aldım. yani resmen dejavu yaşadım. soğuk kırağı düşmüş az ilerde kömür kokusu soğuk bir rüzgar.
işte bu kış kokusu diye düşündüm. her mevsimin resmen bir kokusu vardı. insanın içine işlemiş yerleşmiş bir durum.