28 mayıs 2023 cumhurbaşkanlığı seçimi
başlık "kelenderis" tarafından 14.05.2023 23:07 tarihinde açılmıştır.
81.
kemal kılıçdaroğlu ile recep tayyip erdoğan, 120 ülkede binlerce farklı enflasyon durumunda yarışsa tamamında recep tayyip erdoğan kazanır. adayı ben seçmedim, elim zorlansa da oyumu verdim bi ihtimal umudumu da yaşattım olmadı. umarım ülkemizdeki son siyasal islam zaferi olan seçim olarak geçer tarihe.
devamını gör...
82.
halkına yakışan bir lider seçilmiştir, güle güle kullanın. bana göre hava hoş, beni etkilemeyecek sonuç. aptal gibi genç nesil, gelecek vs bunlara üzülmüştüm. artık aptallık yok, hunharlık var. hadi bakalım herkes kendi yoluna artık.
devamını gör...
83.
84.
85.
değişiklik yapma ihtiyacı duymayanlara şaşırıyorum, zira en sevdiğim şeyler bile bir süre sonra sıkıyor beni.
şahsımı sevindirmeyen, üzmeyen ve ilgilendirmeyen seçim. tercihlerini yaşayacak olanların seçimi...
şahsımı sevindirmeyen, üzmeyen ve ilgilendirmeyen seçim. tercihlerini yaşayacak olanların seçimi...
devamını gör...
86.
20 yıldır tayyarı eleştirmek suçtu şimdi dedeyi eleştirmek suç oldu.
bu aptal kitlenin kazanmasını beklediğim için dünyadaki en aptal benim.
aday olmasın diyorum kızıyorlar, aday oldu ama şunları şunları doğru yapmadı diyorum kızıyorlar, kaybettin tek suçlu sensin diyorum yine kızıyorlar.
bunlar koyun olmuş kırmızı koyun hepsi. ulan bir kere hatayı kaybedenlerin şahında arayın. bu adam kaybedenlerin en kaybedeni ama hiç kendi kaybetmiyor hep başkasının yüzünden kaybediyor.
neyse bu garip güruh hakkında yorum yapmayacağım harbi sinirden normal sözlük logosunu ısırdım. biri tayyarın diğeri pironun kılı.
aday olma diyenlerin anasına sövenler şimdi analarına sahip çıksınlar, tiktokta götümüzü görürüz bol bol.
padişahımız biraz daha yaşa!
bu aptal kitlenin kazanmasını beklediğim için dünyadaki en aptal benim.
aday olmasın diyorum kızıyorlar, aday oldu ama şunları şunları doğru yapmadı diyorum kızıyorlar, kaybettin tek suçlu sensin diyorum yine kızıyorlar.
bunlar koyun olmuş kırmızı koyun hepsi. ulan bir kere hatayı kaybedenlerin şahında arayın. bu adam kaybedenlerin en kaybedeni ama hiç kendi kaybetmiyor hep başkasının yüzünden kaybediyor.
neyse bu garip güruh hakkında yorum yapmayacağım harbi sinirden normal sözlük logosunu ısırdım. biri tayyarın diğeri pironun kılı.
aday olma diyenlerin anasına sövenler şimdi analarına sahip çıksınlar, tiktokta götümüzü görürüz bol bol.
padişahımız biraz daha yaşa!
devamını gör...
87.
eğitim seviyemiz bir kez daha kendini gösterdi...
devamını gör...
88.
beklenilenin ötesine geçememiş seçim.
kazanılması imkansıza yakın demiştim tahmin ettiğim gibi oldu, ancak yine de oy verdim, yok kk'ya güvendiğimden filan değil, tam aksine sadece vicdanımı rahatlatmak ve üzerimize doğru gelen karanlığın bir parçası olmamak için...
zaten bunu bilmek için kahin olmanıza filan gerek yoktu, kk'nın anadolu'da bir karşılığı yok dedim diye kaç kere aktroll ilan edildim kimi yerlerde ben bile artık hatırlamıyorum. babacan, davutoğlu gibi liboş akp artıkları ile iş yapmayın şeklinde yazdım diye saray yardakçısı diyenler bile çıktı, bizim gibi atatürkcüleri ve gerçek cumhuriyetcileri bile aktroll yaptınız ya chp tayfası ben size ne diyeyim? sadullah ergin gibi adamları listeye sokmayın dedik, idris gibi kişilerle seçimlere gitmeyin dedik, zafer gibi partileri dışlamayın, yanınıza çekin dedik, hatta ümit özdağ gel mansur'u aday yap koşulsuz destek vereceğiz dedi daha ortalıkta sinan oğan filan yok bak, ama kime diyoruz, dedikte dedik, ne işe yaradı? kötü biz olduk, aktroll lerle uğraştığımız yetmiyormuş gibi birde bu chp trolleri ile uğraşır olduk.
bakın sizlere bir video göstereyim;
www.youtube.com/shorts/jkim...
bu video kk adaylığını açıklamadan altı ay öncesine ait, rte'nin istediği tek adaydı kk, akp'nin istediği tek adaydı kk... dur daha bitmedi, kk'nın adaylığının daha millet ittifakı tarafından resmi olarak açıklanmadığı ve ortalarda "aday yıpratılmasın" söylemlerinin dolandığı günlerde bir hafta önceden fetullahçıların youtube kanalı olan "bold medya" kk'nın aday olacağını gayriresmi şekilde herkese duyurdu, inanmayanlar için videoyu buraya bırakıyorum;
nagehan alçı gibilerle fotoğraf çektirip gezilere giden, kazanıyoruz öndeyiz diye mansur yavaş'la algı yapan imamoğlu'da bu seçimlerde kk'yı dinlemenin bedelini ağır ödediler, muhtemelen gelecek belediye seçimlerini de bu ikisi kaybedecek kk tarafına güvendikleri için, ciddi oranda itibar kaybetmiş durumdalar...
kk'nın seçim politikası kırgın hdp seçmenini yanına alarak, devletten dışlanmış feto ve liberal artıkları ile birazda iyi parti desteğini yanına alarak seçimi kazanacağını düşünmesi idi, aynı şekilde kendi seçmen kitlesini de bu şekilde seçimlere hazırladı, kendisini tek aday yaptı ve cumhuriyetci kesime sanş bırakmadı yani yine "tıpış tıpış" bana oy vereceksiniz dedi, muhalif seçmen arasında kutuplaşmaya yol açtı, yol açmakla kalmadı saldırganlaştırdı, kk'ya eleştiri getiren kim varsa alnına aktroll etiketi yapıştırıldı, yetmedi meral akşener'e bile saldırdılar...
o yüzden dolayı gerçek atatürkçüler ve cumhuriyetciler şunu bilin tek adam rejimini tek adamla yenemezsiniz! tek adama çok seslilik ile cevap vereceksiniz, benim adayımı desteklemiyorsan sen akp'lisin diye saldırmak sadece karşı tarafın işine yarar! kk'nın dayattığı bu yanlış üslüptan vazgeçin! chp'yi de atatürk'ün partisi olarak görmekten vazgeçin, orada sadece bir etiket kaldı çünkü, etikete oy verdiğinizi çok iyi biliyor kk, bakın size mustafa kemal atatürk'ten bir örnek vermek isterim;
''chp genel sekreteri recep peker chp ile ilgili bir vesikayı atatürk'e imzalatmaya getirdiğinde atatürk vesikanın üzerine 'partim' sözünü yazar. peker 'paşam niçin chp yazmıyorsunuz?' diye sorar. atatürk de 'ne bileyim sonuna kadar chp'nin benim partim olarak kalacağını?' diye yanıt verir.'' (falih rıfkı atay, babanız atatürk, s.57)
öyle ortalıklarda gezerek, atatürk'ün askerleriyiz filan demekle olmuyor o iş, hele hele atatürk'ün tunceli dediği şehire inatla dersim diyen kk'nın* dediklerini yaparak hiç olmuyor, bunu idrak etmesi gerek chp'ye destek verenlerin, "muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur" bu sözü boşuna demedi atatürk, bir kurtarıcı bekleyin demedi, demek istediği şey "yılmayın, birbirinize düşmeyin, liderleriniz size ihanet ediyorsa kendiniz zafere yürüyün" idi, mustafa kemal'in askerleriyiz demek değil "hepimiz birer mustafa kemaliz" demek idi, bunu idrak edemedi bu muhalif kesim, bölündü parçalandı, saçma sapan hayal ürünü politikalarla seçime gitti, karşılığında da yine aynı sonucu alıp kk'nın sırıtmasını ve fetullahçıların hiçbir şey yapmadan kendi oyları ile meclise girmesini izledi! aferim size! akp'yi düşürmek mi istiyorsunuz yoksa al buyur anayasayı da istediğiniz gibi değiştirin mi diyorsunuz bir karar verin. rte'nin hep istediği o 360 mv'lini altın tepside sundunuz, sizin oylarınızla sizin geleceğinizi yok edecekler, bunun için kk'yı bir tebrik edersiniz artık... ve evet benim görüşüme göre kk o koltukta oturmaya devam edecek, o orada oturacak size umut satacak ki birileri de istediği gibi at koştursun.
akp kitlesinin ne mal olduğunu biliyoruz da bu chp kitlesinin ne mal olduğu hala belli değil!
gelelim akp tarafına, aslında pek birşey yazmak içimden gelmiyor bunlara, nede olsa herkesi, herşeyi kendilerine tehdit olarak görüyorlar, partinin menfaati herşeyin üzerinde, hayatlarını, yaşamlarını, geleceklerini, sanki hiç ölmeyecekmiş gibi gördükleri bir adama endekslemişler, sabah akşam amerika israil v.b. sayıklayıp ülkeyi arap emperyalizmine uşak yaparlar, evet bu ülkedeki en büyük tehdit "arap emperyalizmi"dir, ne a.b.d.'dir, ne israil ne de rusya. ne kadar çok akp'nin temelleri geçmişte aramco gibi şirketlerin kurduğu rabıta'ya kadar uzansada, yeşil kuşak projesi anti-sscb olarak bu ülkeye dayatılmışsa da, soğuk savaşın bitmesinden sonra ortada kalan bu grublar akp olarak devam ediyorlar günümüzde, tıpkı talibanın sscb-afganistan savaşından sonra ortada kalıp ikiz kulelere dalması gibi, amerikan 6. filosunu görünce domalıp iman eden yeşil kuşakta bugün abd ve batı düşmanlığı tipindeki politikalarla, vatan-millet-sakarya edebiyatı ile ülkeyi esir almış durumda. destekcileri ise din-neo osmanlıcılık-çıkar üçgeninde ülkeyi sonu olmayan bir dehlize sürüklüyor ve bunu yaparken utanmadan sanki ülkesini işgal etmiş yabanci devletlere karşı zafer kazanmış gibi gösteri yaparak kutluyor... sokakta yan yana yürüdüğü, işyerinde yüz yüze geldiği, aynı havayı soluduğu, kimi zaman komşusu olduğu insana bunu yaparak ülkeyi kurtardığını sanıyor... sizlere insan bile denmez ya neyse!
yazım biraz uzun oldu kusura bakmayın, buraya kadar okuduysanız ne mutlu, ancak ufak birkaç cümle daha yazmak isterim, kk kazansa bile çok fazla birşey değişmezdi bu parlamento ile inanın bana, muhtemelen erken seçimlere gidecekti ülke ekonomik kriz ile, o yüzden bırakın akp'lilerin kafasında patlasın...
sözlerimi iki gruba armağan edeceğim bir şiirle bitiriyorum, hem akp tarafına hemde sözde atatürkçü chp tarafına gelsin;
kazanılması imkansıza yakın demiştim tahmin ettiğim gibi oldu, ancak yine de oy verdim, yok kk'ya güvendiğimden filan değil, tam aksine sadece vicdanımı rahatlatmak ve üzerimize doğru gelen karanlığın bir parçası olmamak için...
zaten bunu bilmek için kahin olmanıza filan gerek yoktu, kk'nın anadolu'da bir karşılığı yok dedim diye kaç kere aktroll ilan edildim kimi yerlerde ben bile artık hatırlamıyorum. babacan, davutoğlu gibi liboş akp artıkları ile iş yapmayın şeklinde yazdım diye saray yardakçısı diyenler bile çıktı, bizim gibi atatürkcüleri ve gerçek cumhuriyetcileri bile aktroll yaptınız ya chp tayfası ben size ne diyeyim? sadullah ergin gibi adamları listeye sokmayın dedik, idris gibi kişilerle seçimlere gitmeyin dedik, zafer gibi partileri dışlamayın, yanınıza çekin dedik, hatta ümit özdağ gel mansur'u aday yap koşulsuz destek vereceğiz dedi daha ortalıkta sinan oğan filan yok bak, ama kime diyoruz, dedikte dedik, ne işe yaradı? kötü biz olduk, aktroll lerle uğraştığımız yetmiyormuş gibi birde bu chp trolleri ile uğraşır olduk.
bakın sizlere bir video göstereyim;
www.youtube.com/shorts/jkim...
bu video kk adaylığını açıklamadan altı ay öncesine ait, rte'nin istediği tek adaydı kk, akp'nin istediği tek adaydı kk... dur daha bitmedi, kk'nın adaylığının daha millet ittifakı tarafından resmi olarak açıklanmadığı ve ortalarda "aday yıpratılmasın" söylemlerinin dolandığı günlerde bir hafta önceden fetullahçıların youtube kanalı olan "bold medya" kk'nın aday olacağını gayriresmi şekilde herkese duyurdu, inanmayanlar için videoyu buraya bırakıyorum;
nagehan alçı gibilerle fotoğraf çektirip gezilere giden, kazanıyoruz öndeyiz diye mansur yavaş'la algı yapan imamoğlu'da bu seçimlerde kk'yı dinlemenin bedelini ağır ödediler, muhtemelen gelecek belediye seçimlerini de bu ikisi kaybedecek kk tarafına güvendikleri için, ciddi oranda itibar kaybetmiş durumdalar...
kk'nın seçim politikası kırgın hdp seçmenini yanına alarak, devletten dışlanmış feto ve liberal artıkları ile birazda iyi parti desteğini yanına alarak seçimi kazanacağını düşünmesi idi, aynı şekilde kendi seçmen kitlesini de bu şekilde seçimlere hazırladı, kendisini tek aday yaptı ve cumhuriyetci kesime sanş bırakmadı yani yine "tıpış tıpış" bana oy vereceksiniz dedi, muhalif seçmen arasında kutuplaşmaya yol açtı, yol açmakla kalmadı saldırganlaştırdı, kk'ya eleştiri getiren kim varsa alnına aktroll etiketi yapıştırıldı, yetmedi meral akşener'e bile saldırdılar...
o yüzden dolayı gerçek atatürkçüler ve cumhuriyetciler şunu bilin tek adam rejimini tek adamla yenemezsiniz! tek adama çok seslilik ile cevap vereceksiniz, benim adayımı desteklemiyorsan sen akp'lisin diye saldırmak sadece karşı tarafın işine yarar! kk'nın dayattığı bu yanlış üslüptan vazgeçin! chp'yi de atatürk'ün partisi olarak görmekten vazgeçin, orada sadece bir etiket kaldı çünkü, etikete oy verdiğinizi çok iyi biliyor kk, bakın size mustafa kemal atatürk'ten bir örnek vermek isterim;
''chp genel sekreteri recep peker chp ile ilgili bir vesikayı atatürk'e imzalatmaya getirdiğinde atatürk vesikanın üzerine 'partim' sözünü yazar. peker 'paşam niçin chp yazmıyorsunuz?' diye sorar. atatürk de 'ne bileyim sonuna kadar chp'nin benim partim olarak kalacağını?' diye yanıt verir.'' (falih rıfkı atay, babanız atatürk, s.57)
öyle ortalıklarda gezerek, atatürk'ün askerleriyiz filan demekle olmuyor o iş, hele hele atatürk'ün tunceli dediği şehire inatla dersim diyen kk'nın* dediklerini yaparak hiç olmuyor, bunu idrak etmesi gerek chp'ye destek verenlerin, "muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur" bu sözü boşuna demedi atatürk, bir kurtarıcı bekleyin demedi, demek istediği şey "yılmayın, birbirinize düşmeyin, liderleriniz size ihanet ediyorsa kendiniz zafere yürüyün" idi, mustafa kemal'in askerleriyiz demek değil "hepimiz birer mustafa kemaliz" demek idi, bunu idrak edemedi bu muhalif kesim, bölündü parçalandı, saçma sapan hayal ürünü politikalarla seçime gitti, karşılığında da yine aynı sonucu alıp kk'nın sırıtmasını ve fetullahçıların hiçbir şey yapmadan kendi oyları ile meclise girmesini izledi! aferim size! akp'yi düşürmek mi istiyorsunuz yoksa al buyur anayasayı da istediğiniz gibi değiştirin mi diyorsunuz bir karar verin. rte'nin hep istediği o 360 mv'lini altın tepside sundunuz, sizin oylarınızla sizin geleceğinizi yok edecekler, bunun için kk'yı bir tebrik edersiniz artık... ve evet benim görüşüme göre kk o koltukta oturmaya devam edecek, o orada oturacak size umut satacak ki birileri de istediği gibi at koştursun.
akp kitlesinin ne mal olduğunu biliyoruz da bu chp kitlesinin ne mal olduğu hala belli değil!
gelelim akp tarafına, aslında pek birşey yazmak içimden gelmiyor bunlara, nede olsa herkesi, herşeyi kendilerine tehdit olarak görüyorlar, partinin menfaati herşeyin üzerinde, hayatlarını, yaşamlarını, geleceklerini, sanki hiç ölmeyecekmiş gibi gördükleri bir adama endekslemişler, sabah akşam amerika israil v.b. sayıklayıp ülkeyi arap emperyalizmine uşak yaparlar, evet bu ülkedeki en büyük tehdit "arap emperyalizmi"dir, ne a.b.d.'dir, ne israil ne de rusya. ne kadar çok akp'nin temelleri geçmişte aramco gibi şirketlerin kurduğu rabıta'ya kadar uzansada, yeşil kuşak projesi anti-sscb olarak bu ülkeye dayatılmışsa da, soğuk savaşın bitmesinden sonra ortada kalan bu grublar akp olarak devam ediyorlar günümüzde, tıpkı talibanın sscb-afganistan savaşından sonra ortada kalıp ikiz kulelere dalması gibi, amerikan 6. filosunu görünce domalıp iman eden yeşil kuşakta bugün abd ve batı düşmanlığı tipindeki politikalarla, vatan-millet-sakarya edebiyatı ile ülkeyi esir almış durumda. destekcileri ise din-neo osmanlıcılık-çıkar üçgeninde ülkeyi sonu olmayan bir dehlize sürüklüyor ve bunu yaparken utanmadan sanki ülkesini işgal etmiş yabanci devletlere karşı zafer kazanmış gibi gösteri yaparak kutluyor... sokakta yan yana yürüdüğü, işyerinde yüz yüze geldiği, aynı havayı soluduğu, kimi zaman komşusu olduğu insana bunu yaparak ülkeyi kurtardığını sanıyor... sizlere insan bile denmez ya neyse!
yazım biraz uzun oldu kusura bakmayın, buraya kadar okuduysanız ne mutlu, ancak ufak birkaç cümle daha yazmak isterim, kk kazansa bile çok fazla birşey değişmezdi bu parlamento ile inanın bana, muhtemelen erken seçimlere gidecekti ülke ekonomik kriz ile, o yüzden bırakın akp'lilerin kafasında patlasın...
sözlerimi iki gruba armağan edeceğim bir şiirle bitiriyorum, hem akp tarafına hemde sözde atatürkçü chp tarafına gelsin;
devamını gör...
89.
devamını gör...
90.
sonuçlar açıklandıktan sonra; birşeyi 1 lira daha ucuza alabilmek için kmlerce daha fazla yol yürümek zorunda kalan, sırada bekleyen, yorulan-zamanını kaybeden, hayatı boyunca bir ev bir araba alamayacak olan, bekarsa hayat pahalılığı yüzünden evlenemeyen, evliyse çocuğuna rahat rahat bir süt alamayan, dolar kuru yüzünden bir telefon bir bilgisayar alamayan, mülteciler yüzünden rahat rahat sokağa bile çıkamayan her daim tedirgin olan, maaşından fazla kira ödeyip şikayet eden insanların sokaklarda kutlama yaptığı seçim.
devamını gör...
91.
dünya tarihinde bir dönüm noktasıdır. küresel gücün türkiye' yi artık tamamen kontrol aldığını gözler önüne sermiştir. yanlız bayağı zorlandılar, bayağı belden aşağı oynadılar, -ki bizim görebildiğimiz kısım oldukça kısıtlı. muhalefetin hiç şansı yoktu. bunu zaten herkes biliyor. buna rağmen muhalefetin aldığı oy neredeyse yarıya yakın olması da bayağı şaşırtıcı.
şimdi bu sonucun neden arap ülkelerinde kutlandığı, ve türkiye nüfusunun değişimini doğru olarak değerlendirirsek küresel dünya yönetiminin belirli coğrafi bölgeleri kotarıp yeni projeler ve oluşumlar (abd benzerimsi) ile yönetimi sürdürmeyi ve ileride bunları da birleştirip tek yönetime geçme planlarını başarı ile yürüttüklerini görüyoruz. arap yarım adası ve biraz sınırları daha da yayılarak bir islami birleşik devlet kurulması, türkiye' nin burada kurucu güce kaynak yapılarak güçlendirilmesi artık gün yüzü gibi ortada.
halkımızın çoğunluğunun çok benimseyeceği bir proje ve oluşum bu. bu yüzden başa baş giden sonuçların kazanan çoğunluğu bu islami birleşik devletlerin güdümündeki yeni türkiye' yi desteklediler. islami dediğime bakmayın buradaki islam unsuru aslında tamamen bir detay. bütün bu projeyi en alt tabakasına, yani tabiri caizse 'kahvehanedeki yozgatlı dayı' ya indirgediğimizde onun için bütün gerekli koşulları sağlıyor, dinden önce likit para ve yardım ile bu sağlanıyor. din ise çok güzel bir sırt sıvazlama olarak vicdanı rahatlatarak bu planın parçası olarak önümüze çıkıyor.
böylece muhalefetin seçimi kazanamamasının doğrudan olarak din ile açıklanamadığı gibi, terörizm, yasal olmayan göç vs diğer unsurlar ile de açıklanamaz. ancak bu likit para ve yardımı muhalefetin arttırarak yapması gerekli, -ki muhalefetin böyle bir kaynağı yok. bu kaynak özellikle başlangıçta küresel güç tarafından doğrudan yerleştirildiği gibi sonrası ülke kaynaklarının kullanılması ve çoğunlukla muhalefet seçmeninin vergileri ile sağlanıyor.
dolayısı ile boşuna mucize bir şekilde neredeyse yarı yarıya oy almış bir muhalefeti kendi seçmeninin eleştirmesi gerçekten çok mantıksız. bindiğiniz dalı kesmek gibi bir şey. ama tabi muhalefeti birleştiren güç, özgürlük, özgür güç, her tür bağımsızlık (ekonomik dahil) kuramları çerçevesinde olduğu için eleştirel yaklaşmak ta muhalefetin doğasında var. küresel güç ve islami oluşum bunu çok güzel kullanıyor, bu da önümüzdeki belediye seçimlerinin ve erken olması muhtemel genel seçimlerin kaybedilmesi için değerlendirilecek bir zayıflık.
yapılması gereken gerçekten karşımızdaki güç ve bunun mekanizmasını çok iyi tanımak ve zayıf yönlerini bulmak ve kendi aramızda eleştirileri mantıklı seviyede dile getirerek, elimizde hangi güç varsa onu çok iyi değerlendirerek son damlasına kadar kullanmak olmalıdır diyorum. bütün muhalefet destekcilerine sevgilerimi iletiyorum, umutsuzluğa kapılmadan mücadeleye devam. sonuç ne olursa olsun yaşadığımız her günü çok iyi değerlendirmek gerekli. elimizdekilerin kıymetini bilmeliyiz. yozgatlı kahvehane dayısı bizim ölçümüz, normumuz olmamalı. onlara ulaşıp yanımıza çekmek hedefimiz değildir artık. bunu anlamamız gerekli.
şimdi bu sonucun neden arap ülkelerinde kutlandığı, ve türkiye nüfusunun değişimini doğru olarak değerlendirirsek küresel dünya yönetiminin belirli coğrafi bölgeleri kotarıp yeni projeler ve oluşumlar (abd benzerimsi) ile yönetimi sürdürmeyi ve ileride bunları da birleştirip tek yönetime geçme planlarını başarı ile yürüttüklerini görüyoruz. arap yarım adası ve biraz sınırları daha da yayılarak bir islami birleşik devlet kurulması, türkiye' nin burada kurucu güce kaynak yapılarak güçlendirilmesi artık gün yüzü gibi ortada.
halkımızın çoğunluğunun çok benimseyeceği bir proje ve oluşum bu. bu yüzden başa baş giden sonuçların kazanan çoğunluğu bu islami birleşik devletlerin güdümündeki yeni türkiye' yi desteklediler. islami dediğime bakmayın buradaki islam unsuru aslında tamamen bir detay. bütün bu projeyi en alt tabakasına, yani tabiri caizse 'kahvehanedeki yozgatlı dayı' ya indirgediğimizde onun için bütün gerekli koşulları sağlıyor, dinden önce likit para ve yardım ile bu sağlanıyor. din ise çok güzel bir sırt sıvazlama olarak vicdanı rahatlatarak bu planın parçası olarak önümüze çıkıyor.
böylece muhalefetin seçimi kazanamamasının doğrudan olarak din ile açıklanamadığı gibi, terörizm, yasal olmayan göç vs diğer unsurlar ile de açıklanamaz. ancak bu likit para ve yardımı muhalefetin arttırarak yapması gerekli, -ki muhalefetin böyle bir kaynağı yok. bu kaynak özellikle başlangıçta küresel güç tarafından doğrudan yerleştirildiği gibi sonrası ülke kaynaklarının kullanılması ve çoğunlukla muhalefet seçmeninin vergileri ile sağlanıyor.
dolayısı ile boşuna mucize bir şekilde neredeyse yarı yarıya oy almış bir muhalefeti kendi seçmeninin eleştirmesi gerçekten çok mantıksız. bindiğiniz dalı kesmek gibi bir şey. ama tabi muhalefeti birleştiren güç, özgürlük, özgür güç, her tür bağımsızlık (ekonomik dahil) kuramları çerçevesinde olduğu için eleştirel yaklaşmak ta muhalefetin doğasında var. küresel güç ve islami oluşum bunu çok güzel kullanıyor, bu da önümüzdeki belediye seçimlerinin ve erken olması muhtemel genel seçimlerin kaybedilmesi için değerlendirilecek bir zayıflık.
yapılması gereken gerçekten karşımızdaki güç ve bunun mekanizmasını çok iyi tanımak ve zayıf yönlerini bulmak ve kendi aramızda eleştirileri mantıklı seviyede dile getirerek, elimizde hangi güç varsa onu çok iyi değerlendirerek son damlasına kadar kullanmak olmalıdır diyorum. bütün muhalefet destekcilerine sevgilerimi iletiyorum, umutsuzluğa kapılmadan mücadeleye devam. sonuç ne olursa olsun yaşadığımız her günü çok iyi değerlendirmek gerekli. elimizdekilerin kıymetini bilmeliyiz. yozgatlı kahvehane dayısı bizim ölçümüz, normumuz olmamalı. onlara ulaşıp yanımıza çekmek hedefimiz değildir artık. bunu anlamamız gerekli.
devamını gör...
92.
kazanan türk milliyetçileri ve türkçüler olmuştur bu kesim hariç herkes için (akp, chp, mhp,deva,gelecek vb....) pirus zaferidir.
ülkücüler demiyorum onları türk milliyetçisi falan saymıyorum çünkü.
muhalefet için pirus zaferidir dipte yükselen milliyetçi dalgayı görmemiştir gördüğünde ise iş işten geçmiştir, iktidar için pirus zaferidir % 2 fark ile meşrutiyetini ıspatlayamamıştır. bizim gibi ülkelerde en az 6-7 puan fark atmazsanız iktidarınızı dünyaya meşru gösteremezsiniz. yükselen milliyetçi dalga ise mhp,iyip,zafer arasında toplanmıştır dahası bu daha da yükselecektir.
ayı demişti dersiniz
ülkücüler demiyorum onları türk milliyetçisi falan saymıyorum çünkü.
muhalefet için pirus zaferidir dipte yükselen milliyetçi dalgayı görmemiştir gördüğünde ise iş işten geçmiştir, iktidar için pirus zaferidir % 2 fark ile meşrutiyetini ıspatlayamamıştır. bizim gibi ülkelerde en az 6-7 puan fark atmazsanız iktidarınızı dünyaya meşru gösteremezsiniz. yükselen milliyetçi dalga ise mhp,iyip,zafer arasında toplanmıştır dahası bu daha da yükselecektir.
ayı demişti dersiniz
devamını gör...
93.
sevgili ayı şimdi de milliyetciliğin içi boşaltılacak, dün gece saraydaki kalpaklı atatürk posterlerini gördünüz sanırım. şimdi muhalefet milliyetciliğe yönelse, biz onu yaptık, yedik, yaladık, yuttuk deyip başka bir ilkenin içini boşaltmaya yönelecekler. eskittiklerini muhalefete satıyorlar ( bkz kürtler). kabının şeklini alan seçmenin oyu her zaman akp'ye olacaktır sonuçta. çünkü parayı basıyorlar satın alıyorlar, bu kadar basit. muhalefetin onlardan daha fazlasını basması gerekli seçmen alabilmesi için. muhalefetin böyle bir kaynağının olmadığını hepimiz biliyoruz. zaten ilkelerine de aykırı. kazanan ise her zaman küresel güç, milliyetcilik ayrıntı burada, din yetmedi -boşaltıldı, şimdi milliyetcilik. küresel güç ne derse o oluyor. öyle gezmek, tozmak, 'çalışmak' hava gazı. özetle paradan haber verin.
kazanan küresel güç; kazanım suriyeliler fazlalaşarak tc de yaşayacak, yerleşecek, kaynakları tüketecek, kültürü değiştirecek, bundan hoşlanmayan ve becerebilen ülkenin öz kaynağı kalifiye nüfus batıya ucuz iş gücü olarak gidecek ve ülke tamamen değişecek. plana sadık kal bu işte.
kazanan küresel güç; kazanım suriyeliler fazlalaşarak tc de yaşayacak, yerleşecek, kaynakları tüketecek, kültürü değiştirecek, bundan hoşlanmayan ve becerebilen ülkenin öz kaynağı kalifiye nüfus batıya ucuz iş gücü olarak gidecek ve ülke tamamen değişecek. plana sadık kal bu işte.
devamını gör...
94.
recep tayyip erdoğan'ın kazandığı seçimdir.
çevremdeki insanlar ayrılık mesajı atar gibi "sen kazandın ama ben haklıydım" falan yazıyor. geri kalanlar da "celladına aşık olmuşsa bir millet..." şiirini paylaşıyor. bir de"hakkımız sana helal olsun dedem" diye yükselenler var. hatta makarna yerken birden ağlama krizine girenler bile var. (tamam bu benim çok belli oldu).
burada sıkıntılı olan kısım üzülmek değil tabii ki. bu kadar duygusal ve dürtüsel tepki vermemizin alt metnine bakmak gerekiyor bence. şubattan beri nasıl yıprandık, seçimi kafamızda nelerle bağdaştırdık, nasıl politize olduk buna odaklanmak lazım.
kim seçilmiş umrumda bile olmaması gereken bir düzende yaşamam gerekirken hayatımı, sosyal kimliğimi, olduğum kişiyi tehdit olarak gören bir toplumun daha da pohpohlanacağı artı beş yılla ne yapacağımı düşünüyorum mesela. düşünmemem gerekirdi. ahmet de seçilse ayşe de seçilse tek dertlerinin sorun çözmek ve ülkeyi ekonomik anlamda daha iyi yerlere getirmek olacağını bilmem gerekirdi. partileri ve kişileri belli slogan vaatlerle kafamda eşleştirip ona göre politize olmamam gerekirdi. olmadı. yine olmadı. olmayacak da muhtemelen.
akıl ve ruh sağlığımı korumak için bundan sonrası düzlük. bir daha bu yolları aynı hevesle yürüyüp siyasetin duygusal tepki verebilecek kadar hayatıma girmesine izin vermem bence. geri kalanlara başarılar dilerim.
çevremdeki insanlar ayrılık mesajı atar gibi "sen kazandın ama ben haklıydım" falan yazıyor. geri kalanlar da "celladına aşık olmuşsa bir millet..." şiirini paylaşıyor. bir de"hakkımız sana helal olsun dedem" diye yükselenler var. hatta makarna yerken birden ağlama krizine girenler bile var. (tamam bu benim çok belli oldu).
burada sıkıntılı olan kısım üzülmek değil tabii ki. bu kadar duygusal ve dürtüsel tepki vermemizin alt metnine bakmak gerekiyor bence. şubattan beri nasıl yıprandık, seçimi kafamızda nelerle bağdaştırdık, nasıl politize olduk buna odaklanmak lazım.
kim seçilmiş umrumda bile olmaması gereken bir düzende yaşamam gerekirken hayatımı, sosyal kimliğimi, olduğum kişiyi tehdit olarak gören bir toplumun daha da pohpohlanacağı artı beş yılla ne yapacağımı düşünüyorum mesela. düşünmemem gerekirdi. ahmet de seçilse ayşe de seçilse tek dertlerinin sorun çözmek ve ülkeyi ekonomik anlamda daha iyi yerlere getirmek olacağını bilmem gerekirdi. partileri ve kişileri belli slogan vaatlerle kafamda eşleştirip ona göre politize olmamam gerekirdi. olmadı. yine olmadı. olmayacak da muhtemelen.
akıl ve ruh sağlığımı korumak için bundan sonrası düzlük. bir daha bu yolları aynı hevesle yürüyüp siyasetin duygusal tepki verebilecek kadar hayatıma girmesine izin vermem bence. geri kalanlara başarılar dilerim.
devamını gör...