aşk için erkeğin maddi durumunun iyi olması şartı
başlık "dostlarımızla geleceğiz" tarafından 11.12.2023 16:59 tarihinde açılmıştır.
1.
bir erkeğin aşk yaşayabilmesi için muhakkak maddi yönden güçlü olması gerekliliğidir.
şimdi ben kendimden yola çıkarsam,
maddi durumumu ilişki yaşamak için uygun bulmuyorum. ama ilişki yaşamak için de maddi durumumun iyileşmesi adına bir çaba sarf etmiyorum. yani nasıl diyeyim bir özümseme ve halinden memnun olma hali var bende.
şimdi ekşisözlükte gördüm. sevgili hemcinslerim rus kadınlarının türk kadınları için çekmiş oldukları bir videonun arkasına sığınarak türk kızlarını suçluyorlar.. türk kızlarının çok maddiyatçı olduklarından dem vurup saldırıyorlar. e napalım abicim? gerçekten de öyleyseler onları da öyle kabul edeceğiz. herkes istediği gibi yaşamakta özgür. bunun için kızları mı suçlamak lazım. zorla zihniyetlerini mi değiştireceğiz. maddi yönden parlak olmayan adamlarla evlenmeleri gerektiğini mi dayatacağız? ne istiyorsunuz.
bence ağlamaya gerek yok. oturun hayatın tadını çıkarın. hayat tek kişilik koltukta da güzel bence.
ne y.vşak adamlar oldunuz oğlum siz. tek başına bir ağaç gibi bu hayatta var olamıyorsanız yaşamayın zaten...
zırlamaya gerek yok. evet.
şimdi ben kendimden yola çıkarsam,
maddi durumumu ilişki yaşamak için uygun bulmuyorum. ama ilişki yaşamak için de maddi durumumun iyileşmesi adına bir çaba sarf etmiyorum. yani nasıl diyeyim bir özümseme ve halinden memnun olma hali var bende.
şimdi ekşisözlükte gördüm. sevgili hemcinslerim rus kadınlarının türk kadınları için çekmiş oldukları bir videonun arkasına sığınarak türk kızlarını suçluyorlar.. türk kızlarının çok maddiyatçı olduklarından dem vurup saldırıyorlar. e napalım abicim? gerçekten de öyleyseler onları da öyle kabul edeceğiz. herkes istediği gibi yaşamakta özgür. bunun için kızları mı suçlamak lazım. zorla zihniyetlerini mi değiştireceğiz. maddi yönden parlak olmayan adamlarla evlenmeleri gerektiğini mi dayatacağız? ne istiyorsunuz.
bence ağlamaya gerek yok. oturun hayatın tadını çıkarın. hayat tek kişilik koltukta da güzel bence.
ne y.vşak adamlar oldunuz oğlum siz. tek başına bir ağaç gibi bu hayatta var olamıyorsanız yaşamayın zaten...
zırlamaya gerek yok. evet.
devamını gör...
2.
gereklidir. parasız adamı arkadaşları bile sevmez bir saatten sonra.
nasılki bizler güzel bakımlı kadınlara bakıyorsak onlarda maddi manevi güce bakabilir, tuhaf bir durum yok. ayrıca rus kadınlarının para düşkünlüğü yanında türk kadını melek kalır az gezsin ekşisi gundiler de öğrensinler.
nasılki bizler güzel bakımlı kadınlara bakıyorsak onlarda maddi manevi güce bakabilir, tuhaf bir durum yok. ayrıca rus kadınlarının para düşkünlüğü yanında türk kadını melek kalır az gezsin ekşisi gundiler de öğrensinler.
devamını gör...
3.
bu biraz yaş ile ilgili.
parası olmayan erkeği 15-18 yaşında severler. (lise sonuçta)
18-25 arası biraz daha az severler. (üniversite de rock kulüpleri falan aç kaynıyor, gidin araya kaynayın)*
25-30 arası erkeğin kritik noktasıdır.
iş hayatında ne olacağı, ne yapacağı ve geleceğe dair maddi gücünü belirleyeceği süre burasıdır.
burada da severler belki ama temkinli severler.
hani bakalım ne olacak bu çocuk diye hep bir izlenirsiniz...
30 yaşında parasız erkeği ise ailesi bile sevmez, gitsin diye gözünün içine bakarlar çünkü bir yerde erkek artık o eve yüktür.
zaten o yaşa gelip kazancını eline almamış erkek oturup annesinin kekini yesin.
girmesin öyle gönül ilişkilerine falan.
doğada her zaman güçlüler hayatta kalır, aşk işleri onu aşar.
kusura bakma 30 yaşındaki parasız erkekcim, gerçekler acıdır.
parası olmayan erkeği 15-18 yaşında severler. (lise sonuçta)
18-25 arası biraz daha az severler. (üniversite de rock kulüpleri falan aç kaynıyor, gidin araya kaynayın)*
25-30 arası erkeğin kritik noktasıdır.
iş hayatında ne olacağı, ne yapacağı ve geleceğe dair maddi gücünü belirleyeceği süre burasıdır.
burada da severler belki ama temkinli severler.
hani bakalım ne olacak bu çocuk diye hep bir izlenirsiniz...
30 yaşında parasız erkeği ise ailesi bile sevmez, gitsin diye gözünün içine bakarlar çünkü bir yerde erkek artık o eve yüktür.
zaten o yaşa gelip kazancını eline almamış erkek oturup annesinin kekini yesin.
girmesin öyle gönül ilişkilerine falan.
doğada her zaman güçlüler hayatta kalır, aşk işleri onu aşar.
kusura bakma 30 yaşındaki parasız erkekcim, gerçekler acıdır.
devamını gör...
4.
parasız erkek, okey oyununda eli kötü gelen oyuncu gibidir.
haybeye döner durur...
okey arar.
o okeyi bulana kadar oyun biter...
haybeye döner durur...
okey arar.
o okeyi bulana kadar oyun biter...
devamını gör...
5.
bence bu konuda parayı amaç olarak gören kişilerin koymuş olduğu bir şarttır. şöyle ki evrimsel olarak bunu değerlendirirsek, para ilk çağlarda meyve veya ete denk düşüyordu. yani para bir nevi araç diğer bir deyişle sonuç oluyor. biz paralı olduğumuz için aşkı kendimize layık görme hatasına düşersek asla biriyle şeffaf bir ilişki kuramayız. nitekim bu kişide güvensizliği yol açar ve bu durum diğer kişilik özelliklerine de yayılır. bence bir erkekte aşk için aranacak özellik sorumluluk sahibi olması, mücadele edebilmesi, yani ailesine zor zamanda bile kollayacak gücü olduğunu hissettirmesidir. ilk çağlarda olduğumuzu düşünürsek her gün kalkıp avlanmamız lazım, meyve toplamamız lazım.
devamını gör...
6.
o aşk olmuyor. karının kendini para karşılığında bağışlaması oluyor.
devamını gör...
7.
gördüğüme üzüldüğüm başlıklardan biri. evi geçindirmek için para elbet gerekli, rahat bir yaşam sürebilmek adına maddî durumu iyi olan biriyle ilişki yaşamayı isteyenlere de hak veririm ama bu ille de şart olan bir şey değil ki. o mangal gibi yürek, güzel karakter, sadakat, saygı, sevgi, güven maddî durumdan daha önemli fikrimce. aksini düşünenlere kesinlikle saygım var fakat biri birini gerçekten sevdikten sonra maddî durumun pek de önemseneceğini düşünmüyorum ben.
devamını gör...
8.
biz ona aşk demiyoruz. çıkar-mantık ilişkisi-evliliği diyebilirz.
haklıdır herkes. kimse birinin parasızlığıyla uğraşmak istemiyor-istemez.
haklıdır herkes. kimse birinin parasızlığıyla uğraşmak istemiyor-istemez.
devamını gör...
9.
bir paradır almış başını gidiyor sol frame'de. oğlum karakterli olsun, duruşu olsun, güven versin yeter. sırf para uğruna evlenecekseniz iki cinsiyet için de söylüyorum kucak köpeği olursunuz. hislerinizi ve değerlerinizi hırs için satmayın, kendinizi geçindirecek parayı elbet bulursunuz.
devamını gör...
10.
aşkı zamanında iliklerine kadar yaşamış bir y kuşağı olarak söyleyebilirim ki eskiden gerçekten çıkarsız aşk vardı, yani şöyle diyeyim insanlar öncelik olarak cidden kalbini kıpırdatacak tek bir birey için odaklanıyorlardı. hee o zamanlar bu kadar ekonomik dert yoktu bu da gerçek ama cidden daha saftı her şey. şimdi törpülendi o mevzu, bence gerçek aşk albino insanlar kadar nadir hale geldi. melek yüzlü olsan bir bmw kaputunda çekilmiş pp kadar ilgi çekmez, durum öyle leş. herkesin 15 flörtü 2 sevgilisi bir de ciddi düşündüğü var neyi sorguluyoruz allahasen!
devamını gör...
11.
ailem çukurovada pamuk tüccarı. dedem 1940'larda savaş sürerken, nepal'in katmandu yöresinden ipek tohumu ve gübre getirmiş yurda. bu sayede ilk üretim çiftliğimizi kurmuşuz. şimdi benim ilk yengem, izmir fuarı'na zeki müren'i dinlemeye gittiklerinde, konser alanının hemen yanındaki lunaparkı ziyaret ettikleri zaman, balerinden düşerek ölmüş. olayın detaylarını anlatmazlardı bana küçükken, tam emin değilim. balerinin etekleri yana doğru yükseldiği sıralarda düştüğünü tahmin ediyorum.
kaderin cilvesi, dedem cenaze işlemleri sırasında tanışıp hasbıhal eylediği defn-i mahsusa müdürlüğünde yazman kadın olarak çalışan (bilinen adı ile sekreter) feride yengem ile, ilk kez o zaman tanışıyor. feride yengemi, o dönem izmir'de söz sahibi bir aile olan kamşatoğullarından muarrif dünce bey de istiyormuş o vakitler. yengem ise dedemin delişmen tavırlarından, gözlerindeki ışıktan etkilendiğini söylemiş daha sonradan yakınlarına. paşa dedem ağır piçmiş. bizde bu durum genetiktir. cenaze işlemleri sırasında "başınız sağolsun eşiniz miydi?" diye soran feride yengeme, "yani evet ama hiç sevmezdim, sıkılmıştım zaten, iyi ki öldü" demiş dedem. bunu seks için değil, aşık olduğu için dediğini iddia ederdi her zaman. kimse inanmazdı. keraneciymiş lakabı ailede. çok güzel kadındır çünkü feride yengem. hayal meyal anımsıyorum, 4 yaşındayken bile yaratılışımdan gelen bir içgüdü ile, mevlütlerde onun eteğine tırmanırmışım. o kadar kadın varken ona tırmanmaya çalıştığım için, anne tarafım bunun arkasından "o..." derdi hep. yanakları tombul, sevilen bir çocukmuşum. bir sürü kadının dedikodu yaptığı bir ortama paytak paytak daldığım zaman, herkes kendi eteğine tırmanmamı umarmış. "ağzının tadını biliyor bu eşoleşek" deyip, gülerek kafama vururdu babam. annem çok bozulurdu feride yengeme. bulanık olsa da aklımdadır hala bu masum anılar. kadınların kendi arasındaki şu bitmeyen kıskançlığı çok kötü, inanın bana. güzellik çirkinlik, bunlar dünyevi şeyler. kalp önemli, akıl önemli.
dedem biraz tipsizmiş. bu durum da genetiktir bizde. tipsiz olmasına karşın bir çiftçi imparatoru olduğu için, feride yengemi denemek amacı ile zengin olduğunu söylememiş en başta. "katmandu gübrecisiyim, işimiz bok muallim hanım. çapa söker, bok ayıklar mısın benimle kuru divanda?" demiş yengeme. yengem, "seninle boş tencereyi bile saatlerce yalarım şekeroğlan" gibi samimi bir yanıtla, aşkını ilan etmiş dedeme.
biz feride yengemin deli olduğunu bilmiyorduk o zaman. paranoid şizofreni varmış kendisinde, 87 senesinde mashar osman'a yatırmışlar deli gömleği ile. rahmetli teyzeme "erdal inonü bu" dediğinde çakmış bizimkiler bir christmas gecesi. yoksa o zamana kadar, nineme elvis presley, küçük görümcesi nükhet hanım'a da, küba lord'u vladimir ilyiç lenin demiş. şaka yaptığını düşündüklerini, erken anlayamadıklarını anlatırdı rahmetli osman amcam. bu noktada osman amcama inanmıyorum gerçi. bu isimleri bilmedikleri için, cahillikleri belli olmasın diye öyle diyordur. hava atmayı çok severdi osman amcam. "bizim soyumuz himalayalara dayanır" derdi bana çocukluğumda. sonradan e-devletten baktığımda, soyumuzun adana'dan en fazla tarsus'a kadar ilerlediğini, hatta yenice civarından sonra, soyumuza dair herhangi bir insan olmadığını görmüştük buruk bir sevinç eşliğinde.
demem o ki, aşk daha önemlidir arkadaşlar. aşık insan gider lunaparka. şimdiki gençler çok şanslı, artık roller coasterlar var. biz anca çarpışan arabalarda kaza yapardık, bazen yengemiz ölürdü, bazen atlıkarıncadan uçardık.
benim kafama çok vurdular küçükken. gelen geçen sus lan dedi, yapıştırdı şaka yollu. dedemin tipi de malum. velhasıl insanın odasına baharı getiren ince çorap kokusu, bana hep çok uzak oldu maalesef. feride yengem gibi gönülden seven hoş bir kadın arayıp durdum, ömrüm heba oldu. gençlerimize nasihatim, bol bol portakal yesinler ve bacaklarında çatlaklar oluşmadan önce koşsunlar sevdiklerinin kollarına. çapa yapılmasına benzetildiği için, yaşlanmaya yüz tutmuş 35 yaş kadınların bacaklarındaki çatlaklara "tır tır zamanı" derlerdi bizim köyde. bir kadın tır tır zamanına düşmeye görsün, artık çok zorlaşıyor kalpten seveceği birini bulması. kafasına vurulmuş da olsa, benim gibilere kadar düşüyor gönülleri. benim hayalim böyle bir evlilik değil. deli de olsa, yer yer bana seda sayan bile dese aşkı arıyor gönlüm. nefes alması da yeterli aslında şu sıralar.
kaderin cilvesi, dedem cenaze işlemleri sırasında tanışıp hasbıhal eylediği defn-i mahsusa müdürlüğünde yazman kadın olarak çalışan (bilinen adı ile sekreter) feride yengem ile, ilk kez o zaman tanışıyor. feride yengemi, o dönem izmir'de söz sahibi bir aile olan kamşatoğullarından muarrif dünce bey de istiyormuş o vakitler. yengem ise dedemin delişmen tavırlarından, gözlerindeki ışıktan etkilendiğini söylemiş daha sonradan yakınlarına. paşa dedem ağır piçmiş. bizde bu durum genetiktir. cenaze işlemleri sırasında "başınız sağolsun eşiniz miydi?" diye soran feride yengeme, "yani evet ama hiç sevmezdim, sıkılmıştım zaten, iyi ki öldü" demiş dedem. bunu seks için değil, aşık olduğu için dediğini iddia ederdi her zaman. kimse inanmazdı. keraneciymiş lakabı ailede. çok güzel kadındır çünkü feride yengem. hayal meyal anımsıyorum, 4 yaşındayken bile yaratılışımdan gelen bir içgüdü ile, mevlütlerde onun eteğine tırmanırmışım. o kadar kadın varken ona tırmanmaya çalıştığım için, anne tarafım bunun arkasından "o..." derdi hep. yanakları tombul, sevilen bir çocukmuşum. bir sürü kadının dedikodu yaptığı bir ortama paytak paytak daldığım zaman, herkes kendi eteğine tırmanmamı umarmış. "ağzının tadını biliyor bu eşoleşek" deyip, gülerek kafama vururdu babam. annem çok bozulurdu feride yengeme. bulanık olsa da aklımdadır hala bu masum anılar. kadınların kendi arasındaki şu bitmeyen kıskançlığı çok kötü, inanın bana. güzellik çirkinlik, bunlar dünyevi şeyler. kalp önemli, akıl önemli.
dedem biraz tipsizmiş. bu durum da genetiktir bizde. tipsiz olmasına karşın bir çiftçi imparatoru olduğu için, feride yengemi denemek amacı ile zengin olduğunu söylememiş en başta. "katmandu gübrecisiyim, işimiz bok muallim hanım. çapa söker, bok ayıklar mısın benimle kuru divanda?" demiş yengeme. yengem, "seninle boş tencereyi bile saatlerce yalarım şekeroğlan" gibi samimi bir yanıtla, aşkını ilan etmiş dedeme.
biz feride yengemin deli olduğunu bilmiyorduk o zaman. paranoid şizofreni varmış kendisinde, 87 senesinde mashar osman'a yatırmışlar deli gömleği ile. rahmetli teyzeme "erdal inonü bu" dediğinde çakmış bizimkiler bir christmas gecesi. yoksa o zamana kadar, nineme elvis presley, küçük görümcesi nükhet hanım'a da, küba lord'u vladimir ilyiç lenin demiş. şaka yaptığını düşündüklerini, erken anlayamadıklarını anlatırdı rahmetli osman amcam. bu noktada osman amcama inanmıyorum gerçi. bu isimleri bilmedikleri için, cahillikleri belli olmasın diye öyle diyordur. hava atmayı çok severdi osman amcam. "bizim soyumuz himalayalara dayanır" derdi bana çocukluğumda. sonradan e-devletten baktığımda, soyumuzun adana'dan en fazla tarsus'a kadar ilerlediğini, hatta yenice civarından sonra, soyumuza dair herhangi bir insan olmadığını görmüştük buruk bir sevinç eşliğinde.
demem o ki, aşk daha önemlidir arkadaşlar. aşık insan gider lunaparka. şimdiki gençler çok şanslı, artık roller coasterlar var. biz anca çarpışan arabalarda kaza yapardık, bazen yengemiz ölürdü, bazen atlıkarıncadan uçardık.
benim kafama çok vurdular küçükken. gelen geçen sus lan dedi, yapıştırdı şaka yollu. dedemin tipi de malum. velhasıl insanın odasına baharı getiren ince çorap kokusu, bana hep çok uzak oldu maalesef. feride yengem gibi gönülden seven hoş bir kadın arayıp durdum, ömrüm heba oldu. gençlerimize nasihatim, bol bol portakal yesinler ve bacaklarında çatlaklar oluşmadan önce koşsunlar sevdiklerinin kollarına. çapa yapılmasına benzetildiği için, yaşlanmaya yüz tutmuş 35 yaş kadınların bacaklarındaki çatlaklara "tır tır zamanı" derlerdi bizim köyde. bir kadın tır tır zamanına düşmeye görsün, artık çok zorlaşıyor kalpten seveceği birini bulması. kafasına vurulmuş da olsa, benim gibilere kadar düşüyor gönülleri. benim hayalim böyle bir evlilik değil. deli de olsa, yer yer bana seda sayan bile dese aşkı arıyor gönlüm. nefes alması da yeterli aslında şu sıralar.
devamını gör...
12.
önemli olan sağlam durabilmek,gelecek vaat edebilmek bunu da kendiniz için yapmak. hayatınıza dahil olmak isteyen olur istemeyen para,güç vs der.
devamını gör...
13.
parası olmayan erkeğin bırakın aşk duygusunun ayyuka çıkmasını , erekte bile olmaz. sebep;
sıra gelmez sıraaaaaa .
sıra gelmez sıraaaaaa .
devamını gör...
14.
erkek şöyle olmalı, erkek böyle olmalı.
evi olmalı, arabası olmalı en az 100 bin maaş almalı.
bu şartları karşılayamıyorsa ona erkek bile denemez, çünkü erkek ortaya koyduğu şartlar kadar sevgi ve saygı görür.
sizin gibilerin bizlere vereceğiniz aşkında sevginin de taa ortasına soxsam.
olmasanız da olur yani, oluyor da. kriterlerinizi ve fiyatınızı kendiniz gibi maddeye tapan zevatlara anlatın.
evi olmalı, arabası olmalı en az 100 bin maaş almalı.
bu şartları karşılayamıyorsa ona erkek bile denemez, çünkü erkek ortaya koyduğu şartlar kadar sevgi ve saygı görür.
sizin gibilerin bizlere vereceğiniz aşkında sevginin de taa ortasına soxsam.
olmasanız da olur yani, oluyor da. kriterlerinizi ve fiyatınızı kendiniz gibi maddeye tapan zevatlara anlatın.
devamını gör...
15.
ne olursa olsun maddiyat faktörü aşkın güvencesi, sigortasıdır. insanlar doğal olarak bilgi ve yeteneğin azim ve sorumluluk duygusuyla buluşmasını arzuluyor. bu hayat oyununda belli başlı temel kriterler vardır. vasıflar ve sorumluluk duygusu, çalışkanlık vb. bir araya gelmelidir erkeğin bünyesinde ki kadın ona güvenebilsin, inanabilsin. gönül rahatlığıyla erkeğim deyip sevebilsin.
yani biz de dünyaya kadın olarak gelmiş olsaydık. mantık dairesi içinde hareket etmeyi gerekli görürdük diye düşünüyorum. kadınlar o kadar abartıldığı kadar maddiyatçı değil. olması gerektiği kadar mantıklı sadece. e bu kadarına da hakları olmasın mı?
yani biz de dünyaya kadın olarak gelmiş olsaydık. mantık dairesi içinde hareket etmeyi gerekli görürdük diye düşünüyorum. kadınlar o kadar abartıldığı kadar maddiyatçı değil. olması gerektiği kadar mantıklı sadece. e bu kadarına da hakları olmasın mı?
devamını gör...
16.
eskisi gibi değil tabi. bu sosyal medya her türlü ilişkiyi bitirdi. kimsenin kimseye tahammülü kalmadı güveni kalmadı.
insanlar ciddi ilişki yaşayacak birilerini bile bulamaz hale geldi. etrafımda dolu kız erkek var bekar sevgilileri bile yok. üstelik bunlar daha genç en fazla 30 lu yaşlarda insanlar.
erkeklerde çalışan kadın istiyor dikkat edin.
çünkü geçim şartları zor. kendi başına 10 yılda yapacağı birikimi eşiyle birlikte beş yılda yapmak istiyor. maddi olarak rahat etmek istiyor.
kadınlara bakıyorum köşede bekliyor. bekliyor ve bakıyor genç ve güzelse ilişki istemiyorum gibi ama şöyle bekliyor. erkeğin evi arabası iyi bir işi var mı. hazırlıyor ona kendini. yoksa güle güle.
kadının işi varsa zaten dengi birini bekliyor.
bu devirde kadınlar erkeklerden daha çok okuyor kültürlü. erkekler bildiğin cahil kalıyor kadınların yanında. eskiden kadınlar bu kadar baskın karakter değildi.
aşk için mi bilemem ama çoğu şey için para bir çok ayıbı örter herkese belli bir kredi sağlar .
insanlar ciddi ilişki yaşayacak birilerini bile bulamaz hale geldi. etrafımda dolu kız erkek var bekar sevgilileri bile yok. üstelik bunlar daha genç en fazla 30 lu yaşlarda insanlar.
erkeklerde çalışan kadın istiyor dikkat edin.
çünkü geçim şartları zor. kendi başına 10 yılda yapacağı birikimi eşiyle birlikte beş yılda yapmak istiyor. maddi olarak rahat etmek istiyor.
kadınlara bakıyorum köşede bekliyor. bekliyor ve bakıyor genç ve güzelse ilişki istemiyorum gibi ama şöyle bekliyor. erkeğin evi arabası iyi bir işi var mı. hazırlıyor ona kendini. yoksa güle güle.
kadının işi varsa zaten dengi birini bekliyor.
bu devirde kadınlar erkeklerden daha çok okuyor kültürlü. erkekler bildiğin cahil kalıyor kadınların yanında. eskiden kadınlar bu kadar baskın karakter değildi.
aşk için mi bilemem ama çoğu şey için para bir çok ayıbı örter herkese belli bir kredi sağlar .
devamını gör...
17.
maddi durum iyi olunca mutluluk mu geliyor. şu zihniyet midemi bulandırıyor. neymiş para var, huzur var. neyimiz eksikse sorunun ondan kaynaklandığını düşünürüz hep. eksiklik ilerleyen zamanlarda tamamlandı diyelim her şey yolunda olacak mı, emin miyiz buna? aşk ile ilgili pek bir fikrim yok ama maddiyat ile ilişkilendirilen bir tarafının olmadığını düşünüyorum. maddi durumun bir insanı idare eder seviyede olması, sevdiğini, sevildiğini hissetmesi kafidir. bunlar var ise ve birey tatmin olmuyorsa psikiyatri kliniklerine müracaat edebilir. doyumsuzluk, kıskançlık, bencillik bunların bir hastalık türü olduğunu düşünüyorum. her şey yeter ölçüde güzeldir. maddi duruma takıntılı olanların mutluluk ile alakası yoktur. insan yarışı bir kenarı bırakmalı. aşk, sevgi bunlar samimi ve insanı geliştiren duygular bence. para ayrı bir konu. başlığı kadın ve erkek olarak kategoriye bile sokmadım zaten.
devamını gör...
18.
hedef aşk ise fakir olmak yeter zaten. fakirlik, size mecnunluğu tattırır.
devamını gör...
19.
33 dönüm zeytinliğim, 60 dönüm arpa tarlam var ırgat kızlar dm.
devamını gör...
20.
aşk, iki kişinin birbirlerinin gözbebeğinde aranıyor sanıyordum ama maddi durumla aşk yaşayan varsa yani gereklidir herhalde?!
devamını gör...