#ödüllü filmler
üniversite yıllarında babasıyla ters düşen sadık ve oğlunun acı dolu hikayesinin beyaz perdeye aktarıldığı başarılı bir çağan ırmak filmidir. bu hikaye üzerinden 12 eylül darbesinin toplumda yarattığı yıkım işlenmiştir. film evanthia reboutsika'nın başarılı besteleriyle de unutulmazlar arasına girmiştir.
imdb: 8.2
imdb: 8.2
*istanbul film festivali (2006) - en iyi erkek oyuncu [fikret kuşkan]
*nürnberg film festivali türkiye-almanya; (2006) - seyirci ödülü
*dünya film müziği ödülleri (2006) - yılın keşfi
*sadri alışık tiyatro ve sinema ödülleri (2006) - en iyi yardımcı kadın oyuncu [özge özberk]
*kemal sunal kültür sanat ödülü (2006) - en iyi yönetmen [çağan ırmak]
film toplam 14 ödüle sahiptir.
*nürnberg film festivali türkiye-almanya; (2006) - seyirci ödülü
*dünya film müziği ödülleri (2006) - yılın keşfi
*sadri alışık tiyatro ve sinema ödülleri (2006) - en iyi yardımcı kadın oyuncu [özge özberk]
*kemal sunal kültür sanat ödülü (2006) - en iyi yönetmen [çağan ırmak]
film toplam 14 ödüle sahiptir.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "nicotiana rustica" tarafından 05.02.2021 02:20 tarihinde açılmıştır.
21.
ulan insan izleyecek bunu insan! gece gece aklıma düştü izledim gene. ciğerlerim söndü izlerken. malzemesini biraz az koyar insan. deniz'in süt annesine, "biz gidiyoruz" dediğindeki o ağlaması daha bir kere gözümü kuru bırakmış değil. salim'in saflığı, deniz'in son sahnesi...
devamını gör...
22.

gözlerimden akan damla damla tomurcuklar durmadan akıyorlar...
insan büyüdükçe hayalleri küçülür mü, baba?
hayal kurmanın yaşı var mıydı? kuçükken hayal kurmak gerçek olma ihtimalini artırır mıydı? sevdiklerimizi hayallerimizde yaşatabilir miydik? yaşatabilseydik, ölüm canımızı yakar mıydı?
yoğun duygular, sessiz sokak, gürültülü çığlık, çaresizlik filmin girişini özetleyen kelimeler.
2005 yapımlı bir çağan ırmak filmi. güçlü oyuncu kadrosu ve gerçekçi anlatımıyla 'babam ve oğlum' kalbimde derin bir iz bıraktı. herkesin kendinden bir parça bulacağı türk dram filmi. bir aile dramı, pişmanlık seli, özlem... ölüm yanı başımızdaysa dargınlıklara ne gerek vardı ki?
sadık ziraat mühendisi olup çiftliğe geçmesini isteyen babasına karşı gazetecilik okumak için çiftlikten ayrılıp istanbul'a gider. babası buna yöneldiğini anladığında sadıkla bir daha konuşmaz. tabi sadıkı zorlu bir dönem bekliyordur. sabahın ilk ışıklarıyla sadıkın karısının doğum sancıları tutar. apar topar evden çıkan çift, sokakta ne bir araç ne de yardım çığlıklarını duyan birini bulamazlar. o sırada askeri darpe yaşandığı için dışarda kimse yoktur. müdahale yapılamadığı için eşini kaybeder. eşini kaybeden sadık aynı gün baba olmuştu. ne acı insan bu durumda ne hissederdi ki? karmaşık duygular ne demekti? birden fazla duygu aynı anda nasıl hissedilirdi?
hapishanede gördüğü işkenceden dolayı sağlığının kötüye gittiğini anlayan sadık, oğlu denizi de alıp ege'deki çiftliğe geri döner. filmin bundan sonrası ilmek ilmek sevgi ve aile üzerine işlenmiştir. bir baba için en çok ne zordur bilmem ama sadık için en zor şey çocuğunun nasıl büyüdüğünü görememekti. bazen dile kolay olan yüreğe zor gelirdi. öyle işte, yüreğime bir süpermen baba eli dokundu.
ne hissettiğimi bilmiyorum, duygularım öyle yoğun ki. umarım anlatabileceğimiz mutlu sonlu hikaylerimiz olur. tek temennim bu. keyifli seyirler dilerim*
devamını gör...