inanmayana saygı duymamak kadar yobaz bir harekettir.
devamını gör...

martılardan kamu spotu:
sosyal mesafeyi koruyalım
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

katıldığım başlık.

ilk öpücüğü birinin vermesi gerekiyor yoksa oy atmıyorlar.
devamını gör...

(bkz: bungee jumping)
(bkz: rafting)
(bkz: paragliding)
(bkz: skydiving)
(bkz: aşık olmak)
(bkz: beş parasız dünya turuna çıkmak)
devamını gör...

mideniz kaldırıyosa yaşayın "özgürlüğünüzü"!
ha ben asla bir baba ile bir kız arasında yaşanan ilişkiye de özgürlük demem.
devamını gör...

"merhaba arkadaşlar, tanımıma hoşgeldiniz. tanımımı okuduktan sonra beğenmeyi ve profilimi takibe almayı unutmayın."
z kuşağı yeminimizi yaptığımıza göre başlayabiliriz.

z kuşağı kendisinden önce gelen x ve y kuşağının isimlerine atıfta bulunularak değil, "boomer" kuşağının ismine atıfta bulunularak "zoomer" olarak isimlendirilmiş. internet ve akıllı telefon kullanım miktarları ve yakınlaştırarak bakmaları yani zoom yapmalarından ötürü. bu bile kendilerini diğer kuşaklardan ayıran en önemli özellik.
kevın kelly ; "teknoloji siz doğduktan sonra icat edilenlerdir." demiş ki ben de öyle düşünüyorum bu nedenle z kuşağının zaten içine doğduğu bir teknolojiyi etkin kullanıyor olmasından dolayı bu kadar eleştirilmesi bana tuhaf geliyor.
x ve y kuşağının icat ettiği ürünleri onlardan daha çok ve etkin kullanıyor olmaları aslında x ve y kuşağının başarı ya da başarısızlığı olmalı.
bir diğer nokta kuşak sınıflandırılmalarının neye ya da kime göre yapıldığı ile ilgili. 30 yaşına gelip evlenmeyi erteleyen, korkan, yalnız yaşamayı tercih eden, apolitik bir duruş tercih edip sadece bedensel zevklerine önem veren, sürekli eleştiren, melankolik bir ruh hali ile dolaşan insanlar ne kadar y kuşağı üyesi olamaz ise, 15 temmuz da ya da gezi de ya da başka bir toplumsal olayda kendi politik duruşuna göre tepkisini ortaya koyan, bir sosyal sorumluluk projesinde görev alan, ailesi ile yaşadığı sorunlara ya da günümüz yaşam şartlarına göre oluşan sıkıntılara rağmen kendisine bir amaç belirleyip ona ulaşmaya çalışan gençler de o “akıllı telefon” kuşağı olarak adlandırılmamalıdır.
takip ettiğim bir dergide 3 aylık bir yazı dizisi olarak yayınlan z kuşağı ile ilgili müspet ve menfi yönler oldukça hoşuma gitti.


z neslinin müsbet görülen tarafları

bu kuşak hakkında pek çok araştırma ve makale mevcut. bunları okuyup değerlendirirken hangi niyetle ve bakış açısıyla yazıldıklarına bakmak, yerinde olacaktır. bu araştırmalarla, berbat bir türkiye mesajı mı verilmeye çalışılıyor, yoksa gençlerin dünyasını anlayıp onlara daha yakın olmak, yol gösterici olmak mı hedefleniyor, bunları yerinde değerlendirmek gerekiyor. söz konusu gençlerin hayat biçimleri incelenirken, kuşatıcı bir nazariye ile toplumun her kesiminde yaşayan z nesli gençler ele alınmalıdır.

bu neslin öğrenme usûlleri görselliğe dayalı. bu noktada genel bir kabul hâkim. okumalarını, araştırmalarını, öğrenmelerini çoğunlukla ekran üzerinden yapıyorlar. hızlı öğreniyorlar, bilgiye çabuk ulaşıyorlar. iletişim ve bilişim mânâsında çok iyiler. teknolojiye hâkimiyetleri ileri seviyede…

üretmek, bir şeyler ortaya çıkarmak ve onları sergilemek, onlar için paha biçilemez güzellikler… yerli ve millî pek çok projeye mühim katkı sunmaları bunun bir işareti.

hayvanlara ve çevrenin korunmasına karşı çok hassaslar. adâletsizliğe, ayrımcılığa, başkasına söyleyip de kendisi yapmayan insanlara çok tepkililer.

tek kelime ile “farklı” olmak istiyorlar. bu, onlar için negatif bir unsur değil, onlara artı değer katıyor. nev’i şahsına münhasır olmak ifadesi, tam da onları anlatıyor.

sosyal ve dijital mecraları çok iyi kullandıklarından, hemen organize olup tepki ve ihtiyaçlarını dile getirebiliyorlar. önceki nesillerin sahada ve sokaklarda yaptığı teşkilâtlanmayı internet grupları üzerinden sanal dünyada yürütüyorlar.

politikaya karşı tepkisiz ve duyarsız olmadıklarını, 15 temmuz’da gösterdiler. söz konusu vatan olunca, sahaya da inebiliyorlar.

beyin yapıları ve işleyişi, diğer kuşaklardan farklı… hızlı öğreniyor, çabuk analiz yapıyor, pek çok işi bir arada halledebiliyorlar. senkronize bir biçimde el-göz koordinasyonu ve hareket becerileri dikkat çekiyor.

büyük düşünüyorlar, “herhangi bir işte çalışır, geçinir giderim!” gibi bir dertleri yok. kariyer plânları var. dil öğrenmeye karşı heveskârlar. birkaç dil öğrenebiliyorlar.

âilelerini güvenli bir liman olarak görüyorlar. değerlerine bağlılıkları eleştirilse de âileye bağlılıkları yüksek.

pek çoğu okul öncesi dönemde dînî eğitim veren kurumlarda eğitim almış. kur’ân-ı kerîm’i okumayı bildiğini söyleyenlerin sayısı önceki nesillere göre daha fazla.

önceki nesillere göre kur’ân kursu, imam-hatip ortaokulu ve imam-hatip lisesi’ni tercih edenlerin sayısı yüksek.



menfî görülen/eleştirilen tarafları

geldik, z kuşağı denilince hemen akla gelen özelliklere... insanoğlu yapısı itibariyle menfîyi düşünmeye odaklı olduğundan, bu kuşak da bazı değerlendirmeler üzerinden tanınıyor ve tanıtılıyor. bu değerlendirmelerin bazılarında haklılık payı varken, bazıları bu kuşağın değil, ebeveynlerin ve terbiye usûllerinin eksikliğini gösteriyor.

onlara bizim açımızdan baktığımızda muhafazakârlık ve dindarlık algıları oldukça düşük. yapılan araştırmalar da dînî vecîbeleri daha az uyguladıklarını ve inanç konusunda diğer kuşaklara göre daha sorgulayıcı olduklarını gösteriyor. (dinî vazifeleri uygulayanlar % 15, uygulamayanlar % 55 iken, inançsız olduğunu beyan edenlerin oranı % 28 gibi yüksek bir rakam.)[1]

ebeveynlerinin elinden kayıp giden z neslini, youtuber’lar ve sosyal medya fenomenleri terbiye edip yönetiyor.

toplumda görünen genel tabloya bakarsak, bir dertleri, ülküleri, dâvâları olanların sayısı oldukça az. itiraza ve tepkiye daha çok meyilliler... ekran zamanları fazla olduğundan, dikkat süreleri kısa... neredeyse bir uzuvları gibi gördükleri dijital âletlerden kopamıyorlar.

hayatla yüzleşmeyi, mücadele etmeyi, emek verip kazanmayı bilmiyorlar. bunun altında yatan sebep “helikopter ebeveyn” olarak gösterilen ebeveyn tutumları… “efendisini doğuran câriyeler”[2] hadîsini akla getiren ebeveynler, bu nesille kendini göstermeye başlıyor.

yazının tamamı için link
buradan
yazının üçüncü bölümü henüz dijitale aktarılmamıs. takip edip onu da eklerim.
tanım: 2000 - 2020 arasında doğan insanların dahil olduğu kuşak.
devamını gör...

isa'nın ilk taşı en günahsız atsın sözünü hatırlamama neden olan başlıktır.
islama göre kimin inançlı olduğunu allahtan başkası bilemez ancak kimin müslüman olup olmadığını yargılama cüretini kendinde bulanlar vardır. onlara içinizdeki en müslüman, müslüman feminist aktivistlere müslüman olmadıklarını söylesin demek lazımdır.
müslüman feminist olmaz tartışması kimi radikal islamcıların kadın haklarının savunulmasını engelleme çabasından ve kimi sözde modernlerin müslüman kadını sadece köle olarak görme çabasından başka bir şey değildir.
(bkz: müslüman olan feminist)
(bkz: hem feminist hem müslüman olunabilir mi sorunsalı)
devamını gör...

genetik diye biliyorum. benim içi öyle en azından.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

umarım bir tanrı vardır ve bunun gibi hastalıklı o. çocukları katbekat beterini yaşarlar. gece gece kanım dondu.
devamını gör...

hazırladığı nefis kahvaltıyı bitiren uzaktan derse giden çocukların, yalanıp yutulmuş boş tabaklarını toplamak.
devamını gör...

bütün ayraçları kaldırdın ama unuttuğun
bir şey vardı yine de, çiçekleri sulamadın
gökyüzü sarardı o zaman bulutlar kirlendi
ve ne kadar az konuşur olduk günboyu
birden ayrımsadık ki ayrılık orda başlıyor
tam da susuşların birbirine eklendiği yerde...
devamını gör...

yağmur kokusudur. nedendir bilinmez ama bir yağmur kokusu beni çocukluğumun en masum dönemine götürebilir.
devamını gör...

fazla uzadı şu adam ya. uff ona oy veren kesimden tiksinir oldum yeminle.
bkz: lise mezunu olmayanların oy kullanmaması

bkz: 60 yaş üstünün oy kullanmaması
devamını gör...

her daim arkanda duracak insanlara sahip olmaktır.
devamını gör...

insan olabilmek için.

kitap okumakla ilgili uzun ve ben bilirim havasında bir tanım yazacak değilim. tamam uzun yazacağım ama çok bilimsel bir yazı olmayacak bu.

sorunun cevabını bulmak için laboratuvar olarak kafa sözlük’ü seçmiş olalım. akışta nadir gelişen osasuna atakları gibi sürekli kitap okuyanlara vur kaç taktiği uygulamaya çalışan bir ekip var mesela. kitap okuyanların şöyle ya da böyle olduğunu söyleyip duruyorlar ama meramlarını anlatmak için yazdıkları tanım çingene düğününden farksız. hepsi birer goran bregoviç mübarek. tanımın başının oturma organıyla* denk olmadığı birçok örnek okudunuz.

kendi derdini daha iyi anlatmak için kitap okumak, kitabın üzerine düşünmek bence en etkili gelişme yöntemi olabilir. kimse beni anlamıyor havalarında dolaşan bazı kitapsızlar aslında dertlerini anlatamadıklarının farkında değil. babasına kızıp odasına girerek kapıyı sertçe ittiren sonra da kapı çarpmasın diye reflekslerine fazla mesai yaptıran yarım kalmış ergenler gibi ona buna saldırmak zorunda kalmaz kitap okuyan insan. kelimelerin gücü ile şıpın işi çözer sorunları.

düşünme gücünüzü arttıracağını da düşünüyorum. düşünüyorum bunu çünkü okuyorum bolca. okuyorum o halde varım. sözcük dağarcığınız büyüdükçe düşünme gücünüz de artacaktır. ne kadar çok kelime varsa cebinizde o kadar yakın olursunuz mega brain olmaya.

insan okumalı ve bunun için bir nedene gerek duymamalı ama ille de bir neden gerekiyorsa yukarıda gerekli bilgi var. yukarı kaydırın.
devamını gör...

ben yine kaçırdım.
sürekli başlığa bakmıyorum ki. mesaj atsanız keşke...*
devamını gör...

normal kullanım alanı dışında arapça ve ermenice gibi bazı diller latin alfabesiyle yazılırken harf olarak kullanılan bir işarettir aynı zamanda. *
devamını gör...

" insanlar çok sevilmeye alışkın değil."
devamını gör...

ironi yaygın kullanımıyla fransızca kökenli bir sözcük. öz türkçe karşılığı alaysılama . tdk sözlüğüne göre söylenen sözün tersini söyleyerek kişiyle veya olayla alay etmek demektir.
günlük hayatta, edebiyatta, basın yayın organlarında ironiden sıklıkla yararlanılıyor. ama türkiye'de sözlü ya da yazılı yapılan ironi, bazen yanlış anlaşılıp ve ciddiye alınıp hoş olmayan sonuçlara götürebiliyor.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim