genellikle şiirsel ve edebi girdileri ile sözlüğe farklı bir soluk getiren sevdiğimiz bir yazar arkadaş.
devamını gör...

herhangi bir inanç.. farketmez tüm inançlar soyuttur.
kişinin inancı ne olursa olsun; inancıyla ve inancına bağlı ritüelleriyle alay etmek ahlaksızlık, edepsizlik ve şerefsizliktir.

evrensel ahlak ve görüşün dışında adi bir eylemdir.

altta biri hakaret ve sövmeyi "ifade özgürlüğü" olarak algılıyor.. yarın başka bir başlık altında kendi fikrini eleştirecek.
"türk'ten ateist olmaz.. olamaz" irtifa düşük.

ilave: müslümanın rabbi "onların ilahlarına sövmeyin" der.. işte islam ile fırdöndü ahlak arasındaki fark.
devamını gör...

sevgi verilen varlıktır. yüzü gökyüzüdür. kendinden önce düşündüĝündür. kendinden daha çok sevdiĝin.
devamını gör...

cinsellikle alakalı bilimsel veriler paylaşılırsa kimsenin bundan rahatsız olacağını düşünmüyorum.* açılan başlıklar daha çok kadınlar üzerinden dönmekte ve aşağılama boyutuna kadar gitmekte. neden erkeklerle alakalı bu tür başlıklar açılmıyor. bu tür başlık açanları, gizli iç dünyalarını ve bastırılmış duygularını buraya yazarak rahatlama yolu seçtiklerini düşünüyorum artık.
cinsellik içeren başlıklardan ziyade; gerçek hayatında yapamadığını, gerçekmiş gibi hayal dünyasını yazan ve daha çok kadınları aşağılayan kişilerden rahatsız olmak.
devamını gör...

dün okuduğum kamyon arkası yazısı.
" sempati devri bitti , şimdiden sonra ,herkese antipati"
devamını gör...

bilinç kesinlikle. canlılar arasında hayattan spoiler yiyen tek canlıyız.
devamını gör...

iki insan karşılıklı istek olduğu sürece dans da edebilir, film de izleyebilir, sevişe de bilir. bu kendileri dışında kimseyi ilgilendirmez. bu ilişkinin karşılığı sevgi, anlık heyecan ya da zevk, güzel vakit geçirmek ya da para olabilir. bu tamamen o kişilerin keyiflerine bağlıdır. kimse de -suç işlenmediği sürece- buna müdahil olamaz.

tecavüz ise insanlık suçudur, zorbalıktır, şerefsizliktir. tecavüze uğrayan birine su testisi su yolunda kırılır vb. yaklaşımlarda bulunmak da ayrı şerefsizliktir. tedavi edilmesi gereken hastalıklı bir düşüncedir.

edit: bazı küfürlü ifadeler yumuşatıldı.
devamını gör...

sayın yarar. mete yarar.

devamını gör...

fotoğrafçılıkta bulanıklık efekti anlamına gelir. japonca bulanık manasına gelen bokeh, fotoğrafta anlamı güçlendirmek ve belirginleştirmek için odak dışında kalan kısımları bulanıklaştıran bir çekim tekniğidir. özellikle diyafram değeri 1.8 altındaki lensler ile çekildiğinde en güzel sonuçları verir. arka planda çeşitli renklerde ışıklar bulunan bir konumda çok güzel fotoğraflar çekilebilir bu teknikle.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

askeri birlikleri yok etmek anlamında kullanılan bir deyimdir. askeri toplulukları hareket edemez hale getirmektir.
devamını gör...

ılk zamanlar sürekli mesaj atan birisini engellemiştim. meğer kendisi moderetörmüş ve onlar engellemezmiş. engelleme girişimi olarak kaldı, başka kimseyi engellemedim.
devamını gör...

üye sayısı artmışken hadi be bir el atın şu garibana dediğim başlıktır.
not: benim filmim (bkz: spontane) tarafından bulundu, kendisine buradan bir kez daha teşekkür ediyorum. darısı diğer yazarların başına.
(bkz: amme hizmeti gibi başlık)
devamını gör...

"bir dakika ben de takabilir miyim?" minvalindeki sorulara maruz kalmak. bisiklet mi bu sanki iki tur da ben atayım diyesin
devamını gör...

delik kovaya su doldurmak ile aynı olan çabadır.
devamını gör...

bu düzeye gelmeden bitirebiliyorsanız bitirin, karşının egosunu tatmin etmeyin.
devamını gör...

2010 yılında yerini mike mangini'ye bırakan, dream theater adlı grubun efsane davulcusu olan şahıs, müzisyen, performans canavarı.

şimdilerde aynı perfornamsını the winery dogs ekibinde göstermektedir.

bir peneus ukdesi.
devamını gör...

kafiye, şiirde ahengi sağlayan unsurlardan biridir. yazılışları, okunuşları aynı; görevleri farklı kelime ve ekler kafiye oluşturur.

örneğin,

o nedir ki hercai gümüş beden
mahvolur ellerde ülfet etmeden
yandı ciğerim kalmadı köz
yârelerim hep oldu göz göz.

kaynak: türk dili ve edebiyatı notlarıdır. bana ait değildir.
devamını gör...

canım memleketim.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

inanamıyorum, bu nasıl bir yetenektir böyle. nasıl yapıyorsunuz, lütfen söyleyin.
devamını gör...

luis de la higuera'nın 2006 yılında piyasaya sürdüğü, harika bir konusu olsa da bunu hiç etmiş eseri. bu romanı yıllar önce antalya migros avm'nin d&r'ında görmüş ve almak istemiştim ama param yetmemişti, o süre zarfından sonra unutmuştum varlığını, geçen sene bir şekilde hatırlayıp sipariş ettim ve bir köşede okunmayı beklemişti, gün itibariyle bitti.

spoiler vermeden anlatmaya çalışacak olur isem, 1600'lü yıllarda tuhaf bir köye bir kilise inşa ediliyor ve temel atılma kısmında iskelet bulunuyor, bu iskeletin bir azizeye ait olduğu düşünülüyor ama iskelet araştırılmaya başlanıyor, papalık olaya el koyuyor ve işler karışıyor.

bu iskeletin tarihi, kim olduğu, gerçekten bir azizeye mi yoksa başka bir şeye mi ait olduğu kısmını bir güzel merak ettiriyor yazar ama son 20 sayfaya kadar hiçbir şey öğrenemeden bir oraya, bir buraya, "bir an önce bitsin artık..." diyeceğimiz gereksiz ve bir şey kazandırmayan detaylarda boğmuş bizi sevgili yazar. üstüne hiç tatmin edecek bir son olmayınca da kitap oldukça başarısız bir hale bürünmüş...
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim