psikolojik olarak, herhangi bir sese karşı aşırı rahatsızlık şeklinde gelişen duygu.

bu durumdaki insanlar rahatsız oldukları seslerden kaçmak için ortamı terk bile edebilir (kendimden biliyorum.) bu tür sesler karşısında gereğinden fazla tepki gösterebilir, gerginleşebilir.

hastalığın nedeni tam olarak bilinmediğinden, tam bir tedavisi de henüz yok.

söyleyebileceğim tek şey, hayatı bazen çekilmez hale getirdiği. hele de anlayışsız bir komşunuz varsa...
devamını gör...

hayatımın rengi mor.
insan gözü tarafından görülebilen en yüksek renktir mor ve oldukça titreşimlidir.
negatif enerjiler düşük titreşimler olduğundan yüksek titreşime sahip olan bu renkte barınamazlar.
devamını gör...

okuduğum veya açtığım başlıkların oraya düştüğünü görünce bi gülme geliyor. meğer ben de bir başıboşmuşum.
iyi olmuş bence. kafa dağıtmak için veya öylesine sohbet havasında yazılan tanımları okumak için meraklıları buraya bakabilirler.
devamını gör...

süleyman burada temsilidir.

fikret kızılok'un yeni denk geldiğim şarkısı. ritmi ve sözleri çok hoş. bize anlamlı gelmesinin başka sebebi olamaz tabii.
devamını gör...

kendilerine.
devamını gör...

bir yıldızın kaydığını gördüğün zaman dilek dilersen dileğinin gerçekleşeceği sözü.
devamını gör...

şahsımın da içerisinde yer aldığı güruhtur.
devamını gör...

bedava kitap için yazsak 8oo de bırakırdık yeğenn. hayda rinnaa rinna rina nayyy.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

latince isimlerdeki -ianus eki o kişinin evlatlık olduğunu ifade eder.
örn. octavius - octavianus
devamını gör...

bilemiyorum altan bilemiyorum uzaylılar var mı yok mu onu bile bilemiyorum. müslümanlarsa ne yaparız bilemiyorum kesin mezhep çatışmaları yine alevlenir. işte o zaman ne yaparız bilemiyorum altan
devamını gör...

içinden geldiği gibi, tüm samimiyetiyle yazıyor. onun en sevdiğimiz yanı bu bence.
tanımlarını güçlü kılan da bu.

okurken kendisiyle sohbet ediyormuş gibi olduğumuz güzel tanımları hep bizimle olsun.
neşesi ve ironisi eksik olmasın.

doğum gününüz kutlu olsun efendim, nice mutlu ve huzurlu yıllara!
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

şiddetli bir şutla tam doksana gönderilmesi gereken insandır.
devamını gör...

bülent ortaçgil şarkısı; yollarımız hiç kesismemiş şu eylül akşamı dışında.... aynı anda başka insanlara
seni seviyorum demişizdir..
mutlak güven duygusuyla
başımızı başka omuzlara dayamışızdır
olamaz mı? olabilir
onca yıl sen burada
onca yıl ben burada
yollarımız hiç kesişmemiş
şu eylül akşamı dışında....
devamını gör...

evet efendim süngerbob çorabı giyen yiğit'in de belirttiği gibi hunidaşlar kulübü misyonunu tamamlamış bulunuyor. beceremedik biz bu işi! kimse kimsenin arkasından atıp tutmadı. gıybet deryasında filikalarını yüzdüremedi. kimse kimseyi yıkayıp, yağlayamadı. ve yine kimse kimseyi kendi nickaltına bağlayamadı(!) bir çıkar birlikteliğinden çok şer birlikteliğine dönüştük (!) gruplaşamadık bir türlü. maymun edemedik birbirimizi. adabımız baki kaldı. şöyle iç çatışmalar yaşayıp, ortalığı bizde kana bulamak istedik ama malzeme belli! olmadı/olamadı bir türlü.

sözlükte son olanları görünce;
vış anaaaam çektik,
demeğ böyle oluyormuş grup dedik
namıssızlar yere göğe yıkama yağlama çekmiş
tüh! tüh! tüh! şu olanlara bah hele
tövbe diyim cenneti alâdan köşe
bolluğundan yalakalığı olağan etmişler
kankalık mı, ne? üzerindeki yapışkan şeye bak hele
illa şu yaşanan drama takıldı nefsim
yalağı bilem mermer taşından
yasah mı acep, şurada bir çimsek?
bizde hunileri şöyle yapışkan eylesek...
vışşş anaaaamm gonah didin mi böle olacah kellim...
nickaltında direh, damında sancağğğ!
kimlerin ola ki bu gruplar hemşerim?
neyse toz olalım biz burdan...
nickaltlarında karnı tok, sırtı pek,
yeni av bekleyen kapıcı kuşlar,
selam olsun hepinize...
dikkat edin oturmayın yere bıraktığımız hunilerimizin üzerine!

sürç-i lisan ettiysek affola!

eyvallah

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

sevgi duvarı (bkz: can yücel)


sen miydin o yalnızlığım mıydı yoksa
kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi
dilimizde akşamdan kalma bir küfür
salonlar piyasalar sanat sevicileri
derdim günüm insan arasına çıkarmaktı seni
yakanda bir amonyak çiçeği
yalnızlığım benim sidikli kontesim
ne kadar rezil olursak o kadar iyi

kumkapı meyhanelerine dadandık
önümüzde altınbaş, altın zincir, fasulye pilakisi
ardımızda görevliler, ekipler, hızır paşalar
sabahları açıklarda bulurlardı leşimi
öyle sıcaktı ki çöpcülerin elleri
çöpcülerin elleriyle okşardım seni
yalnızlığım benim süpürge saçlım
ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi

baktım gökte bir kırmızı bir uçak
bol çelik bol yıldız bol insan
bir gece sevgi duvarını aştık
düştüğüm yer öyle açık seçik ki
başucumda bi sen varsın bi de evren
saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi
yalnızlığım benim çoğul türkülerim
ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi
devamını gör...

an itibarı ile gerçekleşen.

edit : uyu artık denilesi yönetici beyin açtığı başlık.
gözlerin düşecek o ekrana bakmaktan yahu. *
devamını gör...

''en çok düşündüğümüz kelimeyi en az kullanmaya mecbur eden gururumuzu aldatmak için, sevmek fiiline sözden başka ifade şekilleri ararız.''

peyami safa, yalnızız romanı.
devamını gör...

evli, mutlu, çocuklu ve yorgun. uzun zamandır hissettiğim şey bu. yorgun ama mutlu;evli, çocuklu, mutlu ama yorgun; mutlu çünkü evli ve çocuklu gibi şekillerde belirtebilirim. kısaca yorgun desem daha iyi olacak galiba. gece deliksiz bir uykuya ve öğlen 12'ye kadar uyumak gibi lükslere sahip olmak istiyorum.

anlık olarak ruh halimizi ve/ya eylemlerimizi anlattığımız ve tanımlamaya çalıştığımız nadide yazarın, nadide başlığı. *
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim