11 kere üst üste fake hesap açan yazar
yakalanma emri falan çıkartın ne bileyim, aranıyor diye sözlüğün girişine fotoğraflarını asın.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarını ağlatan filmler
ben bugün bir film izledim ve bir şey farkettim. başlıkla ne kadar alakalı bilmiyorum ama ağladım. oradan bir bağlantı yapabiliriz.
güneşi gördüm filmini herkes biliyordur çoğunuz izlemiştir. bugün denk geldim izleyeyim dedim daha önce de izlemiştim. filmde bir sahne var, çocukları devlet korumasına alıyorlar, görevliler gelip götürüyor çocukları. minibüs giderken mahsun dayanamıyor ve koşmaya başlıyor peşlerinden. yetişemeyeceğini anlayınca dizlerinin üzerine çöküp kalıyor ağlayarak.
ben bu sahnede ağladım. daha önce bu filmi izlediğimde bu sahne hiç bu kadar dokunmamıştı. ama şimdi bir fark var; ben de babayım, bir kızım var.
baba olunca anlarsın diye bir söz var ya hani, ağlarken aklıma o geldi. dedim o söz böyle durumlar için söylenmiş.
baba olunca anladım evlat ne demek.
güneşi gördüm filmini herkes biliyordur çoğunuz izlemiştir. bugün denk geldim izleyeyim dedim daha önce de izlemiştim. filmde bir sahne var, çocukları devlet korumasına alıyorlar, görevliler gelip götürüyor çocukları. minibüs giderken mahsun dayanamıyor ve koşmaya başlıyor peşlerinden. yetişemeyeceğini anlayınca dizlerinin üzerine çöküp kalıyor ağlayarak.
ben bu sahnede ağladım. daha önce bu filmi izlediğimde bu sahne hiç bu kadar dokunmamıştı. ama şimdi bir fark var; ben de babayım, bir kızım var.
baba olunca anlarsın diye bir söz var ya hani, ağlarken aklıma o geldi. dedim o söz böyle durumlar için söylenmiş.
baba olunca anladım evlat ne demek.
devamını gör...
oscar schindler
2. dünya savaşı döneminde, kurduğu fabrikaya yahudileri işe almak suretiyle çalışma kamplarına gönderilmekten kurtarmış iş adamı. dönemin fırsatlarından faydalandığı, sadece kendine kolay iş gücü sağlamak istediği söylense de bir çok kişinin canını kurtarmış olması önemli bence.
kraków'daki fabrikası müzeye dönüştürülmüş, dönemle ilgili bir çok belge ve eşyanın yanında kendisinin çalışma odasını da ziyaret edebiliyorsunuz. etkileyici bir müze.
kraków'daki fabrikası müzeye dönüştürülmüş, dönemle ilgili bir çok belge ve eşyanın yanında kendisinin çalışma odasını da ziyaret edebiliyorsunuz. etkileyici bir müze.
devamını gör...
online 385 yazar ne yapıyor sorunsalı
tanım girmek yerine kim ne yazmış diye bakıyorum.
devamını gör...
kadın sözlük yazarı hesapları yönetimin fake hesapları mı sorunsalı
erkekleri kaçırmamak için mi? kadınsız olsa, fikirlerinizi yazamıyor musunuz? ya da kadın var diye mi bir şeyler yazıyorsunuz?
değişik olduğunuz kadar komik canlılarsinız yahu.
ya da kadınlar, kendi hür iradesiyle bir sözlüğe üye olup, bir şeyler yazamayacak canlılar mı?
(bkz: kafamda deli sorular)
bir varsayım sorgulaması.
edit: başlık böyle mi açılır?
(bkz: kadın sözlük yazarı hesaplarının yönetimin fake hesapları olma olasılığı)
edit2: başlığın açılış hali (bkz: kadın sözlük yazarı hesapları yönetimin fake hesapları mı)
değişik olduğunuz kadar komik canlılarsinız yahu.
ya da kadınlar, kendi hür iradesiyle bir sözlüğe üye olup, bir şeyler yazamayacak canlılar mı?
(bkz: kafamda deli sorular)
bir varsayım sorgulaması.
edit: başlık böyle mi açılır?
(bkz: kadın sözlük yazarı hesaplarının yönetimin fake hesapları olma olasılığı)
edit2: başlığın açılış hali (bkz: kadın sözlük yazarı hesapları yönetimin fake hesapları mı)
devamını gör...
sevişme sahnesi yüzünden netflix yapımını reddeden oyuncu
(bkz: durumumuz yoktu sevisemedik)
devamını gör...
hayvanlık
hayvanlardan beklenen ya da hayvanlardan bile beklenmeyen hareketleri yapan kişinin ortaya koyduğu eylemler bütünü.
devamını gör...
gençlerde işsizlik diye bir kaygının bulunmaması
görece okumuş etmiş (varsayıyorum) insanların burda böyle gençler şöyle böyle demesi sinirime dokunuyor.
ulan siz gençliğinizde aynı görüşten değilsiniz diye sokak ortasında arkadaşınızı vuruyordunuz. devrim saçmalığı peşinde senelerini yediniz bu ülkenin.
ülkenin kaymağını yiyip ev bark sahibi oldunuz genç yaşınızda. ulan benim ev satın almak için para biriktirmem çalışmaya başladıktan en az 3 sene sonra başlayacak çünkü dünya kadar kyk borcum var.
gençlerin en büyük hayali "işim olsun, evden işe gideyim netflix, internet bide sevdiğim insan " başka hayali yok gençlerin. zaten başka hayal kuracak ne güçleri ne de paraları var. ömürlerinin sonuna kadarda olmayacak büyük ihtimalle. onları eleştiren aptal büyüklerin onlara bıraktıkları borçları, ve iflasın eşiğine gelmiş ülkeyi ayakta tutmakla uğraşacaklar. çünkü çok bilmiş büyükler kendilerine lider seçmede çok başarılılar.
dünya üzerinde gençler dışında hiçkimsenin küçük akıllarıyla gençleri eleştirme hakkı yok.
ulan siz gençliğinizde aynı görüşten değilsiniz diye sokak ortasında arkadaşınızı vuruyordunuz. devrim saçmalığı peşinde senelerini yediniz bu ülkenin.
ülkenin kaymağını yiyip ev bark sahibi oldunuz genç yaşınızda. ulan benim ev satın almak için para biriktirmem çalışmaya başladıktan en az 3 sene sonra başlayacak çünkü dünya kadar kyk borcum var.
gençlerin en büyük hayali "işim olsun, evden işe gideyim netflix, internet bide sevdiğim insan " başka hayali yok gençlerin. zaten başka hayal kuracak ne güçleri ne de paraları var. ömürlerinin sonuna kadarda olmayacak büyük ihtimalle. onları eleştiren aptal büyüklerin onlara bıraktıkları borçları, ve iflasın eşiğine gelmiş ülkeyi ayakta tutmakla uğraşacaklar. çünkü çok bilmiş büyükler kendilerine lider seçmede çok başarılılar.
dünya üzerinde gençler dışında hiçkimsenin küçük akıllarıyla gençleri eleştirme hakkı yok.
devamını gör...
estetiğin artık aşırı yaygınlaşması
henüz kendini tanımlama fırsatına ulaşamamış kişilerin dertlerinin sonucu oluşan durumdur. birinci dertleri estetik yaptırarak görüntülerini düzeltmek, ikinci dertleri de, kendilerini sergileyebilecekleri bir üst model iphone almak. bu iki derdin de neden-sonuç ilişkisi döngüsü adeta bir paradoks oluşturuyor. suratının meymeneti kaybolmuş kişi sayısı nüfusu ele geçiriyor. tüketicilik değil bu artık, tabiri caizse, köpeklik.
devamını gör...
evde en çok küfredilen eşyalar
ayak serçe parmağının vurulduğu sehpa.
(bkz: ayak serçe parmağını bir yere vurmak)
(bkz: ayak serçe parmağını bir yere vurmak)
devamını gör...
hi my i run
hayırlı, uğurlu olmasını dilerim sevgili kardeşime. allah, bahtiyar etsin.
devamını gör...
çağımızın hastalığı
aynılaşmak
devamını gör...
geceye kendine ait bir şiir bırak
bir şarki olsan hep seni dinlesem,
mesela üzülsem ,senle gülsem.
bir yağmur damlası olsan;
bazen kaçsam senden, bazen de saatlerce
beklesem üstüme düsebilme ihtimalini
rüzgar olabilsen beni korkutan
korkumu yenip istesem bazen seni.sen şimdi git !beni verilmiş sözlerimle düsümeye birak
birak rüyalarımda kal..
birak ki başım eğik kalsin
mesela üzülsem ,senle gülsem.
bir yağmur damlası olsan;
bazen kaçsam senden, bazen de saatlerce
beklesem üstüme düsebilme ihtimalini
rüzgar olabilsen beni korkutan
korkumu yenip istesem bazen seni.sen şimdi git !beni verilmiş sözlerimle düsümeye birak
birak rüyalarımda kal..
birak ki başım eğik kalsin
devamını gör...
bengaripsengüzeldünyaumutlu ile dünyadan uzak
dinlemiyorum sanılmasın, istek şarkılarım ve yetişemediğim güzel doksanlar yılları için nöbetteyim dostlarım, iyi dinlemeler olsun hepimize!
sevgili yazar bu güzel radyoda sesin hiç kısılmasın, nice yayınlara, nice şarkılara!!
sevgili yazar bu güzel radyoda sesin hiç kısılmasın, nice yayınlara, nice şarkılara!!
devamını gör...
normal sözlük’te tanımlarını sevdiğiniz yazarlar
kimse tanımlarımı severek okumuyorsa neden dakika başı bildirim geliyor?
devamını gör...
normal sözlük yazarlarını ağlatan filmler
babam ve oğlum.
zaten bu filmi seyredip ağlamamak sanırım zordur.
iftarlık gazoz.
schindler'in listesi. müzikleri sebebiyle daha çok.
zaten bu filmi seyredip ağlamamak sanırım zordur.
iftarlık gazoz.
schindler'in listesi. müzikleri sebebiyle daha çok.
devamını gör...
hissedileni anlatamamak
kelimeler zaman içerisinde, insanların ne hissettiklerini birbirlerine aktarmak için oluşturdukları seslerdir.
bir çok duygu ve hissiyatı açıklamak için uygun kelimeler de mevcuttur.
insan her yerde insan olduğundan coğrafya fark etmeksizin, sever, üzülür, canı yanınca ağlar, mutlu olunca güler, vurunca kanar.
insan her yerde hisseder. fakat farklı kültürler bu hisleri anlatmak için farklı sesler geliştirmiştir.
mesela japonca da ki tsundere kelimesi, başlangıçta soğuk ve burnu havada davranışlar sergilerken, sonradan sevecen hale gelen karakter anlamındadır.
veya rusçada ki zemlak kelimesi, toprağımdan bir parçasın, özümden bir parçasın gibisinden bir anlam ifade eden bir sevgi sözcüğü olarak da kullanılır.
bir den fazla dil bilenler bunu çok iyi anlayacaktır. bir kelime gelir aklınıza ve onu tam anlamı ile çeviremezsiniz bildiğiniz diğer dillere. çünkü orada tam karşılığı yoktur onun.
tercümedeki en büyük sıkıntılardan da biridir bu.
zaten bu yüzden derler kültürü bilmenden dil öğrenilmez diye.
hatta mevlânâ celâleddîn-i rûmî'nin bir sözü vardır, "aynı dili konuşanlar değil aynı duyguları paylaşanlar anlar" şeklinde.
fakat ne olursa olsun bazı duygular vardı ki, ya kişi bilmiyordur o duyguya karşılık gelen kelimeyi, ya bildiği dillerde o duyguya karşılık bir kelime yoktur yada hala o duyguya karşılık bir kelime bulunamamıştır.
belkide o duyguların kaşifi sizsinizdir. evet belki de o duyguyu ilk kez yaşayan sizsinizdir ve buna karşılık çıkarabileceğiniz bir ses olmadığından anlatamıyorsunuzdur. belki de bu yüzden susuyor, bu yüzden ağlıyor, bu yüzden pes ediyorsunuzdur.
ama ya sizin suçunuz değilse.
ya siz yaşanmamış duyguların kaşifi iseniz.
aynı dili konuşanlar değil aynı duyguları paylaşanlar anlar...
bir çok duygu ve hissiyatı açıklamak için uygun kelimeler de mevcuttur.
insan her yerde insan olduğundan coğrafya fark etmeksizin, sever, üzülür, canı yanınca ağlar, mutlu olunca güler, vurunca kanar.
insan her yerde hisseder. fakat farklı kültürler bu hisleri anlatmak için farklı sesler geliştirmiştir.
mesela japonca da ki tsundere kelimesi, başlangıçta soğuk ve burnu havada davranışlar sergilerken, sonradan sevecen hale gelen karakter anlamındadır.
veya rusçada ki zemlak kelimesi, toprağımdan bir parçasın, özümden bir parçasın gibisinden bir anlam ifade eden bir sevgi sözcüğü olarak da kullanılır.
bir den fazla dil bilenler bunu çok iyi anlayacaktır. bir kelime gelir aklınıza ve onu tam anlamı ile çeviremezsiniz bildiğiniz diğer dillere. çünkü orada tam karşılığı yoktur onun.
tercümedeki en büyük sıkıntılardan da biridir bu.
zaten bu yüzden derler kültürü bilmenden dil öğrenilmez diye.
hatta mevlânâ celâleddîn-i rûmî'nin bir sözü vardır, "aynı dili konuşanlar değil aynı duyguları paylaşanlar anlar" şeklinde.
fakat ne olursa olsun bazı duygular vardı ki, ya kişi bilmiyordur o duyguya karşılık gelen kelimeyi, ya bildiği dillerde o duyguya karşılık bir kelime yoktur yada hala o duyguya karşılık bir kelime bulunamamıştır.
belkide o duyguların kaşifi sizsinizdir. evet belki de o duyguyu ilk kez yaşayan sizsinizdir ve buna karşılık çıkarabileceğiniz bir ses olmadığından anlatamıyorsunuzdur. belki de bu yüzden susuyor, bu yüzden ağlıyor, bu yüzden pes ediyorsunuzdur.
ama ya sizin suçunuz değilse.
ya siz yaşanmamış duyguların kaşifi iseniz.
aynı dili konuşanlar değil aynı duyguları paylaşanlar anlar...
devamını gör...


