jose saramago
körlük romanı ile insanın vahşileşmeye ne derece meyilli, bencil bir yaratık olduğunu müthiş bir metaforla anlatan yazar.
henüz diğer kitaplarını okumadım. sırada kabil var
--- alıntı ---
"evet, su katılmamış bir ateistim ve bunun bin tane sebebi var. sadece bir tanesini hatırlatayım size. kainat yaratılana kadar, ebediyette, tanrı hiçbir şey yapmadı. sonra, nedendir bilinmez, onu yaratmaya karar verdi. altı günde yaptı bunu, yedinci gün istirahate çekildi. o günden beri istirahatte. ebediyen de istirahate devam edecek. ona nasıl inanılabilir ki?"
--- alıntı ---
henüz diğer kitaplarını okumadım. sırada kabil var
--- alıntı ---
"evet, su katılmamış bir ateistim ve bunun bin tane sebebi var. sadece bir tanesini hatırlatayım size. kainat yaratılana kadar, ebediyette, tanrı hiçbir şey yapmadı. sonra, nedendir bilinmez, onu yaratmaya karar verdi. altı günde yaptı bunu, yedinci gün istirahate çekildi. o günden beri istirahatte. ebediyen de istirahate devam edecek. ona nasıl inanılabilir ki?"
--- alıntı ---
devamını gör...
istanbul
canını sevenin* işi gücü bırakıp bir an önce uzaklaşması gereken şehir. (ama lütfen izmir dışındaki bir yere. orası için de benzer bir durum söz konusu diye biliyorum çünkü.)
gidemeyenler de kendilerince önlem almalı. elbette ki kiralar ve ev fiyatları insanlık dışı boyutlara ulaştı bunun farkındayım ancak hiçbir şey yapılamıyorsa bile en azından güvenlik amaçlı önlemler alınmalı. zira bu depremde, deprem anında ölenler bile şanslı sayılabilir durumda olacak. hayatta kalanları çok daha korkunç tehlikeler bekliyor olacak çünkü. bir kere yıkılan on binlerce bina arasında enkaz altında kalan insanların çoğuna sağ olarak ulaşılması çok zor ve hatta bazıları için imkansız olacak. bu insanlar ve sağ olarak kurtulmayı başaran diğerleri için yağma, kaçırılma, hastalık, açlık, susuzluk, tıbbi müdahaleye ulaşamama gibi çok çeşitli tehlikeler söz konusu olacak muhtemelen.
devletten beklentisi olan saf arkadaşlara orman yangınları deyip çekilmek istiyorum sadece. yangını rant kapısı olarak gören adamlar, yıkılan bir şehrin tümü için ihale falan kapatır herhalde. hele eş zamanlı olarak başka bir ülkede doğal afet olursa siz o zaman seyredin. güçlü türkiye nidalarıyla bütün yardımlar oraya gider ve sorumluluk istanbul belediyesi'ne yıkılarak konu kapatılır; adım gibi eminim.
depremin yaratacağı yıkımı hepimiz biliyoruz zaten ancak esas korku seansı
deprem olduktan sonra başlayacak.*
(yağma derken sadece maddi anlamda anlamayın; başta kadın, çocuk, yaşlı, hasta ve engelliler olmak üzere herkes büyük tehlikede.)
bunun dışında çöken iletişim ağları sebebiyle, belki birkaç televizyon kanalı haricinde deprem olduğunu bile zamanında öğrenemeyebiliriz.
kısacası, bu şehri hiç iyi günler beklemiyor.
gidemeyenler de kendilerince önlem almalı. elbette ki kiralar ve ev fiyatları insanlık dışı boyutlara ulaştı bunun farkındayım ancak hiçbir şey yapılamıyorsa bile en azından güvenlik amaçlı önlemler alınmalı. zira bu depremde, deprem anında ölenler bile şanslı sayılabilir durumda olacak. hayatta kalanları çok daha korkunç tehlikeler bekliyor olacak çünkü. bir kere yıkılan on binlerce bina arasında enkaz altında kalan insanların çoğuna sağ olarak ulaşılması çok zor ve hatta bazıları için imkansız olacak. bu insanlar ve sağ olarak kurtulmayı başaran diğerleri için yağma, kaçırılma, hastalık, açlık, susuzluk, tıbbi müdahaleye ulaşamama gibi çok çeşitli tehlikeler söz konusu olacak muhtemelen.
devletten beklentisi olan saf arkadaşlara orman yangınları deyip çekilmek istiyorum sadece. yangını rant kapısı olarak gören adamlar, yıkılan bir şehrin tümü için ihale falan kapatır herhalde. hele eş zamanlı olarak başka bir ülkede doğal afet olursa siz o zaman seyredin. güçlü türkiye nidalarıyla bütün yardımlar oraya gider ve sorumluluk istanbul belediyesi'ne yıkılarak konu kapatılır; adım gibi eminim.
depremin yaratacağı yıkımı hepimiz biliyoruz zaten ancak esas korku seansı
deprem olduktan sonra başlayacak.*
(yağma derken sadece maddi anlamda anlamayın; başta kadın, çocuk, yaşlı, hasta ve engelliler olmak üzere herkes büyük tehlikede.)
bunun dışında çöken iletişim ağları sebebiyle, belki birkaç televizyon kanalı haricinde deprem olduğunu bile zamanında öğrenemeyebiliriz.
kısacası, bu şehri hiç iyi günler beklemiyor.
devamını gör...
hayatını anlatan atasözü
(bkz: sabrın sonu selamettir).
t: hayatımızı anlatan, kendimizi bulduğumuz atasözünü yazdığımız başlık.
t: hayatımızı anlatan, kendimizi bulduğumuz atasözünü yazdığımız başlık.
devamını gör...
sözlük yazarlarının evdeki konumu
her tür sekreterya! (bkz: randevu almak, her türlü evrakı araştırıp anlayıp anlatmak) sanırım bu yüzden tıbbi sekreterlik okuttular bana. şimdi hem hastanenin hem evin sekreteryasına bakıyorum..
devamını gör...
yazarların hayatlarını devam ettirme motivasyonları
"güzel günler göreceğiiiz çocuklaaar
motorları maviliklere süreeceğiz... "
motorları maviliklere süreceğim güzel günler hatrına yaşıyorum. elbet bir gün gelecek o günler inanıyorum.
motorları maviliklere süreeceğiz... "
motorları maviliklere süreceğim güzel günler hatrına yaşıyorum. elbet bir gün gelecek o günler inanıyorum.
devamını gör...
kaç kişiyle seviştiğini bilmediğin birine aşık olmak
o da sana aşık oluyor bir de öyle düşün. (bkz: empati)
devamını gör...
geceye bir nostalji bırak
"sayın yolcular, kaptanınız konuşuyor. yirmi dakika çay ve ihtiyaç molası verilmiştir. çaylar şirkettendir."

poşet su : **

poşet su : **

devamını gör...
yaşama içgüdüsü
herhangi bir türün, öğrenme olmaksızın, bulunduğu çevreye adapte olarak hayatta kalma çabası göstermesini sağlayan içsel etki.
devamını gör...
nike
yunan mitolojisinde zafer tanrıçasıdır.roma mitolojisindeki karşılığı victoriadır. (ingilizce victory zafer demektir.)
adına yapılmış bir kadırganın pruvasındaki kanatlı zafer heykeli veya samothraki nikesi (semadirek zaferi) paristeki louvre müzesinde sergilenmektedir.
edit: nikolaos,nicholas,nicola,nico,veronica gibi isimler burdan gelmektedir, galip anlamında. bizde ise utku ismi bu karşılığı buluyor.
adına yapılmış bir kadırganın pruvasındaki kanatlı zafer heykeli veya samothraki nikesi (semadirek zaferi) paristeki louvre müzesinde sergilenmektedir.
edit: nikolaos,nicholas,nicola,nico,veronica gibi isimler burdan gelmektedir, galip anlamında. bizde ise utku ismi bu karşılığı buluyor.
devamını gör...
çağrı merkezi çalışanına bağırmak
yüz yüze iletişimde başarısız olanların isteklerini telefon aracılığıyla daha kolay dile getireceğini düşünmesinin sonucu.
bağırarak işlemlerini daha kolay yaptıracaklarını sanmaktalar.
nedense çağrı merkezinde çalışanların eğitimsiz ya da vasıfsız olduğu düşünüldüğü için bir ego tatmin etme çabası da var.
oysa çağrı merkezinde çalışan pek çok kişi çok çok vasıflı.
bağırarak işlemlerini daha kolay yaptıracaklarını sanmaktalar.
nedense çağrı merkezinde çalışanların eğitimsiz ya da vasıfsız olduğu düşünüldüğü için bir ego tatmin etme çabası da var.
oysa çağrı merkezinde çalışan pek çok kişi çok çok vasıflı.
devamını gör...
devlet lisesi ingilizcesi
duruma göre gayet de işe yarayabilen ingilizce.
devlet lisesi mezunuyum. kredili sistemin, yani süper lisenin ilk kurbanlarındanım. şu an alanımla ilgili ingilizce kaynakları ve makaleleri çoğunlukla gayet güzel okuyup anlayabiliyor, alt yazısız ingilizce filmleri izleyebiliyor, aradığım şarkıyı sözlerinden arayıp bulabiliyorum.
bir de özel lise mezunu arkadaşım vardı. tek kelime ingilizce bilmiyordu. dersleri genelde boş geçmiş çünkü.
bence ön yargı iyi bir şey değil.
edit: ünide eğitim türkçe idi.
devlet lisesi mezunuyum. kredili sistemin, yani süper lisenin ilk kurbanlarındanım. şu an alanımla ilgili ingilizce kaynakları ve makaleleri çoğunlukla gayet güzel okuyup anlayabiliyor, alt yazısız ingilizce filmleri izleyebiliyor, aradığım şarkıyı sözlerinden arayıp bulabiliyorum.
bir de özel lise mezunu arkadaşım vardı. tek kelime ingilizce bilmiyordu. dersleri genelde boş geçmiş çünkü.
bence ön yargı iyi bir şey değil.
edit: ünide eğitim türkçe idi.
devamını gör...
sen çok biliyorsun
genellikle küçümseme için kullanılan sözdür.
gözler kısılır, ses incelir, karşı tarafın yüzüne imalı imalı bakılır ve 'hıığ bak sen şuna... sen çok biliyorsun." denir.
zaman zaman duyduğum sözdür.
gözler kısılır, ses incelir, karşı tarafın yüzüne imalı imalı bakılır ve 'hıığ bak sen şuna... sen çok biliyorsun." denir.
zaman zaman duyduğum sözdür.
devamını gör...
cirrus
cirrus bulutları (türkçe sirüs) atmosferin bizim içinde olduğumuz en alt tabakası troposfer'in yüksek seviye bulutlarıdır. 5-13 km yükseklikte oluşurlar. cirrus latince saç lülesi demektir, bu bulutlar da ince saç lüleleri şekline sahiptir. yükseklikle beraber azalan atmosferik basınçla cirrus bulutları oluşur. o yükseklikte nem azlığı da bu bulutların incecik saç telleri gibi olmasına neden olur.

buz kristallerinden oluşan bu bulutlar genelde hava değişiminin temsilcisidir. bu bulut türünün oluşmasını sağlayan hava koşulları genelde sıcak cephe önünde görülür.
yağışa sebep olurlar ancak bu yağış yere ulaşamadan yeniden buharlaşarak virga bulutlarını oluşrurur.

buz kristallerinden oluşan bu bulutlar genelde hava değişiminin temsilcisidir. bu bulut türünün oluşmasını sağlayan hava koşulları genelde sıcak cephe önünde görülür.
yağışa sebep olurlar ancak bu yağış yere ulaşamadan yeniden buharlaşarak virga bulutlarını oluşrurur.
devamını gör...
solucan
aslında omurgasız hayvanların bir sınıfıdır solucanlar.
diğerleri ile beraber basitten gelişmişe doğru omurgasızları şöyle sıralayabiliriz.
süngerler: vücut simetrisi olmayan bu canlılar deniz tabanına tutunarak sabit yaşarlar.
sölenterler: deniz anası, mercan vs.
solucanlar:
yumuşakçalar: ahtapot, salyangoz, midye
eklem bacaklılar: yengeç, kırkayak, akrep, çekirge, arı
derisi dikenliler: deniz yıldızı, deniz hıyarı vs.
kendi içinde üçe ayrılır solucanlar. evrimsel geçiş açısından oldukça önemli canlılardır. yine ilkelden gelişmişe göre:
1. yassı solucanlar: ilk merkezi sistem bu canlılarda var. kısacası beyni var diyebiliriz. ilk ilkel beyin. sindirim kanalları tek açıklıklıdır. ne demek bu, ağız ve anüs aynı yer. örnek: planarya
2. yuvarlak solucanlar: ilk kez çift açıklıklı sindirim sistemi görülen canlılar. örnek: kancalı kurt
3. halkalı solucanlar: segmentli vücutları vardır ve ilk defa tam bir sindirim sistemi bu canlılarda görülür. toprakta, tatlı-tuzlu sularda yaşayabilirler. karada yaşayanlar deri sonumu yapar. difüzyon hızını artırmak için derileri bol mukusludur. suda yaşayanlar solungaç solunumu yapar. en bilinen örneği toprak solucanıdır.
diğerleri ile beraber basitten gelişmişe doğru omurgasızları şöyle sıralayabiliriz.
süngerler: vücut simetrisi olmayan bu canlılar deniz tabanına tutunarak sabit yaşarlar.
sölenterler: deniz anası, mercan vs.
solucanlar:
yumuşakçalar: ahtapot, salyangoz, midye
eklem bacaklılar: yengeç, kırkayak, akrep, çekirge, arı
derisi dikenliler: deniz yıldızı, deniz hıyarı vs.
kendi içinde üçe ayrılır solucanlar. evrimsel geçiş açısından oldukça önemli canlılardır. yine ilkelden gelişmişe göre:
1. yassı solucanlar: ilk merkezi sistem bu canlılarda var. kısacası beyni var diyebiliriz. ilk ilkel beyin. sindirim kanalları tek açıklıklıdır. ne demek bu, ağız ve anüs aynı yer. örnek: planarya
2. yuvarlak solucanlar: ilk kez çift açıklıklı sindirim sistemi görülen canlılar. örnek: kancalı kurt
3. halkalı solucanlar: segmentli vücutları vardır ve ilk defa tam bir sindirim sistemi bu canlılarda görülür. toprakta, tatlı-tuzlu sularda yaşayabilirler. karada yaşayanlar deri sonumu yapar. difüzyon hızını artırmak için derileri bol mukusludur. suda yaşayanlar solungaç solunumu yapar. en bilinen örneği toprak solucanıdır.
devamını gör...
ateistlerin vatan haini olduğu gerçeği
şaka olmasını umduğum başlıktır. şaka değilse durum vahim çünkü.
devamını gör...
can dündar
hakkı ödenmeyecek kahraman gazeteci. doğru bir haber yaptığı için yıllardır ülkesinden uzakta sürgün hayatı yaşıyor.
devamını gör...
kendi işini kendi halleden insan
hayatınızda görüp görebileceğiniz en güçlü karakterdir. böyle insanların çok canını sıkmayın çünkü genelde birinden vazgeçmezleri kolay olur. - kimseye ihtiyaçları yok. - ancak çıkar için kimseyle gezip tozmadıkları için eğer yanınızdaysalar gerçekten yanınızdadırlar...
devamını gör...
türk toplumunda damak zevkinin karbonhidrat tercihli gelişmiş olması
bunun en büyük nedeni ucuz ve kolay olmasıdır. ben ilkokuldayken çeyrek ekmek alırdık. biraz durumu iyi olan yağlı çeyrek ekmek alırdı. zengin olanlar yarım tost alırdı. ekmek hep vardı ve hala var. bugün bile geleneksel ve ev yapımı sofralarda kültür karbonhidrat ağırlıklı. yapılan çalışmalarda sofraların%95'ini karbonhidrat oluşturuyormuş.
not: çeyrek ekmek lan. fakir bile değilmişiz. bugünlere şükürler olsun.
not: çeyrek ekmek lan. fakir bile değilmişiz. bugünlere şükürler olsun.
devamını gör...
kahvaltının olmazsa olmazı
zeytin, peynir ve çay.
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının karalama defteri
acaba diyorum:
az önce kaydoldum sözlüğe, burası kafa sözlük, bir de kafa dergisi var, e bir de kafa radyo.
şimdi, bunların arasındaki ilişki ne? bir ilişki varsa eğer radyoda da matrax var.
matrax varsa çooookk eskilerden zekirdek de var.
şimdilerde nerede o zekirdekçiler, o güzel insanlar.
acaba buradalar mı? burada eski zekirdek havaları eser mi?
düşünceler, düşünceler...
aylar sonra gelen edit: yazdıklarımla hiç alakası yok lan. bu kafa başka kafa.
az önce kaydoldum sözlüğe, burası kafa sözlük, bir de kafa dergisi var, e bir de kafa radyo.
şimdi, bunların arasındaki ilişki ne? bir ilişki varsa eğer radyoda da matrax var.
matrax varsa çooookk eskilerden zekirdek de var.
şimdilerde nerede o zekirdekçiler, o güzel insanlar.
acaba buradalar mı? burada eski zekirdek havaları eser mi?
düşünceler, düşünceler...
aylar sonra gelen edit: yazdıklarımla hiç alakası yok lan. bu kafa başka kafa.
devamını gör...