mutlu eden basit şeyler
annenin en sevdiğin yemeği yapmasıdır.
devamını gör...
börtü böceği seven iyimser olan kolay gülebilenleri saf salak görmek
onları kıskanmaktır.
devamını gör...
türk kadınının en yetenekli olduğu konu
türk erkeklerinin ötekileştirmesine, ikinci sınıf insan muamelesi çekmesine, karşısındaki kadının uzman olduğu konularda bile yaptığı mansplaininglerine, hayatına ettiği müdahaleye, araba kullanmasından götüne giydiği dona kadar karışmasına, medeni bir insan olmak için kılını kıpırdatmadığı halde bir de güne ayak uyduran kadınları beğenmemesine, kendi karnını doyurup kıyafetlerini yıkamaktan aciz bir halde kadınlardan bakım beklemesine, ayılığına, şiddetine, tacizine rağmen dimdik ayakta durabilmesidir.
devamını gör...
zeks havası
ortalama 22 derece sıcaklıktadır.
(bkz: zeks)
(bkz: zeks)
devamını gör...
leyla erbil
ahmed arif'e suskun' u,
"bin yıl, bahar içre ömrünü sürsün,
seni doğuran ana." dizelerini,
"kendine iyi bak, bir daha hiçbir ana doğurmaz seni. bir daha hiçbir cihan bulamaz seni."
"insandan mahrum bir cehennem karanlığında, nasıl da bulduk birbirimizi..."
"ben ki 29 yaşındayım. ama binlerce yıldır seni arıyor, hasretini çekiyorum."
"yaz, sever misin, kızar mısın, küfür mü edersin, neylersen eyle ama bana yaz. beni yıkacağından falan korkma ve beni korkutma. bana yazmayacaksın da kimlere yazacaksın."
"gözlerinden, burnunun üst dudağına düşen fark edilmez gölgesinden öperim canım."
satırlarını yazdıran şair ve yazar. onunla tanışıklığım ahmed arif ve tezer özlü'nün kendisine yazdığı mektuplardan ibaret şimdilik. bugün ölüm yıl dönümüymüş. sadece, vefalı davranıp iki büyük ismin ölümsüzleşmesine katkıda bulunduğu için bile saygıyla anılması gereken kadın.
"bin yıl, bahar içre ömrünü sürsün,
seni doğuran ana." dizelerini,
"kendine iyi bak, bir daha hiçbir ana doğurmaz seni. bir daha hiçbir cihan bulamaz seni."
"insandan mahrum bir cehennem karanlığında, nasıl da bulduk birbirimizi..."
"ben ki 29 yaşındayım. ama binlerce yıldır seni arıyor, hasretini çekiyorum."
"yaz, sever misin, kızar mısın, küfür mü edersin, neylersen eyle ama bana yaz. beni yıkacağından falan korkma ve beni korkutma. bana yazmayacaksın da kimlere yazacaksın."
"gözlerinden, burnunun üst dudağına düşen fark edilmez gölgesinden öperim canım."
satırlarını yazdıran şair ve yazar. onunla tanışıklığım ahmed arif ve tezer özlü'nün kendisine yazdığı mektuplardan ibaret şimdilik. bugün ölüm yıl dönümüymüş. sadece, vefalı davranıp iki büyük ismin ölümsüzleşmesine katkıda bulunduğu için bile saygıyla anılması gereken kadın.
devamını gör...
mad woman (yazar)
eveett böyle uzun uzun nickaltı girmeyeli olmuş biraz*. ben de buradaki yaşıtım olan canım dostum için özel bir nickaltını borç bilirim. hem de tam ben ona nickaltı girecekken kendisinin bana nickaltı girmiş olduğunu görmem ve o güzel yazısını okumam ay hemen ben de yazayımmm.
öncelikle senin çok güzel bir kalbin var. tanıştığım için çok çok mutlu olduğum birisisin. seni dinlemek çok zevkli. sana yardım edebilmek büyük mutluluk. benim gibi düşünen birisine rastlamak ne büyük şans...
en ihtiyacım olan anda bana en ihtiyacım olan cümleleri sen söyledin ve onlara o kadar ihtiyacım vardı ki benim için o sözlerin yeri ayrı ve senin yerin çok daha ayrı...
bana cesaret verdin aynı zamanda. güzel sözlerin ve dileklerin de hep yanımda. canımsın sen canım vallahi diyorum*.
umarım dileklerinin en güzelleri en iyileri seni bulur. istediğin ve hayal ettiğin her şeye en kısa zamanda ulaşırsınnn*.
öncelikle senin çok güzel bir kalbin var. tanıştığım için çok çok mutlu olduğum birisisin. seni dinlemek çok zevkli. sana yardım edebilmek büyük mutluluk. benim gibi düşünen birisine rastlamak ne büyük şans...
en ihtiyacım olan anda bana en ihtiyacım olan cümleleri sen söyledin ve onlara o kadar ihtiyacım vardı ki benim için o sözlerin yeri ayrı ve senin yerin çok daha ayrı...
bana cesaret verdin aynı zamanda. güzel sözlerin ve dileklerin de hep yanımda. canımsın sen canım vallahi diyorum*.
umarım dileklerinin en güzelleri en iyileri seni bulur. istediğin ve hayal ettiğin her şeye en kısa zamanda ulaşırsınnn*.
devamını gör...
hiç aramıyorsun sormuyorsun hayırsız diyen insan tipi
hep biz mi arayacağız? sen ara!
devamını gör...
stationary traveller
ingiliz rock grubu camel tarafından yapılmış inanılmaz bir enstrümental solo parçadır. anlamsızca gözlerinizden yaşlar da dökebilir, deli gibi ders de çalıştırabilir. buna şarkı karar verir.
ekleme: aynı zamanda sözlüğümüze katılmış, iyi yazan bir yazarın da mahlasıdır.
ekleme: aynı zamanda sözlüğümüze katılmış, iyi yazan bir yazarın da mahlasıdır.
devamını gör...
yazarların vatan için yaptıkları
18 aylık vatani görevimin 14. ayında, yakalandığım bir hastalık sebebiyle elverişli değildir (çürük) raporu verilerek gönderildim.
güneydoğu'da ohal bölgesinde geçen 11 ay kayıtlarda yok. yerine göre kelle koltukta geçen geceler, 3 gün 3 gece ayaktan çıkmayan botlar, hamur gibi olan ayaklar, gözümüzün önünde kaybettiklerimiz, sonrası yıllarca devam eden travmalar.
bir şey yapmadım, yani kayıtlarda vatan için askerlik yapmamış-yapamamış görünen gruptayım.
güneydoğu'da ohal bölgesinde geçen 11 ay kayıtlarda yok. yerine göre kelle koltukta geçen geceler, 3 gün 3 gece ayaktan çıkmayan botlar, hamur gibi olan ayaklar, gözümüzün önünde kaybettiklerimiz, sonrası yıllarca devam eden travmalar.
bir şey yapmadım, yani kayıtlarda vatan için askerlik yapmamış-yapamamış görünen gruptayım.
devamını gör...
plasebo etkisi
her şeyin kafamızda başlayıp yine kafamızda bittiğini gösteren durumdur.
devamını gör...
yazarların şu an olmak istedikleri yerler
italya'da 'castello di duino' nun eşsiz manzarasını seyredebilmek ve orda olmak isterdim.
meraklısına not* bahsettiğim yer profilimdeki fotoğrafta bulunan manzara.
meraklısına not* bahsettiğim yer profilimdeki fotoğrafta bulunan manzara.
devamını gör...
likit radyo yayını
likitim hazır, bekliyorum heyecanla.*
devamını gör...
cat stevens sendromu
batı ülkelerinde, gençliğinde alkol, uyuşturucu ve seksin dibine vurup yaş kemale erince birdenbire taliban kesilen müslüman göçmen kökenli tipleri tanımlamak için kullanılan deyimdir bu.
devamını gör...
bu devirde evlenebilmek başarı mıdır sorunsalı
evli kalmak başarıdır. ama gerçekten iyi yürüdüğü halde evliliği devam ettirebiliyorlarsa. *
devamını gör...
karısı dururken ev işi yapan erkeğe söylenebilecek şeyler
kolay gelsin.
devamını gör...
çilingir sofrası
masanın üstündekiler kadar etrafının da kalabalık olduğu, kimi zaman bir kutlama, kimi zaman da bir derdi paylaşmak için kurulmuş sofralardır.
bir ömre yetecek yalnızlığı, kederi yaşadığımız kanaatindeyim. bu yüzden benim için biraz geleceğe bırakılmış, 21. yüzyılın 21. yılını da atlatabilirsek kutlamalar için beklediğim sofralardır.
"haydi abbas vakit tamam
akşam diyordun, işte oldu akşam
kur bakalım çilingir soframızı
dinsin artık bu kalp ağrısı"
- cahit sıtkı tarancı
bir ömre yetecek yalnızlığı, kederi yaşadığımız kanaatindeyim. bu yüzden benim için biraz geleceğe bırakılmış, 21. yüzyılın 21. yılını da atlatabilirsek kutlamalar için beklediğim sofralardır.
"haydi abbas vakit tamam
akşam diyordun, işte oldu akşam
kur bakalım çilingir soframızı
dinsin artık bu kalp ağrısı"
- cahit sıtkı tarancı
devamını gör...
yüze çarpan top
yüzün alev almasını sağlayan hadise.
görünce çok eskilerden bir anı geldi aklıma.
şimdi, ortaokuldayken voleybol takımındaydım antrenmanlarda da erkek takımı ile eşleşip maç yapıyorduk sert toplara olan direncimiz artsın diye. karşı takımda da bir arkadaşım vardı. 1.90 boyunda lakabı fiziksel görünümü sebebiyle "deve" olan. gücü kuvveti yerinde olan, hücumda da iyi bir arkadaştı. attığı smaçları karşıladığımızda çoğu zaman kollarda morarmaya neden olurdu.
maç esnasında - hala oyun devam ederken- bir arkadaşımın sesi ile sağa döndüm. yüzüm de karşı takımın solunda kalıyordu. o esnada yüzüme bir şey çarptı - top diyemem, benzetme olsa olsa füzeye tekabül eder- işte o an ayaklarım yerden kesildi ve ben küt diye tırtıklı, sert zemine kafa üstü çakıldım. yüzümün sol yanı kıpkırmızı, başıma aldığım darbe ile aklım karışmış bir şekilde tüm gün oturdum. hangisi daha çok acıttı emin değilim. fiziksel acı çok olmakla birlikte tüm okulun önünde yere bir sinek gibi yapışmam yüzünden * yaşadığım ruhsal acı da çok büyüktü.
görünce çok eskilerden bir anı geldi aklıma.
şimdi, ortaokuldayken voleybol takımındaydım antrenmanlarda da erkek takımı ile eşleşip maç yapıyorduk sert toplara olan direncimiz artsın diye. karşı takımda da bir arkadaşım vardı. 1.90 boyunda lakabı fiziksel görünümü sebebiyle "deve" olan. gücü kuvveti yerinde olan, hücumda da iyi bir arkadaştı. attığı smaçları karşıladığımızda çoğu zaman kollarda morarmaya neden olurdu.
maç esnasında - hala oyun devam ederken- bir arkadaşımın sesi ile sağa döndüm. yüzüm de karşı takımın solunda kalıyordu. o esnada yüzüme bir şey çarptı - top diyemem, benzetme olsa olsa füzeye tekabül eder- işte o an ayaklarım yerden kesildi ve ben küt diye tırtıklı, sert zemine kafa üstü çakıldım. yüzümün sol yanı kıpkırmızı, başıma aldığım darbe ile aklım karışmış bir şekilde tüm gün oturdum. hangisi daha çok acıttı emin değilim. fiziksel acı çok olmakla birlikte tüm okulun önünde yere bir sinek gibi yapışmam yüzünden * yaşadığım ruhsal acı da çok büyüktü.
devamını gör...
ankara gece hayatı
devamını gör...
burcuyla övünen insan
borcuyla övünen insan diye okudum güne iyi bir başlangıç yaptım yine.
devamını gör...
