kadının akranı olan erkeklerin nispeten daha fazla saldırdığı ilişki biçimi. mesela 34 yaşında erkek ve 24 yaşında kadın ilişkisine en çok 24 yaş civarı erkekler bok atar, bin tane manasız laf eder. ne kadının gold digger'lığı kalır ne erkeğin karaktersizliği. fakat biri de efendi efendi çıkıp "o yaştaki adamın benim mıntıkamdan, benim menzilimden kadınla birlikte olmasını hazmedemiyorum" demez. diyemez. iki ucu bokluk değnek çünkü. fakat hocam o kafayı ilişkinin erkek tarafındaki şahıs biliyor, tanıyor. o adamın aslında ne demek istediği rahatça anlaşılıyor. kadın tarafından da anlaşılıyor ve anlaşıldıkça sizin çabanız daha da komik görünüyor.

yapman etmen. rahat olun biraz. kuğul olun.
devamını gör...

tekrar dinlemek isteyenlerin an itibariyle radyoya çökmesi gereken koro.
devamını gör...

bu başlık altında dünya ve türkiye üzerindeki pek çok bölgenin geçmiş uzay görüntüleriyle günümüzdeki görüntülerini sunacağım. nüfusun hızla artması doğayı olabildiğince tahrip etmekte, doğal alanlar yok olmakta ve ekosistem zarar görmektedir. bu olumsuzluklar günümüzde büyük bir sorun gibi gözükmese de uzun süreçte etkisini bizden sonraki nesiller görecektir.

ilk olarak artvin'in hopa ilçesindeki değişimi göreceğiz. görseli incelediğimizde konut sayısının arttığı, kıyı bölgesine dolgu alanların yapıldığı, nehir yatağının kontrole alındığı ve nehir üzerine birkaç köprü yapıldığı gözükmektedir.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

en uzun gecenin yaşanacağı, kış ekinoksu başlangıcı olan ve kuzey yarım küre için kışın başlangıcı olarak kabul edilen 21 aralık, aynı zamanda bu yıl jüpiter ve satürn buluşmasına şahitlik edecek. 21 aralık ile birlikte artık geceler kısalmaya, gündüzler uzamaya başlayacak.
devamını gör...

o nasıl bir havadır? bir nevi nobel'i elinin tersiyle itmek, oscar heykelciğini alıp yere çarpmak, altın portakal'a sırtını dönmek, uruguay'ın evvelki mütevazi devlet başkanı josé mujica gibi kendi halinde yaşamaktır.

not: bunu yapacak şahıs varsa giderken mesaj at. seni şimdiden merak ediyorum dostum.
devamını gör...

mabel matiz' in gerçek isminin fatih olması kadar acı ama bir o kadar da komik durumdur.
devamını gör...

v for vendetta.
devamını gör...

iyi iyi. beğendim ben. güzel çalışma eline sağlık.
devamını gör...

aşağıdaki yazı ekşi'deki yazımdan kopyalanmıştır.


iki arapça'dan söz etmek gerekir:
1. kur'an arapçası
2. arap halklarının konuştuğu arapça

arap halklarının konuştuğu arapçanın kur'an arapçasıyla alakası yok demiyeyim de, şöyle diyeyim; 'ben istemek su'
şimdi ne anladınız bu kelimelerden? rezil bir türkçe ile susadığımızı anlattık. işte arap ülkelerinde konuşulan arapça, 'lokal arapça' böyle bir şey. (örneğin; "ene ayze maya"-->ben istemek su-->ben su istiyorum. yanlış olabilir, ben aynen işittiğim gibi yazdım.)
'fasih arapça' bambaşka bir alem, ciddi zor. ama 'lokal arapça', dil'in kolaylık ilkesi gereği en basit hale getirilmiş.

gelelim arapça ve türkçe karşılaştırmasını sık sık yapıp, arapçanın daha üstün bir dil olduğunu savunanlara. bu konuda kısa bir not düşmek isterim:
arapların dünya siyasetinde bizden çok daha baskın olması (petrol, israil konusu...vs), elbette arapçayı türkçenin önüne çıkaracaktır ama bu demek değildir ki, türkçe arapçadan aşağı bir dildir. bu kabul edilemez. türkçe, özellikle türkiye türkçesi dünyanın en işlenmiş, en düzgün dillerinden biridir. türkçenin bir kültür dili olması, bütün dünyada konuşulması, bunlar mümkün. ne zaman? aslında bu sorunun cevabı biraz mürekkep yalamış herkesçe malum. hele ki, 'fular takmış' tayfa için.
devamını gör...

baba evinden çıkan gelin kız gibi olmaktır.
bir daha ne oralı olunur, ne oradan olunur.
her seferinde ilk ayrılma anı gibi olunur.
alaka da bitmez, özlemde bitmez buruklukta bitmez.
yaraya basılan tuz gibi can yakar gözlerden uzaklaşan ufuktaki dalgalar.
an itibariyle vakıf olduğum bir kısmını yazabildiğim bir kısmını yazamayıp iç çektiğim hislerdir.
devamını gör...

arkadaş dediğin tam da böyle bir şeydir. senin kasiyere yazdığını fark etmiş, yenge ile olabilecek olası felaketlerin önüne tek bir cümle ile set olmuştur. koçum benim.
devamını gör...

kendime söylediğim şu sözdür:sakin ol lütfen. bu durum geçici, her şey gibi bu canını sıkan şey bitecek, az kaldı, sabret. ne olursa olsun gülümsemeyi unutma, yüzün olabilir ya da içinin gülümsemesi. sıkıntılı vaktini rahatlacak şeyler yap. hayvan sev, sarıl, çocuklarla oyna, yemek yap, ağla. unutma ki geçecektir. sen bu durumdan çıkınca inan ki daha güçlü olacaksın, hayat böyle bir şey, kabullen ve derin derin nefes al.

sorum şu yazarımıza: sevginin gücünü nasıl hissedersin?
devamını gör...

(bkz: herbokolog)
devamını gör...

e-reader prestigio okuyucu ve librera okuyucu e-kitap okuyucu olarak güzel programlar. libreranın daha fazla özelliği var ama diğeri de daha pratik gibi.
b612 fotoğraf için. çok çeşitli filtreleri var.
sketchbook-draw and paint resim çizimi üzerine güzel bir uygulama.
devamını gör...

meydanı boş bulduğunu görünce şımaran bir tipin yaptığı bomboş hareket. 3b sınıfından ümit, otur artık yerine!

keşke ruhu bedeninden birkaç dakikalığına sıyrılıp bir başka insanın gözünden kendisine bakabilseydi. o kadar itici, o kadar çirkin ruhlu, o kadar sevimsiz ki, kelimeler kifayetsiz...

şu tipte, şu modelde birinden ülkeye, insanlara fayda geldiği hiç görülmedi, görülmeyecek...
devamını gör...

portakal. bitter çikolata ile mükemmel bir ikili.
devamını gör...

kendine yapılmasını istemediğin bir şeyi başkasına yapmak.*
devamını gör...

alman thrash metal grubu kreator' un 1999 tarihli endorama albümünün açılış şarkısıdır. almanların metaldeki yüz akı gruplarından olan kreator' un sanıyorum en sevilen şarkılarından biridir:

devamını gör...

nam-ı diğer binge’ li hildegard. kadının hiçbir değeriyle esamesinin okunmadığı 12. yüzyıl avrupası’nda, kutsal roma imparatoru ve papa ile yazışmaları olan, dönemin en büyük katedrallerinde, meydanlarında vaazlar vermiş, alman hristiyan mistisizminin çok değerli bilge kadını.
bir şifacı olarak tıp bilim tarihinde, o yüzyıldan günümüze ulaşan yegane kaynakların da sahibidir. kurduğu manastırda yüzlerce kadın öğrencisi olan, ayrıca yazar, felsefeci, ressam ve bir müzisyendir. hitabeti güçlü cesur bir kadındır fakat yine de bunları yapabilmesine izin verilmesi o zamana kadar görülmemiş bir şeydir. ilginç gelir bana.

hildegard’ ın henüz kelt öğretilerini kaybetmemiş bir alman manastırında eğitim alması ve küçük yaşlardan itibaren gördüğü mistik sanrıları onu bu kadar özel kılmakta etkili olmuştur sanırım. tanrının tezahürleri olarak gördüğünü belirttiği halüsinasyonlarını müzik, resim ve kelimelerine yansıtmış. beni en çok etkileyen o uhrevi müzikleri bestelemiş.



bir adaletsizliğe karşı psikopos’ a yazdığı mektubunda,“dünyada tanrı’nın musikisini susturanlar, cennette meleklerin şarkısının bir parçası olamazlar” cümlesiyle erk” lere karşı dimdik duruşun timsali kadınlardan biri olduğunu göstermiştir.
devamını gör...

tabii birde karşısına oturup derdini falan dinleyelim o hırbonun. ah evladım yapma etme, bu haltı madem hep içeceksen burnunun içine koruyucu titanyum tabaka falan yaptır, burun duvarın delinir sonra mazallah mı diyelim?

vatandaşı olmasan cidden komik bir ülke, ama ne yazık ki bu ülkede dünyaya gelmişiz, daha genç çağlarımıza gelmeden bu badem bıyıklı haramzadeler bizi yönetmeye başlamış. sonra birde derler ki şükret, neyine şükredeyim ulan neyine allahsız kitapsızlar.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim