merhamet
saygı
sevgi
devamını gör...

yapıt bir ölüm meleğinin can sıkıntısı sayesinde sıradan üniversite öğrencisinin bir insan olarak erişebileceği tanrı kompleksini gözler önüne seriyor [ki bu tasvir gerek açılış müziğindeki* sahnelerde gerek posterlerinde yer almaktadır]. dizinin döneminin havasını yansıtan gerek çizimleri gerek müzikleri* ile insanı çok rahat kendisine bağlayabiliyor. netflix'in yaptığı facia adaptasyon yayınlandığı dönemlerde aşırı eleştiriye maruz kalmıştı. şimdi de finaldeki o olaydan sonra geçen dönemle alakalı bir manga projesi olduğunu ve yine baş karakterlerimizden ryuk'un birisine o defteri verdiğini okumuştum. diziye uyarlanır mı derseniz o kadar şeyin içine edildiği ve tüketildiği bir zamanda "uyarlansın anam!" moduna girmeme taraftarındayım.
devamını gör...

size yapılan güzel şeyler çabuk unutulur fakat kötüleri kolay kolay unutamazsınız.
devamını gör...

ayaklarımın toprağa değişidir
bir geceyi gözlerimden öpen...

bir yolu tutup ağzından
dünyayı
yürüyen
şarkı

bütün arka bahçelerine uyandığım
uyaksız sevinç…

suyun sınırındayım
şiddetini taşa
şefkatini toprağa çiziyor su
insana aşk’ı kırmızı çiziyor
insanı aşk'a kırmızı...

milyarlarca defa yine su
bir sırrın kıyısındayım

ben acıyı tanırım öfkesinden, diyor
mühürlenmişzaman yolcusu

ayaklarımın topraktan çektiği iç
ürpertisi telaşsız
gülümsüyor

tüm tanrıları kardeş ilan eden
haylaz gül hırsızı bahse giriyor
acı’nın hiçbir şey olmadığı üzerine

bir kadeh
dermanıyok dağların şerefine

bir kadeh daha

nefessiz yaşayan ölülerin
yorulmuşların
sevişmek için şiir yazan adamların
yazmak için sevişen tüm kadınların şerefine

gülümsüyor
gürültülü ormanların içinden
gül çaldığı yüzüme

bu, dikenlerini dilime
yapraklarını boynuma yürüyen
dipdiri
bir gülümsemedir


yedinci dem şiiridir.
devamını gör...

doğalgaza zam gelmedi, sadece fiyatı birazcık arttı diye açıklama yapılabilecek durumdur. saçma gibi gelmiş olabilir ama örnekleri vardır. buyrun.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

ben yanımda biri varken sarılmadan bile uyuyamıyorum, sarılarak nasıl uyunur hiç romantik gelmiyor bana, belkide uzun süre yalnız yaşadığımdan, ailemle yaşarken bile evdeki sistemden ayrı ve izoleyim, odam evim gibi, daha ilginci, kendi evimde yatılı misafir olmasından, birinin salonda uyumasından da hoşlanmıyordum, nasıl bir alışmaksa benimkisi bilemiyorum artık, o yüzden sevgili yada evli iki insanın o kadar da yakın olmasına, tek başına olması gereken şeyleri de çift olarak yapmasına bir türlü anlam veremiyorum, bir süre sonra yapamıyorlardır heralde, çünkü 2 kişi var ve niye tek yatak, uyurken bile ne biliyim, benim eş kavramım farklı galiba...
devamını gör...

katoliklerin lider olarak kabul ettigi papa, gecen hafta kuzey irak'in baskenti erbil'e ziyarette bulundu. burada barzani'yle gorusup, bir stadyumda 10 bin kisilik ayin duzenledi ve irak'a ziyareti serefine hatira pullari bastirildi. bastirilan pullarin biri oldukca dikkat cekici. pulda, papa'nin (resim eklendi) basinin arkadasinda bulunan harita da turkiye'nin dogu ve guneydogu illeri sözde kurdistan topraklarina dahil edilmis.
bu duruma tepki gosteren akp sozcusu omer celik;

"ırak'ta papa'nın ziyaretini yakından takip ettik. bahsedilen pul ve haritayla mülhem izlenimlere baktık. bunu çeşitli yerlerde çeşitli kesimler yapıyor. bunlar yalan yanlış işler. hicri şekilde türkiye'ye dönük olarak geçmişte fransa'da böyle harita çıkmıştı. ermenistan zaman zaman yapıyor. bazı odakların zaman zaman yaptığı işler. bu ziyaret bağlamının dışında belli bir odağın aklınca türkiye'ye husumet ürettiği bir şey olduğunu değerlendiriyoruz" dedi.


kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel


haberin detayi
devamını gör...

şu sözlükte arkadaşım olmasından inanılmaz keyif aldığım 3-5 isimden biri.

ben öyle nickaltı mickaltı yazmayı pek sevmiyorum. özellikle sürekli sohbetimin olduğu insanların nickaltına hiç yazmam. özelden yazar söylerim söyleyeceğimi.

birçok özelliği var bu yazarın. aşırı sivri dilli, zekası sözlük ortalamasının 3-5 tık üstü, komik vsvs. yaz yaz bitmez. ve evet hemen herkesten nefret ediyor. bu konuda da pek haksız sayılmaz.

tek negatif yönü var. beraber çokça oyun oynadık, oynuyoruz hatta birazdan yine oynayacağız. ben zaten böyle oyunlar için yaşlı bir birey olarak ellerim kollarım tutmuyor diye kendisini çağırıyorum. çağırıyorum ama kendisinin de elleri tutmuyor. ikimiz de ha bire ölüyoruz. ufacık çocukların eğlencesi oluyoruz.
devamını gör...

özelden mesajlaştığım 2 arkadaş da bu ve ben bu konudan muzdarip. aslında çok gereksiz işler ile uğraşılması ve karşı cinsi etkilenmek için her türlü yapılan şaklabanlık , çok gereksiz başlık açılıyor , yani çok anlamsız bunu gerçek hayatta konuşamazsın utanırsın ama burda anonim diye herşeyi paylaşılıyor. nitelik önemli diyorum nitelik , nicelik gelip geçici istatistik olarak entry ve başlık sayısı artıyor çok hoş ama içerisi boş . sözlük yönetiminin suçu olduğunu düşünmüyorum şu anlık ne yapacaklar yeni gelen çaylak arkadaşları kılı kırk yapıp seçecekler , tabi bunların bitmesini istiyorlarsa. bazı tanım ve entryler direk kopyala yapıştır , bakın direk kopyala yapıştır bu seo düşürür , google de sizi geriye düşürür , bazı yazarları soğutur. ben basit birisiyim , eleştirmek değil ben sadece kendime göre birşeylerden rahatsız oluyorum ve dilim döndüğünce söylüyorum. buraya gelen bazı arkadaşlar diğer yerlerden rahatsız oldular diye geldiler çünkü vakit kaybı konuşmalar yaşanıyor inşallah burası eleştirdiğimiz yerlere benzemez.
devamını gör...

(bkz: reykjavik) atlas okyanusu’nda bulunan izlanda’nın başkentidir. ülkenin yaklaşık olarak yarısı bu şehirde yaşamaktadır. ayrıca yeryüzünde kutup bölgesine en yakın olan başkenttir.
devamını gör...

ana malzemesi irmik olan şerbetli bir tatlı. kabaca; yoğurt, irmik, kabartma tozu vs. bu malzemeler bir tepsiye aktarılıp fırına veriliyor. sonra da şerbet dökülüp servise hazır hale getiriliyor. buraya kadar her şey normal. sıradan basit bir tatlı gibi görünüyor.

fakat bu tatlıyı doğru dürüst yapabilen tatlıcı neredeyse yok gibi. farklı şehirlerde farklı birçok tatlıcıda denedim. ama yok arkadaş!
nasıl beceriyorlar anlamıyorum. kimi tarçınlı yapıyor, kimisinden yumurta tadı geliyor, kimisinden de hindistan cevizi tadı geliyor.
yahu kardeşim şambalide tarçının işi ne?
madem kıvamı tutturabiliyorsun yapsana insan gibi.

ankara'da kocatepe camii'nin yakınlarında bir seyyardan almıştım en son. güzeldi. sonrası yok ama. daha da iyisine rastlamadım.

tabi her şey yerinde güzel. izmir'de kemeraltında meşhur hisarönü şambalicisi en iyi yapan yerlerdenmiş.
bu arada izmir şambalisi'nin coğrafi işaret olarak tescili de var, belirtelim.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
buradan ve buradan
son olarak varsa istanbul'da bildiğiniz bir yer paylaşırsanız güzel olur.
devamını gör...

sistemsizlik! hukuktan ekonomiye, siyasetten eğitime kadar her alanda sistemsizlik. ve oturmuş bir sistemin olmayışının sonucu olarak güçlü olanın borusunun ötmesi.
devamını gör...

sait faik kendisi için türklerin en kürdü, kürtlerin en türkü der. zor bir hayatı vardı yaşar kemal’in babası gözünün önünde camide öldürüldü tüm gece babası başında ciğerim yanıyor diye ağladığını anlattırdı ki o gecenin sabahı kekeme olmuştur. istanbul’a ilk geldiği zaman parasızlıktan gülhane parkında bir bank üstünde bir hafta yatar ve yastığı o zaman yeni başladığı ince memed romanıdır. romanlarını asla daktilo ile yazmaz mutlaka kurşun kalemle yazardı. o kadar ki çekmecesinde yüzlerce kurşun kalemi olduğu bilinir. kendisinin zülfü livaneli ile ilginç bir ahbaplığı mevcuttu. o zaman ankara’da yatılı olarak lise okuyan zülfü livaneli ince memed türküsünün hiç söylenmeyen bir şeklini keşfeder. kalkar bunu yaşar kemal’e okumak için istanbul’a gider fakat yaşar kemal’i nerede bulacağını kestiremez. sonunda kitaplarının yayınevinde gider yaşar kemal’i sorar ve sonunda tanışırlar. yaşar kemal’e durumu anlatır yaşar kemal kendisini evine davet eder. evine gittiğinde yaşar kemal kendisini karşılar hatta zülfü livaneli için köfte yapar. yaşar kemal’in eşi thilda bu genç delikanlıya fazla yüz vermez fakat türküyü okumaya başlayınca bir anda dikkat kesilir ve o dostluk böyle başlar. buradan türküyü dinleyebilirsiniz.

iyi adamdı yaşar kemal bir nobel’i eksikti ama hiç öyle bir kaygısı olmadı. zor hayatın güzel izler bırakan adamı. ruhu şad olsun. evet.
devamını gör...

ilk olarak üniversite son sınıftayken bir dergiye yazımı göndermiştim. haftalık yayınlanan bir dergiydi. dergi çıktığı gün elime aldığımda kendi adımı ve yazımı dergide görünce şok yaşadım çünkü bana yayınlanıp yayınlanmayacağına dair hiçbir bilgi vermemişlerdi, tamamen sürpriz oldu. sonraki yıllarda kendi yazılarımı değil, tercüme ettiğim makaleleri dergilere yollamaya başladım. tercümelerimi çok beğendiler, editör benimle iletişime geçip bana belli bir konu verdi, o konuda yazı yazmamı istedi. ilk başlarda çok zorlandım ama yazdığımda "siz boşuna dert ediyorsunuz, gayet iyi yazıyorsunuz, her ay istediğiniz konuda yazıp gönderin" dedi. sonraki aylarda kendi istediğim konularda yazılar yazmaya başladım. iki sene boyunca bir dergide yazdım. iletişime geçtiğim başka iki dergide de farklı farklı yazılarım yayınlandı. hepsi de matbu olarak yayınlanan ve belli kitlelere hitap eden dergilerdi. şimdi de mesleğimde elde ettiğim deneyimlerimi yazmam istendi, iki ayrı öykü halinde yazdım. yakın zamanda çıkacak bir kitapta öyküler yayınlanacak, çok heyecanlıyım. artık bundan sonraki hedefim, kendi kitabımı çıkartmak...
devamını gör...

(bkz: olur öyle)
kankacılık müessesesine dahil olmamak demektir.
devamını gör...

sadece sabah değil, her gün ve gün içinde çok defa yaptığım eylem. canım mı sıkıldı yap bi kahve, neşem yerinde hoop bi kahve, uykum gelmiyo bi kahve içeyim de uykum gelsin. sebepler mi kahve içiriyor, kahve içmek için mi sebep arıyorum orası muamma. bildiğim şu ki, ben bağımlı değilim tiryakisi olmuşum
devamını gör...

“aslanım graliçem” olmaya adaydır. halayımın başı, gönlümün telaşı, gözümün nuru, dilimin türküsü olması için hiçbir engel yoktur*.
not: gönül işleri başkanlığıma hemen atamasını gerçekleştiririm.
devamını gör...

1976 yılında kurulmuş türk rock grubu.
grup üyeleri:

şükrü yüksel – vokal, gitar, klavye (1976-1984, 1994-2000)
aydın şencan – geri vokal, bas gitar (1976-1984, 1994-2000)
cahit kukul – back vokal, gitar (1976-1984, 1994-2000)
sedat avcı – davul (1976-1984, 1994-2000)
özkan turgay – klavye (1976-1984, 1994-2000)

çıkardıkları albümler:

nasıl? ne zaman? (1978)
nereden nereye! (1983)
yeniden doğuş (1999)
devamını gör...

cips paketinin içinde iki taso bulmak.
devamını gör...

türk-italyan ses sanatçısı. kendisi 50 yaşında olmasına rağmen benim gibi bir çok yağız delikanlının dikkatini çekiyor ama biz onu şarkıları için sevdik.
duvar
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim