81.
ben daha kızgın ve daha haklıyken olayı kaynatıp, sonrada bağırması. o bağırdığı için bende bağırıyorum ve sonra ergen muamelesi görüyorum bu yaşımda.yaptığı manipületif davranışın farkındayım ama böyle yapınca olay uzamıyor.
devamını gör...
82.
az once yapmayacagi seyleri yapip bu saatte hic sevmedigim birinin arkasindan gitti. gece gece korkmama ragmen ustelik. bazen merhameti cok yanlis yerlerde calisiyo ve cok yanlis kisilere uyguluyo. ve bunu o kadar kiskaniyorum ki.
devamını gör...
83.
malum partiyi destekliyor olması.
devamını gör...
84.
öyle ufak tefek şeyler hariç sevmediğim bir huyu yok ama sanırım aşırı optimist olması diyebilirim.
olaylara olumlu tarafından bakması güzel bir şey çoğu zaman ama ciddi anlamda üzgün olduğum kötü olduğum durumlarda da onun sahip olduğu "iyi tarafından bak, hayat varsa umut vardır!" bakış açısına asla sahip olamıyorum. elbette bu yazdığım şekildeki gibi klişe ve irrite edici bir tavrı yok ama ciddi kötü olduğum durumlarda bile iyi bir şeyler çıkarmak için bu kadar zorlamasına tav olduğum oluyor.
bunun haricinde hayatımda tanıdığım en iyi insan...
olaylara olumlu tarafından bakması güzel bir şey çoğu zaman ama ciddi anlamda üzgün olduğum kötü olduğum durumlarda da onun sahip olduğu "iyi tarafından bak, hayat varsa umut vardır!" bakış açısına asla sahip olamıyorum. elbette bu yazdığım şekildeki gibi klişe ve irrite edici bir tavrı yok ama ciddi kötü olduğum durumlarda bile iyi bir şeyler çıkarmak için bu kadar zorlamasına tav olduğum oluyor.
bunun haricinde hayatımda tanıdığım en iyi insan...
devamını gör...
85.
tam buzları erittiğinde ölüp gitmesi.
devamını gör...
86.
herkes kendiyle aynı anda uyusun istemesi.
devamını gör...
87.
ölmesi.
devamını gör...
88.
ak*li olmaması dışında hiçbir huyunu sevmiyorum.
devamını gör...
89.
sıradan sohbet ederken bile yüksek perdeden konuşması. tartışsak bi nebze anlarım da adamın normal konuşması bu artık. babacım yine bağırıyorsun sakin ol sakin sakin anlatmayı dene.. yok. o bağırmıyor ki konuşması böyle. illa komşular kavga ediyor sanacak. yoksa içi rahat etmiyor bence.
devamını gör...
90.
babamdan babalık görmediğim için sözler kifayetsiz kaldı.
devamını gör...
91.
-anneye küfür etmesi.
-sürekli çocuğunu aşağılaması.
-ağzında laf durmaması.
-mahalle karıları gibi dedikodu yapması.
-cimri olması.
-en ufak şeyi dahi sorun yapması.
-kavga çıkarmak için yer araması.
-sürekli çocuğunu aşağılaması.
-ağzında laf durmaması.
-mahalle karıları gibi dedikodu yapması.
-cimri olması.
-en ufak şeyi dahi sorun yapması.
-kavga çıkarmak için yer araması.
devamını gör...
92.
sayısız şey sayabilirim ama maalesef hayatımızı cehenneme çeviren bir takım baskın tavır ve davranışları var tabi. işin komik tarafı defalarca söylememize rağmen, asla profesyonel destek almayı kabul etmedi, etmiyor.
maalesef erkekler andropoz'a girdikten sonra inanılmaz değişiyorlar. insanlar belki buna inanmıyorlar fakat eğer ebeveynlerinizi ya da 50+ yaş üstü tanıdıklarınızı düzenli gözlemleme şansını bulursanız, karakteristik olarak üstelik negatif anlamda aşırı değiştiklerini göreceksiniz. babam, andropoz'un etkisiyle çok çok daha kompleks bir hale geldi. inanılmaz geçimsiz, öfke- kontrol problemi daha baskın hale gelen, tahammülsüz, dediğim dedikçi bir adam konumuna evrildi. yanlış anlamayın, zaten böyle bir adamdı ama içine girdiği süreç, bu yanlarını iyice sivrileştirdi. evde artık iletişimi minimal tutmaya başladım çünkü sürekli çatışıyoruz. yetişkin bir kadın olmanın verdiği bakış açısı ile, daha önceden göremediğim bir çok eksikliğini görmeye başladım. aslında sevilmeyecek, tolere edilmeyecek ( düşündüğümden hattta bildiğimden daha fazla ) yanları varmış ve maalesef sadece sevgi bunları düzlemeye yetmiyor.
gariptir, hayatım boyunca anneme yetiştiği çevre+ bireysel bakış açısı sebebiyle bir ön yargım vardı ve hep mesafemi korudum. şimdi ise, babamın bu yönlerini keşif ettikçe, annemle daha fazla empati kurmaya başladım ve aslında bu benim için çok enteresan ve yeni bir süreç. annemi anlamaya ve onu haklı bulmaya çok alışık değilim ama çocukluğumun verdiği açı ile baktığım perspektif, babamın bu yönlerinin daha baskın hala gelmesiyle farklı bir versiyona evrilmeye başladı. babamı, annemin gözünden görmeye başladım hemde filtresiz şekilde. böyle bir portreyi tahmin etmiyordum, dümdüz afalladım.
neyse sonuç olarak, andropoz dönemi korkunç bir süreç. çoğu erkek bunu sağlıklı geçiremiyor hele ki emekli olmuş ve sadece evde oturan erkeğin bu süreci hem kendisi hemde çevresindeki herkes için işkencedir. bu yüzden erkek emekli olsa da çalışmalı ya da dışarıda ( sosyal hayatta) kendisine yer edinmesini sağlayacak günlük aktiviteleri olmalı. artık her gün balığa giden, bir çay bahçesine giden oturan, orada- burada gezen yaşlı amcaları yadırgamıyorum, aksine anlıyorum. bu insanların bir meşgaleye ihtiyacı var yoksa raylarından ( psikolojik olarak) çıkıyorlar.
maalesef erkekler andropoz'a girdikten sonra inanılmaz değişiyorlar. insanlar belki buna inanmıyorlar fakat eğer ebeveynlerinizi ya da 50+ yaş üstü tanıdıklarınızı düzenli gözlemleme şansını bulursanız, karakteristik olarak üstelik negatif anlamda aşırı değiştiklerini göreceksiniz. babam, andropoz'un etkisiyle çok çok daha kompleks bir hale geldi. inanılmaz geçimsiz, öfke- kontrol problemi daha baskın hale gelen, tahammülsüz, dediğim dedikçi bir adam konumuna evrildi. yanlış anlamayın, zaten böyle bir adamdı ama içine girdiği süreç, bu yanlarını iyice sivrileştirdi. evde artık iletişimi minimal tutmaya başladım çünkü sürekli çatışıyoruz. yetişkin bir kadın olmanın verdiği bakış açısı ile, daha önceden göremediğim bir çok eksikliğini görmeye başladım. aslında sevilmeyecek, tolere edilmeyecek ( düşündüğümden hattta bildiğimden daha fazla ) yanları varmış ve maalesef sadece sevgi bunları düzlemeye yetmiyor.
gariptir, hayatım boyunca anneme yetiştiği çevre+ bireysel bakış açısı sebebiyle bir ön yargım vardı ve hep mesafemi korudum. şimdi ise, babamın bu yönlerini keşif ettikçe, annemle daha fazla empati kurmaya başladım ve aslında bu benim için çok enteresan ve yeni bir süreç. annemi anlamaya ve onu haklı bulmaya çok alışık değilim ama çocukluğumun verdiği açı ile baktığım perspektif, babamın bu yönlerinin daha baskın hala gelmesiyle farklı bir versiyona evrilmeye başladı. babamı, annemin gözünden görmeye başladım hemde filtresiz şekilde. böyle bir portreyi tahmin etmiyordum, dümdüz afalladım.
neyse sonuç olarak, andropoz dönemi korkunç bir süreç. çoğu erkek bunu sağlıklı geçiremiyor hele ki emekli olmuş ve sadece evde oturan erkeğin bu süreci hem kendisi hemde çevresindeki herkes için işkencedir. bu yüzden erkek emekli olsa da çalışmalı ya da dışarıda ( sosyal hayatta) kendisine yer edinmesini sağlayacak günlük aktiviteleri olmalı. artık her gün balığa giden, bir çay bahçesine giden oturan, orada- burada gezen yaşlı amcaları yadırgamıyorum, aksine anlıyorum. bu insanların bir meşgaleye ihtiyacı var yoksa raylarından ( psikolojik olarak) çıkıyorlar.
devamını gör...
93.
aynı esprileri yıllardır aynı hevesle yapıyor olması. annem sagolsun yasak getirdi de biraz sinirlerimiz rahatladı.
devamını gör...
94.
bir hayli fazla olan huylar silsilesi.
düşünüp üzüldükçe değişmeyecek şeyleri unutmak lazım olduğu kanaatindeyim. baban yeterince senin yanında olmadıysa bir şey değiştiremezsin. olmadı ve geçmişte kaldı. baban geçmişte seni dövdüyse bir şey değiştiremezsin. dövdü ve geçmişte kaldı. eğer hiç sevmiyorsan ekonomik özgürlüğünü eline alıp uzaklaşmalısın.
bence ne yaparsa yapsın, babanın hayatta olmamasından iyidir.*
düşünüp üzüldükçe değişmeyecek şeyleri unutmak lazım olduğu kanaatindeyim. baban yeterince senin yanında olmadıysa bir şey değiştiremezsin. olmadı ve geçmişte kaldı. baban geçmişte seni dövdüyse bir şey değiştiremezsin. dövdü ve geçmişte kaldı. eğer hiç sevmiyorsan ekonomik özgürlüğünü eline alıp uzaklaşmalısın.
bence ne yaparsa yapsın, babanın hayatta olmamasından iyidir.*
devamını gör...
95.
umarım burada yazılarınları ileride çocuklarınız sizin için yazmaz, umarım o zinciri kırarsınız.
devamını gör...
96.
annemi aldattiktan sonra beni de yanina almamasi
gul gibi rus gacilarla egleniyodum, ne isim var burda benim. giderken beni de alsaydin ya dayi
hayir akillilik ediyosan sonuna kadar ediceksin. 1 cocugunu da garanti olarak al.
sahsen ben karimi aldatsam, 1 cocugu alirim. ilerde adam falan olursa falan, yatirimim dogru olsun
gul gibi rus gacilarla egleniyodum, ne isim var burda benim. giderken beni de alsaydin ya dayi
hayir akillilik ediyosan sonuna kadar ediceksin. 1 cocugunu da garanti olarak al.
sahsen ben karimi aldatsam, 1 cocugu alirim. ilerde adam falan olursa falan, yatirimim dogru olsun
devamını gör...
97.
alkole olan düşkünlüğünü sevmiyorum babamın. kaç yaşına geldi hala içmenin peşinde. alkolik olsa kabul edersin, tedavi için bir yol bulursun da o da değil mevzu. artık bünyesi de kaldırmıyor. kaç kere konuştum bu kadar içme diye. doktor "bünyen alışmış içmeye devam et icmezsen fazla yaşamazsın" demiş sözde. itiraf başlığı gibi oldu idare edin. çok muzdaripim bu hususta.
devamını gör...
98.
bir şey isteyeceginde konuşmak yerine senin anlamanı beklerkenki "beyinsiz ya anlamiyo" bakışı.
devamını gör...
99.
kendini en zeki ve mükemmel sanması
dilinin siyanür kadar zehirli olması
dilinin siyanür kadar zehirli olması
devamını gör...
100.
şu başlığı okudum buram buram ergenlik depresyonu kokuyor. ya değişik bir şey etkiliyor sizi, yaşadığınız kafayı bilmiyorsunuz ya da annenizle babanızla gereksiz yüzgöz oluyorsunuz. dünyada annesiyle babasıyla kardeşiyle anlaşamayan insan elalemin insanıyla hiç anlaşamaz. ileride anlarsınız, zamana ihtiyacınız var.
devamını gör...