genelde bencil biriyle konuştuğumu fark ettiğimde böyle hissediyorum.
devamını gör...
hiç gitmeyen bir hissiyat. keşke hiç varolmasaydı.
devamını gör...
tam hevesle bir şeyler anlatmaya başlarsın ve karşındaki tüm hevesini kırar ya heh işte tam o sırada gelen histir. zaten sonrasını da anlatasın gelmez bitirirsin konuşmayı.
devamını gör...
buradan
devamını gör...
dramatik farkındalık.
devamını gör...
sonu uzun bir sessizlikle biten durum. çünkü ne derseniz deyin karşıdakinin anlamadığını anladiginizda artık susma vaktidir.
devamını gör...
almanyanın bizi kıskandığına inanan insanlarla sohpet ettiğimde yaşadığım durum.
devamını gör...
bunu hissettiğim an evet,haklısın diyerek konuyu kapatıyorum. öbür türlü yoruyor beni çünkü.
devamını gör...
sonrasında bir susuş ve boş veriş. anlamak istediğini anlıyor çoğu insan
devamını gör...
(bkz: öğretmen hastalığı)

keşke gündelik hayatta da "arkadaşlar ben anlatır paramı alır giderim siz ister dinleyin ister dinlemeyin" dediğimiz, en az üç kez bize bu hissi yaşatan +5 insanın ücreti hesabımıza yatsa. *
devamını gör...
babama bir şeyler anlatmaya çalıştığım zamanlar geldi aklıma
devamını gör...
dedeme işlemci mimarisi anlatmıştım gaza gelip. bu hissiyat hemen de gelmedi ertesi gün geldi. dedem delirdim sanmış.
devamını gör...
tuğlaların belli bir düzen ile dizilip pürüzsüz bir sıva ve ardından beyaza boyanmış bir kesite dönük konuşmak.
devamını gör...
anlatıyorum da kime anlatıyorum duygusudur.

o nedenle kime ne anlatacağını doğru seçmelidir insan. anlattığınız kişinin kim olduğunu bilerek konuşmanız gerekir.
o kişinin kim olduğunu unutarak konuşuyorsanız bu da sizin aptallığınız demektir.
devamını gör...
men çi guyem tamburem çi guyed.
devamını gör...
insanlar hayata hep aynı pencereden bakmaya zorlanılmış gibi..
farklı değiller, hissedemiyorlar basit ve yüzeyseller..
cidden bu durumu izlemek bile çok yorucu aman boşverin kime ne anlatıyorum ki
devamını gör...
akademide çalışan bir insan olarak deneyimlediğim bir hissiyattır. özellikle genç asistanlar ve öğrencilerin kendine olan güvenleri ile söz dinlemeyerek yaptıkları sonrasında çokça hissedilir. yapılan iş sonrasında, mutsuz olup odama geldiklerinde kendilerine birşey söylemem, üzüntülerimi paylaşmam, çünkü bu hissiyat bana peşinde düşer, şaşar yolunu bulur şeklinde bir argümanı da getirmiştir. kaybettiğin zaman,para ve fırsat senin kaybın. ben bu yollardan defalarca geçtim ama sen daha yenisin, ama kafanın dikine gidip, yere çakılıyorsun. ben kime ne anlatıyorum ! git az öte de mızmızlan.
devamını gör...
(bkz: sevgili ile yolları ayırma sebepleri)
devamını gör...
önceden çok oluyordu artık az oluyor. sanırım ben de idiotlaşıyorum.
devamını gör...
anlatma ve o hissiyattan kurtul.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"ben kime ne anlatıyorum hissiyatı" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim