bir kadına edilebilecek en güzel iltifat

iltifat etmemek.

başına"öyle güzelsin ki" koy sonuna ise öpücük

sen çok güzel bir anne olursun..

bal dudaklarınız kaymak dudaklarımda çok güzel durur hanımefendi.

"eminim hayatında çok müdahale ettin, çok şeyin savaşını verdin.
fakat yenilmedin, hayattasın. çok kalbin kırıldı, çok üzüldün ama devam edebildin.
bu gücü kendinde bulmana çok sevindim.
hayattaki onca umutsuzluğa rağmen belki kimi zaman maddi sıkıntılar yaşadın kimi zaman insanlıktan korktun
ama sen sevdin.
sevebildin beni her şeye rağmen. bütün dünyaya rağmen.. kusurlarıma rağmen.
şimdi gün gelir ben sana aynı sana yapılanı yaparsam beni affet.
öğret bana doğruyu yanlışı tekrar, senin gördüğüne uyarlanmak isterim zaman zaman.
çok kızarsan bana ki bu artık incinmekten halin kalmayınca.
bırak beni olur mu ?
çünkü eminim bu hüznüne layık değilimdir senin. o hüznüne benimle güzel bir ayrılık yakışır sevgilim.
nice güzel insanlarla tanışasın sen, nice güzel gönüllere giresin biriciğim.
bu neşen, gülüşün solmasın diye tüm insanlıktan geçerdim senin için.
ama biliyorsun ben de alelade bir insanım, yapamam. gücüm yetmez onca kötülüğe..
sen gönlünü ferah, aklını berrak tut güzel kadın. ben elimden geleni yaparım.
gelmez ise biliyorsun kalbim seninle. hep seninle..
iyi ki girdin hayatıma. bana bu sefil dünyayı renkli kıldığın için ömrüm boyunca seni hatırlayarak teşekkür edeceğim sana!"

yaptığı işi takdir etmek.

''senden önce hayatımda bitmek bilmeyen bir yağmur vardı. sen gelişinle yağmurdan sonra açan gökkuşağı gibi rengarenk bir hale bürüdün hayatımı. ve kokun yağmurdan sonra gelen toprak kokusu gibi, öylesine huzur dolu.''
dillendirmek nasip olacak gibi gelmiyor ama acil durum çantamda hazır bekletiyorum işte.

sen çok zeki bir kadınsın.

saçların çok güzel olmuş.
kilo vermişsin.
yaşından çok genç görünüyorsun.

iyi ki varsın

yakın zamanda aldığım bir iltifatı iliştirmek istiyorum şuraya:
"sen benim gözümde pamuk kadar hafif, papatya kadar güzelsin."

gözlerinde hep bir garip gizem vardı. hiçbir zaman tam olarak ne istediklerini bilmezlerdi. kara bulutlar toplaşırdı şimşekler çakardı bazen ama güneş hep senin yoluna doğardı. gülen yüzün bir armağan. kendine anlattıkların dağlar kadar. dağlar aşılamadan anlaşılmaz. senin iklimin de aşılmaz hiçbir zaman. ama ruhun yağmurları seviyor. ruhun temizliği ve sağlığı seviyor. ruhun bir yerlerin ardında hep. senin gökyüzün cömert, yeryüzün sırlı, nehirlerin berrak, dağların karlı, yolların büsbütün bir alev. hayata hırçın, sevince kırılgan, hüznün daimi; cesur kalp, güzel çehre, pür neşe. sen sürekli başına bela açan kelebek, kırların çiçeklerin tersine uçuyorsun. gözlerini aç! sen bu dünyaya seni tanıyanlara bir armağan olarak geldin.

*

yaşını hiç göstermiyorsun…

saçların bugün ayrı bi güzel

kilo vermişsin derseniz bütün kadınlar etkilenir.

"o, benle karı arasında siz ne bilceniz".

senin varlığın bana bir hediye.

o kadını tanımaktan geçer.

hiçbir şey. sadece ona aşkla baktığınız anlar kalıcı olur. ettiğiniz onca iltifat,söylenen onca şarkı,şiir hepsi aslında anlık mutluluk. her söz unutulur,her kitap elbet bir gün rafa kalkar en sahici hisler bakışlardan geçer.