cahil olduğunu anlamak

dünya'nın 3/4'ünün denizlerle, 1000/4'ün bilgilerle kaplı olduğunu kavrayabilmektir. her bildiğinin arkasında bin tane bilinmeyen olduğunu keşfeden kişi, ne kadar öğrenirse öğrensin her zaman cahil kalacaktır. öğrenmeyen kişi ise direkt zır cahil.

öğrendiğim her şeyi söylememeye başladığım ana denk gelen zamandır.

bir kere okuduğum öğrendiğim bir şeyi söyledim. öyle olmadığını söyleyip cahil diye dalga geçildim. sonra ne öğrendiysem sustum. hiçbir ortamda biliyorum demedim. "bence böyle. benim fikrim bu." deyip geçiştirdim.

yaşasın....bir aydınma yaşadınız diye mesaj gelebilir telefona.

bilgeliğe atılan ilk adımdır.

kişisel aydınlanmanın florasan lambayla olmadığının kavrandığı ilk noktadır

ve ilişiği kesmek.

benim için çok özel bir yeri vardır cahil olduğunu anlamanın. neyse sokrat'ın da dediği gibi bildiğim tek şey hiçbir şey bilmediğimdir.
ha bu söz de sokrat'a ait olmayabilir. dedim ya bildiğim tek şey hiçbir şey bilmediğimdir.

zor olmasa gerek.
her lafa atlama var mı?
lafın sonunu dinlemeden söze girme var mı?
ne söylenirse söylensin orta yola gelmemek?
oooo siz cahilü cühala çıktınız.

arifliğe girişte ilk adım.

gelişimimiz için önemli bir idrak noktası. çünkü hep bizden daha iyi, daha güçlü ,daha zengin, daha "x" biri var. daha az konuşup daha çok dinlemeyi denesek daha mı iyi olur diye düşünüyorum.

(bkz: marsık)

her gün anladığımdır.

bugün, dün ne kadar cahil olduğumu anlarım,
yarın da bugünümün cehaletini kavrarım.
günler böyle akıp giderken bir bakmışım ki ne çok sevmişim cehaletimi. cehaletimle karşı karşıya gelmek için gün sayarım adeta.

ne kadar cahilsem bir konuda, o kadar öğreneceğim şey var demektir. hayat çok sıkıcı olurdu her şeyin uzmanı olsaydık.
bu biten bir hayat demektir bana göre.

susadım cehaletime
cehaletim bana miğfer
sordum işin ehline
dedi ki,
ne miğfer gerek,
ne lider.
merak kuşan
heves kuşan
sor yeter.

ulan ben bir konuda tartışırken konuda bilmediğim bir şey çıkıyor, ona bakayım buna bakayım derken günlerimi ona veriyorum. ermeni soykırımı olayında öyle olmuştu. bilgimin yetersizliğini gördükten sonra milyonlarca kaynağa baktım. şu an gayet hatta fazlasıyla yeterli miktarda kaynağım var sağlam bir reddiye çekmek hatta üstüne makale yazmak için (ciddiyim üstüne makale bile yazarım)

cahil insanlar cahil olduklarını anlayamazlar. 'ben cahilmişim.' diyen insanlar muhtemelen popülasyonun en az yüzde 80'inden daha bilgililerdir ve bu farkındalığa daha bilmedikleri çok şey olduğunu anladıkları için, yollarının daha çok uzun olduğunu anladıkları için varırlar. oysa cahil insanlar kendilerinin her şeyi bildiğini sanarlar, böyle bir farkındalığa erişemezler. onları cahil yapan budur zaten, bilmeyip bildiğini sanmaları.

insanımızın her konuda bir fikri olması rahatsız edici bir hal aldığından dolayı olsa gerek, toplumda cahillikle övünmek de moda oldu sanki ama bu, övünülecek bir şey değildir. birinci aşama, bir konunun cahili olduğunun farkına varmak; ikinci aşama ise, o konu hakkında çeşitli şeyler öğrenip kendini geliştirmektir. yani, cahil olduğunun farkına vardığını ilan etmek için değil de cehaletini gidermek için çaba göstermek daha mantıklı olur kanımca.*

bugünlerde sürekli yaşadığım durum. yeni bir alana geçiş yapıyor sayılırım. o kadar çok bilmediğim şey var ki. meğer kolay görünen işin arkaplanı o kadar genişmiş ki iki kitap okuruz biter diyorsun okudukça izledikçe çalıştıkça daha cahil hissediyorsun.

her gün deneyimliyorum. bazen bilgiclik taslayanlara da tahammül edemiyorum, "cahilsin işte sus otur. "
kendime de tahammül edemiyorum "sen de otur, bilmiyorsun işte."
hem cahil olduğunu düşündüğüm insana dayanamıyorum hem de kendime. birbirimizden öğrenecek çok şeyimiz var anladığım kadarıyla.

en kötüsü sanırım "bilgi" olup olmadığı belli olmayan şeylerin net bilgi olduğundan emin olup kendini bilgili sanmak. genelde egosantrik kişiler olurlar bunlar. sadece "inandıkları" şeyleri destekleyen bilgileri doğru sayarlar. daha doğrusu, "şey"leri bilgi olarak alırlar. bu tip kişilerle tartışmaktan hiç hoşlanmıyorum. bana kanıtla gelin...

ben nesnel ve ispatlı olmayan hiçbir şeyi hafızama "bilgi" olarak kodlamam. yani kimisini %99 bilgidir diye kodlarım tabii ama.

yoksa herkes belli konularda cahildir herhalde. yani çoğu kişi, en azından.

ben ömür boyu öğrenme şeysini çok eğlenceli buluyorum.

birkaç alanda bilgili olduğumu iddia edebilirim. çoğu alanda da tipik popüler bilgilerim var. geriye kalanlarda ise kendimi cahil sayıyorum.

matrixi ilk izlediğim gün her hücremle hissettim. aslında cehaletimle beraber farkında bile olmadığımı gördüm. gerçek dünyanın bu kadar aptal olma ihtimali zaten pek mantıklı gelmiyordu fakat o günden sonra buna kesin kanaat getirdim.

mükemmek ve eksiksiz olunduğunu zanetmenin farkına varmak.