birinin narsist olduğunu anlamak

bir narsist;
1 başkalarının onu kıskandığını sanar. aslında durum tam tersidir ve kıskançlıkları nedeni ile başkalarına zarar vermeye uzanan saplatılara sahiptirler.
2 zenginlik, güç ulaşılamaz başarılar, doyumsuz aşk sevdalısıdırlar. çevresindeki insanların olanaklarını bu fantazileri için kullanıp tüketirler.
3 yakınındakileri yetersizlikle suçlayıp aşağılar. sadece en akıllı, en güzel, güçlü vs onlar için geçerlidir.
...

sürekli kendinden bahsetmesiii

aynaya bakarak polis çağırır.*

aynayla aşk yaşayıp "ne yapıyor bu?" dedirten, kendini her halükarda övüp asla eleştirilere katlanamayan ve kendini tanrı sanan insanları görmek ( benim tavsiyem uzak durulması yönünde).

açıkcası çok basit.

çünkü sürekli kendilerini överler ya da kendilerine kimseyi layık bulmazlar.gerçekten dışarıdan bakıldığında hastalık gibi duruyor bana sorarsanız.


insanın kendisini sevmesi önemli ama kendisine hayranlık duyup, abartması riskli.


özellikle görsellik hepimiz için ipin ucunda bir olgu.dış güzelliğin deformasyonsuzluğunu kaybetmek çok kolay.her an bunun riski ile yaşıyoruz günlük hayattada. her an kaza geçirebiliriz, hastalanabiliriz ya da başımıza tahmin edilemeyecek bir şey gelebilir ve o bayılınan görsellik kaybedilebilinir.
bu yüzden sapık gibi kendi görselliğine düşkün olmamak gerekiyor.

bu hayatın bu kadar önemsenecek bir olgusu değil bence.normal bir hayat yaşasak dahi, yaşlanıyoruz. yani bedenselliği her şekilde kaybedeceğiz.

bu yüzden narsist olmak bence ciddi problem olabilir.

güzel veya yakışıklı olduğu için sizden ölümcül bir saygı ve putperestlik bekliyorsa, aynaya bakıp yüzü yerinde mi diye kontrol edip duruyorsa, kendini herkesten daha çok seviyorsa. bencilse. narsisttir.

ben ben ben ben ben ben ben ben ben ben ve ben ben ben ben ah unutmuşum gene ben" tarzında konuşuyorsa.
ve bunlarla mücadele etmenin en iyi yolu onlar gibi konuşmak.
dünyanın yandığından, acılar içinde kıvrandığınızdan bahsetseniz size 'ay şekerim ben..." diye başlayan cümleler kurarlar

her ne kadar rahat bir insan olduğunu iddia etse de sürekli bir şeylerden şikayet edip rahatsız olması, yansıtma taktiği ile bu gerginliği size yüklemesi, sonunda gerçekten gergin hissedenin siz olduğuna ikna olmanız ve tüm bu adını koyamadığınız tedirginlik hissinin aslında özgüven eksikliğinizden kaynaklandığına dair size süslü kelimelerle nutuk çekmesi ve akabinde, onun ne kadar bilge ve özgüvenli biri olduğunu, sizin ise aciz bir asalak olduğunuzu kabul etmenizle sonuçlanan sözümona farkındalıklar silsilesi.

" ben olsam ben de kendimle evlenmek isterdim" cümlesiyle karşılaştığın o an

her cümlenin başını “ben” kelimesi çekmesi ve konunun bir türlü değişememesi. kafa sağlığınız için uzak durulması önerilen bir türdür.

bir ilişkiye girdiğiniz zaman eğer karşınızdaki insanın narsist olduğundan şüphelenirseniz hemen araştırmanızı tavsiye ederim. iğrenç bir ilişkinin ağına düşersiniz ve bundan çıkmak çok zor olabilir. genellikle ilişkinin başında aşırı yükseltirler karşılarındaki insanı, love bombing denen olayı yaparlar. sonra ilgi birden bire gider ve dengeler tersine döner, bu sefer kendisi aranılan insan olmuştur. daha detaylı olarak araştırın ve kendinizi kurtarın böyle insanlardan lütfen.

sen ölümden dönmüşsündür ve anlatıyorsundur. bir anda söze girer ve benim de parmağıma iğne batmıştı diye başlayarak bu konuyu dahi kendine çevirmeyi başarır.

"ben,benim,benimki,bendeki,benimkiler,benim ....m,benim ...ım ,benim ....im"

narsist bireylerin belli başlı özellikleri bulunuyor gözlemlediğim kadarıyla. talepkardırlar, ben merkezli yaşarlar, kendilerinde sınırsız başarı, güç, zeka gibi özellikler görürler yani bir konuda mutlaka üstünleştirirler kendilerini, attıkları her adım hesaplıdır, suçluluk duymadan karşılarındaki kişiyi kullanırlar, duygulardan anlamazlar bu yüzden empati yetenekleri yoktur.

sizi ölümüne eleştirip enerjinizi sömüren kendisine toz kondurmayan bireydir.

mütemadiyen ben çok güzelim diyen biri narsisttir.

elindeki telefonla doğayı değil de kendinden başka hiçbir şeyi çekmeyenler de hakeza benim için yine öyledir.

en sevdiği zamir ''ben'' ise, anlaşılır zaten.

kedi besleyen insanlar narsisttir..

narsistler güvensiz olur. hep haklı çıkma çabası olur bir de.

dünyanız başınıza yıkıldı değil mi? bu, nasıl olabilir dediniz? upss damdan düştünüz. *
yoo yoo, sakin olun. anlamak iyidir. anlamak özeldir. bu, her insana bahşedilen bir olgu değildir. bu yüzden anlamak, bunu fark eden olmak, güzel özelliktir vesselam. çünkü anlamak, her anlamda, harekete geçmeyi de gerektirir.
misal şu an; dışarıda bi çocuğun, tatlı tatlı, aayy şeee güüüüüüüüüüüül diye bağırmalarına şahit oluyorum/z. *
neden çevreyi düşünmüyor?
insanların rahatsız olabileceği, aklına gelmiyor mu?
ama çocuk!..
bakın, hemen buldunuz bahanesini...

narsizmde, en bariz tepki budur, bahane bulmak. böylece beynimiz bize, her şeyin yolunda olduğunu söyler ve bizi rahatlatır* bu durumda narsisti biz, bizzat kendi ellerimizle bilmeden besleriz... bu da fark etmeyi, parantez içerisinde anlamayı geciktirir.

yine çocuğun hareketi de önemli... çünkü bize gelecekten haberler ve geçmişten izler verir... aslında, narsistçe bir hareket. her ne kadar pasif ya da masumane görünse de, öyle! çünkü birey burada, kendini dinletmek adına, bağırarak baskın çıkmaya çalışıyor? o an sadece kendi ihtiyacının giderilmesine odaklanıyor ve çevreyi, keza ayşegül'ü hiç düşünmüyor. bu bencilce değil de nedir?.
belki ayşegül'ün, şu anda sana bakamayacak kadar önemli işleri vardır?
efenim, bi çocuğun, 'önemli' ne işi olabilir ki?..
alın işte, siz de narsist oldunuz... evet evet öyle. hiç saklanmayın...

bazen gerçekten, sadece kendimizi düşündüğümüz ya da kaybetmekten korktuğumuz anlar olduğunda, biz de bu kimliğe bürünüveririz: hiç farkında olmadan...
bazen bu duygular, öyle yoğun ve yoğunlukta olur ki biz bile farkına varamayız ne olduğunun. bazense ufaktan fark edilip aa, bak ben de kendi düşüncelerim, ihtiyaçlarım konusunda bencilce hareket ettim deyip bastırılır ama her insanda, narsist bir taraf, illa ki vardır. mühim olan; bunu besliyor mu, yoksa sindirip yönetmeyi mi tercih ediyor? ikisi arasında ise; çok ciddi ayrımlar vardır efendim.
bunu, bu bağlamda ele aldığınızda, narsistlerden ve narsizmden o kadar da korkmamanız gerektiğini anlıyorsunuz. çünkü içinizde, öyle bir yan olduğunu biliyor ve buna göre hareket ediyorsunuz.

diyelim böyle değil de tam tersi gelişti... neticede büyük ve geniş bir toplumda yaşıyoruz. e narsistler de her yerde olduğuna göre her an karşılaşabiliriz, öyle değil mi?..
o zaman ne yapacaksınız?..
hemen kaçacak mısınız?

hemen kaçmak yerine durup bir düşünün derim ben. çünkü insan ilk anda, her zaman doğru tepkiyi veremeyebiliyor. bazen sakin kalıp bi durup düşünmek, olayları, durumu tahlil etmek gerekiyor.
düşünün bir, onunla* iletişimde olmak, size manen ne katıyor ya da sizden neleri ne eksiltiyor?..
hatta yazın.
böyle kalemi, kağıdı elinize alın ve kağıdı tam ortadan ikiye bölüp eksik gördükleriniz ve onun tamamladıklarını, tek tek liste yapın. sonra neler düzeltilebilir, neler düzeltilemeze geçin.
işte orada, bir narsistle karşılaştığınızda, ne yapmanız gerektiği, keni ışığını verecektir. ona göre iletişimi kesin ya da devam edin. sonuçta siz de, kimsenin rehabilitasyon merkezi değilsiniz. sizin de ihtiyaçlarınız ve mutlak değişmez kurallarınız vardır. mutlu olmaya ihtiyacınız olduğu gibi sevilmeye ve saygı duyulmaya da ihtiyacınız vardır* bu aşamada öngörü yapmak ve ona göre eyleme geçmek en güzeli.
ama o kişiye, neden iletişimi kestiğinizi ya da devam ettirdiğinizi, açık ve anlaşılır bir dille ifade edin. kendi kendinize küsleri oynamayın. yoksa tavşan dağa küsmüş, dağ hani bana hani bana demiş...
net olun!.. sonuçta ortada bir sorun var ve dile geleceği en başından belliydi. bu durumda, gidiyorsak da kalıyorsak da ifademiz ve duruşumuz net olmalı. o insan da, bu tepkiyle neden karşılaştığını bilmeli. böylelikle kendi eksikliğini de fark edecektir. çoğu zaman tepki verilmeyerek ya da sesizce uzaklaşılarak o insanın, kendindeki sorunun, narsizminin farkına varması geciktiriliyor. siz, böyle yapmayın. söyleyin. ifade edin. bu, narsizmin, en korktuğu olgudur. çünkü narsizm; kaybetmekten, korkudan ve eylemsizlikten beslenir. uzun konuşmalardan haz etmez, vaktinin çalındığını düşünür. dolayısıyla net, açık ve öz olmakta yarar var.

ama unutmayalım ki toplumda, birçok insanda, bu özellikler az ya da çok mevcut. ne yapalım, toplumumuzu mu değiştirelim? dağa mı kaçalım?..
ikisi de ise yaramıyor, ben tecrübe kulvarından hemen söyleyeyim de...
güçlü olmakta, manen yıkılmaz bir kale gibi olmakta, ayakları yere sağlam basan olmakta yarar var. çünkü bu insanlar, ailemiz, eşimiz, patronumuz, sevgilimiz ya da arkadaşımız, keza toplu ulaşımda insanları rahatsız eden herhangi bir birey ya da bireyler olarak her yerde karşımıza çıkabilir. yukarıda da belirttiğim gibi bizde de mevcut olabilir ama ortaya çıkarmıyor olabiliriz... belki de narsistle mücadelede, bu yönümüzü keşfetmek, en güzeli olacaktır. işte size bir diğer yöntem daha: kendi narsistliğimizi keşfetmek... keşfetmek ve bunu, kullanmak...
tabi önce bildiğiniz yoldan gidin, olmuyorsa; siz de ona karşı * narsist olun. böylece bazı şeylerin daha kolay olduğunu göreceksiniz. ama illa ki güçlü olun. yıkılmaz bir ruh, yıkılmaz bedeni de beraberinde getirir. siz böyle, aman öldüm, ölüyorum, oram ağrıyor, buram ağrıyor. ben bu işin içinden nasıl çıkacağım? derseniz ki narsistle mücadele, insanı önce ruhen sonra da fiziksel anlamda yıpratır... bunun bilinciyle güçlü olun. beslenmenizi aksatmayın. gerçekten.
gülmeyin!
narsist insanla muhatap olmak, iştah bile kapatır. dolayısıyla o yokmuş gibi hayatınıza devam edin ki sizin güçsüzlüğünüzden beselenemesin*. siz güçlü olursanız onlar güçten düşer, bunu unutmayın. baktınız olmuyor, yol verin gitsin. ama o kişi ailenizde ise; iletişime girmekten kaçının ya da hitapları, sizi bağlamıyormuş gibi yapın. bildiğinizi okuyun. sonunda göreceksiniz, onun etkisi, sizde olumsuz ya da hastalık haline gelecek tepkiyi bulamayacak. bir de mutlaka ifade edin: benim de istek ve ihtiyaç*larım var, senin şu şu özellik ve tavırların yüzümden aksatamam. sen, değerli olduğun gibi ben de değerliyim. sen, benim için değerlisin ama ben de kendim için değerliyim deyin. ilk anda şok olup ortam gerilebilir. korkmayın, sakince dik durun. her şey değişir. insanlar değişir. değişmeyen birey, kukuman kuşu gibi oturmaya da mahkumdur. değilse de öyle olacağını yaşayarak öğrenecektir. ne diyelim...

bu killi de aldığımızda göre yeni skill açılıyor demektir. gazan/m/ız, mübarek olsun.*