cinsel ilişki olmadan ilişki yürür mü sorunsalı

olması zor ilişki türü. sevgi olmadan sevişmek gibi.

üstteki yazar (alyosakaramazov) sayesinde sevgilisi ile ilişkisi olan kadınların fahişe olduğunu öğrendiğim başlıktır. olayı sadece kadınlar üzerinden düşünmesi ise oldukça ilginçtir.

cinsellik bedenin temel gereksinimlerinden biri olduğu için, bir müddet sonra anlamını yitirecek aşktır. sadece duygular aleminde yaşamıyoruz, beden olarak da bu dünyadayız, kimse kendini kandırmamalı.

(bkz: bize gel ders çalışırız)

günümüzün insanları kalbe değil, tene dokunmaya pek meraklı olduğundan cinsellik olmadan aşkın da olamayacağını savunmaları doğaldır.

seks yetişkinliğe girdikten sonra insani ihtiyaçlara eklenen bir şey. nasıl ki yemek yemeden, uyumadan, tuvalete gitmeden olmuyorsa; bunlar gayet canlının doğasında olan temel ihtiyaçlarsa seks de öyle bir şey. insan bunu da sevdiğiyle ve beğendiğiyle yapmak ister.
cinsellik olmadan aşkta bence sorunlar olur. ne yapsın yani insanlar sevdiğiyle evlensin ama sevişmesin mi, eşi varken başkasıyla mı sevişsin ya da sırf seks de yapabilmek için sevmediğiyle mi evlensin?
sekssiz hayat bence belli bir yaştan sonra problem olur özellikle uzun vadede. şöyle ki, evli değil sevgili olan bir çift düşünelim. sevgiliyle seks yok, başkasıyla da yapamazsın o da aldatmak, e napacak bireyler 30 yaşına gelmiş hala liseli gibi mi göreceksin ihtiyacını? hiç olmasın desen bence sağlıklı bir bireyde olması mümkün değil. sperm yediğine içtiğine vs göre kendi kendine oluşan bir şey değil mi? yani kendiliğinden üretiliyor, sen istemesen de orada bir depo var ve haznesi dolunca da onu atmak isteyecek tıpkı tuvalet ihtiyacı gibi. senin isteyip istememen önemli değil, yapının doğasında var. ne kadar dizginleyecek?

bir de seks yapmayınca ne olacak, neden yapmıyoruz? o hayranı olduğunuz şairler falan da seks yapıyordu arkadaşlar, gereksiz saçmasapan romantizmler üretmeyin. ulan dünyada yaşam bu olay üzerine kurulu, sevmek için rahip rahibe olmak gerek, seks yapıyorsanız bu aşk değildire bağlamayın olayı.

büyümemiş insanların yani ufak çocukların yaşadığı aşktır. masum ve saftır.

aşk'ın tanımı geniştir. cinsellikle sınırlandırırsan haksızlık edersin.

imkansız değildir fakat sağlıksızdır. aşk ve arzu bir bütündür. arzuladığınız insanla birlikteyseniz ve cinsel anlamda bir yakınlık kuramıyorsanız sanırım ruh sağlığınız bozulabilir.

tamamen bilimsel açıdan bakarsak kendi kendini sabote etmektir. tamamen varsayımsal konuşacağım lakin arzulamadığınız birine aşık olmak ne derece mümkün olabilir? açıkça aklımı kurcalayan bir şey bu. insan dokunmak istemez mi böyle zamanlarda? birini sevmeden onunla birlikte olmakta bir sorun yok, bu bir tercih meselesidir ama dokunmak istemediğin bir insana aşık olduğunu iddia etmek bana makul gelmiyor. bu kadar doğal bir şeyi yadırgamak kadar kutsallaştırmak gibi bir durum da doğru olmayacaktır ama tutkunun tamamlayıcı bir etken olduğunu düşünüyorum. tutku olmayan bir şey solup gitmeye mahkumdur. seks kadar içgüdüsel bir olayı oyun sahnesine çevirmeye gerek yok, cinsel gerilim, ten uyumu ve tutku yoksa geleceği olmayan bir yanılgıdır sadece. gerçi aşık olmadan da bu duyguları yaşayabilmek mümkün diye tahmin etmekteyim ama yine de ortada aşktan söz ediliyorsa ve bu duygular eksik ise yanlış bir şeyler var demektir.

edit: anlam bozukluğu

"bir insanın, başka fırsatları olmasına rağmen onları reddedip sürekli aynı kişiyle sevişmek istemesine, bu mutluluk verici duyguya 'aşk' denirdi.. "

(bkz: aşk) (bkz: tutku)

en saf duyguların aşkıdır.

cinsellik olmadan da ilişki yürür evet 17 yaşındaysanız.

ilişkinin uzun sürmesi dahilinde olmayan aşktır. elinde sonunda seksle bitecektir.*
ha tabi bazıları o noktaya gelmeden ayrılıyor.

aşk olmadan cinsellik?

yok kalpmiş, yok aşkmış yok insan sevdiğine nasıl kıyarmış. arkadaşlar böyle 3.sınıf edebiyat dergisi ya da melankolik türk dizisi argümanlarından kurtulalım artık. birbirini seven iki kişi, yaşlarının ve akıllarının (herhangi bir engel vs. olmaması) müsaade ettiğince, iki kişinin de "tam rızası", tekrar edeyim "tam rızası" halinde, birbirleriyle istediğini yaşayabilir. bunun olmaması olmasından daha abes bir durumdur. bir olgunun gelenekselleşmiş olması, onun yanlış olabileceği gerçeğini değiştirmiyor. he ayrıca kalp, kan pompalamak dışında bir göreve sahip değil; o edebi argümanları ortaya koymanıza sebep olan şey de cinselliğin getirdiği dürtülerdir. cinsellik tecavüz demek değildir., tuvalete gitmeniz kadar normal bir ihtiyaçtır.

tuzsuz kuru fasulye yemeye benzer.

aşkın en yüce hali bence... teni değil onu, ruhunu varlığını sevmek... ondan madden hiç bir beklenti olmadan hislerinle sevmek... gerçekten sevebilenler anlar bunu.. herkes herkesle seks yapabilir fakat herkes herkese aşık olamaz. arada fark var. biri sizi cinsellik beklemeden seviyorsa gerçekten aşıktır.

bu başlığı görünce dün bir twit gördüm o aklıma geldi.
"erkekler skemeyeceklerini anladiklarinda mesaj yazarken artik sallamiyorlar. uzun cumleler kurmuyorlar daha az saka yapiyorlar ve mesajlara eskisi gibi aninda dönmuyorlar"

(bkz: cinsel ilişki olmadan ilişki yürür mü sorunsalı) )