101.
bazı haber kanallarını izlememek, cahille sohbeti kesmek.
devamını gör...
102.
yazmak. içinden gelenleri sıra sıra yazmak. bazen dağınık yazmak ama yine de yazmak.
devamını gör...
103.
bir şey yapmıyorum ki. zaten öyleyim.
devamını gör...
104.
hayatının odağına bir şeyler koymak. benim fiziğim var hayatımın odağında ve bu yolda ilerliyorum. bu bir sevgili de olabilir, bir arkadaş da bir hobi de. yeter ki zevk versin.
devamını gör...
105.
bütün sülalenin isimlerini tekrar etmek
devamını gör...
106.
her zaman her yerde saçma sapan şeyler yapıp çok mutluymuş gibi davranmak...
arada patlak verince çok kötü olsa da idare ediyor işte.
arada patlak verince çok kötü olsa da idare ediyor işte.
devamını gör...
107.
hayatı uzun bir zaman önce kafamda ikiye ayırdım. yaşam sahası ve fikir sahası. işte, alışverişte, sporda, okulda geçirdiğiniz zaman sizin yaşam sahanız. hayatınızı idame ettirmeye, eğlenmeye veya kendinizi geliştirmeye çalıştığınız zaman.
gece vakitlerinde ya da yalnız yaşıyorsanız tek başına evinize döndüğünüz zaman, veya tek başına yollarda yürüdüğünüz anlarda kendinizle başbaşasınız. işte burada fikir sahası başlıyor çünkü kendinizle konuşmaya başlıyor, zihninizde arkaya ittiğiniz her şeyi tek tek ortaya dökmeye başlıyorsunuz. bazen okuduğunuz bir kitap veya konuştuğunuz bir arkadaş da aynı etkiyi yaratabiliyor.
delilik bir kapıdan içeri girmek gibi net değil. ona yaklaşır ve uzaklaşırsınız. illa kötü şeyler yaşamanıza gerek yoktur. vaktinizin ne kadarını hayat sahasında geçirirseniz delilikten o kadar uzaklaşırsınız. hayata biraz ara verip, bir soluk alıp düşünmeye başlarsanız delilik yağmur bulutları gibi tepenizde birikmeye başlar.
gece vakitlerinde ya da yalnız yaşıyorsanız tek başına evinize döndüğünüz zaman, veya tek başına yollarda yürüdüğünüz anlarda kendinizle başbaşasınız. işte burada fikir sahası başlıyor çünkü kendinizle konuşmaya başlıyor, zihninizde arkaya ittiğiniz her şeyi tek tek ortaya dökmeye başlıyorsunuz. bazen okuduğunuz bir kitap veya konuştuğunuz bir arkadaş da aynı etkiyi yaratabiliyor.
delilik bir kapıdan içeri girmek gibi net değil. ona yaklaşır ve uzaklaşırsınız. illa kötü şeyler yaşamanıza gerek yoktur. vaktinizin ne kadarını hayat sahasında geçirirseniz delilikten o kadar uzaklaşırsınız. hayata biraz ara verip, bir soluk alıp düşünmeye başlarsanız delilik yağmur bulutları gibi tepenizde birikmeye başlar.
devamını gör...
108.
sağ kulağınızın üzerinde bir şalter olduğunu düşünün ve arada bir, çok bunalınca aşağı indirin. gerekirse reset atarsınız sonra. kendini kapayıp açmayı öğrenmelisiniz.
devamını gör...
109.
çok basit aslında. deli olursanız delirme ihtimaliniz kalmaz. beyin bedava.
devamını gör...
110.
kendinizi dinlemeyin. durmadan kafanızın içerisinde kendinizle ilgili mevzuları konuşuyorsanız bir süre sonra kayışı koparmanız mümkün. muhakkak birileriyle paylaşın aklınızdan geçenleri, güvendiğiniz samimi olduğunuz bir dost ya da aileden biriyle konuşmak yerine sürekli kendi kendinizi konuşup kusurlarınız ile ilgili kafa patlatmak bir süre sonra deliliğe doğru yol alabilir. bu sebeple ben ne şartta olursa olsun birilerini bulup onun kafasını şişiriyorum, paylaşmak güzeldir.
devamını gör...
111.
uyumak.
devamını gör...
112.
oyun oynamak, edebiyata sarmak, deli gibi dizi izlemek ve uyumak.
devamını gör...
113.
unutuyorum.
hafızamı istediğim gibi yönlendirmeyi öğrendim.canımı sıkan bir olayı/kişiyi/günü anında siliyorum.yok hükmünde oluyor o benim için bir zaman sonra.
hafızamı istediğim gibi yönlendirmeyi öğrendim.canımı sıkan bir olayı/kişiyi/günü anında siliyorum.yok hükmünde oluyor o benim için bir zaman sonra.
devamını gör...
114.
mutlu rolü yapmak, bir süre sonra cidden mutlu edebilir.
devamını gör...
115.
(bkz: kafa sözlüğe üye olmak)
devamını gör...
116.
delirmektir. delirmemek için uğraşırsan zaten delirirsiniz. *ama delirdiğin zaman delirmemek gibi bir kaygın olmaz diyerek. desiderius erasmusun deliliğe övgü kitabından şu satırları yazarak tanımımı sonlandırıyorum.
delilik mutluluk demektir. deliliğe ne kadar yaklaşırsak o kadar mutlu oluruz ve deliliğin ta kendisi de kadınlardır.
desiderius erasmus/deliliğe övgü
delilik mutluluk demektir. deliliğe ne kadar yaklaşırsak o kadar mutlu oluruz ve deliliğin ta kendisi de kadınlardır.
desiderius erasmus/deliliğe övgü
devamını gör...
117.
deliymiş gibi davranıyorum. delirmemi geciktirecek buna da inanıyorum.
devamını gör...
118.
yakın arkadaşlarımı arayarak kendim yerine onları delirtiyorum. daha sonra onlarda bana aynısını yapıyor, kadınlar arası bişey.
devamını gör...
119.
düşünmemeye çalışmak ve zamanı geçirmek için bir şeyler yapmak işe yarar diye düşünüyorum.
devamını gör...
120.
delirdikten sonra artık pekte önemi kalmayan eylemler bütünü.
devamını gör...