depresyon belirtileri

"işte depresyon budur mesela. yatağında saatlerce ağlamak değil. dışarıda hava güneşlidir ama içinde gölcük depremi yaşanır, üstüne bir de tsunami yersin. youtube'da dolanırsın ve birilerinin "çok mutlu" olduğunu görünce, ulan bu mutluluğun şifresi falan mı var, varsa versinler dersin ve onları it gibi kıskanırsın. dışarısı sislidir önüne göremezsin, ruhunda da tam daha beteridir. denizlerin en altı gibi zifiri karanlıktır ve hiçbir şey göremezsin.

kendini insan hissetmek istiyorsun, yaptıklarınla, paylaştıklarınla ve seni sen yapan şeylerle ben buradayım diyorsun ama senin burada olduğunu görmüyorlar, dinlemiyorlar, bilmiyorlar, hoş görmek, bilmek ve dinlemek zorunda değiller ama bazen de fark edin lan! "

"depresyon nedir? sana ilgi çekici tanım yapayım da akılda kalsın.

depresyon, harry potter olup voldermort'a karşı "ne yaparsan yap la bana ne!" diyerek acısına gömülmek ve sana faydası dokunmayanlara karşı bir tavırdır.

depresyon, batman olup gotham'a "defolup gidin ya da kendinizi kendiniz kurtarın. ben yokum lan!" diye isyan etmektir ama en çok kendine isyan etmektir. bu isyanı kimse bilmez, bilse de umurunda olmaz.

depresyon, örümcek adam olup "kahramanlık" yapmayı reddetmek ve kahraman olmayı asla istemeyecek kadar insanlara öfkedir.

depresyon, mustafa kemal atatürk olup sevr antlaşmasına bile "yeter lan! gidin başımdan!" edasıyla imza atarak gereksiz tüm kalabalıklardan kaçıştır.

depresyon, dünyayı kurtaran adam olup "bu dünyayı bu hale siz getirdiniz. siz kurtarın lan düdükler!" diyerek içindeki iyiliğe rağmen iyi olmayı reddetmektir.

depresyon, çözebileceğin bir şeydir. basit bir test sorusu gibi. çözsen, her şey bitecek ama bitince ne olacak? diyerek o soruyu inadına boş bırakmaktır ve kendine, topluma isyandır ve kendi sınırlarında bir ülke kurup, o ülkede tavrınla "ben varım!" demektir. kimsenin duymayacağını, duya da asla umursamayacağını bile bile mucize beklemektir.

depresyon, umutsuz olmak değildir. umutlu olmak için kendine güç, kendine dair bir motivasyon ve sonrasında kendisine gidecek bir yol, yapılacak bir iş ve sarılacak bir dal bulamamaktır. "

bu satırları okurken eğer "ulan tam da beni anlatmış" dediyseniz, depresyona hoş geldiniz. giriş bedava, çıkış? hayırlısı...

kisaca isteksizlik. cinsel de olabilir, yemege ya da gunluk rutinlere karsi da olabilir.

ruh halinde dengesizlik hali ve hiçbir şey yapmama isteksizliği

"sence biz depresyonda mıyız?"
"saçmalama, bence her şey yolunda"

---
bu sırada otobüste yan koltukta oturan kızın göz ucuyla senin kafa sallamandan ürktüğünü ve kalkıp arka tarafa ilerlediğini fark etmeden kendi kendine içinden konuşmaya ve yolculuğa devam ediyorsundur.

her gece yatmadan önce hayatın anlamını sorgulamak.

depresyon başlıklarında gezinmek .

sürekli gelen uyuma isteği

sol göğüs üst bölgesinde meydana gelen ağrı-lar.

kişinin kendine, çevresine ve geleceğe olumsuz bakıyor olması, karamsar olması, uyku ve yeme düzeninde abi değişiklik, hareketlerin ağırlaşması, içe kapanma...
birkaç depresyon belirtisidir. bu belirtiler izlenmeli kişinin kendi isteğine bırakılmadan bir psikyatriste yönlendirilmelidir. depresyonda intihar yaygın görülür. şansa bırakılmamalıdır.

umursamama kaynaklı unutkanlık, her gün aynı şeyleri yapmak, yeme içmeyi ihmal etmek, geç uyuyup geç uyanmak vs.

rıza kocaoğlu'nun kaybedenler kulübü filminde giydiği hırkadır.
ayrıca bu hırka kocaoğlu'na aittir ve film için görüşmeye gittiğinde üzerinde bu hırka vardır. filmin senaryosu kitap halinde 6.45 yayınlarından çıktığında kocaoğlu ile bir söyleşi de kitapta bulunmaktadır. bu bilgi kitaptan alınmıştır. kitap ve film önerilir.

depresyonun çeşidine göre değişir.

sıtkın sıyrılır

sürekli can sıkıntısı, hiçbir şeyden zevk almama, olumsuz düşünceler,saçma takıntılar, karamsarlık, umursamazlık vs. kendimden biliyorum.

hiçbir şey yapmak istememek. yani elin kolun kalkmaması. ne kadar inkar edip, durumu bastırmaya çalışsam da, iki gündür yaşadığım şey. hayırlı olsun, bebek depresyon.

en sevilen yemeğin tatsız tuzsuz gelmesi.

güneşli günde bile odanın perdelerini kapatmak istemek.

bir dakika önce gülerken bir dakika sonra ağlıyorsa geçmiş olsun.

uyumak isteği; dinmeyen, bitmeyen uyumak isteği. sonra uyuyamamak.

kahve yapmak için mutfağa gidip gidip midemi doldurarak ve her seferinde o kadar çok yemeyi nasıl becerdiğime şaşırarak salona geri dönmemdir.

ki günlük ortalama kahve tüketimi 1 litre olan biriyim, saat 20. 13 ve henüz 1 fincan kahve içebildim bugün, yanında tatlı yiyerek tabii.

mantığım, kahve makinasını salona getirerek bu sorunu çözebileceğimi söylüyor ama midem aynı fikirde değil.