düğünde çalan şarkılar için telif ücreti alınacak olması

buradan

beethoven'in dokuzuncu senfonisi çalınarak aşılacak sorun.
ne bok yiyeceklerini şaşırdılar. o zaman böyle başa böyle tarak, böyle ...

100 yılı aşkın müziklerde telif olmayavaktır. artık insanlar kürdili hicazkar makamı ile dans edeceklerdir.

aman millette sizin zamazingo şarkılarınıza kalmıştı. açarlar bir çaykovski (sanırım böyle yazılıyordu), harmandalı ile devam edip, darbuka ile devam ederler, peh. zaten millet nasıl kira ödeyeceğim diye düşünüyor, yok telifmiş bilmem ne.

düğün salonlarının gözleri yaşlı...

ceceli ve derici gibi beyinsizlerin müziklerini duymayacağız anlamına geliyor bu. bence güzel bir gelişme. azcık iyi müzik araştırsınlar, hem de bedava.

çalmış olması sayılıyor mu? goranla da tanışacak mıyım?

eh.. demekki yakındır o zaman takı anlayışının değişmesi de..
"damadın amcasındaaaan.. gelinin dayısındaaann.." nidalarıyla şarkı siparişleri... :)
(çünkü hamdossun kimsede takacak altın, para, takı gücü kalmadı nasılsa..)

aha yeni bir vergi daha koymuşlar. ulan ingiltereli mehmet!..

(bkz: açları değil tokları doyuramadığımız için açlık var)

iyi iyi belki böyle böyle düğün saçmalığından kurtuluruz.

(bkz: sözlük bana düğün giriş müziği bul lanet olsun)

serdar ortaç çalmışsınız ruhsatınız var mı?
kına gecesinde yüksek yüksek tepelere söyleyen teyzeye hapis şoku.
e hani bu anonimdi?
senin anonim.

bütün izmir düğümlerinde 'ankara'nın bağları' duymaktan kurtulacak mıyız?

ay inaaanmıyorum

arkadaş gelinle damat sevişecek diye herkesin kafasını silkenlere ne yapılsa müstahak.

her ne kadar bazı şeyleri desteklemesem de arkasındaki mantığı anlayabiliyorum. basitçe eğer işletmeniz müziksiz para kazanamıyorsa, bu parayı kazanırken kullandığınız eserlerin de kullanım hakkını vermek gerekiyor gibi bir düşünce var. burada ise - her ne şekilde geldiği belli olmayan - "ya müziğin de bedeli olur muymuş" düşüncesi çıkıyor ortaya.

bu mevzunun bu kadar pörtlemesinin ardında artık müzik sektörünün cd (ve hatırlayanlar için kaset) üstünden gitmediğini düşünüyorum. artık albüm çıkmış alalım diye bir şey dağarcığımızda yok.

oysa cevval bir sektörümüz olsa spotify gibi sadece işletmelerin kullanabileceği ve lisanslı eserlerin kataloglandığı bir platformumuz olurdu. buradan aylık/yıllık lisans verilirdi. işletmelere de bu platformu kullanan hem hoparlör hem de bluetooth bağlantılı şeyler sağlanırdı. adam parasını verirdi, platform kullanım oranlarını görürdü ona göre de bir ödeme vs. yapılırdı sanatçılara ve diğer hak sahiplerine.

hayaller işte...

bu işin sonu nefes alıp verme vergisi…

yetmez ama evet dediğim uygulama.

bebelerin kulağına söylenen ninnilerden vergi almazlarsa hatırım kalır..

hiç birini dinlemeyeceksin. bunlar asıl parayı konserlerle kazanıyor. konserlere gitmeyeceksin. sahne aldıkları mekanlara gitmeyeceksin. tüm şarkıcıların sosyal medya hesaplarını takipten çıkacak millet. bak bakalım ne oluyor? ben zaten türkçe müzik dinlemiyorum. sözlü müzik ise hiç sevmem. en fazla epik rock açar dinlerim. hiç bir ünlüyü, hiç bir sosyal medya hesabımdan takip de etmiyorum.
sıradan insanları bile fenomen yapıp, zengin eden ve 'sana ayılıyorum, bayılıyorum, bi tanesin, çok komiksin, çok datlusun, kraliçesin, imparatorsun, bulunmaz hint kumaşısın' diye yağ çekenler düşünsün. hiç bir vasfı olmayan sıradan vatandaşlar bile, instagramda, youtube'de ya makyaj videolarıyla, ya salak saçma gevşek sohbetleriyle bile ünlü oldu, zengin oldu bu ülkede.
herkese tapınmayın, tepenize çıkarmayın. ezik misiniz la?
yapay zekaya şarkı yaptırın, oturun kendi bestelerinizi dinleyin. suno. com'da harika şarkılar yaptırıyorum yapay zekaya. kendi şiirlerimi de besteletiyorum. albüm malbüm mü kaldı artık. kendileri çalıp kendileri dinlesin. evlenmeyin de ayrıca. çok matah bişi değil. manyak mısınız ya? evlenip n'apacaksınız?