düşün ki kedin bunu okuyor

seslendiğimde dön bi bak azıcık umursa beni.

merhaba; henüz kedim değilsin. ne zaman nerede tanışırız bilmiyorum ama bil ki sevgimiz bizi tanıştıracak. seni deniz'imden ayırmayacağım. eminim o da çok sever seni. sadece sana değil senin arkadaşlarına da bakacağım. ama şu an aç boğazımı zor doyuruyor üstüne bir de eziyet çekiyorum. anlayacağın seni şimdi yanıma alamam. ama bir gün tanıştığımızda benim evime geleceksin, bana arkadaşlık edeceksin.

eskisi gibi yanıma yatmıyorsun artık büyüdün. ama benim hala minik çocuğumsun.

seni çok özlüyorum, bu dünyadan ayrıldığın gün günlerce tek lokma yemek yiyemedim. görseydin halime acıyıp dirilirdin diye tahmin ediyorum. eşşşek sıpası.

canım yavrum önüne çıkan her şeyi yiyemezsin. apartmanın önündeki arkadaşların bile ekmeği beğenmeyip yemiyorken sana vermiyoruz diye bize kızamazsın. sen kedisin kedi. mercimek çorbası içmeye çalışmak ve tabağımızdaki taze fasulyeye sulanmak sana hiç yakışmıyor. her gördüğün bardağa kafanı sokamaz, içmeye çalışamazsın. içemeyince de masadan atmak sana hiç yakışıyor mu? ayrıca her yeşil şey ot değil. aloe verada ısırılmaz ki canım. ayrıca ananenin sukulent ve kaktüslerini rahat bırak. onlar oyuncak değil ki bebeğim patişlerinle dağıtıp aşağı atıyorsun. gece saat 12' de koridorda fındık yuvarlayamazsın. biliyorum onunla oynamayı çok seviyorsun ama saat geç, komşular rahatsız olabilirler. ayrıca gece gece dolap tepelerine çıkıp ne var ne yoksa aşağı da atamazsın. bize kızınca da bacağımıza atlayıp ısırman da pek hoş değil.
canım yavrum hayatımıza hiç beklemediğimiz bir anda bir mucizeyle geldin. iyi ki geldin. hoş geldin, sefa getirdin evimizin minik neşesi. tatlı mırlamalarınla insana o kadar güzel huzur veriyorsun ki... seni çok seviyorum minik kedim*.

annen seni çok seviyor

azıcık seviyim miiii? zaten hep söylüyorum ama hiç yüz vermiyor.

kediyiz diye cahil cühela mı sandınız siz bizi... yakın takipteyim ona göre...

bak canım lokumum, uyurken suratıma pati atmaktan vazgeç. tam uyuyacağım sırada yatağıma gidip yatağı ortalayıp yatmaktanda... ayrıca ne kadar saldırsan da aşılarını olmak ve tırnaklarını kestirmek zorundasın. boşuna kendini hırpalama yavrum. bütün asiliklerini ve seni her şeyden çok seviyorum benim küçük (!) kızım.

kavuşalım artık.

bir kere konuşsan nolur kii sadece bir kereee

eğer böyle olacağını bilseydim, gidip fare almazdım. özür dilerim sevgili kedim. farenin psikopat çıkacağını tahmin etmedim.

üzülme; şişman değilsin sen, kemiklerin iri.

kurban olurum annem sana, canımı veririm senin için keşke sen de biraz beni sevsen.

seni seviyom.

annemin astımı olmasaydı şu an beraber yatakta keyif yapıyor olurduk bebişim.

masaya çıkma diyorum sana, oralı bile değilsin. hasta ediyorsun beni.

kedi maması için değil benim için geldiğini biliyordum. sadece yüzüme bakıp dinliyordun. ben gittim ya gelmiyorsun artık mama veren başkalarından duyuyorum. bebeklerin doğmuştur tahminim. hepsini gözlerinden öperim.

iyi ki hayatımdasınız minik tüy yumaklarım. her birinizi ayrı ayrı çok seviyorum. yaptığınız bütün yaramazlıklara rağmen hem de .
lütfen bir daha balkondan aşağı atlamayın bu acıyı bir daha yaşamak istemiyorum. hayır tasma aldım isteyince çıkarıyorum da dışarı nerden bu uçma merakı. ıslak burnunuzdan öpüyorum hepinizi.
sevgilerle köleniz.

neredesin kedicikim? yıllardır çık karşıma da hayatıma dahil ol diye bekleyip duruyorum.

bul beni artık, ve ben sana şahane bakana kadar idare et aç kalma lütfen...