fernando muslera

14 koca sene, birçok başarı, muazzam bir kariyer, yaşayan bir efsane olmak. her şey için çok teşekkürler kaptan.
"son anda muslera"

sadece şutları tutmadı, tuttuğu şuttan çok kupa tuttu.
elleri küçük falan dediler geldiği zamanlar, hayal mayal hatırlarım ama hem gönlü kocamandı, hem 7 metrelik kalede kendi kocamandı.
ayakları 38 numara diye küçük ayaklı dedikleri hagi gibi efsanesi oldu takımın.

ayrıca bakınız "muslera haksız rekabettir"

ilk geldiğinde sırtına 25 numaralı kaleci formasını geçirdi, 25. şampiyonluğu getirdi ve gidiyor. bir efsane o, galatasaray için geçmiş bir yarı ömür. gittiğin yerde mutlu ol kaptan.

biz efsaneler yaratmaya ve o efsanelerden ayrılmaya alışmış bir camiayız.

zamana söz geçmiyor. üzülüp ağlıyoruz ama bir şekilde gidenin yerini doldurmak zorundasınız.. taffarel, mondragon gidince az mı üzüldük. muslera da o efsane kalecilerin arasına adını yazdırdı. umarım yeni gelecek kaleci de benzer etkileri bırakır.

bu sene mertens de gidiyor. belli ki osimhen de... ama kadronun omurgası sağlam. doğru takviyelerle takım yeni bir hava yakalayacaktır...
zaten bazı ayrılıklar da olmak zorundadır.
her iki taraf için de en doğru zaman bence..
muslera büyük karakterdi. böyle karakterde lider kaleciler galatasaray'da hep oldu. umarım yine en doğru tercihi yaparız. galatasaray ailesi çok büyük bir aile. ayrılanlar hep bizimle kalmaya devam edecek.

erkekler de ağlar.

iyi kalecilikten çok daha fazlasını verdi galatasaray'a.
büyük kaleci, zeki çevik ve ahlaklı sporcu, iyi insan, düzgün karakter.
yolun açık olsun.

hayret eklemesi: lan herif 40 yaşında, veda toplantısında hala yay gibi. prime döneminde g.tü göbeği salan yerli futbolculara bak bir de.

bazı tiplemelerin hâlâ onca karakterli davranışına rağmen birkaç istisna olay yüzünden hakaret ettiği galatasaray efsanesi, kişilik abidesi. çok güzel insan. basın toplantısında bir gözlerim doldu boğazı düğümlendiğinde.

"son anda muslera" sözünü duymayacağız bir daha spikerlerin ağzından.
bir kuşak kendisinden başka kaleci görmedi. kafanı ne zaman çevirsen kalede hep aynı isim. kadrolar maç maç, yıl yıl değişirken o hep orada. bazı markaların ürünle özdeşleşip adını vermesi gibi oldu galatasaray ve muslera ikilisi. sanki o hep oradaydı ve orada olacaktı gibi.

hani bir fotoğraf vardı; drogba'lı, sneijder'li, melo'lu, selçuk'lu, real'i 3-2 yenen efsane kadronun fotoğrafı. işte o fotoğraftan geriye kimse kalmadı artık..


herşey için sonsuz kez teşekkürler elleri küçük yüreği kocaman adam.

son basın toplantısını izledim. bitti ve üstüne yazıyorum. gerçekten büyük adam. hem insan olarak hem profesyonel bir sporcu olarak. "kendinden sonra, transfer için önerebileceğin kim var" sorusuna, günay güvenç var, başka birine ihtiyaç yok dedi.

ben, bu sene hiç maç izlemedim. günay'ın performansı iyidir, kötüdür fikrim yok ama kaptan olarak birlikte oynadığı/çalıştığı oyuncuyu kollaması kral hareket bence. yalandan bile olsa, bence yapılması gereken bu.

başkana sorulan "muslera'nın heykelinin dikilmesini düşünüyor musunuz?" sorusunda da, başkandan önce "benden önce başkaları var, ben o kadar başarılı değilim" diyerek mükemmel şekilde cevap verdi. bence, yeri değildi o sorunun ve güzelce göğsünde yumuşatıp, geri gönderdi. hem alçak gönüllülük yapmış oldu, hem kendinden öncekilere saygısını gösterdi hem de başkanı büyük bir dertten kurtardı.*

toplantıdaki basın mensuplarıyla fotoğraf çektirmek istemesi de iyiydi bence, "siz kalın, ben geliyorum".

seviyorum seni küçük elli adam.*

kaçıranlar ve tekrar izlemek isteyenler için.

25 numaralı formayla veda etmesi çok ikonik oldu. taraflı tarafsız herkesin sevdiği bir futbolcu. böyle futbolcular çok özel. çok uzun süre prime dönem yaşadı, öyle ki son 2-3 sezondur ortalama üstü olmasına rağmen çoğu kişiye yetersiz göründü. üstünde forma arma olan topçunun ıslıklanmasına hep karşı oldum, muslera bile ıslıklandı, o ıslıklayanların ayıbı onlara bir ömür yetmeli.

2025 sezonu itibariyle galatasaray'a veda eden uruguaylı kalecidir.

artık neredeyse 38 yıllık bir galatasaray taraftarıyım. dolayısıyla da galatasaray kalesini koruyan çok sayıda kaleci gördüm. bunların arasında her zaman çok sevdiğim claudio taffarel, faryd mondragon, brad friedel, gintaras stauce ve zoran simoviç gibi isimler de oldu; hayrettin demirbaş, sinan bolat, robinson zapata, leo franco ve morgan de sanctis gibi farklı şekillerde hatırlanan kaleciler de oldu. ayrıca yedek kulübesinde sezonlar geçiren richard kingson, orkun uşak, kerem inan, eray işcan ve cedric carrasso gibi isimler de izledim.

bütün bunların içinde çocukluğumun kahramanı zoran simoviç, uefa kupası zaferinin en önemli isimlerinden claudio taffarel, rakip futbolcuya kafa atıp kırmız kart görmesine neden olan faryd mondragon ve çok talihsiz bir zamanda kaleyi koruyan gintaras stauce'nin her zaman kalbimde önemli yeri oldu. yukarıdaki paragrafta adını yazmadığım inaki pena ile ilgili pek bir şey yazmasam da onu da çok sevdim ama onunla hikayemizin henüz bitmediğine inanıyorum.

ancak benim için galatasaray tarihinde gelmiş geçmiş en iyi kaleci, hatta en iyi futbolcu fernando muslera'dır. galatasaray için lorik cana takası sonucunda imza attığı 2011 2012 sezonundan beri her zaman güven vermiş, her zaman elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışmıştır. ilk maçında başakşehir karşısında sol kanattan gelen bir topu elinden kaçırarak gole neden olsa da, bir maçta selçuk inan'ın topuğuna çarptırdığı topla kendi kalesine gol atsa da fernando muslera her zaman en iyisi oldu benim için.

yukarıdaki paragrafta bahsettiğim elinden kaçırdığı toptan sonra iyi bir teknik adam ama bomboş bir yorumcu olan mustafa denizli'nin elleri küçük olduğu için iyi kaleci olamayacağını iddia ettiği fernando muslera bir dönem kaleci antrenörü olarak görev yapan claudio taffarel'in de katkısı ile büyük bir kaleci olmayı başardı ve mustafa denizli'yi haksız çıkardı.

bir dönem uzunca bir süre fenerbahçe'nin muhteşem kalecilerini izleyip iç geçirdiğimiz zamanlar yaşadık. engin ipekoğlu, rüştü rençber ve volkan demirel bize kabus yaşattı ama kabus fernando muslera'nın imza atması sonucu en azından benim için sona erdi.

20 ocak 2021 tarihindeki denizlispor maçında oyundan çıkan arda turan kaptanlık bandını fernando muslera'ya verdiği o maç benim için unutulmaz maçlardan biridir. muslera kaptan oldu, muslera kaptan oldu diye saçma sapan sevinip durmuştum maçı izlerken. o bandı koluna taktıktan sonra kaptanın yüzündeki gurur ifadesini hala hatırlarım.

futbol spikerlerinin kendilerine has bir tonlama ile söylediği ismi ile de efsane olmuştur fernando muslera. ayrıca son anda muslera sözünü her duyduğumdan derin bir korkudan bir rahatlamaya geçişim için de kendisine teşekkür etmeliyim bir galatasaray taraftarı olarak.

galatasaray kariyeri boyunca 194 clean sheet'e imza atan fernando muslera ikisi de penaltıdan olan iki gol attı. bu gollerden ilkinde takımdaki herkesin gol attığı sezonda gol atmayan tek isim olduğu için, diğerini ise takımdan ayrılması kesinleştiği zaman attı. yani jose morinho'nun boş boş konuşmasına bakmasın kimse.

fernando muslera galatasaray forması ile toplamda 592 gol yedi ve her golden sonra da kendisini yakın çeken kameralarda aynı görüntüyü gördük. bu görüntü benim için boromirin ölümü kadar acıklı idi.

fernando muslera türkiye liginde en çok şampiyonluk gören futbolculardan biridir. toplam sekiz şampiyonluk yaşayan fernando muslera büyük kaptan bülent korkmaz'ın 18 kupalık rekorunu da kırarak toplam 19 kupa ile birinci sırada yer almaktadır.

dün akşam oynanan başakşehir maçı ile yine aynı takımla oynanan maçlara başladığını kariyerini sonlandırdı büyük kaptan. bir efsaneye yakışan bir veda oldu.

ben cevad prekazi ayrıldığında, george hagi jübile yaptığında, wesley sneijder veda ettiğinde, zoran simoviç futbolu bırakıp gol show programında kalecilik yaptığında, tugay kerimoğlu avrupa'ya transfer olduğunda, büyük kaptan bülent korkmaz futbolu bıraktığında da çok üzülmüştüm. ama bu seferki bambaşka.

kardeşim, kaptanım, kralım fernando muslera için tüm bu yazdıklarım az bile. yolu açık olsun. o öyle bir kaleci idi ki fotoğraf çekimi esnasında bile kurtarış yapardı.

kurtarış

kalecilik yetenekleri bakımından iyi bir kaleciydi kabul edelim...
fakat türkiye ligi kalitesi belli bir lig. günden güne de kalitesi azalan bir lig..

bugün böyle bir ligde lige göre böyle iyi bir takımın kalesini muslera yerine mondragon, taffarel korumuş olsaydı muslera'dan da iyi performans sergileyebileceklerini düşünüyorum... özellikle son üç seneye göre konuşacaksak... ligin seviyesiyle kadro kalitesi arasında uçurum var. tarihte hiç olmadığı kadar...
muslera böyle bir ortamda, bu şartlar altında kalecilik yaptı.

büyük kaleciydi ama tarihimizdeki en büyük kaleci olduğu fikrini şiddetle reddediyorum.
taffarel ve mondragon'dan daha iyi kaleci olduğu fikrine katılmam.

galatasaray youtube kanalında yeni bir röportaj serisi yayınlanmaya başlamış. ilk bölümünü izliyorum, on numara adam gerçekten. ben yok, biz var diyor. ekibi öne çıkartıyor. insanlara kredi vermekten çekinmiyor. röportajı türkçe vermiş bir de. çoğu insandan daha anlaşılır konuşuyor.*

en son f fonuna aşırı faiz umuduyla para kaptırmıştı.