atina'da önemli bir tartışma yapılırken kürsüye demostenes çıkar, ancak dinleyiciler sürekli kendi aralarında konuşmakta, filozofu dinlememektedir. demostenes, "bir hikâye anlatıp ineceğim" der ve anlatmaya başlar: "uzun zaman önceydi, bir delikanlı atina'dan megara'ya gitmek için bir eşek kiralamıştı. eşeğini kiraya veren adamın da megara'da işi vardı, beraber yola düştüler. konuşa konuşa giderlerken öğle sıcağı bastırdı, biraz dinlenmek ve öğle yemeği yemek için bir su başına çöktüler. ama ortalıkta hiç gölgelik yoktu ve eşeğin sahibi yemeğini alıp eşeğinin gölgesine sığındı. eşeği kiralayan genç buna içerledi, 'sen çekil gölgede ben oturacağım' dedi. beriki itiraz etti: 'ben oturacağım, çünkü eşek benim.' delikanlı ama ben eşeği kiraladım' deyince, eşeğin sahibinden 'ben sana eşeği kiraladım gölgesini değil' cevabını aldı ve aralarında kavga çıktı."
hikâyenin tam burasında demostenes kürsüden iner yürümeye başlar. dinleyiciler, "sonunda ne oldu, sonunu anlat" diye bağrışmaya başlayınca demostenes kürsüye döner:
"sizin için çok önemli bir konuda bir şeyler anlatmaya çalıştım, dinlemediniz. şimdi ise eşeğin gölgesini merak ediyorsunuz. ne fikrimi söyleyeceğim ne de eşeğin gölgesine ne olduğunu..."
kürsüden iner, yürür gider.
devamını gör...
#3244344

şirin baba bu biraz fazla sert olmadı mı?

bunu okuyan yedi mahalle öteye kaçar.
bunu okuyan kadın korkudan geberir.
bunu okuyan yazarların dili tutulur.

yalan mı şirin baba?
devamını gör...

rabbin gazap değneği altında acı çeken benim.
bana rehberlik etti.
ışıkta değil karanlıkta yürüttü beni.
açıkçası bütün gün defalarca elini kaldırıyor bana.
etimi, derimi örseledi, kemiklerimi kırdı.
kuşattı beni, acılarla, güçlüklerle kuşattı çevremi.
çoktan ölmüş ölüler gibi karanlığı gösterdi bana.
etrafıma hisarlar çekti, dışarı çıkamıyorum, zincirimi ağırlaştırdı.
haykırıp yardım isteyince de duama engel oluyor.
yollarımı yontulmuş taşlarla kapattı.
dolaştırdı yollarımı.
benim için o, pusuya yatmış bir ayı, gizlenmiş bir aslandır.
yollarımı saptırdı, parçaladı beni, mahvetti.
oklarını böbreklerime sapladı.
beni acıya doyurdu.
bana doyasıya pelinotu içirdi.
dişlerimi çakıl taşlarıyla kırdı.
kül içinde diz çöktürdü bana.
esenlik yüzü görmedi canım, mutluluğu unuttum.

ama şunu anımsadıkça umutlanıyorum: rabbin sevgisi sayesinde yok olmadık ve onun merhameti asla son bulmaz.



tevrat. ağıtlar. 3. bölüm.
devamını gör...

inançlar, hakikat düşmanları olarak, yalanlardan daha tehlikelidir.


-friedrich nietzsche
devamını gör...
zayıfa acımak doğaya ihanettir./ adolf hitler
devamını gör...
sert derken bile çıldırdım. şu an öfkeli ve dimdik yazıyorum. vahşet lazım bize arkadaşlar.
"hiçbir şey rastgele değildir. her şeyin bir kök nedeni vardır." (sigmund f...ing freud)
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"güne sert bir alıntı bırak" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim