bizim zamanımızda yün olanı makbuldü. şimdilerde çeşit çeşit halı çıkarmışlar piyasaya. halıdan başka her şeye benziyor. şu an salonda bulunan pierre cardin marka halıya yedi bin lira para vermişiz halının üzerinde yürürken parkenin soğuğu ayaklarına vuruyor. bu nasıl iş ya. kağıt gibi halı mi olur. moda mi acaba diyorum da yere batsın böyle moda.
ulan karı ulan karı, ağaçtan topluyoruz sanki parayı ya. sinir etti beni akşam akşam.
devamını gör...
evi ev yapan detaylardan biridir. o olmazsa ev emanet gibi durur. halı candır.
devamını gör...
yünden, ipekten ya da poliüretan hammaddeden özel tezgahlarda dokunarak boyanarak desen verilerek farklı şekillerdeki kesimler yapılıp yere serilen yada zevke göre duvar süsü olarak kullanılan yazgı.

dört senemi binlerce halının içinde geçirdim ömrümü yedi desem yeridir. binbir çeşidi bulunan halıları birde begendirme sırasında çektiğim çile unutulacak gibi değil .yinede yesil koltuklarin ortasina pembe desenli halı vermekte her yiğidin harcı değildir he.*
devamını gör...
içeriğindeki iplik, eskisi gibi yün veya ipek değil polyesterdir. %80 polyester % 10 pamuk %10 viskon gibi düşünün. piyasada satılan makine halılarının yüzde sekseni için geçerli bu dediğim. kalitesizlik, her şeye nüfuz etmiş durumda.
devamını gör...
bir senedir korkulu rüyam,evet korkulu çünkü eve bir türlü salon ve koridor halısı beğenemiyorum,fiyat olarak benim begendiklerim beni beğenmiyor,beni beğenenleride ben beğenmiyorum napcam ben ya,ev hala yeni taşınılmış ev gibi bir türlü düzene oturmadı işin kötüsü bize bu durum normal gelmeye bile başladı. allahım sen bana beğenip, karar vermeyi nasip et artık,çok amiin.
devamını gör...
(bkz: derdini seveyim)
devamını gör...
dünyanın ilk halı müzesi bakü’de açılmış.
devamını gör...
yere serilen bir mobilya.
devamını gör...
kokusu mis gibi olandir.
devamını gör...
kedi boku kolay çıkmayandır. misal parkeye yapsa ya da seramik zemine, temizlik mendiliyle şöyle etrafını çevirerek alır çöpe atar, zemini de siler geçersin. ama halı öyle mi. bir de ishal olmuş salak. öğure öğüre önce suya tutup akıttım, sonra yıkadım, sonra üstüne kosla döküp bir tur daha yıkadım da anca temizlendi. allah insanı ishal kedi bokuyla terbiye etmesin.
devamını gör...
iran'in masterini yaptigi sey. evet.
devamını gör...
orta türkçe kalın veya kalı veya χalı “döşemelik ağır kumaş, halı” sözcüğünden evrilmiştir. bu sözcük farsça aynı anlama gelen χalī خالی sözcüğü ile eş kökenlidir.
devamını gör...
yerden ısıtmanız varsa kullanmayın şunu.
devamını gör...
eskiden çoğu evde dokumak için tezgahı olurdu. yün, kıl veya eski kumaşlar düzgünce kesilerek elde edilen iplikler birbiri ardınca düğümlenir ve yokluğun içinde renkli desenlerin oluşturulurdu. buna çoğu zaman kilim de denir. kilimler daha hafiftir, pek çok yerde kullanımı uygundur. halıdan daha hor kullanılır.

hem halılara hem de kilimlere çeşitli motifler yakıştırılmıştır. bununla da kalmayıp kullanılmayacak durumda olan kumaşlar da küçük parçalar halinde kesilerek motifler oluşturulmuştur. sıcak yaz günleri için ince pikeler bu şekilde oluşturulmuştur.

halılar malum mabel matiz klibinde de gördüğümüz üzere eski bir geleneğin mirası olarak kök boyası ile boyanır ve güneşlenmeye bırakılır. halı deyip geçmeyin neler var neler. şimdilerde dokuma işiyle uğraşan insan sayısı epey azalmış, haliyle de el dokuması halılar her zamankinden daha değerli hale gelmeye başlamıştır.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"halı" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim