hayatınızda doğru kişiyi bulduğunuzu nasıl anlarsınız sorunsalı

anlayamayan saflardanım. yanlış anlamaktansa, anlayamamak daha makul bence. duymadan veya gözümün önünde olaylar gelişmeden jeton düşmüyor.

çok aşık olunan kişi nedense hiç doğru kişi olamamıştır.

ben onun için yanlış kişiysem ancak o zaman anlarım.

(bkz: swh)

anlamam. o duygusal zeka bende yok.

hiç anlamadım. kesin kendi üstün çabamla kaybettiklerimin arasında doğru insanlar vardı. ama ben itinayla her şeyi batırırım. hep.

mutluyken, ağlarken, hastayken, en bakımlı halimde, en paspal halimde bana hep aynı şekilde baktığını farkettiğimde anlamıştım. belki fikir olur.

bulduğunuz kişiye sorun "sen doğru kişi misin?" diye. eğer "hayır" derse doğru kişidir, çünkü hayır demeyi biliyordur.

3 yanlışım onu götürdüğü zaman anlarım.

hiçbir zaman, "doğru kişi o mu" ya da " beni yeterince mutlu edebiliyor mu," gibi sorular sormadan, kendi akışı içinde sakin sakin devam ettiğimi fark ettiğimde doğru kişi diye bir şey varsa bu o'dur diye düşünmüştüm. geçmişte sürekli dönüp dönüp kısa vadeli durumları ölçüp biçiyordum, güya kontrollü bir insandım. doğru kişi diyeceğimiz kişinin yanında böyle şeyler akla pek de gelmiyor sanıyorum. en kötü halinizden en iyi halinize kadar her zaman bir şekilde yanınızda...

anlayamazsınız belki hissedebilirsiniz.

sabah aynı yatakta ondan önce uyandığında, yorgan ya da pikeyi açarak onu öperken burnuna gelen koku onu tekrar öpmeni sağlıyorsa o kişi ile uyandın dostum.

esasen hayatta tek ve standart bir reçetesi yok doğru kişiyi bulduğunu anlamanın. zira herkes başka şekillerde anlıyor belki de. fakat şundan eminim insan doğru insanı bulunca mutlaka anlıyor. çünkü doğru kişiyi ve gerçek aşkı bulmak öyle büyük ve büyülü bir şey ki insanın fark etmemesi mümkün değil.

yine de kendi naçizane deneyimimle birkaç anlam izleğini izah edeceğim.
belki çok eksik bir liste ama ana hatlarıyla tarif etmem gerekirse, onun doğru kişi olduğunu bir takım gerçeklerden anlayabilirsiniz.

açmak gerekirse, hayatınızdaki kişinin doğru insan olduğunu; ömrünüz boyunca uykuya dalmak saatlerinizi almışken, ona sarılınca kedi gibi beş dakikada uyuyakalınca anlarsınız.
yanında her yer ve her durumdan daha güvende hissettiğinizde idrak edersiniz.
ya da sevginizin, onun gözlerinin aynasında daha da serpilerek gülüşünden taşan bir hal aldığını fark ettiğinizde anlarsınız.
nasıl desem, en saçma, komik, çirkin, huysuz ya da üzgün halinizde bile burnunuzun dibine girip allah'ım bu nasıl bir güzellik dediğinde görür, sen asla çirkin olamazsın diye sizinle inatlaştığında anlarsınız.
veyahut en kötü kabustan bile uyansanız, yanı başınızda olup size sarılarak bütün korkunuzu dindireceğini bildiğinizde anlarsınız.
ve son olarak, en az sevdiğiniz kadar sevildiğinizden en ufak bir şüphe bile duymayıp, hem de hep böyle sevip sevileceğinize emin olduğunuz da anlarsınız.
fakat en çok da safi mutluluğunuzdan, huzurunuzdan, birbirinizi en yanlış anlaşılabilecek anlarda dahi hep doğru anlamanızdan, birlikte olmaktan asla vazgeçememenizden ve onunlayken hep evde hissetmenizden anlarsınız.

anladığım için konuşuyorum, evet.
binlerce defa iyi ki.

önce kendin için doğru kişi olursan anlarsın.

anlayamazsın.

bu öyle bir şey değil sevgili dostlar. doğru kişi karşınıza çıktığında alnında yazmaz ben doğru kişiyim diye. hem o sizin için doğru kişi olsa bile siz onun için doğru kişi olmayabilirsiniz. zaten buradaki doğru kişiden kasıt nedir o bile muamma. bazısı koşulsuz sevgi arar, bazısı sonsuz sadakat. kimisi anlayışlı olsun der, kimisi hırçın bir deniz. önemli olan olumsuz yanlarını görmezden gelip idare edebilecek misiniz. edebiliyorsanız doğru kişidir, edemiyorsanız değildir.

anlayamazsınız.

bana bildiriliyor. gece rüyama giriyor. sabah uyanınca duvarda adı yazılı oluyor.
gün boyunca hep o isimli insanlara denk geliyorum.
yahu ancak yaşayarak anlarsın. öyle armut piş ağzıma düş.
ayrıca armutu neden pişireyim.

anlayamazsiniz. yok öyle bir şey. herkesin doğrusu farklı olduğu için bir sözelci olarak diyorum ki kombinasyon, olasılık falan filana göre her doğrunun birbirini bulması imkansız yada %99,99. durum böyle olunca siz ya bulduğunuzu sanarsiniz yada bulmuş gibi yaparsınız ...

beklentilerini karşılamak için çabalıyorsa , destekliyorsa , seni olduğun gibi kabulleniyorsa.

kaybettiğinizde

insanlar terk etmeye meyillidir. hatanıza ve saçmalıklarınıza rağmen yanınızdaysa o doğru kişidir... tabii bana göre.