hayır diyememek

düşüncelerini ve isteklerini hiçe sayıp kendini geri plana atarak baskalarini mutlu etmeye çalışmaktır. bu kisiler " hayır dersem üzülür, hayir dersem benimle asla konuşmaz, hayir dersem dışlanırım.." gibi düşüncelere kapılarak yalnızlık kaygısının eseri oluyor ve ilişkilerinde sınırlarını çizemiyor. bu durumda kişinin öz saygisini yitirmesine neden oluyor ve peşine depresyonu sürüklüyor. hayir demek reddetmek değildir. yapmak istenmeyen bir durumda "hayır" demek bir sınır çizmektir. karşı tarafın hatalarını ve yaklaşımını düzeltmesini sağlar.

genellikle özgüvensizlikten kaynaklanır

özellikle sevdiklerinize, ailemize vs...

bir tür eziklik belirtisidir. deyiniz, dedirtiniz.

nefret ettiğim özelliklerimden herhangi birisi

bazen başıma bela olan, bazen de güzel sürprizlere sebebiyet veren durum. bir nev'i yazı tura.

başkasının kulu olmak istemiyorsanız demeyi öğrenin.
uzun yıllar diyemedim. insan kendine saygısını kaybediyor zamanla.
aman haa.

aile eğitim sistemimizin en derin gediğidir.

çok güzel de derim, niye diyemeyecek mişim? bak şu an bile diyorum, hayır!

çok yakın bir zamanda kaybettiğimiz doğan cüceloğlu'nun bu vaziyetle ilgili çok sade ama isabetli bir tespiti vardır. buyrunuz:

"hayır demesini bilmeyen kişi güçsüz kişidir. hayır demesini bilmeyen kişinin evetinin de anlamı yoktur."

zordur, ancak, gerektiğinde hayır demek gerekir. aksi halde üzülen taraf oluruz. hassas kişilik özelliğine sahip kişilerin en temel özelliklerinden birisidir.

kesinlikle genlerden aktarıldığına inandığım illet özelliktir. yahu, sülale boyu var bu hayır diyememe sorunu! kimseye hayır diyemezsin sonra için için 'hayır' diye ağlarsın. öyle ki, kedine bile hayır diyemezsin, yorgunluktan bitap düşmene rağmen kalkıp oynarsın onunla.

dünyanın kahrını çeken insanlardır. (bkz: ben) neden derseniz; genelde suistimal edilirsiniz. iyi niyetiniz, hayır diyemediğiniz için aptal olduğunuzu düşünenler tarafından her zaman cepte göründüğünüzden mütevellit itinayla kullanılır, sadece malum insanların işi düştüğünde yazdığı, aradığı, sorduğu boş bir insan olursunuz. ha ama bence bu melun şey biraz da mizaçtan gelir. o da kalıtsaldır deyip suçu genetiğe sallıyorum.

sırf hayır diyemediğim için kendimi yalatmış insanım.

hayır diyemediği için ömür boyu ağzına sıçılan daha sonra da oturup saatlerce, günlerce, ömürce ağlayan kadınları kapsar.

kişi, çocukluğundan itibaren yetiştirdiği kişiler tarafından yaşamına çok fazla müdahale edilmesi doğrultusunda özgünlüğünü zamanla kaybetmeye başlar. giyiminden davranışlarına kadar nasıl hareket edeceğine karar veren ve çocuğun yaşantısını sistematik bir şekilde yöneten ebeveynler çocuğun iç referansını kaybetmesine neden olur. duygularını sürekli bastıran bu kişilerin vücutlarında kronik stres oluşur ve sinir sistemi dengesizleşen bu kişiler tehlikesiz anlarda bile kaçmak isterler. hayır diyememek hem fiziksel hem de ruhsal olarak kişiyi strese sokmakta ve hastalığa sebep olabilmektedir. sinir sistemimiz bozulduğu zaman sosyalleşmemiz gereken yerde bile kaçmaya çalışabilir veya endişe duyabiliriz. sinir sistemimizin içerisinde yer alan bu mekanizmalar 0-6 yaşlar arasında şekillenmeye başlamakta ve sinir sisteminin gereksiz aktif olması birçok rahatsızlıkların kökeni olarak ortaya çıkmaktadır. yani fiziksel ve ruhsal bağlantıların dengesizleşmesi sağlıksız tepkilere neden olmakta. kişisel sınırlarımız temelde yatan benliğimizi gösterir. sürekli olarak duygularını bastıran kişiler, kendi sınırları başkalarının ellerine bırakarak gerçek duyguları ile çatışmaya girer ve hem zihinsel hem de bedensel olarak çöküşler yaşar.
böylece, sağlıklı bir yaşam sürdürmek istiyorsak sınırlarımızı bir başkasının ihlal etmesine izin vermeyerek hayır demeyi bilmeliyiz.

üzer. yerinde kullanılmayan hayır insanı sadece üzer. başka bir izahı yok.

ilkini söylemeye bakar. bir kez dediniz mi, kolaymış farkındalığı yaşarsınız. arkası gelir. bir kez söyleyin yeter ki.

karmaşaya sebep olur.

halihazırda çalıştığım ama ayrılmayı düşündüğüm bir iş var.
ayrıca beni bekleyen bir anaokulu.
ayrıca hanımlara hoca.
ayrıca iki çocuğa bakıcı.
ve ben bunların hepsine evet demişim.*

sonrasında da çeşitli zorluklar çıkararak onların beni bırakmasını sağlıyorum.son kalan yere de zaruri evet kalıyor.