herkesle aram iyi olsun insanı

eğer gerçekten iyi niyetli bir tavır ile bu düşünce sergileniyorsa neden olmasın
ama sadece menfaat gözeterek, yalakalık yaparak, yaranmak içinse mide bulandırıcıdır.

aklıma şu söz geldi:
düşmanın yoksa, hayatta hiç başarılı olamadın demektir. iyilik yapmaya devam et, karşındaki o iyiliğe layık olmasa bile, sen o iyiliğe layıksın. eğer her haksızlık karşısında titriyorsanız, benim yoldaşımsınız. - ernesto che guevara

kendini tanıdıkça herkesle iyi olmasının çok mümkün olmadığını bir gün görecek insandır.

genelde çakal veya içten pazarlıklı insandırlar.

olmaz öyle hocam, herkesle aran iyi olursa, ya çok çakalsın derim ya da hayat senin için çok zor derim.

bence çok yorulmuş bir insandır. yapmaya çalıştığı şeyin altında ezilmiş, hedefi güneşe varmak gibi olan bir insandır. çevresindekilerin elinden gerçekte olduğu insanı tanıma ve sevme şansını almış belki de bu şansı kendine bile vermemiş bir insandır. her insana olduğu gibi böyle insanlara da şefkat göstermeli.

herkesle kimsenin arası iyi olamaz. bunu isteyen bir insanla da arkadas olunmaz. sakın söyleme dostuna gider söyler dostuna derler. bunu isteyen bir kıza güven olmaz. herkesle dost olmak için elindeki bütün sırları anlatır.

ne sinsi, ne yılan, ne omurgasız insanlardır bunlar! siz sanarsınız ki sadece sizinle arası iyidir ama bir bakmışsınız her kabın şeklini alan bir omurgasızmış meğer. uzak durulması gereken nevrotik eğilimleri olan insandır.

"bence sen de haklısın" paradoksu

(bkz: ekrem imamoğlu)

samimiyetsiz. aramın çok iyi olduğu, sevincimde ve üzüntümde yanımda olan 257 kişi yeter de artar bana. şova gerek yok.

herkesle aram iyi olsun mücadelesine giren, yalnızlığa evrilen kişidir. kendinden çokça taviz veren ve kendi olmaktan çıkan sonunda da yine kendi ile baş başa kalan.

yaşı ilerleyen etli sütlüye karışmayan insan

görünen o ki karaktersiz insanla karıştırılan kişi.

herkesle * aranız iyi olabilirken de gayet omurgalı bir insan olabilirsiniz. önce şunu anlayalım; fikirlerinizin çatıştığı, ters düştüğünüz herkesle kavga etmek, kanlı bıçaklı olmak, selamı sabahı kesmek zorunda değilsiniz. hiçbir şekilde anlaşamıyorsanız bile gördüğünüz yerde selam verebilir, ortamın şartlarına bağlı olarak konuşmak zorunda kalabilirsiniz. iyi olmazsınız belki ama kötü de olmazsınız. yaşınız ilerledikçe ve olgun bir insan oldukça "ite dalaşma çalıyı dolaş" sözü nedeniyle, kimseyle kötü olmamayı ve kendi işinize bakmayı öğrenirsiniz. buradan haksızlığa göz yumun anlamı da çıkmaz tabii, onu da bir kenara yazalım.

sıkıntı olan insan tipi, size farklı, başkalarına farklı konuşarak herkese yaranmaya çalışan ve arasını "bir gün bana lazım olur bu kişi" kafasıyla, yani menfaati için herkesle iyi tutmaya uğraşan modellerdir. bunun adı herkesle iyi geçinmek değil, ikiyüzlülüktür.

ara buluculuk yapan insandır.

golden retriever türü insanlardır. ben pek sevmem.
şuraya da charles mackay'in şiirini bırakayım. hislere tercüman olsun.
hiç düşmanım yok mu diyorsun?
heyhat! övünülecek şey değil bu oysa.
eğer mücadeleye karışmışsa biri
cesaretle savunmuşsa vazifeyi
edinmiştir düşman mutlaka
şayet yoksa düşmanın
bir kıymeti yoktur yaptıklarının
ne karşı koymuşsundur bir haine
ne sus demişsindir bir yalancı şahide
hiç bir yanlışı doğrultmamışsındır asla
korkağın tekisindir her kavgada.

negatif insanları hayatınızdan çıkartırsanız gayet kolay herkesle aranız iyi oluyor. etliye sütlüye karışmamakla alakası olmayan, tam tersine gereksiz kaos çekmeyen insandır. ülkece kaosu seviyoruz ama ben az ve öz takılmaktan mutluyum.

bilmediği konulara "aaa öyle mi?" ; bildiği konulara "evet var öyle bir şey." diyen ortam insanı.

yağcı insandır kötü insanla da aran iyi olmasın bee

hiç sevmediğim insan tipi, herkesle de aran iyi olmasın bizahmet. burada ince bir çizgi var: insani boyutta ,asgari iletişimde rahat insandan, kolay iletişim kurulan insandan bahsetmiyoruz. herkesle aram iyi olsun insanı fikrini açık etmeyen, devamlı politik takılan rengini fazla belli etmeyen insan profili gibi geliyor. niyeti iyi de olabilir bu noktada, orası da onu ilgilendirir.

akışkandır, bulundukları kabın şeklini alırlar.