iltifat

tabi ki insani cok mutlandiran bi sey..
hele ki askindan geliyorsa.
benim aldigim beni en mutlu edenlerden biri bir fransiz erkeginden johnny deep e benzeyen:)

-ta peau est si doux.
-tenin yumusacik-

coup de foudre;)

doğal akışında çaktırmadan geldiğinde iyi geliyor. yapay ve zorlama olanlar için kulak tıkanır. gerçekten içinizden geldiyse iltifat edin. geçen bir arkadaşıma güneş vurmuş, gözleri bir güzel çıktı ortaya 'oha gözlerin ne kadar güzelmiş dedim' vallahi şaşırdı kaldı hiç tribe falanda girmedi yeni mi fark ettin diye. bayağı utandı ve teşekkür etti. budur yani iltifat sağlam yerden geldiğinde hoşnut olmasını da bileceksin. adamın işi düşmüş mesela diyor ki bugün çok şıksın. he babacım şıkım. hoşuma gitmediği yerde o yalandan iltifatı ağzına tıkamasını da bilirim. bir daha da yapamaz.

senin saçların harika ve sen bunun farkında değilsin…

geçen gün ilkokul arkadaşımla yemeğe gittik.
yeri çok ayrıdır bende. çok severim.
pizza yedik. şarap içtik. sohbette harikaydı. ben tabi mutluyum, 32 disimle sırıtıyorum.
çocuk bana dedi ki:
-hayatında ilk defa pizza şarap görmüş gibi bi mutlulukla yiyorsun. çocukça bi neşen var. seni bu yüzden seviyorum.

ıhih.

gül atarak övenler çamur atarak yererler.
hak etmediğim iltifatın peşinde değilim şükür rabbime.

bi kankamla flört özel bi durumum olmuştu. onun bana ilgisi olmuştu ama ben baskasına asıktım tam o dönem, olmadı. uzun hikaye. başka zaman anlatırım.

sanırım hayatımdaki en iyi iltifat can kankamdan geldi.
o dönem onla ilgilenen biri vardı. istemez misin onu diye sordum. dedi ki:
-aynı şey değil. o anlamıyor. sen anlıyorsun.