koloniler halinde toprak altında yaşayan, çalışkanlığıyla bilinen küçük siyah böcek türü.
devamını gör...
politikaya, spora ya da insanların kendini kaybettikleri diğer şeylere önem vermeyen canlılar.
devamını gör...
deprem alameti olarak da gözlenebilen sosyal böceklerdir. bir bina ya da ağaçtan yukarıdan aşağıya doğru hızlı bir şekilde hareket ediyorlarsa gümbürtü geliyor demektir.
devamını gör...
kararınca.
devamını gör...
karıncalar uyumaz.
devamını gör...
dinlenmekten hoşlanmayan hayvan'dır.
devamını gör...
ısırığı bir hayli can yakan hayvan. çok çalışkandır. bir çok filmde rol almıştır (ant z)
devamını gör...
bunların atta isimli bir türleri vardır. muhakkak bir sahnesini görmüşsünüzdür, yaprak kemiren ve bu yaprakları yuvalarına taşıyan karıncalar.

bir belgeselde karşılaşana kadar hep bu kestikleri yaprak parçalarını yemek üzere yuvalarına taşıdıklarını düşünüyordum. araştırmacılar da uzun yıllar böyle olduğunu düşündüler. 7-8 metrelik yuvalarının içini görüntüleyene kadar. o görüntülerden sonra işin aslı çok farklı çıktı.

atta karıncaları, belirli türdeki bitkilerin yapraklarını keserek yuvalarına taşırlar. taşıma sonrasında yapraklar tüketilmeyeceği için yuvadaki diğer karıncalar tarafından dezenfekte edilir. dezenfekte edilen bu yapraklar yuvanın ortasında bulunan büyük bir odaya taşınır. odada yığın haline getirilmiş diğer yaprakların üzerine eklenir.

bu yığın dediğim gibi yemek için oluşturulmuş bir yığın değildir. aslında harika çiftçilik becerilerini konuşturacakları bir bahçe oluşturmaktadırlar.

yığın belli bir büyüklüğe ulaştığında diğer odalarından bir küf mantarı cinsi taşınır ve bu mantar, yığındaki yaprakların arasına yerleştirilir.

bundaki tek amaç; karıncaların asıl besini olan ve protein ihtiyaçlarını karşılayan mantar çeşidinin gelişimi için onun ihtiyaç duyduğu besin yatağını ona sunmaktır.

toplanan yapraklarla beslenen bu mantar, gittikçe genişler ve tüm yığına yayılır. tüm bu emeğin sonundaysa karıncalar en lezzetli protein kaynaklarını çiftçilik güdüleriyle kendileri yetiştirmiş olurlar.
devamını gör...
ismi duaya olan çalışkan, yılmayan sevdiğim yaratıklar. karınca duası bereket duasıdır. yurdum insanının dükkanlarında esnaflık levhasının yanında olur ekseriyetle.
şu mübarek hayvanı ağustos böceği ile yüz göz edeni de allah bildiği gibi yapsın.
seviyorlar bence onlar birbirlerini, istemezler birbirlerinin kötülüğünü. yalan o masal.
devamını gör...
yere bakarak yürümeye sebebiyet veren bir canlı. sıcak havalarda dikkat edilmelidir.
devamını gör...
karınca deyip geçmeyin!
"yarın hak'kın yanına varınca süleyman'dan alır hakkını karınca"
devamını gör...
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
karınca'ya sorarlar:
hayvanları anlatır mısın? tabi der karınca.
-hayvanlar ikiye ayrılır.
1.grup: aslan, kaplan, yılan gibi şefakatli iyi huylu hayvanlar.
2. grup: tavuk, kaz ve ördek gibi zalim ve yırtıcı hayvanlar.

karıncalarda kölelik kalkmamıştır. karıncaların abraham lincoln'ü bir türlü gelememiştir.
devamını gör...
yaratılışsal olsa gerek, içlerinde korku taşımayan canlılardır. tehlikeler karşısında sürüden uzaklaşıp kendilerini korumaya çalışmazlar. her şey bir şans meselesidir. ne yapıyorlarsa onu yapmaya devam ederler. aralarından bazıları başka bir canlı tarafından yakalanabilir. bu tamamen piyango meselesidir. örneğin; sıradan karıncalara kıyasla büyük olan kanatlı karıncalar bir karınca sürüsü yakaladığında üstünde uçup kendine bir av seçer ve onu yakalayıp uzaklaşır. birkaç dakika sonra eğer doymadıysa bir daha aynı hareketi yapar. av, yakalanma anı dahil olmak üzere avcıyı farkettiğinde herhangi bir önlem almaz. ne yapıyorsa onu yapmaya devam eder. o kadar karınca arasında seçilir ya da seçilmez. dediğim gibi, karıncalar için bu piyango meselesidir.
devamını gör...
karıncalar.. karıncaların dünya üzerindeki nüfusları ile ilgili şehir efsanesi diyebileceğimiz düzeyde çokça bakış açısı bulunuyor. hemen hemen hepimiz duymuşuzdur; "dünyada bulunan tüm karıncaları tartmamız mümkün olsaydı eğer, karıncaların kütleleri dünyamızda yaşayan insanların kütlesiyle eş değer olurdu." şeklinde düşünceler dahi bulunmaktadır. bu düşünce çokça münazaraya konu olmuştur.

bu mevzu aslında büyük bir araştırmanın neticesi olarak ortaya çıkmış durumda. ve dünyadaki büyük üniversitelerde görev yapan bir çok profesör tarafından da bu düşünce kanıksanmış durumda. bu kanıyı karıncaların varlığının boyutunu hatırlatmak amacıyla bir kenara bırakalım. karıncaların her mevsime uygun yaşam koşullarına ayak uyduramadığı hepimizin malumu. özellikle yağışlı ve karlı havalarda ortalarda pek görünmezler. ülkemizde karıncalar yaz mevsimlerinde çalışmaya başlayan canlılardır. ve bu durum karıncalar için dezavantaj olarak görünmekte. ancak bu büyük olumsuz koşula rağmen dünya üzerindeki sayılarının çokluğunun sebebi, azimli, hırslı, taktiksel kurallara bağlı, ortak yaşama uygun, görev bilincine sahip olmalarından kaynaklıdır. karıncaların esasında sadece iç güdüsel hareket etmedikleri de ortada.

karıncaların şekerli maddeleri sevdikleri bilinen bir şey. nektar ve bitki sıvılarını özellikle ararlar. yapraklardaki bitlerin üretimi olan özüte asla karşı koyamazlar, bu onlar için büyük bir besin kaynağı ve anlaşılan oldukça da lezzetli. herhangi bir yerde yaprakların altına doğru akın eden karıncaları görürseniz eğer bilin ki yapraklar umurlarında değil. akın ettikleri şey yaprak bitlerinin ürettikleri özüttür. yapılan araştırmalara göre, karıncaların bu özüt üretimini yapan bitleri yuvalarına dahi götürdükleri görülmüştür. hatta karıncalar özüt üreten bitleri yuvalarına götürürler.

işin garibi şudur ki; bazı karıncalar buldukları bitkileri tüketmezler, onlarla beslenmezler. aksine çiftçilik ve tabiri caizse tarımla uğraşırlar. yaprak kesen karıncalar bulunur. bu karıncalar yaprağı adeta bir oduncunun, odunu kestiği gibi keserler. bunlardan daha kuvvetli olan karıncalar ise oduncu karıncaların kestiklerini yuvaya taşımakla meşgul olurlar. yuvalarına taşıdıkları bu yaprak parçalarını, tükürükleriyle çiğnerler. daha sonra dışkıları ile yoğururlar ve ortaya çıkan hamurumsu madde ile yuvalarındaki mantarları besler ve büyütürler.

şu anda dünya üzerinde tespiti yapılmış ve sınıflandırılmış olan 12 binin üzerinde karınca türü vardır. tespiti yapılanların dışında kalanların 2000 civarında olduğu, yani toplamda 14 bin tür karıncanın var olduğu tahmin edilmektedir. dünya üzerindeki hemen hemen her toprak parçasında karıncaların var olduğu bilinmektedir.

kaynakça:
1- tr.wikipedia.org/wiki/Kar%C...
2- www.bilimlebak.com/
3- www.olaganustukanitlar.com/...
devamını gör...
insanların uğramadığı bir adada, bir bilim insanının karıncaları, uygarlık kurmak üzere eğitmeye çalışmasını anlatan eski bir bilim kurgu öyküsünü anımsarım her karınca kolonisini gördüğümde. bilim insanının amacı, insanlar hırsları, doymak bilmezlikleri yüzünden yeryüzünden silindiklerinde öykülerinin başka bir tür tarafından devam ettirilmesidir. adaya gelen gazeteciler, biraz da alayla," nasıl gidiyor ilerleme" diye sorarlar. bilim insanı büyük bir ciddiyetle "fevkalede" diye cevap verir. ateş yakmayı öğreniyorlar şimdi.
bir karınca ve termit yuvasındaki karıncaların, kovandaki arıların her biri vücudumuzdaki hücrelere, özellikle kan hücrelerine karşılık gelirler. karınca yuvası zekidir. organizedir. arı kovanı da öyledir. büyüdüğünde yavru verir. karıncalar yer altını, arılar yer üstünü düzenleyen, yoklukları durumunda yaşamın çok ağır darbe alacağı organizmalardır.
devamını gör...
çalışkanlığı ile meşhur boyundan çokça büyük marifetleri olan ekmeğini taştan çıkaran hayvanlardır.
ve karınca denince aklıma gelen "karınca z" en sevdiğim animasyon filmlerinden biridir.
devamını gör...
(bkz: karıncalar)
turşu yapmayı bilen bir hayvandır efendim. sakın biz insanlar biliyorduk önce demeyin tokadı yersiniz.
çünkü onlar bizden neredeyse 80-90 milyon yıl önce de vardırlar.
bakınızı verdiğim karıncalar kitabı bernard werber isimli fransız yazarın 3'lemesinin ilk kitabıdır.
içerisinde müthiş bilgiler vardır.
#1467333
devamını gör...
liderleri yok ama yöntemlerinde bir düzen olduğu kesin. yol boyunca bıraktıkları kimyasal işaretler daha fazla karıncayı bölgeye çekiyor ve bir ordu oluşturuyor.
minicik boylarına rağmen hayret ve hayranlık duyuracak şekilde bir iletişim ağlarına sahip sosyal böceklerdir. o küçük kafalarında 500 bin kadar sinir hücresi bulunuyor.

karıncalar hassas bir alıcı kabiliyetine sahiplerdir. bu alıcılara düşen sinyal dalgaları ile yiyeceklerini aramak, birbirlerini takip etmek, yuva yapmak, alarm haline geçme, seferberlik ilan, grup halinde hareket etme, birbirlerini tanıyabilme gibi önemli fonksiyonlarını gerçekleştiriyorlar. karıncaların, bir koloni olmalarının arkasında da bu iletişim ağlarının önemli bir payı vardır.

karınca yuvaları havalandırma sistemi, merkezi ısıtma sistemi, depolama, kurtçuk bakımı, kuluçka odaları, kraliçe karıncanın yumurtalarının bulunduğu sera odası, şekerli sıvı madde salgılayan karıncalar için emzirme odası, kraliyet odası, sinek, çekirge, arı, düşman karıncaların ölülerinin depolandığı ambar odası, işçi karıncaların kış uykusu için kış odası, ana girişten başka yan giriş tünelleri, tahıl deposu, mezarlık gibi müthiş bir düzene sahiptir. karınca kolonileri, yeryüzünde en örgütlenmiş koloni hayatına sahip canlılar olarak yaratılmışlardır.
devamını gör...
eskiden bilim dünyası tarafından sadece hormonlarla işaretleştikleri zannedilen, ama yakın zamanda tıpkı kuran'da anlatıldığı üzere sesli de iletişim kurdukları tespit edilen canlıdır.

kutsal kuran'da anlatıldığı üzere karıncalar süleyman'ın ordusunu tanımışlardır:

emre1974tr.blogspot.com/202...
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"karınca" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim