kırmızı şarap

kırmızı şarap, benim için uzun süredir, bir süryani şarabı olan "shiluh" markasıdır. o n edenle her seferde bir kaç şişe alıyorum. özellikle mahlep aromalı 'dara' serisi, rokfor, yeşil peynir, gravyer ve tulum peyniriyle yağ gibi akar. ülkemizde alkolün şu fetret devrinde fiyat/kalite performansı yönünden ısrarla önerilir. görseldeki 'üç güzeller' ise son partiden.

yakın çevremde bulabildiğim en pahalı şarabı aldım. 370 tl miş.
suvla merlot...
yorumlara baktım netten.
yarın bir gün bir misafirim gelirse diye dursun bir kenarda.
dedim ulan zaten eve bir kadın arkadaşın gelmesi bir 10 sene alır. 10 sene sonra da tadından yenmez, pardon içilmez.
0 10 senede zaten içemezsem , (bkz: ben bele vaziyetin içine soxum) der ben içerim olmadı.

bira üstüne içince kafa açıyor. tek kötü yanı.

çok fena...
hem bluejean üzeri sütyen gömlek takilan örgülü saçli, iyi niyetli becerikli ilgi bekleyen.
hem beyaz bikinili iri memeli açık tenli küt saçli, suratsız sözüne sadık.
hem kaş piercingli, pembe dudaklı minyon kısa saçlı, guler yüzlü ama modu değişken.
hem uzun bacakli bronz tenli yeşil gözlü dalgalı saçlı mutsuz ateş parçası.

bugün ne varsa eşlik etti öküzgözü ve syrah kupajina.
şöyle gövdeli, böyle tanenli, teruari bu olmalı demeye ne gerek var!

çok fena işte...
her şey ile uyumlu, hep isterik.
kavrulmuş fıstık,
ceviz içi,
mandalina( buzdolobinda biraz beklemiş, dilimleri azıcık kurumuş, dişin temas eder etmez patlayan minik tatlı turuncu hücreler)
portakal,
üzüm,
kıymalı bamya,
lahana sarması,
manti,
trakya eski kaşar,
badem şekeri...

hayaller üstte gerçekler şöyle;
mode1: erkek öğrenci yurdu; kupaj mupaj bizi bozar dandun, yarın sabah eksek, öğleden sonraki derslere mi gitsek?
mode2: beyaz yaka; dostum cabernet sauvignon merlot uyumunu tek geçerim, ara sicaksiz olmaz.
mode3: normal sözlük ( b0ş küme)

her gün yemeklerde bir kadeh kırmızı şarap içmenin 3 büyük faydası vardır:

sindirim sisteminin üst bölümündeki kasların kasılmasını, pilor kasının rahat hareket etmesini ve on iki parmak bağırsağı ve jejunumun kasılmasını sağlayarak sindirimi kolaylaştırır.

düşük alkol içeriği sayesinde nefrit ve sistit gibi idrar yolları enfeksiyonlarına karşı korur.

polifenoller sayesinde kalın bağırsak kaslarının hareketlerini düzenler.

öküzgözü güzeldir

kestane ile çok iyi gidiyor. ciddiyim.

kırmızıya çok yükselmiyorum ama beyaz şarap bi başka ya.

aylardır gin, bira, rakı üçlüsündeyim. bir ara beyaz şarap şüpleteyim bi barda gidip. canım çekti.

gerçi ortam ve eşlikçilerine bağlıdır biliyorum ve tercihim kırmızıdan yana olur ama .. efenim bendeniz daima rakı der. ve susarım..

rose şarabı anlamıyorum. neden var öyle bir şarap. al bir tane kırmızı bir tane beyaz. karıştır al sana rose. ister kırmızı iç ister beyaz istersen rose.

kırmızıyı seçerim her zaman.

ne zaman içsem ishal yapıyor.

öğle vakti kafayı bulduran kırmızı.

şeyhimdir.

kendisinden el almışlığım var.

rahmetli sherlock holmes, sadece yalayarak, şarabın yılını ve nerede üretildiğini falan anlıyordu. nur içinde yatsın...

şaraptan anlamak da insana kendini lord gibi hissettirir eminim. çok karizmatik bir duruş. ben sadece renginden ayırt edebiliyorum mesela.

beyaz sarabin kirmizili muadili olup, elit alkoludur.

ayrica bu elit alkoluyle ilgili bi espri yapiyim. elit alkol-etil alkol. evet.

üzümün kabuklarıyla birlikte fermente edilerek yapılan bir şarap türüdür. genellikle daha yoğun ve zengin bir tat profiline sahiptir. şarap üretiminde kullanılan üzümler, antosiyanin adı verilen bileşenleri içerir, bu da şaraba kırmızı rengini verir. kırmızı şarap, çeşitli tatlar ve aromalar sunabilir, bunlar arasında meyve, baharat, odunsu ve topraksı notalar yer alabilir. şarap, genellikle 12-15°c arasında, bazı türleri ise daha soğuk servis edilebilir. özellikle kırmızı et, peynir ve makarna gibi yemeklerle birlikte tercih edilir.

ciddi ciddi cabernet sauvignon ve merlot uyumu başka. ayrıca cabernet franc da favorilerimden.

yine de en güzeli, ucuz bir şarap alsak deyip cumartesi günü aldığımız cumartesi'dir herhalde.

hiç sevmiyorum artık. böyle hülyalı olmak, şarap içip hüzün basması falan hiç hoşlandığım bir şey değilmiş. yine de eşle dostla güzel.