kışın güneş gözlüğü takan tip

gunes dunyaya daha yakin oldugu icin, isitmasa bile gunes isinlari cok daha parlak ve keskin. o yuzden cok mantikli bir hareket.

eger karlı bir yerde iseniz, karın ışığı yansıtması nedeniyle guneş gözlüğü kullanırsınız. yoksa yeni bir pala olmak için değil. :)

kışın da güneş doğduğu için çok da absürt bir şey yapmayan tiptir.

güneşli bir kış günüyse mecburiyet hisseden tip. ayrıca güneş gözlüğü kışlık kıyafetlerle daha şık oluyor sanki. kışlık bir model tercih edildiği sürece gayet iyidir hojdur.

eriyen kar güneşten yansıyınca bayağı göze etki ediyor.

benim gibi yakışıklı, karizmatik, seksi ve elit bir beyefendi olma ihtimali yüksek olan kişidir.*

gözlerinin rahatsız olma ihtimali yüksek olan birey.

lazer ameliyatı olan şahıslar takar genelde.
çünkü ameliyatla inceltilmiş olan göz korneası yoğun ışına maruz kaldığında göz kendini korumaya alır.
göz bebekleri küçülür ve göz kuru kalmasın diye gözyaşı bezleri sürekli gözyaşı üretir. durmadan ağlarsınız ve hiçbir şey göremezsiniz gözlük takmayınca.

siz gerçekten niye bu kadar kötü kalplisiniz?astigmatım var ve ışığa bakamıyorum. bakın ışık diyorum sadece güneşten bahsetmiyorum. hastane ışıkları, okul ışıkları, avm ışıkları, kafe ışıkları gibi birçok ışık gözümü alıyor, başımı ciddi derecede ağrıtıyor. ayrıca miyopum yani gözlük kullanmak zorundayım. kışın güneş olsa da olmasa da takıyorum hatta hava kapalı olduğunda da takıyorum çünkü gözlerim ağrıyor. ha bir de, yemyeşil gözlerim var ve siz nazar değdirmeyin diye taktığım da oluyor.

hastalık ve zorunluluk dışında görgüsüzlüktür agalar

belki sağlık için belki de keyiften takıyordur.
(bkz: bana ne)
(bkz: sana ne)

ciddi ciddi kışın takılan gözlüğe takık salaklar var ya bi de o köy peyniri kokulu 2. sınıf varoş akıllarıyla medeniyet dersi falan vermeye çalışıyolar allahın danaları biz gündüzleri yazın geceleri kışın yaşıyoruz zannediyolar harbi böyle zannediyolar.

güneşli bir kış günüdür. ayrıca gözü korumak istemek + havalı olmak ( birçok kişiye güneş gözlüğü yakışıyor bence) kötü birşey mi?

güneş gözlüğünün sadece sıcak havalarda yoğun güneş ışınlarından korunmak için takılmadığını bilen tiptir.

güneşe fazla bakamayan, gözünü rahatsız eden veya direkt güneş ışınına alerjisi olan insanlar var. demek ki takmak için fizyolojik bir sebepleri de var.

ayrıca fizyolojik sebebi geçtim, belki de o gün takmak istemiştir kendini öyle iyi hissediyordur, yakıştırmıştır kendisine ve takmıştır. sana ne bundan başkan? insanları çeşitli şekillerde aşağılama eğilimi gösteren başlıklar beni sinirlendiriyor.

bu ülke insanının önündeki en büyük engeller; kendini asla geliştirmemesi, yeniliklere kapalı olması ve elalem ne der korkusunu hem kendisi yaşaması hem de başkalarına yaşatmasıdır.

güneş gözlüğü de bu cehalet bulutu içinde kaybolur gider. anadolu'da gezinin, güneş gözlüğü kullanana rastlamak pek mümkün değildir. erkek kısmı, cepheden aldığı güneşin etkisiyle kaşlarını çatıp gözlerini küçültmek amacıyla büzerek ve bunu yapabilmek için dişleri gösterecek şekilde üst dudağı yukarı doğru çekerek ki bu sırada iri anadolu burnu da tüm haşmetiyle ortaya çıkar, suratta yarı çirkin yarı komik bir ifadeyle gezinir. güneş gözlüğü delikanlıyı bozan bir aksesuardır zira. hem taksalar elalem afedersin ipne bile der.

bu zihniyetin büyük şehirde yaşayan versiyonu, çevresinde güneş gözlüğü takanlar olduğundan bir nebze rahattır bu konuda. yani zorunluluk halinde gözlük takmak delikanlıyı bozmayabilir. ama yalnız zorunluluk halinde! aksi halde elalem artiste bah hele! diyebilir, zaten kendi de onlara artiste bah hele diyerek anlamsızca gıcık olmaktadır. bu zihniyet şortu da yalnız deniz kenarında giyebilmekte, şehirde haşa ipne olmadığı için 40 derecede kot pantolla gezinmektedir.

bu zihniyetin bir adım daha gelişmişi ise güneş gözlüğünü istediği zaman taksa da buna makul bir bahane bulma ihtiyacı hisseden buradaki yazar topluluğudur!

güneş gözlüğü, seni görmek istemiyorum demektir. pisliğinden kaçmak istiyorum demektir. takın boşverin. yaz, kış çantamdan eksik olmaz. hiç yapamadım, kafama takarım. ağzını açana da tükürün. al sana görgü deyin, al sana insanların işine karışmama görgüsü...

şaka bi yana: hastalık harici görgüsüzlük diyen ukala, hastane raporunu alnında mı taşısın insanlar?.. bok püçür insanlara bak ben kışın gözlük takıyorum ama hastayım mı desin? güneşin, dünyaya yaklaştığının delillerini mi sunsun? napsın? hıı?..
yolda gördüğüm adam kim ki ben ona kendimi kanıtlayacakmışım?..
hayrola?..

her neyse, yine bi kaos başlığı... ve tip olduğumuzu öğrendik, darlayıp çıktık.*

tip işte.

neden olmasın dediğim başlık.

tarkan'dan gelsin: kış güneşi.

yıllık ortalama güneşli gün sayısı 365-93= 272 olan bir memlekette bir zahmet kışın da güneş gözlüğü takın ya.