kitap satın almanın okumaktan daha keyifli olması

bayılırım. kitap almak çok zevkli ama okumak zevk vermiyor diyemem. seçerken çok titiz davranıyorsun öyle her kitap okunmuyor alıp da wattpad kitapları da okumazsın yani. sahaflara gidiyorsun yaşanmışlıkları var kitapların hem uygun olur diye aksine daha pahalıya satıyorlar ama olsun seviyorum

ben bayadır kitap almıyorum. kitap yazarlarına ayıp olacak ama ben pdf den işi hallediyorum pratik oluyor. * )

almamak gibi bir ceza verdim kendime önce evdekileri bitirmem gerek. ama bitirmek içinde başlamam gerek. bakalım yeni kitap alırım heralde.

evet kitaplıkta çok güzel duruyorlar. kargosunu açmak ya da yeni yeni eline almak vs hepsi çok güzel şeyler. okumak istediğim şeylerin elimin altında olması, düzende olması ve gözüme hitap etmesi çok hoşuma gidiyor.
kitap satın almak, paramın hepsini kitaplara harcamak istiyorum.
ama yine de okumak daha keyifli bence. o kitabın içinde acaba ne yazıyor diye meraktan çatlıyorum keşke zaman dursa okusam bir anda hepsini diyorum.
yeni aldıklarımı artık aldım diyerek daha da merak ediyorum hatta.
başlığa katılmıyorum kısacası

söz konusu ders kitabıysa biraz da suçluluk duygusunu bastırmak daha iyi hissettiriyor.

her şey çok güzel olacak filminde bar açmak için iki tabure alıp barı yarın açıyoruz repliği gibiyim bazı konularda.

gerçekten de öyle. kitaplığımda okumadığım sadece 1 kitap kalmışken yeniden kitap alışverişi yapma zamanım gelmiş.

bence kitapla ilgili birçok şey keyif verici. okumak da almak da hatta hangi kitaba geçeceğinizi seçmek de keyifli. ben toplu kitap alırım, sonra tadını çıkararak okurum. ancak aldığım kitapları okumadan yenilerini pek almam. ancak iyi bir fırsat yakalarsam indirimden alırım.

yeni bir şey sonuçta, hem belki sonradan okuruz da.

bir işi yapmayı planlamanın, eylemin gerçekleşme olasılığının eylemin kendisinden daha fazla dopamin salınıma sebep olmasındandır.

adı: kitap. yazılış amacı: okunmak için. işlevi: okunması ve anlaşılması halinde size katkıda bulunması. (bu kimlik ve cv daha da uzatılabilir. ama tamamında da 'okunması' özelliğinin kitaptan ayrılamadığı görülür.) tutkunuz ve takıntınız, sadece satın alma noktasındaysa, kitap en son düşünmeniz gereken şeydir. okumaktan başka hiç bir şeye yaramaz çünkü. (ve ancak kitap alıcısı ve sahibine toplumda gösterilen saygı ve ilgiyi görmek için kitap alıyorsanız, belki geçici bir süre başkalarını yanıltmayı başarabilirsiniz; ama inanın uzun ömürlü olmaz. aslında okumadığınız anlaşıldığında sizi olduğunuzdan daha kötü biri olarak değerlendirirler. çünkü onları aldattınız.)
özetle: bırakın başkalarını, kendinizi aldatmayın. bu en kötüsüdür çünkü. aldıklarınızı okusanız bunu öğrenmiş olurdunuz.!

bunun sebebi biraz şuna benziyor. hani 1 ay sonra önemli bir sunumun, sınavın, deadline'ın vardır. o 1 ayı çok iyi yönetmen gerektiğini düşünürsün ve oturur plan yapmaya başlarsın. takvimin renkleriyle oynarsın, günleri saatlere bölersin, öğün zamanlarını bile not alırsın. sonra bi yorgunluk ve huzur çöker, bildiniz mi?
işte, beyniniz o işleri "yaptığınızı" düşündüğü için gelir o rehavet. kimseler boşuna dememiş çok heyecanlandığın bir şey olduğu zaman, daha olmadan, herkese anlatma diye.

#willpower #istenç

ya aldığınız kitapları okuyamayacağınızın farkına varmışsınızdır ya da aldığınız kitapları okumanın sağlayacağı faydanın bir işlevi olmayacağının farkına varmışsınızdır, zaten geriye dopamin bağımlılığı kalıyor.
olay mantıktan bağımsız değil yani. önceleri hepsini okumak için aldığınız kitaplar artık sizi bir sahafa dönüştürmüştür. kitapların değerini örtbas edemeyip, onlara sahip olmaya değer vermeyi seçersiniz ve artık okumayı bırakırsınız. zaten bilim insanı olmadığınız için kitapları dopamin namına okuyordunuz. dopamin yoluna devam eder, sadece alışkanlığınızın şemali birazcık kaymıştır.
alışkanlıklarınızın işlev güncellemelerini yapmazsanız bu türden birkaç bağımlılığınız olacaktır.

unutkanlığımın başında boşvermişliğim geliyormuş farkedeli baya oluyor aslında. o kadar çok umursamıyorum ki kaygılanmam gereken hiç bi şey yokmuş ve çok rahatmışım gibi gözüküyorum biliyorum, biraz öyle de zaten o ayrı. tüm olay üşendiğim için ertelememden ibaret, belki de değildir bilmiyorum. başa sarana ve tekrar aklıma gelene kadar ya pişman oluyorum ya da yine kafa yormamak için başka zamana erteliyorum. neden mi, bi nedeni yok öyle olması gerekiyor daha kolay işime geleni bu diyorum ama içim içimi yiyor. iki yüzlüyüm evet. katlanamadığım noktaysa yakınmaktan çok yorulmuş olduğum.hemen hemen her şeyin dönüm noktası benken bi sik yapmadan aynı yerde sayan da, çabalamayan da benim. suçlu olan, içinde bulunduğum konuma gelmeme sebep olan şeyler değil sanki artık, benim. her neyse keşke demeli miyim emin değilim ama bu kadar umursamaz olmasaydım belki daha iyi olabilirdim daha iyi hissedip daha iyi oldurabilirdim ya da boşversene.

normal olanı değil mi, alışveriş yapıyorsunuz para harcıyorsunuz elbet her daim keyifli olacak..kitapla alakası olmayan durum.

okumadan önce gerek kapak tasarımı gerek tanıtımı yüzünden beklentinizin artmasından kaynaklanan mevzudur. bazı kitaplar okumaya başlanınca sanıldığı kadar ufuk açıcı olmadığını düşündürtebiliyor.

kitapyurdu,idefix,bkm kitap gibi kitap satış sitelerinde gezip ardından amazon ve hepsi burada gibi yerlerden fiyat karşılaştırması yapıp en uygun yerden sepeti oluşturmak ve ardından kargo beklemek muazzam bir zevk. hayata dair yaşama sevinci veren en güzel detaylardan. hele yeni gelen o kitapların kokusu...