kur'an'daki saçma ayetler

ayet değil de kuran niye üçüncü tekil şahısla yazılmış onu çok merak ediyorum. ben yasa koysam kendimden hep 'o' diye mi bahsederdim.

bu konuyu islamiyet kötüdür düzlemine çekmeden bakmak gerektiğini düşünüyorum. çünkü herhangi bir dine mensup olmayan her kişi için herhangi bir kutsal kitapta yer alan bir içerik saçma gelebilir. ki zaten günümüz bakış açısıyla okunduğunda çoğu şey saçma gelebilir.

buna örnek veriyorum tolstoy'un kreutzer sonat adlı eserini okuduğunuzda yer yer tolstoy'un nasıl saçmaladığını düşenebilirsiniz. ama kitabı dönemin şartları altında incelediğinizde yazarın nasıl apaçık sade bir dille günümüzde bile çözülemeyen hususları dile getirdiğini görmek sizi şaşırtabilir.

bu yüzden saçma ayet yoktur, farklı bakış açıları vardır. ve insanlar özgürdür. kendi fikirlerini, davranış kalıplarını başkalarına dayatmadıktan sonra insanlar istediği şeye inanıp onun peşinden gidebilir.

inananların değerlerine saldırmayı, başlık açmak sanan yazar beyanı.
allah ıslah etsin.

yukarıda meryem'e yönelik "ey harun'un kız kardeşi" şeklindeki bir hitabın tarihsel yanlışlık olduğu iddia edilmiş. böyle sanmanızın sebebi yahudi kültürünü bilmiyor oluşunuz aslında.

önce ayeti hatırlayalım:

meryem/28: "ey harun'un kızkardeşi! senin baban kötü bir adam değildi, annen de iffetsiz bir kadın değildi."

öncelikle, buradaki "ey harun'un kız kardeşi" ifadesi, bizzat allah'ın ya da muhammed peygamberin meryem'e yönelttiği bir ifade değil. meryem'in çağdaşlardan alıntılanan bir ifade bu. yukarıdaki ayetin iki ayet öncesini, iki ayet sonrasını okursanız bu cümleyi kuranların iki bin yıl önceki yahudiler olduklarını kolayca görürsünüz. allah da onların bu ifadelerini kuran'da yazarak bizlere bildiriyor. bu yüzden o dönemin yahudi kültürünü, o dönemde böyle bir ifade kalıbı olup olmadığını araştırmadan kuran'da tarihsel hata olduğunu iddia etmek sağlıklı olmaz.

mesela incil'in luka 1. bölümünün 5. ayeti şöyledir:

luka/1/5: yahudiye kralı hirodes zamanında, aviya bölüğünden zekeriya adında bir kâhin vardı. harun soyundan gelen karısının adı ise elizabet’ti.

burada zekeriya'nın kâhin olması ve meryem'in de zekeriya'nın himayesine verilmesi ve halkın meryem'e "harun'un kız kardeşi" kalıbıyla seslenmesi arasında bağlantı var. bunun için kuran'ı tevrat ve incil bağlamında okuyan cumhur erentürk'ün açıklamasını tavsiye edebilirim:

yetmezse bu konuda enis doko'nun da bir cevabı var:


bir de miras ayetlerinde hata olduğu iddiası var. matematik köyünde öğretmenlik yapan ateist hoca bile katılmıyor sizlere ne yazık ki... ismini yazmayacağım şimdi buraya... ama matematikten az çok anlayan herkes kuran'daki hatasız olduğu en net olan ayetlerin miras ayetleri olduğunu bilir. çünkü konu matematiktir ve matematik de nettir. bu yüzden gürkan engin'in basit cevabını paylaşmakla yetineceğim:

diğer dinlere saygısızlık yapılsa sesi çıkmayacak insanlar kendi dinlerine laf edilince buraya toplanmışlar. saygı önemli.

neymiş efendim ayetlerin bir kısmı o güneymiş, bir kısmı bu güneymiş; bir kısmı arap toplumunaymış bir kısmı evrenselmiş; bir kısmı o günün arap toplumunaymış bir kısmı bugünün arap toplumuna değilmiş; bir kısmı bu günün arap toplumunayken bu günün evrensel toplumuna değilmiş; bir kısmı bu günün evrensel toplumuna uyarken o günün toplumuna uymazmış; bir kısmı big bangden bahsederken bir kısmı peygambere akşam oturmaya gelenlerden bahsedermiş vb. vd. insan inanmak isteyince bulunacak bahane çok.

gerçekten acınası bir durum. tam cahillik bir başlık. ilahi bir metin ve sen orada kendince saçma şeyler olduğunu söylüyorsun. burada kuranı kerimi sorgulamadan önce kendini sorgula eminim daha kendinden çıkmadan sınıfta kalacaksın. bir kere senin nasibin yoksa anlayamazsın anlamak için iman gerekir ama sende iman yoksa kuranı kerim saçma tevrat incil mantıklı gelir çünkü onlar değişmiştir tam senin kafana göre. neyse neye saçma dediğinize dikkat edin. müslüman olmanıza gerek yok ama saygı diye bir şey var.

kölelik sisteminin islam'dan önce var olduğunu bilen mahlukatlar islam'ın kölelikten normal bir şekilde aile sistemini oturtmak için böyle bir şeye izin verildiğini anlarlar.anlamak istemeyen insana bin kanıt getirseniz bile o zamanki cahiller gibi bu bir büyüdür/sihirdir veya göz yanılmasıdır diyerek kabul etmemek için bahane uydururlar.peygamber efendimizin birden fazla kadınla evlenmesi onun genelde zor durumda kalmış yani eşi vefat etmiş,cahiliye devri insanlarının tacizlerine,iftiralarına maruz kalmış kadınları himayesi altına almaktır.hepsine adaletli davranmak normal insanlar için imkansız gibi bir durum olduğundan peygamberimizin bu durumunun belki de yanlış anlaşılmaması yani sırf nefasini duyguları için yapıyor denilmemesi için de indirilmiş bir ayet olduğunu düşünüyorum.kaldı ki zaten adaletle davranılmayacağı zamanlarda sizin için uygun görülen bir eşliliktir deniliyor.o zamanlarda da kimin kimle ne yaptığı belirsiz olup o cehalet devrinde yüzlerce kadınla birlikte olup gecelik ilişki yaşamaktansa birden fazla evlilik bir anlamda da bu yüzden daha iyi sayılır.en azından bu iffetsizliklerin babası belli olmayan çocukların durumu azaltılmaya çalışılmış olunur.kölenin orduya kazandırılıp komutan yapıldığı peygamber efendimizin zamanında onun kalbini yarıp bakmış gibi evet işte nefasani arzuları için birden fazla evlilik olur diye anlamak, kur'an-ı kerim'i anlamak istememekten geçer.anlamak isteyen sadece mealini değil tefsirleri de(risaleyi nur külliyatı) ve peygamber efendimizin hayatıyla o zamam ki cahiliye devrini anlatan kitapları da okur.

ahirette g.te girecek başlıklar. dinsizliğinize saygı istiyorsanız dinlere saygı duyun.pislikler.

(evlilik hukukuna) baş kaldırmasından endişe ettiğiniz kadınlara öğüt verin, onları yataklarda yalnız bırakın ve onları dövün. nisa 34’. başlığı eleştiren arkadaşları anlayamıyorum. hiçbir şeye körü körüne inanmamak gerek. bu dediğimi sineye çekmeye çalışmayın söylemek istediğim okuyup araştırmak gerek.

tahrim 1 2 3 4 5 tevbe 30 ayetinde üzeyir, allahın oğludur der ama yahudiler, üzeyir kim bilmez. onlar da tanrının çocuğu olmaz der. maide 116'da hristiyanların isanın annesi meryemin ilahileştirildiği söylenir ama o dönemlerde kadınları aşağı gören hristiyanlar asla böyle birşey yapmazlar. ahzap 37 ahzap 50 51 52 53 enfal 65 66 nisa 3 24 34 kehf suresi 84 ve sonrasında tarih kitaplarında geçmeyen ama muhammete sorulan zulkarneyn anlatılır. dünyaya hükmettiği ve güneşin battığı ve doğduğu yere yolculukları anlatılır. (ancak düz dünyacılar buna inanır) güneş balçık gibi bir şeye batar görür. ama allah güneşin nasıl doğduğunu ve battığını anlatmaz tabi ve neden zulkarneynin güneşin batışını bize anlatır? tabi ki bilgi verilir ama muallaktır. yukarıda yazdığım ayetler dışında birçok saçma ayet var ama insanlar belirli ayetlere takılıp kalıyor. geriye kalan ufak tefek ayetler görünmüyor. mesela kehf suresinde mağarada uyuyan ülkemizde yedi uyurlar olarak bahsedilen kişiler anlatılır. kehf 25 ayeti okursanız mağarada ne kadar kaldıkları hakkında ''onlar mağaralarında üç yüz yıl kaldılar. buna dokuz daha eklediler.'' gibi garip bilgi vardır. mağarada uyuyan kişi sayısı belli değildir. günümüzde genelde yedi denir ama muhammete kaç kişi olduklarını soruyorlar. allahta, kehf suresi 22. ayeti indiriyor. ayet biraz uzun arkadaşlar ama bilgi yok. yazın okuyun göreceksiniz.
bu ayetleri youtube'daki siteler ya da din ile içiçe olmayan insanlara sorarsanız. sitenin, yazılanın yanlış olduğu, anlatılanın aslında farklı olduğu, bizim anlayamayacağımız gibi cevaplar alırsınız. bu yüzden kuranı en doğru şekilde anlamak için tefsirlerini okuyarak ve araştırarak okumalısınız. eski dinleri okuyup, o zamanlardaki insanların düşünce tarzını öğrenirseniz bunun islama ve kurana nasıl aktarıldığını da görürsünüz. kendiniz araştırmayıp başka birine soracaksanız. ilahiyatçı ve fıkıhçılara sorun. onlar arapça bilir ve bunun okulunu okumuşlar. ayetleri yok sayarlarsa ya da bükerlerse dinden çıkacaklarını bilirler.

o kadar şeye değinmiştim sadece iki tanesine cevap gelmiş. olsun.

meryem'lerin karıştırılma meselesinden başlayalım. cevap olarak sunulan yarım saatlik iki video maalesef hayatımdan çalınan 30 dk'dan başka bir işe yaramadı. cevaplardaki en büyük hata isa'nın annesi meryem'in harun'un soyundan geldiği için ona böyle hitap edildiği şeklinde. yahudi kültüründe güya böyleymiş. biz bilmeyebiliriz, normaldir de bunu dönemin hristiyanları ve yahudileri bilmiyor, 9. asrın bizanslı rahipleri bilmiyor ama bir tek hz muhammed biliyor öyle mi? üstelik meryem'in harun'un soyundan gelen tanınmış bir figür olduğunu da yine o dönem muhammed dışında kimse bilmiyor. doyurucu açıklama olmamasını geçtim zaten verilen cevap doğru da değil zira isa'nın annesi meryem'in harun'la hiç bir soy bağı yok. aksine davud ailesinden gelmektedir. (the gospel of the birth of mary, 1:1-2) hadi herşeyi geçtim, "apaçık" olması gereken bir ayetin bu kadar kafa karıştırıcı olması neden? allah, insanların bu ayette bir hata olduğunu düşüneceğini göremiyor mu? mesela ben bu kitabın editörü olsaydım "harun'un kız kardeşi" ifadesini oraya koymazdım. ne gerek var? illa gereksiz bir bilgi eklemem gerekiyorsa da harun'u değil musa'yı koyardım. birazcık tarih bilgim iyiyse davud'u koyardım. ayet sorunlu, bu açıklamalar hatalı.

miras ayetlerine gelince, o videoyu daha önce de yolladılar. benim anlamadığım şey şu: siz kendi yolladığınız videoyu izliyor musunuz? zira videoda hiçbir cevap verilmediği gibi var olan hatayı daha da derinleştiriyor. dağıtılacak oran 1'den büyük çıkınca oran orantı yaparak miras dağıtmak nedir yahu? şaka mı yapıyorsunuz, dalga mı geçiyorsunuz? mesela daha ilk örnekten falso. ne diyor, anne 60 binlik mirastan 20 bin alacaktı. niçin? çünkü kuran 1/3 demiş. peki hocamız napıyor, hesap tutmayınca oran-orantı ile pay ve payı birbirine eşitliyor. sonra miras tekrar dağıtılıyor ve anne 15 bin alıyor. bu durumda anne 1/4 almış oluyor. e hani kuran 1/3 demiyor muydu? apaçık kuran'da yazan oranı değiştirip sorunu çözdük demek nasıl bir kafanın ürünüdür anlamıyorum. allah yasası değil mi bu? değiştirilemez olan hani? şeriatta çareler tükenmiyormuş demek ki* bir de kuran'daki en hatasız ayetler miras ayetleridir demiş. yani bir miktar hatalı ayetler olduğunu itiraf etmek gibi bir şey bu. hem en hatasızı buysa, hatalı olanları düşünmek bile istemiyorum.

kafasozluk.com/entry/855654

yukarıda dediğim gibi; meryem'le muhatap olan insanlar için meryem zekeriya'nın himayesinde büyüyen bir kız çocuğu. bu insanların gözünde meryem "harun'un kız kardeşi" ve bu sebeple bu insanlar meryem'e böyle seslenmişler ve allah da bu sahneyi bizlere böyle aktarmış. aynı ifade incil'de zekeriya'nın karısı için de kullanılıyor zaten, sorun ne?

örneğin, halkın cumhurbaşkanı erdoğan'a "ey fatih sultan mehmet'in kardeşi, bu politikalar sana yakışıyor mu?" dediklerini varsayalım. bu olaydan iki bin yıl sonra yeni bir vahiy geldiğini düşünelim. gelen vahiyde de halkın bu ifadesine aynen yer verilmiş olsun. ne yapacaksınız? recep tayyip erdoğan'ın aslında gürcü asıllı olduğunu, padişahlarla soy bağı olmadığını iddia edip gelen vahyi inkar mı edecektiniz? bu mantıklı mı?

miras ayetleri konusunda hala matematiksel hata olduğunu iddia eden kişi de matematik bilmiyordur. daha ne diyeyim. matematik köyünde gidip ders verebilirsin çok biliyorsan. orada seninle hemfikir olmayan ateist matematikçiler bulacaksın ama hazırlıklı ol.

herkes bu yaşamı kendi seçtiği şekilde anlamlandırır. bazılarımızın kutsalları vardır, bazılarımızın yoktur. kutsalların eleştirisi mümkündür ama bunun o kutsala inan insanları bir yalanın parçası olduğuna zorbaca ikna etmeye çalışmak farklıdır. kimse kendi bilincinin peygamberi değildir, sizin gördüğünüz karanlık başkalarının aydınlığı olabilir. aydınlanmanızı kendinize saklayın.

bolca vardır. hatta en basiti yalnız kadınlara asla seslenmemesidir. erkeklere seslenir. kadınlara sesleniyorsa bile mutlaka erkekler hakkında konuşur. yazan erkek olunca tabii. haliyle.

(bkz: mesela yani)

kutsal kitaplara laf atmaktan kaçırınırım dediğim başlık.

sizdeki beyni kuşa taksak ters uçar.
ayrıca:
(bkz: ne salak salak başlıklar bunlar ya)