21.
mutlu olmak gel beni bul.
devamını gör...
22.
01.02.24-29.02.24 tarihleri arasında bir gün bile gerçekleştirmeyeceğime ilişkin aldığım kuvvetli negatif enerjiye misliyle karşılık vermeyi planladığım faaliyet.
şubat ayında mutlu olanlar benimle muhatap olmasın.
o kadar düşük bir mood ile geçireceğim ki, sağ salim içinden çıkarsam eğer diye adak mı adasam diye düşünüyorum.
şimdiden kessem mi kend.... öhöm.
şubat ayında mutlu olanlar benimle muhatap olmasın.
o kadar düşük bir mood ile geçireceğim ki, sağ salim içinden çıkarsam eğer diye adak mı adasam diye düşünüyorum.
şimdiden kessem mi kend.... öhöm.
devamını gör...
23.
mutlu olmak; bir kere salt tanımı olmayan bir olgudur mutluluk. değişken olması size aslında var olmadığını anlatmaya yeter ama öğretilenler yüzünden bununla yüzleşmek istemez insan.
o zaman, ilk önce şunu sormalıyım size, mutlulugun sizce en doğru tanımı nedir? bir duygu mu? bir olgu mu? olay mı? bir insan mı? haz mı? isteklerinin gerçekleşmesi mi? hangisi mutluluk. onu nasıl tanımlamamız nasıl şekillendirmemiz gerekiyor. hangi şartların onu sağladığına inanıyorsunuz? yada inandırılıyorsunuz?
peki insanoğlu her daim mutlu mu olmalı? olamaz ki, çünkü tanımı yok. hep başka duyguları “mutluluk” altında tanımlıyor insanlar çünkü
acı olmadan mutlulugun karşılığı var mı? aslında acı duymadıgınız bır anın tanımı olabılır mı bu mutluluk? şöyle düşünün, tedavısız acılar içindesiniz, bedenınızın her yeri ağrıyor. ne uyuyabılıyorsunuz, ne de dusunebılıyorsunuz. ve acılarınız bır saatlıgıne sızden alınıyor. mutlu olur muydunuz? kesınlıkle evet. o zaman mutluluk acının olmaması hali mi? hayır.
pekı ya mutluluk size tanımlanmış halde sunuluyorsa? belli şartlarla sınırlı tanımlanıyorsa? o zaman, her şartı karşılandığında bile insan neden depresif olabılıyor tanımın aksine? neden kendısıne umut aşılayamıyor gereklı herşeyi varken? demek ki bu da mutluluk değil. o güzel çanta, o seyahat, büyük bir evler. o süper lüks araba? oldun mu mutlu? ne kadar sürdü mutlulugun? sıkıldıgında ne hıssettın. hala mutlu mısun yoksa baska bir mutluluk tanımının pesıne dustun mu coktan? buldum, o zaman
para =mutluluk deriz. mutlu olmak şimdi de para ile aynı anlamda oldu yukarıda acı olmayışıyla denk olması gibi. demekki bu da değil. daha örnek verebilirim. uzadıkça uzar, okuyam biri bana “hadi ordan” der.
işte tam da bu sebepten, mutluluk insan hayatının olmazsa olmazı değildir, mutluluk size olumlu duygular yaşatan anların yanında gelir. gelip geçer ama asla yer etmez. anılar mutludur dıyebılırsınız, anılar da mutlu degıldır yarattıgı ana duyguya özlemdir. huzurlu hıssetmenın, güvende olmanın, gelecek kaygısı duymamanın, sağlıklı olmanın gibi, başka başka duyguların bir başlık altında tanımlanmasıdır sadece. o duygu değildir.
salt mutluluk o yüzden varolmaz size anlatılanlar gibi. mutluluk yancıdır. başarmayı hissedersiniz, kavuşmayı hissedersiniz, sahip olmayı hissedersiniz hatta bir cani iseniz öldürmeyi bile hissedersiniz. hepsi sizi mutlu ettiğine inanırsınız
ama sizi mutlu eden olayın tanımı gerçekte farklıdır. siz isimlendiremediklerinizi bu başlıkta toplarsınız.
“mutlu olmak bir seçimdir” diyorlar ya, bu bir seçimde değildir. kendinizi, kapasitenizi, çevrenizi değiştirmedikçe mutlulugu seçtim diyemezsiniz. o dediğiniz gayret ve emekle olur. kendınıze uyan bir dünya yaratabılırsınız ancak. size kötü hıssettıren herşeye bahanesiz son vererek yapabılırsınız. her değişim de sancılı ve acılı olur. yine de aklınızda bulunsun mutluluk, acı madalyonunun arka yüzüdür.
o zaman, ilk önce şunu sormalıyım size, mutlulugun sizce en doğru tanımı nedir? bir duygu mu? bir olgu mu? olay mı? bir insan mı? haz mı? isteklerinin gerçekleşmesi mi? hangisi mutluluk. onu nasıl tanımlamamız nasıl şekillendirmemiz gerekiyor. hangi şartların onu sağladığına inanıyorsunuz? yada inandırılıyorsunuz?
peki insanoğlu her daim mutlu mu olmalı? olamaz ki, çünkü tanımı yok. hep başka duyguları “mutluluk” altında tanımlıyor insanlar çünkü
acı olmadan mutlulugun karşılığı var mı? aslında acı duymadıgınız bır anın tanımı olabılır mı bu mutluluk? şöyle düşünün, tedavısız acılar içindesiniz, bedenınızın her yeri ağrıyor. ne uyuyabılıyorsunuz, ne de dusunebılıyorsunuz. ve acılarınız bır saatlıgıne sızden alınıyor. mutlu olur muydunuz? kesınlıkle evet. o zaman mutluluk acının olmaması hali mi? hayır.
pekı ya mutluluk size tanımlanmış halde sunuluyorsa? belli şartlarla sınırlı tanımlanıyorsa? o zaman, her şartı karşılandığında bile insan neden depresif olabılıyor tanımın aksine? neden kendısıne umut aşılayamıyor gereklı herşeyi varken? demek ki bu da mutluluk değil. o güzel çanta, o seyahat, büyük bir evler. o süper lüks araba? oldun mu mutlu? ne kadar sürdü mutlulugun? sıkıldıgında ne hıssettın. hala mutlu mısun yoksa baska bir mutluluk tanımının pesıne dustun mu coktan? buldum, o zaman
para =mutluluk deriz. mutlu olmak şimdi de para ile aynı anlamda oldu yukarıda acı olmayışıyla denk olması gibi. demekki bu da değil. daha örnek verebilirim. uzadıkça uzar, okuyam biri bana “hadi ordan” der.
işte tam da bu sebepten, mutluluk insan hayatının olmazsa olmazı değildir, mutluluk size olumlu duygular yaşatan anların yanında gelir. gelip geçer ama asla yer etmez. anılar mutludur dıyebılırsınız, anılar da mutlu degıldır yarattıgı ana duyguya özlemdir. huzurlu hıssetmenın, güvende olmanın, gelecek kaygısı duymamanın, sağlıklı olmanın gibi, başka başka duyguların bir başlık altında tanımlanmasıdır sadece. o duygu değildir.
salt mutluluk o yüzden varolmaz size anlatılanlar gibi. mutluluk yancıdır. başarmayı hissedersiniz, kavuşmayı hissedersiniz, sahip olmayı hissedersiniz hatta bir cani iseniz öldürmeyi bile hissedersiniz. hepsi sizi mutlu ettiğine inanırsınız
ama sizi mutlu eden olayın tanımı gerçekte farklıdır. siz isimlendiremediklerinizi bu başlıkta toplarsınız.
“mutlu olmak bir seçimdir” diyorlar ya, bu bir seçimde değildir. kendinizi, kapasitenizi, çevrenizi değiştirmedikçe mutlulugu seçtim diyemezsiniz. o dediğiniz gayret ve emekle olur. kendınıze uyan bir dünya yaratabılırsınız ancak. size kötü hıssettıren herşeye bahanesiz son vererek yapabılırsınız. her değişim de sancılı ve acılı olur. yine de aklınızda bulunsun mutluluk, acı madalyonunun arka yüzüdür.
devamını gör...
24.
mutlu olmak için şu anda sahip olduğunuz ve hayati öneme sahip bir şeyin olmadığını düşünün mesela. insan bazı şeylerin varlığına alışınca onları sıradan buluyor ama onlar olmasaydı ne durumda olacağını düşünemiyor.
devamını gör...
25.
26.
zordur derler kötü günler görmeden
devamını gör...
27.
bu dünyada zor olan.
devamını gör...
28.
çoğunluğun aksine ufacık şeylerden bile mutlu olabiliyorum. belki yaradılış meselesi belki de zamanında fazlasıyla üzüldüm diye.
devamını gör...
29.
kişinin dünyasına giren insanın, hayal ettiği gibi biri olmasıyla erişilen ve büyük ihtimalle daimi olmasına vesile olacak olan güzel duygular bütünüdür.
devamını gör...
30.
bu aralar cok ihtiyacım olan sey..
devamını gör...
31.
bazı fesat yaradılışta kendi hayatından memnun olmayanları fena kıskandıran bir haldir.
devamını gör...
32.
bazen biriyle çoğu zaman da kendi kendime sık sık başıma gelen, hızla gidip tekrar ve tekrar geri gelen şahane his.
bir çiçek ya da bir böcek, bir rüzgar ya da kırmızı bir bulut, bir sohbet ya da sıcacık bir kucaklaşma, bir parça çikolata ya da kızarmış ekmek kokusu... bazen birinin gelişi, bazen birinin gidişi.
mesela bugün biri gitti... az sonra bir bira açıcam ve diycem ki; işte mutluluk bu!..
bir çiçek ya da bir böcek, bir rüzgar ya da kırmızı bir bulut, bir sohbet ya da sıcacık bir kucaklaşma, bir parça çikolata ya da kızarmış ekmek kokusu... bazen birinin gelişi, bazen birinin gidişi.
mesela bugün biri gitti... az sonra bir bira açıcam ve diycem ki; işte mutluluk bu!..
devamını gör...
33.
huzurlu olmakla karistiriliyor galiba bu. mutluluk gelip gecici bir sey. uni kazandin mutlu oldun, hediye aldin mutlu oldun, sevgilini gordun mutlu oldun. geldi gecti. bir anlik hormonal bir sey. boyle de olmasi gerekiyor.
yani surekli mutluluk arayanlar ya bir dopamin dongusunun icinde cirpinip duruyorlar ya da aradiklari sey aslinda kafa rahatligi, ruh rahatligi, yani huzur. bu memlekette huzur da yok mutluluk da orasi ayri tabii.
bak simdi haberlerde gordum. antidepresan kullanim orani yine artmis. artar tabii. dur daha neler neler olacak.
yani surekli mutluluk arayanlar ya bir dopamin dongusunun icinde cirpinip duruyorlar ya da aradiklari sey aslinda kafa rahatligi, ruh rahatligi, yani huzur. bu memlekette huzur da yok mutluluk da orasi ayri tabii.
bak simdi haberlerde gordum. antidepresan kullanim orani yine artmis. artar tabii. dur daha neler neler olacak.
devamını gör...
34.
herkesin peşinden koşup durduğu, benimse "kendime kadar be amaaan" deyip de ufak şeylerde arayışımı tamamladığım şeydir mutluluk, mutlu olmak. istediğiniz her şeyin olacağı yok sonuçta, zaten hepsi olsa yine mutlu olmayacaksınız. kendinize dertler problemler üretip duracaksınız. bunu genç yaşta keşfetmiş olduğuma apayrı mutlu oldum hatta. bakın, nasıl da mutluyum ama?
devamını gör...
35.
36.
içilen kahvenin lezzetli olması,
parlayan güneş,
sevgiliyi zorbalamak,
zombi nine şakası,
protein tozlu pankek,
okuduğum kitabın güzel çıkması,
kibar insanlar,
gofrik yemek,
şakalar yapmak
beni mutlu eden bazı günlük aktiviteler
parlayan güneş,
sevgiliyi zorbalamak,
zombi nine şakası,
protein tozlu pankek,
okuduğum kitabın güzel çıkması,
kibar insanlar,
gofrik yemek,
şakalar yapmak
beni mutlu eden bazı günlük aktiviteler
devamını gör...
37.
kalbinin kalbine değdiği kişi ile muhabbet etmektir.
devamını gör...
38.
mutlu olmak: normal sözlük ahalisinin (daha çok ergenlerin) ortak takıntısı.
önce halinize bir kere şükredin.
sonra bir ara ne yapmanız gerektiğini yazarım.
önce halinize bir kere şükredin.
sonra bir ara ne yapmanız gerektiğini yazarım.
devamını gör...
39.
mutlu oak yok da idare etmek var diyelim.
devamını gör...
40.
dört tarafı hüzün dolu bu coğrafyada zor olandır.
devamını gör...