normal sözlük yazarlarının karalama defteri
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
240
241
242
243
244
245
246
247
248
249
250
251
252
253
254
255
256
257
258
259
260
261
262
263
264
başlık "makedonyalı" tarafından 08.11.2020 16:43 tarihinde açılmıştır.
2321.
ne gerek var
söylesene
bu gereklilik kipine
gerek yok abicim
hiç gerek yok
lüzumu hiç yok
olmamalı yani
yokluğu gerekli
ki
kaybolalım
tüküreyim dayanak noktasına
ooo neler söylüyon sen
dayanaksız olur mu
tezin çürür maazallah
o vakit dayanmayım ben bişeye
hem yoruldum
oturayım şurda
biraz dinlendim mi
bişeyciğim kalmaz
hem nere gittiğimi de bilmiyom
sen peki
sen biliyon mu
görüyoz atıp tutuyon
yok şöyle yok böyle
vir vir vir
başımızın etini yedin
biz bişey dedik mi
bak sinirlendim yine
tansiyonum çıkacak şimdi
konuşsana lan
dilini mi yuttun
şey
ne şey
biz kendi kendimize var olamıyoruz
olmalı bir dayanağımız
mecburuz yani
hem böylesi kolay
neyse dayanın madem
benim yolum uzun
arada uğrarım
bi dahakine
çay may bişey ver...
söylesene
bu gereklilik kipine
gerek yok abicim
hiç gerek yok
lüzumu hiç yok
olmamalı yani
yokluğu gerekli
ki
kaybolalım
tüküreyim dayanak noktasına
ooo neler söylüyon sen
dayanaksız olur mu
tezin çürür maazallah
o vakit dayanmayım ben bişeye
hem yoruldum
oturayım şurda
biraz dinlendim mi
bişeyciğim kalmaz
hem nere gittiğimi de bilmiyom
sen peki
sen biliyon mu
görüyoz atıp tutuyon
yok şöyle yok böyle
vir vir vir
başımızın etini yedin
biz bişey dedik mi
bak sinirlendim yine
tansiyonum çıkacak şimdi
konuşsana lan
dilini mi yuttun
şey
ne şey
biz kendi kendimize var olamıyoruz
olmalı bir dayanağımız
mecburuz yani
hem böylesi kolay
neyse dayanın madem
benim yolum uzun
arada uğrarım
bi dahakine
çay may bişey ver...
devamını gör...
2322.
dün 18 nisan ulusal nude gönderme günüymüş sözlük, şimdi denk geldim bir yazıda...
kimse de arayıp kutlamadı bak, çok ayıp ettiler
kimse de arayıp kutlamadı bak, çok ayıp ettiler
devamını gör...
2323.
kendimi kullanılmış, dışlanmış, umursanmamış gibi hissediyorum.
olum neyim lan ben? öyle iki günde bir değiştirdiğin çorap mıyım?
o kadar mı önemsizim?
hoşlanmıyorum bazı şeylerden.
olum neyim lan ben? öyle iki günde bir değiştirdiğin çorap mıyım?
o kadar mı önemsizim?
hoşlanmıyorum bazı şeylerden.
devamını gör...
2324.
erken yatınca iyi uyuyorum lakin sabah uykusuz hissediyorum kendimi. geç yatınca iyi uyuyamıyorum ama sabah bir sıkıntı yaşamıyorum.
bilin istedim.
bilin istedim.
devamını gör...
2325.
ağır işsizim. hani fiilen, ruhen ve madden. önceden de işsizdim de fiilen değildim. şimdi o da olunca statüm bir başka oldu. insanoğlu adaptasyonu yüksek bir varlık. (bkz: evrim). dolayısıyla benim bu ağır işsiz statüme en hızlı ve en efektif biçimde adapte olacağıma şüphe yok. peki nasıl olacak bu. bir insan ağır işsiz olunca ne yapar? kendine iş yaratır pek ala. mesele işte ne iş yaratacağımda.
hani öyle bir iş yaratmalıyım ki. hem ağır işsiz statüm bozulmasın ama hem de işim olsun.
zor bir durum.
hani öyle bir iş yaratmalıyım ki. hem ağır işsiz statüm bozulmasın ama hem de işim olsun.
zor bir durum.
devamını gör...
2326.
şimdi nerden başlasam bilemedim ama seçtim konuyu.
böyle nasıl desem kalbimizde birilerini sevme bölümü vardır ya o bölümde de hücreler vardır diyelim, sevgi hücreleri. sevgi hücrelerimin her zerresi kırıldı keşke sadece kırılmakla kalsaydı en azından tamir edilirdi. çöpe atıldı sonra geldi çöpçüler çöp konteynerinden aldılar kocaman arabaya attılar, hiç düşünmeden öyle fütursuzca. sonra diğer çöplerin olduğu yere savurdular, artık sen de bunlar gibisin dermişçesine.
"bunlar gibi." nasıl tabir ama bu? kullanılmış, işi bitmiş, çürümeye daha hızlı başlamış, hiçbir değeri olmayan türden.!
dilin kemiği yoktur, o zaman herkes dediğine dikkat etmeli. diline mukayyet olamıyorsan o beynin ne işe yarıyor merak ediyorum.
herkes farklı, azcık dikkat etsek ne olur ki?sana birilerini üzme hakkını kim verdi ki bilemiyorum.
zoruma gidiyor en çok da şu sevgim lime lime edilip hiç ediyor beni işte bu fena.
sevdim, diye diye nasıl başardın çürütmeyi pes cidden pes! bu sevgi değil ki.
inanmadan, güvenmeden sevmek gerçek sevgi değil bunu senden önce öğrendim ama sen kadar da inanmadığım, güvenmediğim kişiye zarar vermedim ama ne oldu biliyor musun unuttum onu. hiç umrumda olmadı, şimdi ben senin için böyle olacağım öyle mi? biliyor musun benimki kadar acımasız olamaz, sen beni hayat boyu telafisi olmayan durumlara attın.
sen kendin dahil beni kandırdın, sevgimi bir saçmalık uğruna duvarlara çarptın, seni gerçekten sevdim. yazık...
keşke seni hiç tanımamış olsaydım...
sözümü tutacağım, sevgimin bu kadar canını yakan senin için gereken kararı verdim.
şu sözünü de hiç unutmadım :"bir çocuğun iğrenç düşüncelerine teslim olmuşum..."
bu hikayede çocukça olan bendim belki ama iğrenç olan sendin...
böyle nasıl desem kalbimizde birilerini sevme bölümü vardır ya o bölümde de hücreler vardır diyelim, sevgi hücreleri. sevgi hücrelerimin her zerresi kırıldı keşke sadece kırılmakla kalsaydı en azından tamir edilirdi. çöpe atıldı sonra geldi çöpçüler çöp konteynerinden aldılar kocaman arabaya attılar, hiç düşünmeden öyle fütursuzca. sonra diğer çöplerin olduğu yere savurdular, artık sen de bunlar gibisin dermişçesine.
"bunlar gibi." nasıl tabir ama bu? kullanılmış, işi bitmiş, çürümeye daha hızlı başlamış, hiçbir değeri olmayan türden.!
dilin kemiği yoktur, o zaman herkes dediğine dikkat etmeli. diline mukayyet olamıyorsan o beynin ne işe yarıyor merak ediyorum.
herkes farklı, azcık dikkat etsek ne olur ki?sana birilerini üzme hakkını kim verdi ki bilemiyorum.
zoruma gidiyor en çok da şu sevgim lime lime edilip hiç ediyor beni işte bu fena.
sevdim, diye diye nasıl başardın çürütmeyi pes cidden pes! bu sevgi değil ki.
inanmadan, güvenmeden sevmek gerçek sevgi değil bunu senden önce öğrendim ama sen kadar da inanmadığım, güvenmediğim kişiye zarar vermedim ama ne oldu biliyor musun unuttum onu. hiç umrumda olmadı, şimdi ben senin için böyle olacağım öyle mi? biliyor musun benimki kadar acımasız olamaz, sen beni hayat boyu telafisi olmayan durumlara attın.
sen kendin dahil beni kandırdın, sevgimi bir saçmalık uğruna duvarlara çarptın, seni gerçekten sevdim. yazık...
keşke seni hiç tanımamış olsaydım...
sözümü tutacağım, sevgimin bu kadar canını yakan senin için gereken kararı verdim.
şu sözünü de hiç unutmadım :"bir çocuğun iğrenç düşüncelerine teslim olmuşum..."
bu hikayede çocukça olan bendim belki ama iğrenç olan sendin...
devamını gör...
2327.
şimdi asıl konuya gelecek olursak
bu saatte konu bile sana geliyor
sen gelmiyorsun…
bu saatte konu bile sana geliyor
sen gelmiyorsun…
devamını gör...
2328.
daha küçük yaşlarda henüz hayatımızda olmak istedigimiz yer ve olmak istediğimiz kişi konusunda daha rahat karar verebiliyorken yaş ilerledikce şartlarin değişmesi ve etkileyen birçok faktörün olması aynı zamanda sorumlu olduğumuzu düşündüğümüz kişilerin artması dahilinde gelecege dair planlamaların yapılmasının belirsizliklerle dolması ve bu kadar zorlaşması yormaya başladi.
kendimi buldum mu ondan da tam olarak emin değilim ."ben"i alıyorum önüme.sonra düşünüyorum.çok değişmiş buyumus çok şey başarmış şimdiye kadar ki mücadelesinde güzel yerlere gelmiş eklemiş çıkarmış olgunlasmis.lakin hala bir eksiklik var hala tam olarak "ben" değil gibi. ya yanlış bir açıdan değerlendiriyorum diye düşünüyorum ya da sormam gereken sorular yanlış bilmiyorum,bilemiyorum.
süreç devam ettikçe sorular artıyor şartlar zorlaşıyor gibi.ipin ucunu bir yerden tutmam gerekiyor da sonrası gelecekmiş gibi.ama nereden tutmalı nereden bakmalı ve nereden başlamalı insan.en iyi anladığım şey ilk yapmam gerekenin "ben"i iyi tanımam olmasi.sorun da burda başlıyor anladığım kadarıyla çünkü ben henüz "ben"i o kadar iyi tanımıyorum.
"nerede olmak istediğine çok fazla kafa yorarsan, bulunduğun yerin tadını çıkarmayı unutursun." diye bir replik var güzel bir filmde geçen.
sanırım ne olmak istediğimize çok kafa yormamaliyiz bu kadar sıfat eklememeliyiz belki de ben soyleyim ben böyleyim diye.aksine ne olduğumuza kim oldugumuza dair en saf haline ulasma amacıyla kafa yoralim ki gerçek biz içimizden dolup taşsın ve aynı zamanda yolunu bulabilsin nasılsa hayatta kontrolümüz dışında gerçekleşen bircok şey mevcut,elimizde değil bazı şeyler.
kendimizi keşfetmenin keyfini çıkaralım biz, bir bakmisiz olmuşuz bir bakmisiz gelmişiz olmamız gereken yere.
kendimi buldum mu ondan da tam olarak emin değilim ."ben"i alıyorum önüme.sonra düşünüyorum.çok değişmiş buyumus çok şey başarmış şimdiye kadar ki mücadelesinde güzel yerlere gelmiş eklemiş çıkarmış olgunlasmis.lakin hala bir eksiklik var hala tam olarak "ben" değil gibi. ya yanlış bir açıdan değerlendiriyorum diye düşünüyorum ya da sormam gereken sorular yanlış bilmiyorum,bilemiyorum.
süreç devam ettikçe sorular artıyor şartlar zorlaşıyor gibi.ipin ucunu bir yerden tutmam gerekiyor da sonrası gelecekmiş gibi.ama nereden tutmalı nereden bakmalı ve nereden başlamalı insan.en iyi anladığım şey ilk yapmam gerekenin "ben"i iyi tanımam olmasi.sorun da burda başlıyor anladığım kadarıyla çünkü ben henüz "ben"i o kadar iyi tanımıyorum.
"nerede olmak istediğine çok fazla kafa yorarsan, bulunduğun yerin tadını çıkarmayı unutursun." diye bir replik var güzel bir filmde geçen.
sanırım ne olmak istediğimize çok kafa yormamaliyiz bu kadar sıfat eklememeliyiz belki de ben soyleyim ben böyleyim diye.aksine ne olduğumuza kim oldugumuza dair en saf haline ulasma amacıyla kafa yoralim ki gerçek biz içimizden dolup taşsın ve aynı zamanda yolunu bulabilsin nasılsa hayatta kontrolümüz dışında gerçekleşen bircok şey mevcut,elimizde değil bazı şeyler.
kendimizi keşfetmenin keyfini çıkaralım biz, bir bakmisiz olmuşuz bir bakmisiz gelmişiz olmamız gereken yere.
devamını gör...
2329.
" bu dünya soğuk.
rüzgâr genelde ters yöne eser.
limon ağaçları kurur.
bahaneler hep hazır.
güzel günler çabuk geçer.
içimiz hep bir hoşçakal ülkesi. "
rüzgâr genelde ters yöne eser.
limon ağaçları kurur.
bahaneler hep hazır.
güzel günler çabuk geçer.
içimiz hep bir hoşçakal ülkesi. "
devamını gör...
2330.
kalbim bomboş, donmuş buzdan bir maddeydi sanki, birgün birini sevecek olursam kalbimin erimesinden korkuyordum.
devamını gör...
2331.
buzdan yaprakların sevgilim, gençliğim bir çiçek misali soluyor.
devamını gör...
2332.
çiçek, herkes bir çiçeğe benzer ama hangi çiçeğe?
"lotus çiçeği"
namı değer bataklık çiçeği. bu güzel şeyi sırf bataklıkta diye çirkin diyiliyor. bazen batklığa da batsan güzelsindir. sadece görmelerini istiyosun bi kişi o bataklıkta seni görsün ve beğensin, değer versin...
"lotus çiçeği"
namı değer bataklık çiçeği. bu güzel şeyi sırf bataklıkta diye çirkin diyiliyor. bazen batklığa da batsan güzelsindir. sadece görmelerini istiyosun bi kişi o bataklıkta seni görsün ve beğensin, değer versin...
devamını gör...
2333.
ne diyordum. takkesini önüne koyan ve çirkin çoraplı adam. işin aslı çoraplarının çirkin olup olmadığını bilmiyorum. belki de umuyorum, yani bu yeni karakterim o geçmişte kalan ve güzel çorapları olan adam gibi beni üzmesin diye. hüzünlü.
zira bu da üzerse bütün çoraplara karşı mesafeli durmam gerekecek. belki mesafeli duramam ve bu sefer de normal çorapları olan bir adama doğru yelken açmak isterim. kanatlanırım falan. normal çorap ne ki? siyah mı? hani ucuz süpermarketlerde yarısından az fiyata satılan çoraplar mı? karar verdim bundan sonra bir erkeğe çoraplarından bakmaya başlayacağım. bu durumda kesinlikle kışın tanışmam gerekiyor ve özellikle ayakkabılarını çıkaracakları bir ortamda olmam gerekiyor. o zaman takkesini önüne koyan çirkin çoraplı karakterimi henüz dışarı çıkarmak için erken. belki bahar geçip, yaz kavurup, güneş yorulduğunda onunla karşı karşıya gelmem gerekiyor.
belki işte rüzgar sararmış yaprakları kilit taşlarının üzerine dökerken, bu kar yağmasını beklediğimiz ama bir türlü kar yağmayan şehirde, masa başında oturup, bilgisayarımı açıp, klavyenin akışına bıraktığımda takkesini önüne koyan adama yazabilirim. bana lütfen çoraplarının fotoğrafını atabilir misin? düşününce çok heyecan verici. evet bunu yapacağım.
zira bu da üzerse bütün çoraplara karşı mesafeli durmam gerekecek. belki mesafeli duramam ve bu sefer de normal çorapları olan bir adama doğru yelken açmak isterim. kanatlanırım falan. normal çorap ne ki? siyah mı? hani ucuz süpermarketlerde yarısından az fiyata satılan çoraplar mı? karar verdim bundan sonra bir erkeğe çoraplarından bakmaya başlayacağım. bu durumda kesinlikle kışın tanışmam gerekiyor ve özellikle ayakkabılarını çıkaracakları bir ortamda olmam gerekiyor. o zaman takkesini önüne koyan çirkin çoraplı karakterimi henüz dışarı çıkarmak için erken. belki bahar geçip, yaz kavurup, güneş yorulduğunda onunla karşı karşıya gelmem gerekiyor.
belki işte rüzgar sararmış yaprakları kilit taşlarının üzerine dökerken, bu kar yağmasını beklediğimiz ama bir türlü kar yağmayan şehirde, masa başında oturup, bilgisayarımı açıp, klavyenin akışına bıraktığımda takkesini önüne koyan adama yazabilirim. bana lütfen çoraplarının fotoğrafını atabilir misin? düşününce çok heyecan verici. evet bunu yapacağım.
devamını gör...
2334.
gecenin ikisinde karalayacak bir şey mi bıraktılar be kardeşim.
devamını gör...
2335.
yaptığın secimlerden ya da kaderinden midir artık bilemiyorum, yıllarca ozlemini duyduğun, benim de olsun, ben de bir kez tecrübe edeyim dediğin şey sana layık görülmediyse ruhundaki bazı eksikleri istesen de kapatamiyorsun. hak nasip etmediyse ne yapsan nafile. ilk zamanlar kafanın içinde her konuyu döndürüp dolastirip o eksikliğe getiyorsun. havadan sudan mevzular hakkında düşünürken falan birdenbire nasıl olduğunu anlamadan şöyle ince bir yer sızlıyor. sonra hep aynı muhabbet. "tevekkül ile kabul edebilme noktasına gelebildim mi ? geldim galiba.aa, evet. doğru ya, o faslı geçtik.tamam boşver düşünme şimdi öyle şeyleri." diyerek yine bilincin arka odalarına gönderiyorsun.
şükür bu kıvama gelebildigime. ya akıllanmasaydım? insan bazı şeylerin kendisine nasip edilmediğine, deneme yanılma geçirmeden ikna olmalı. yoksa sonrası hep hayalkırıklığı. ne güzel bir duadır;
tanrım, bana değiştirebileceğim şeyleri değiştirmek için cesaret, değiştiremeyeceğim şeyleri kabul etmek için sabır, ikisi arasındaki farkı bilmek için akıl veramin.
şükür bu kıvama gelebildigime. ya akıllanmasaydım? insan bazı şeylerin kendisine nasip edilmediğine, deneme yanılma geçirmeden ikna olmalı. yoksa sonrası hep hayalkırıklığı. ne güzel bir duadır;
tanrım, bana değiştirebileceğim şeyleri değiştirmek için cesaret, değiştiremeyeceğim şeyleri kabul etmek için sabır, ikisi arasındaki farkı bilmek için akıl veramin.
devamını gör...
2336.
sözler kalbin aynası değil
kaçırma gözlerini
can kırıklarına dikkat etme
bas lütfen
yeterince acı çekmemişsin gibi
yaramı saramazsın
yaranı saramam
yan benimle
çok bencilim
biliyorum
sen de bencilsin
en bencilimiz kazansın
kaybetmeye mahkumuz ama
yenilmeye
bile bile hem de
saracoğlu'nda
sarı kırmızı gibiyiz
üstelik evimizde de
yeniliyoruz
yenişelim istiyorsun
maç bitsin
olaysız dağılalım
bense stadı yakmak istiyorum
ortalığı birbirine katmak
etik değil biliyorum
insancıl hiç değil...
kaçırma gözlerini
can kırıklarına dikkat etme
bas lütfen
yeterince acı çekmemişsin gibi
yaramı saramazsın
yaranı saramam
yan benimle
çok bencilim
biliyorum
sen de bencilsin
en bencilimiz kazansın
kaybetmeye mahkumuz ama
yenilmeye
bile bile hem de
saracoğlu'nda
sarı kırmızı gibiyiz
üstelik evimizde de
yeniliyoruz
yenişelim istiyorsun
maç bitsin
olaysız dağılalım
bense stadı yakmak istiyorum
ortalığı birbirine katmak
etik değil biliyorum
insancıl hiç değil...
devamını gör...
2337.
yıllar önceki mallığımı yapıyorum. yıllar önce bir ihtimal haklı sebebim de vardı hem de.
devamını gör...
2338.
koyu renkli perdelerin arasından sızan gün ışığında aydınlık bir cumartesiye uyandım bugün. içim biraz huzursuzdu sanırım, rüyalar ve rüyalar arasında yorgun bedenimi güçlendirecek bir uyku için mücadele ettim.. en sonunda tekrar ve tekrar aynı şekilde uyumaya çalışmaktan usanıp perdeleri araladım. ki ışık biraz da içime doğsun diye.
kahvemi içtim. biraz sohbet ettim. - @miko akşam üzeri oldu bu arada, ben hâlâ heyecanla bekliyorum. keşke sürpriz sen olsaydın.-
sonra günlerdir yaptığım gibi birilerini aradım tadilatlar ve yapılacaklar için, evin prensesi de külkedisi de ben olduğum için artık temizliğe giriştim yine yeniden günlerdir yaptığım gibi.
sonra ancak öğleden sonra kahvaltı için ara verdiğimde grey's anatomy izledim.
anlamadım ki grey gidiyor, program kapanıyorsa dizi mi bitiyor?..
bir şeyi çok uzun zaman boyunca yapınca istemsiz bir bağ oluyor.
eğer dizi biterse çok mutsuz olacağımı düşündüm.
tam 2010 yılından beri hayatımda. bir seri, aynı zamanda da cumartesi kahvaltılarımın eşlikçisi. üzgünüm.
diziyi izlerken birden gözümden yaşlar süzülmeye başladı. veda etmek zorunda kaldığım şeyler beni üzüyor. grey dedi ki "yeniden başlamak için hazırım." ben de öyle hissediyorum. yeni bir hayat istiyorum. yeni bir başlangıç istiyorum. ama bunu sıfırdan başlayarak yapamam. herkes gibi değilim hiç de olmadım. ben, beni çok incitmiş olan zaman dilimlerini bile silmek istemiyorum hayatımdan. çünkü bugün hayat karşısında bu kadar cüretkar ve duygularla yaşamamı sağlayanlar bunlar. hayatımı değiştirmek istedim ayağa kalktım. ama her şeyi yakıp yıkamam. bir ağaç gövdesi geçmişim, üzerine inşa etmek zorundayım. büyürken aldığım yara izlerime dokunarak sevmelisin.
kahvemi içtim. biraz sohbet ettim. - @miko akşam üzeri oldu bu arada, ben hâlâ heyecanla bekliyorum. keşke sürpriz sen olsaydın.-
sonra günlerdir yaptığım gibi birilerini aradım tadilatlar ve yapılacaklar için, evin prensesi de külkedisi de ben olduğum için artık temizliğe giriştim yine yeniden günlerdir yaptığım gibi.
sonra ancak öğleden sonra kahvaltı için ara verdiğimde grey's anatomy izledim.
anlamadım ki grey gidiyor, program kapanıyorsa dizi mi bitiyor?..
bir şeyi çok uzun zaman boyunca yapınca istemsiz bir bağ oluyor.
eğer dizi biterse çok mutsuz olacağımı düşündüm.
diziyi izlerken birden gözümden yaşlar süzülmeye başladı. veda etmek zorunda kaldığım şeyler beni üzüyor. grey dedi ki "yeniden başlamak için hazırım." ben de öyle hissediyorum. yeni bir hayat istiyorum. yeni bir başlangıç istiyorum. ama bunu sıfırdan başlayarak yapamam. herkes gibi değilim hiç de olmadım. ben, beni çok incitmiş olan zaman dilimlerini bile silmek istemiyorum hayatımdan. çünkü bugün hayat karşısında bu kadar cüretkar ve duygularla yaşamamı sağlayanlar bunlar. hayatımı değiştirmek istedim ayağa kalktım. ama her şeyi yakıp yıkamam. bir ağaç gövdesi geçmişim, üzerine inşa etmek zorundayım. büyürken aldığım yara izlerime dokunarak sevmelisin.
devamını gör...
2339.
bugün, birini okuldan beri görmediğim,birini 4 ay önce gördüğüm 2 üniversite arkadaşımla buluştum.
uzaktan gelen arkadaşımızın ricası üzerine anıtkabire gittik.
üçümüzünde dünya görüşü farklı idi.
üç saat kadar orda bir kaldırımda oturduk.
anıtkabir çok kalabalık olduğu için oraya girmedik.
konuşacak bir dünya şey bulduk.
aramızdaki dünya görüşü farklılığı hiç problem olmadı.
siyasetmiş, dünya görüşüymüş bunlar çirkin insanlarla çirkin olan şeyler.
güzel insanlar ile hiç bir problem olmuyor.
bugün onu bir kez daha anladım.
mis gibi 4 saat geçirdim.
metroda bedava imiş.
bu gazla iftarı yetiştiririm inşallah.
uzaktan gelen arkadaşımızın ricası üzerine anıtkabire gittik.
üçümüzünde dünya görüşü farklı idi.
üç saat kadar orda bir kaldırımda oturduk.
anıtkabir çok kalabalık olduğu için oraya girmedik.
konuşacak bir dünya şey bulduk.
aramızdaki dünya görüşü farklılığı hiç problem olmadı.
siyasetmiş, dünya görüşüymüş bunlar çirkin insanlarla çirkin olan şeyler.
güzel insanlar ile hiç bir problem olmuyor.
bugün onu bir kez daha anladım.
mis gibi 4 saat geçirdim.
metroda bedava imiş.
bu gazla iftarı yetiştiririm inşallah.
devamını gör...
2340.
şimdi buradayım. biraz yürüdüm, şimdi buradayım. bakalım ne yapacağım ama şimdi buradayım. hani bunun bir önemi yok belki sizin için ama benim için oldukça önemli. zira burada olmak mesele değil ama şimdinin farkına varmak oldukça önemli. başka bir şey düşünmeden yaptığın işe odaklanmak ve tam olarak şimdinin içinde olmak. arka tarafta beyin kendi oyunlarına devam etsin sorun değil çünkü ben şimdiye bilinçli bir şekilde kendimi kaptırmış durumdayım. bu bir çeşit meditasyon gibi. yazmak bu yüzden belki de çoğumuza iyi geliyor. tabi ne kadar hızlı ve dikkatinizi toplamış ve akışta yazıyorsanız o kadar iyi sizin için. mesela şimdi düşünüyorum. yazmak hakkında bu kadar yazıp nitelikli herhangi bir yazı çıkaramam da ayrıca hüzünlü. ama hüznü de kucaklıyorum. belki şimdinin içinde, bir önceki ve bir sonraki anların arasında bir şey olur ve ben bu sefer de mutlu olurum. hüzün dağılır. yerine bir şeyle karşılaştırmaya gerek duymayacağınız bir mutluluk rüzgar gibi bedeninizi ele geçirir. a bakın oldu bile. ramazan davulcusu geçiyor. bir kafedeyim biliyor musunuz şimdi. sokağa bakan bir bahçesi var. sokak hınca hınç apartman dolu. apartmanlar hınzır değil bir çocuk gibi ya da başkaldıran bir yapıları yok ergenler gibi. şimdi yan masada oturan teyzem, titrek emine ve annem gibi yaşlarını başlarını almış bu apartmanlar hayata karşı sakin duruşlarının arkasında capcanlı bir enerjiliyle birbiriyle konuşuyorlar. ramazan davulcusu geçerken şu an dindar teyze geldi. emine teyze belki birazdan bir bira söyler. dindar şenay teyzenin yanında içer. çünkü bu olgun sokakta, titrek emine’nin 80 senelik ömründe ve dindar teyzenin 75 senelik hayatında ayrımcılık yok. belki de şimdi, şu an işte bu kucaklayıcı, balla tatlandırılmış ve neredeyse tükenmeye yüz tutmuş sokağın varlığından mutlu olmam çok da şaşılacak bir şey değil.
devamını gör...
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20
21
22
23
24
25
26
27
28
29
30
31
32
33
34
35
36
37
38
39
40
41
42
43
44
45
46
47
48
49
50
51
52
53
54
55
56
57
58
59
60
61
62
63
64
65
66
67
68
69
70
71
72
73
74
75
76
77
78
79
80
81
82
83
84
85
86
87
88
89
90
91
92
93
94
95
96
97
98
99
100
101
102
103
104
105
106
107
108
109
110
111
112
113
114
115
116
117
118
119
120
121
122
123
124
125
126
127
128
129
130
131
132
133
134
135
136
137
138
139
140
141
142
143
144
145
146
147
148
149
150
151
152
153
154
155
156
157
158
159
160
161
162
163
164
165
166
167
168
169
170
171
172
173
174
175
176
177
178
179
180
181
182
183
184
185
186
187
188
189
190
191
192
193
194
195
196
197
198
199
200
201
202
203
204
205
206
207
208
209
210
211
212
213
214
215
216
217
218
219
220
221
222
223
224
225
226
227
228
229
230
231
232
233
234
235
236
237
238
239
240
241
242
243
244
245
246
247
248
249
250
251
252
253
254
255
256
257
258
259
260
261
262
263
264
"normal sözlük yazarlarının karalama defteri" ile benzer başlıklar
karalama
2