#netflix filmleri
komedi / drama / romantik
5.3 / 10
puan ver

öne çıkanlar | diğer yorumlar

yılmaz erdoğan'ın yazıp yönettiği tiyatro oyunu. benim için en iyi oyundur. hemen her sahne ve espri ezberimdedir. çık oyna desin oynarım her rolü. gülseren hariç.
devamını gör...
netflix bu şaheseri film yapma kararı almış, haybeden gerçeküstü aşk’ın tatlım tatlım gibi bir garabete dönüştüğünü düşünürsek bir miktar üzen bir karar olmuş diyebilirim. ne nazif’i be, şaban etmez o yapım.
devamını gör...
az önce netflix'in yaptığı filmin fragmanına denk geldim, önce haybeden gerçeküstü aşk şimdi de bu. film yapılma uğruna rezil edilen bir yılmaz erdoğan tiyatrosu daha. hayır güzelim eserin mahvolduğu yetmezmiş gibi eski halini de bulamıyorum şu an izleyebilmek için. umarım bana bir şeyhler oluyor için herhangi bir projeleri yoktur yapımcıların bari o kalsın.

t:yılmaz erdoğan'ın yazıp yönettiği, 1999-2002 arası gösterimde kalan bkm oyunu.
devamını gör...
fragmanına bakarak önyargıyla yaklaşmıştım ecem erkek açısından ama güzel bir iş çıkarmışlar. mantık hatalarına ve aradaki hızlı atlamalara rağmen izlemesi keyifli bir iki saat sunuyor. ama siz izlerken de düşünün ve ateş böceklerini görün olur mu?

daral kim? kocam
devamını gör...
zamanlarda fazla seri ilerlemeleri dışında her şeyi çok iyi olan film.
sinemada izler gibi keyif aldım.
filme 10 üzerinden 10 puan veriyorum.

sonumuz allah bilir ama başlangıçlar bizimdir

ateş böceği zamanını hatırladım.
onları toplar, kavanoza koyar, karanlık bir yerde bakardım ışıklarına.
devamını gör...
film versiyonuna 27 dakika katlanabildiğim tiyatro oyunu. canım sıkıldı resmen ecem erkek yapar dedim ama bir tek o değil hiç kimse işe inanmamış gibi; bir tek muhabir çocuk olmuş gerisi felaket.
devamını gör...
sen hiç ateşböceği gördün mü hangisi filmin başlığı bilemediğim başlıktır. tiyatro ayrı film bitişik mi veya tam tersi mi çözemedim.

filmi az önce bitirdim ve genel hatlarıyla beğendim. sıcak samimi duygusal eh bazen komik bir film olmuş.
özellikle dönemi çok iyi yansıttıklarını düşünüyorum. gıcık ve cringe olduğum bazı karakterler olmasına rağmen karakterler güzel yaratılmış. özellikle bülent çolak çok güzel bir oyunculuk performansı sergilemiş.

ve filmin içinde sürekli çalan o müzik gerçekten efsane hayran oldum bayıldım çok beğendim.
gülseren karakterinin yaşlı versiyonu bence çok kötü olmuş. çok yapay duruyor sinir oldum gerçekten.
tavsiye ederim mutlaka sevecek yazarlar olacaktır.
devamını gör...
o kadar üzüldüm ki ya, anlatamam o kadar üzüldüm ki. yarım saat bile tahammül edemedim, en sevdiğim ve komple ezberimde olan 3 oyundan biriydi, yeri çok farklıydı bende. ecem erkek kötü bir oyuncu değil ama evimizin gül’ü, aynı zamanda seren’i olamamış maalesef. bitiremedim de zaten. aniden lise hayatına geçildi. nerede o “e vallahi izzet hala ben karışmak istemedim ama annem haklı, babam ticaretten hiç anlamıyor. bu devirde iğdeye para yatırılır mı kim ne yapsın iğdeyi? bugüne kadar iğdeden para kazanan olmuş mu ki babam kazansın? bu gidişle elde avuçta ne varsa batıracaklar, kendilerini düşünmüyorlarsa bari benim istikbalimi düşünsünler!” şeklindeki upuzun ilk cümlen, nerede o şebnem sönmez’in “dedi!”si... baktım ağlak mualla’yı da “recaiii, kaçtı bakayım senin numaran, recai recai recai” şeklinde ağlatmadı, dedim hatıralarım daha fazla üzülmesin. kapattım.

çok üzgünüm gerçekten. inat gibi de 1999 yapımı olan o güzelim oyun hiçbir yerde yok. bende dvd’si vardı kaybetmişim oradan oraya taşın derken. bana bir şeyhler oluyor kaldı bir, bari onu bize bırakın artık. daha önce de belirtmiştim, #558531 ne nazif’i be, şaban etmez bu yapım.
devamını gör...
1.25 hızında ve atlayarak izledim. biraz beğendim, genelinde beğenmedim.
nazif rolünde engin alkan'ı beğendim
ecem erkek, gülseren olamamış beğenmedim.
oyunu canlı izlemiştim, çok gülmüştüm.
filmde hiç gülmedim.
oyunda ağlamıştım.
filmde duygusallaşmadım.
hala hiç yaşlanmadan antep'e gelin gitti. gülseren doğduğunda da aynı yaştaydı, evlilik çağındayken de.
dayı,oyunda milletvekili olmuştu. filmde nirvanaya gitti. politik gönderme yapmaktan imtina edilmiş anlaşılan.
yaşlı gülseren berbat bir makyajla seyirciyi kandırmaya çalışmış, bana geçmedi.
ateşböceği sahneleri aşırı uzun tutulmuş, ileri sardım.
hep çarpma yaptı, üstün zekalı oluşuna ikna olamadım.
ilk etapta aklıma gelenler bunlar.
devamını gör...
çok, çok, öyle böyle değil baya çok kötü bir film olmuş.

gereksiz bir drama, bir çok gereksiz ve gerçek dışı konuşma, olay. tımarhaneden deli getirsen, kız istemeye gelinen evde halıya, mobilyaya müşteri olmaz.

sonuna kadar izledim, eşim izlediği için. yoksa maksimum tahammül sınırım 20 dakika olurdu.
devamını gör...
öncelikle konu için iki ayrı başlık açılmış. umarım mod’lar bunları birleştirirler.

tiyatrosunu izlemiş olanların, beğenmediği filmdir. galiba, zannumca, sanursam.

filme gelelim;
senaryosunu yılmaz erdoğan’ın yönetmenliğini andaç haznedaroğlu’nun üstendiği film; türkiye’nin 1950 sonrasından bugünlere uzanan bir kesitini aktarıyor.

dünyada değişimin en hızlı yaşandığı bir dönemi, bir sinema filmine aktarmak zordur. ancak bunu iyi yapabilen örnekler de çoktur. öncelikle filmin en büyük sorunu, bizim sözlüğün sorunu ile aynı olduğunu belirteyim. “akış“ ben boşuna sol frame’den şikayet etmiyorum.
filmin akışında bir sorun olduğunu düşünüyorum. açıkcası ben izlerken sıkıldım. bir diğer konu ise filmde müzik yok. yani bildiğin yok! bazı sahnelerde altta çalan fonlar hem alakasız hem başarısız. konu geçişleri kopuk, espiriler iyi satılamamış, dönemi anlatan dekor fazla abartılı. o kadar ki gerçekçilikten uzak, masala yakın.

beğenenler olmuştur. sonuçta sinema biraz da zevk meselesi.

bence yılmaz erdoğan kendi dönüşümünü anlatan bir film yapsa daha iyi olur. eminim çok güleriz. bu şahsiyetsiz herifi hiç sevmem. nedeni ise, ilk çıktığı dönemde sırtını ülkenin sol cenahına yaslamış, buradan aldığı destekle bir yerlere gelmiş ancak akp dönemi ile kafka’ya bile taş çıkartacak bir dönüşüm yaşamış, sanatçı muhalif kişiliğinden, paranın yeşiline doğru “eğilmiş” olmasıdır.

tiyatro oyunundan eksiltilen sahneler olduğu kadar, yeni eklenen durumlarda var. ancak bu tersine “dönüşmüş” herif, son yaptığı işlerde özellikle sol görüşlü karakterleri doğru yansıtmak yerine, karikatürize etmeyi seçmiştir. biri bu dangalaya 68 kuşağının ne olduğunu anlatmalı. bu insanlar hayatlarını verdiler ya! senin gibi akp’ye seks pozisyonu vermediler.

sağlam kişiliği olmayan, kıçı başı ayrı oynayan bu tipleri sevmiyorum. filmi izlediğim içinde kendimden özür diliyorum.

sizlere iyi seyirler.
devamını gör...
tam şu anda izlediğim yılmaz erdoğan filmidir. ecem erkek in müthiş oyunculuğuyla hem komik hem dramdır, zamanının siyasi olaylarına da yer verilmiştir. nasıl devam edeceğini merak ediyorumm
devamını gör...
manuş baba gibi şarkıcılar vardır ya böyle asla riske girmezler, özgüvenleri yoktur o yüzden eski ve hit olmuş şarkıları coverlayıp ortalıkta gezerler, adlarına alt bantlarda "sanatçı" yazılır ama sanatçı olmadıklarını bilirsin onların.
işte bu tiyatro oyununun filmi aynen böyle olmuş. bakmayın siz film dediğime, sadece profesyonel ekipmanla çekilmiş üzerine biraz cgi bile olmayan efektler serpiştirilmiş film diye bize itelenmiş bir şey.
gülseren karakterinin yaşlanmış hali bu işin pirlerinden demet akbağ'a oynatılabilirdi ama masraftan kaçmak için olsa gerek ecem erkek denen biri iğrenç bir makyajla itelenmiş, hele ne çekeceğini kendi seçen bir youtuber rolündeki atakan çelik'in "millet kaş ve bodrum'a gidiyor biz neler çekiyoruz" diye sanki şefinden emir almış gibi davranması zaten saçma ötesi!
tiyatrosu izlenebilir ama cidden film adı altında yapılan şeyi boşuna izleyip zaman kaybetmeyin resmen gözünüze ve zamanınıza yazık.
devamını gör...
ben filmini izlemedim ama tiyatrosunu izlemiştim harikaydı. bazı zıtlıkları, kavgaları, uyumu ve çatışmaları öyle güzel işlemiş ki bittikten sonra etkisinde kalıyorsun ve bir çok duygunun harmanlanmış biçimde üzerine çöktüğünü hissediyorsun.
devamını gör...
maalesef beğenmedim. tiyatrosunu ilk defa, birkaç sene önce youtube'de izlemiş, beğenmiştim. yani nostaji kasma durumu yok, baştan belirteyim. 1999 yılında 4 yaşındaydım. izlesem bile hatırlamam çok zor. şöyle bir genel değerlendirme yaparsak öncelikle oyunculuklarla başlayalım:

ecem erkek iyi bir oyuncu olmasına rağmen demet akbağ'dan devraldığı rolün altında ezilmiş. demet akbağ daha dominant iken, ecem erkek daha pasif kalmış. yaşlılık sahneleri de yaşlı gibi hissettirmiyor. demet akbağ'ın kıymetini daha iyi anladım bu filmde aslında filmin geri kalanında, öncesinin altında ezilme problemi var. örneğin engin alkan, iyi oynamasına rağmen salih kalyon gibi türkiye'nin en underrated oyuncularından birinin oynadığı rolün altında kalmış. ki 7 numarada vahit emmi rolünün hakkını vermişti. bülent çolak ise her ne kadar denese de bircan günalan'ın rolünün altında kalmış. ulvi bülent çolak'ın en büyük laneti olacak galiba. ulvi karakteri, hala hissediliyordu. veli karakterini oynayan bora akkaş ise vural çelik'in enerjisinin altında. ushan çakır ise yer yer serhat özcan'ın üstüne çıksa da role pek gitmemiş. merve dizdar iyi bir oyuncu, severiz ancak bu rol için daha yaşlı biri daha iyi olurdu. devrim yakut ise rolünün hakkını vermiş. diğer oyunculuklar ise gayet iyi.

senaryoya gelirsek:
espriler, artık 1999 yılından kalma olduğundan hiç gülemedim. yılmaz erdoğan ile olan kısım eğlenceliydi. şöyle bir problem de var tiyatro eseri olmasından dolayı, senaryoyu sıkıştırmak ve hızlı geçmek normaldir. çünkü canlı oynanır ve oyuncularınki de can. ancak filmde bu sıkışıklık ve hızlı geçiş devam ediyor. filmin süresi 2 saatten az. iki buçuk saat olmalıydı.
şahsi olarak bulduğum sıkıntılar ise:

dört haneli işlemleri kafasından yapan kadının izlenmesi değil trendlerde olması, on binlerce izlenirse öpüp başınıza koyun. ayrıca gülseren'in annesinin, asalete önem verip herkesin önünde batma ile alakalı konuşması ve gülseren'in yıllarca televizyonu olması hatta eğlenmesi ancak son sahnede televizyonu aptal kutusu olarak ile alakalı çelişkiler rahatsız etti. dündar ile olan ilişkiyi biraz açmışlar beğendim.
ayrıca film ile tiyatro arasındaki farklılıklar ise.
kürşat karakteri milletvekili oluyordu. fakat siyasi sebeplerden dolayı erdi.
izzet hala ölüyordu. ama evlendirdiler.
eşcinsel müdür normal müdüre evirildi.


çekimlerde ise:
pek özel bir şey göremedim. bir dizi yönetmeni olarak ne uzayıp ne kısalan andaç haznedaroğlu, fena olmayan bir iş çıkarmış.
müzikler: iyi yani çok dikkat etmedim.
ses: benim kulaklarda birazcık problem var ama normalde 30 civarı olan sesi, 60'a kadar çıkardım. bazı sesleri duymak çok zordu.
görüntü: fena değil.
sonuç olarak :
yılmaz erdoğan ,cepten yemeye devam ediyor ve kötü yiyor. organize işler 2'den sonra bu filmin de iyi çıkmaması. insanların anılarına zarar veren bir şey. bu anılar ile insanlar eski eserlerin yeniden yapılmasını istiyor. ama insanların asıl istediği o günlere dönmek ki dönseler de memnun olmazlar.
not: 5/10
devamını gör...
dün gece izledim. daha önce demet akbağ'dan izlememiş olsaydım çok beğenebilirdim. oyuncuları yetenekli ve gayretli buldum. hikaye akışı, sahneler, oyunculuk güzel. daha önce çok iyi biçimde yapılmış bir şeyi tekrarlamak yerine neden yeni bir şey yapmadılar, merak ettim doğrusu. demet akbağ'ın oynadığı tiyatro versiyonu, sınırlı olanaklara rağmen çok daha zengin ve yoğundu.
devamını gör...
ismiyle bizi bir zamanların tadına götüren ve beklentiyi yükselten bir yapımdı. izlerken maalesef bu tadı alamadım. belki naime karakterinin hayatımızda çok olması ve gerçekten işini her daim iyi yapması bu filmde de ecem erkek için büyük bir farklılık göstermedi. standart her daim izlediğim bir şey gibi geldi. demet akbağ’ın oynadığı tiyatro anlarını aradım. bu kadar emek ve prodüksiyona daha farklı bir yapım tercih edilmeliydi. eskileri tadında bırakmak lazım. yenilerle eskiyi yaşatmak yavan duruyor.
devamını gör...
devrim yakut ve ecem erkek hayranlığım nedeniyle yüksek bir beklentiyle izlediğim. devrim yakuttan bekleneni aldım fakat ecem erkek sanırım ilk filmin heyecanını yaşamış biraz. yine de keyifliydi fakat aynı kadro daha başarılı bir şey çıkarabilirdi bence.
devamını gör...
ecem erkek belli ki rolüne çok güzel hazırlanmış. daha önce başka biri tarafından canlandırılan karakterleri tekrar canlandırmak bir risktir. ecem erkek altından guzel kalkmış ama kafamın bir yerinde surekli eski versiyonu da oynadı durdu. demet akbağ a benzettim çoğu zaman vücut dilini ve mimiklerini ama o kadar da olur zaten diyorum. vakit geçirmek için keyifli bir iş olmuş.
devamını gör...
ne kadar yüzeysel olursa olsun ölüm temasını işleyen bir işi izleyebilmem için hala zamana ihtiyacım olduğunu bana hatırlatan iş.
hayatında izlediğin en iyi diziyi neden yarıda bırakmak zorunda kaldın miko?*

geçelim.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"sen hiç ateşböceği gördün mü" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim