sözlüklerdeki nickaltı sorunu

ihtiyar, uyku vaktin geldi.

takılmamak lazım bunlara. sana mantıksız gelenlerle devran dönüyor. sen kendi tekerini döndür, sana yeter.

sevişme başlatmak için en uygun ortam burasıdır.

(bkz: nickaltıma dokunma)

(bkz: bunu sedata söylesene delikanlı)

nickaltıma işeyenler oldu...

nickaltı bir kültür. ister istemez meydana geleceğinden, ortada olmayan sorundur.

nickaltıma kiracı aranıyor. bu ara pek bir boş kaldı kendileri.

nasıl bir sorun merak ettiğim başlıktır. hadi girin bakayım nasıl bir sorun oluyormuş.

verin ulan bana ilgi. nickaltıma döşeyin.

dikkate alınmaması gerekir. sizinle farklı düşünen çomar tipler kötü şeyler yazar. elli kere dedik şunu artık yazmaktan bıktım. bir insanı girdiği entrylere göre tanıyamazsınız. kankacılık işine bulaşmış yazarlarda hep olumlu yazılar olur onları hiç dikkate almayın. 50 kuruş para verin sizi de över bu tipler.

takip ettiğim yazarların biri için görüşlerini öğrenmek adına zaman zaman kurcaladığım doğrudur; işe yaramıyor değil.

yahut forumsal olmasın diye yazarın bir tanımı ile ilgili görüşümü nickaltında kimse elleşmeden yorumlayabiliyorum.

hali ile karşılıklı olarak yerim seni ay tatlım balım tarzı şiirler düzülmedikçe kullanışlı alandır.

lucinin nickaltına işemek kadar mantıklı bir eylem görmedim bu sözlükte, canım çekti.

hatıra defteri gibi. bazıları yalama peşinde. şahsen mantıklı bir eleştirinin köpeği olduğum için çemkirilmesi bile hoşuma gidiyor.

okumayı en çok sevdiğim tanımlardır nickaltı'na yazılan tanımlar. hele böyle kavga dövüş de olursa oooo değmeyin keyfime.

nickaltı diye bir şey olmasaydı muhtemelen bu sözlükte yazmaya devam etmezdim. zira sözlüğe ilk geldiğim günler çok sıkılıyordum ama sonra bir yazarın nickaltı* patladı kavga başladı. o kadar eğlendim ki bir anda sardı yani beni. hala da buranın en sevdiğim şeyi nickaltı savaşlarıdır. iyi ki nickaltı var. başlığı açan yazarla kesinlikle aynı fikirde değilim yani. istemiyorsanız okumazsınız olur biter.

nicaltında kin kusmayı bende yanlış buluyorum. benimle olan sorununu neden herkese mâl ediyorsun? burada başıma birkaç kez geldi bu durum ve gerçekten saçma. kaostan beslenenlerin hoşuna gidiyor sadece. ben nickaltı yazarım eğer gerçekten sevdiğim ya da tanımlarını beğendiğim biriyse. kimsenin nickaltına gidip karalama yapmam. başkalarının bilmesine gerek yok. saçma bulmuyorum, sevgimi de dile getiririm ama benimle bir husumeti olan varsa gelsin bana söylesin. benim kimseyle sorunum yok çünkü. *

ah be güzel insan. övgünün de yerginin de özel mesaj yoluyla yapılmasının daha anlamlı olduğunu düşünüyorsun ama egolar ve yaratılan sanal kimlikler nasıl beslenecek o zaman? nickaltları bugün kapatılsın eminim yarın başlıklar açılmaya başlanır. "xxx yazarın harika bir insan olması" , "yyy yazarı en çok benim sevmem" , "zzz adlı yazarın sözlüğün biriciği olması" gibi.

bunlar olmazsa o kimlikler beslenemez. bunların tamamının bir şekilde önüne geçersen "pff kafa sözlük çok baydı artık" diye isyan bile çıkar. çünkü nickaltı yalakalığının en temelinde olan şey gerçek bir sevgi ya da saygı değil karşılıklı beslenmedir.

yergi konusuna gelirsek bence iftira atılması dışında her şey kabul edilebilir. kin kusmak iyi bir şey mi? tabii ki değil ama gözlerimizi kanatan övgülerden daha samimi en azından.

“körler sağırlar birbirini ağırlar” diye bir atasözü var bilirsiniz. sözlükteki nickaltı kavramı da tam olarak bu.

genellikle sözlük çomarlarının organize olarak birilerini gömdüğü, birbirlerini ise övdüğü basit bir sistem. ha tabi bir de kadın yazarların bolca güzellenmesi var.

her neyse işte kısaca samimiyetsizliğin zirvesidir.

günden güne boku çıkmakta olan sorundur.

arkadaşı için sipariş nickaltı yazmadığım diye bana küstüler ya, laf soktular tanımlarda.*
yazmamı istenen kişiye bakıyorum, yazdıklarında en ufak ışık belirtisi olmayan biri olmasını geçtim / ki öyle olması da şart değil zaten / en basit türkçe yazım kurallarından bile bihaber biri.
ne yapayım ben bunun nickaltına 'yazdıklarına bayıldığım prenses" diye mi yazayım, inciler mi döktüreyim?
ha bulmuş yine kendisini kıramayacak birini yazdırmış, yazan insan da küfür ede ede yazmıştır işte napsın herkes benim gibi öküz mü "ya buna yolda görsem selam vermem ben" diyecek kadar?

neyse salla bunu, devam.

hakaret olmadığı sürece derdim değil, isteyen istediğini yazsın da bir insanı hem bas bas sevmediğini söyleyip hem de nickaltına bunu 4 kez yazmak nedir ya, 4 kez ya?
insan aşık olsa bu kadar yazmaz?*

gerçi sonra bu birbirlerine bilmem nerelerini yollayan erkek yazarlardan sonra bende bi ışık yandı. bu adam hani ilkokulda bi kıza aşık olur da neyi nasıl söyleyeceğinizi yapacağını bilemez teneffüste saçını çekersiniz ya, onun gibi dikkatimi çekmeye çalışıyor diye düşünüyorum artık.*
yoksa bi düşünün ya bir insan birine "bin sini hiç sivmiyirim" diye 4 kez niye yazsın?
ki son zamanlarda bi yumuşadı bi yumuşadı, yazdıklarımı beğeniyor bile benim yakışıklım?

neyse, onu da salla..
bunu okuyunca ya yazdıklarını silip inkar yoluna girer ya da gelip 5. nickaltını girer laf soktuğunu sana sana, oyna devam..

dediğim gibi, sözlüklerin olmazsa olmazı nickaltıları, aşkları, cicikli bicili yazıları, laf sokmaları, kavgaları, gizli sevdaları ile.*
fazla kafaya takmayın, tadını çıkarın.

normal yaşamda insanlarda "bunu dersem dayak yer miyim" korkusu oluyor. ama sanalda bu temkinlilik hiç yok. haldur huldur sataşıyor herkes birbirine. bu nickaltılar biraz olsun dizginliyor milleti gibi geliyor. çünkü adamın suratına iğrenç bir insan olduğunu özelden birebir haykırsan karşılığında sülalenle ilgili bir takım samimiyetler ifade edip geçer. ama mevzu nickaltına yazılma ihtimali olunca az biraz sakinliyorlar. çünkü karşılarındaki insanın kendi hakkındaki düşüncelerini önemli görmüyorlar, önemli olan bu yergilerin halka açık ifade edilmesi. o zaman bir panik ki herkes sormayın. bir yazar on yüz milyon iyi yoruma karşılık tek bir negatif yorumda kendini uçurtturmayı başarmıştı hatırlarsanız. anlayacağınız kaosu yarı yarıya indiriyor. bu yüzden nickaltı iyidir.

benim sorunum ise mahlasıma özel olmaması. browsermış filmmiş kim denk getirirse yazmış. neyse sözlüğün canı sağ olsun çok da mühim değil.

nickaltımda çok afedersiniz.. seks var.

çok büyük fuhuş organizasyonu var.

terbiyesizler.

şu sözlükte en sevdiğim etkinlik...
sürekli yaparım ve yapacağım.


özellikle kavga gürültü olduğunda, nickaltı kavgaları oluyor yaa... işte o zaman yüzlerce nickaltı girebilirim.
arada kavgalar kaynar..
ooh mis.