spor salonu

içerisinde bir takım spor aletleri olan etkinlik salonu.

ülkemizde hiç ihtiyaç değilmiş gibi üst fiyatlarla üç, altı, on iki aylık peşin ödemelerle kayıt yaptırılan yer. spor eğitmenleri ile çalışacaksanız ayrıca ona ödeme yapmanız gerekmektedir.

millet birbirine girdi. açıkken de durum böyleydi. kapandı yine aynı djdjdjd.

iki güruh var.

daha önce hayatında salona adım atmamış ama oranın virüs yaydığını iddia eden kesim. spor salonlarındaki virüs vaka sayısı gerçekten çok düşük. 6 aydır kullanıyordum fakat ailemin yanına geçince risk almamak için eve taşıdım sporu.

ikincisi ise sporcu tayfa bunlar her kerameti spora bağlıyorlar bu kadar hayatsız olmayın. yeni tip mutasyonlar çıktı ve taşıyıcı olma ihtimaliniz her zaman var.

bu süreçte homegyme birazcık bile yatırım yapmamış kişi sporu ciddiye almıyordur zaten. 2 direnç bandı alsanız 1 değil 3 ay idare eder.

bir tür erkek kulübü..26 dakika sonra spor salonuna gidiyorum' 2000'li yılların sonlarında popüler bir tabirdi. artık internet kafe ayarında.

içerisinde eğzersiz yapmayı sağlayacak bir takım araç gereçlerin bulunduğu kapalı alan.

go fitness isimli bir salona gidiyorum. içerisi genelde kalabalık oluyor. sevmiyorum gitmeyi sözlük. insanlarla o kadar yakın olduğum bir yer bana uygun gelmiyor.

bedenimi sıklaştırma isteğimin altında sağlıklı yaşam felsefesi yoksa o salonda işimde yok. bedenimi medite ederken bir salonun içinde hapsolmuş insan kalabalığına doğru çekilmem bana gün içinde ruhumu körelten sistemin içinden çıkamadığımı hatırlatır. ben spor yaparken kendini izleyen amerikan sapığımsı kadın ve erkeklerin egolarını anlamsız bulurum. gözüm onlara takılır, ayıplarım, dalga geçerim felsefemi bozarım. en iyisi doğanın içinde insansız spor hava, sahil dalga araçları...

güzel amaçla niyet edip hazırlananlara her zaman saygı duyarım. azaldılar ama bu bir gerçek.

aslında değerlendirebilen için heryer spor salonudur ancak bir spor salonuna yazılmak para verildiği ve bir program takip edildiği için ekstradan motivasyon sağlar.

garip bi' gerilimi var buranın.

takriben 1.5 sene oldu galiba firesiz spor yapmaya başlayalı
erkekler arasında garip bi' rekabetçilik var
atıyorum 18 kilo ile hammer curl atıyorsun
aynadaki yansımadan lavuğun bana sinirle baktığını görüyorum
alıyor eline 20 kiloyu bana baka baka hammer curl atmaya başlıyor.

evrimsel galiba
bi de şu ince atletler yasaklansın
valla erkek meme ucu görmekten sıkıldım.

spor, egzersiz yapmak için gerekli alet ve makinelerin bulunduğu ve bir araya getirildiği salon türü.

(bkz: tüketim toplumu) icadı. spor için salona gitmek şart mı?

on sene önce var mıydı böyle bir ihtiyaç? ananız babanız spor salonlarına mı giderdi? son sorum; bir yıllık abonelik diye satın aldığınız spor salonuna planladığınız sıklıkta gittiniz mi?

bu aralar çok sık aklıma gelen iş fikri, araştırmasını yapmadım ama belli bir sermaye ile biraz işlek bir yere (ulaşım rahatlığı için) bir spor salonu kurmayı düşünüyorum. içeriden bilgi alabileceğim birileri arayışındayım eğer bu konuda tecrübeniz var ise mesaj atarsanız görüşelim.

burayı işletenler tam bir sigorta şirketi mantığı güdüyorlar. olabildiğince üyelik satıp, "zaten sürekli gelmeyecekler" diyorlar. çoğu üyenin 1-2 aydan fazla gelmediği istatistiki bir gerçek olduğu için buradan köşeyi dönüyorlar.

#3485710
umarım şakadır, ironidir.
yoksa hiçbir insanoğlu bu derece cahilce şeyler söyleyecek kadar boş olmamalı.

aşağı yukarı 50 senedir olan bir şey,

yoksa o kadar milli sporcu nereden çıkacaktı.

sonra eğitimsiz ve cahil dediğimizde kızıyorlar.

kışın spor yapmak daha rahat. spor salonunda spor yapmaktan bahsediyorum tabii. yazın biraz meşaakatli oluyor. yaz kış aralıksız spor yapmak belli bir disiplin gerektiriyor. yapabilene saygı duyuyor ve spor salonlarını gerekli görüyorum. kahvede batak oynayacağına salona gitsin.

#3485710 istediğimiz sorudan başlayabiliriz diye düşünüyorum. spor için spor salonuna gitmek şart değil ama insanların çoğu evinde o hareketleri yapacak aletlere ve/veya disipline sahip değil. ben de isterim, evimde bir odayı spor salonu gibi düzenleyeyim ama memleketin ekonomik şartlarını biliyorsunuzdur.

ben 2005'te spor salonuna gittim. inanmazsın yeni bile açılmamıştı. kim bilir kaç senelikti.*

anam, babam spor salonuna gitmedi. annemin sporla arası yok. babam spor için boğazda, göksü deresi'nde yüzer, aynı yerlerde kürek çekermiş. eski zamanların çok övülen istanbul belediyeleri şehrin kanalizasyonunu göksu deresi'ne bağladığı için, ben dereye ayağımı sokamadım hala. yaşım 38. boğaz'da yüzmek de aynı sebepten dolayı hayal benim için. çünkü, hala bir yerlerden boğaz'a kanalizasyon akıyor.

son cevabım, bir yıllık abonelik aldığım spor salonuna planladığım sıklıkta gittim. havuzunu kullanmak için almıştım üyeliği. haftada üç gün yüzdüm.

bir de bonus cevap vermek istiyorum. sorusu sorulmamış ama olsun. cümle içinde bakınız yerine, gizli bakınız kullanırsanız daha okunaklı olur. saygılar.

yeni bir salona yazildim, hayirli, ugurlu olsun bana))
salonumuzda 3d ortaminda gezinebilirsiniz.
buradan