tek tarafı bozuk kulaklık

balkonsuz ev, salçasız yemek ve bunun gibi birçok şeye benzer.

bir kulaklığa 500 tl verdiyseniz tek kulağınızın sağır olmasını dileyeceğiniz durum.

öbür tarafı da siz bozarsanız eşitliği sağlamış olursunuz.
erkekler için söylüyorum, kablosunu atmayın günün birinde lazım olur.

tek kanatlı kuş gibi. sinir bozar. ne tam müziğe ne de tam dış seslere odaklanabilirsin.

kulaklığın şanındandır. önce bir tarafı bozulur ve kulaklık beni at sinyalleri verir ama atılmaz. bir süre sonra diğer taraf da bozulur ve kulaklığa elveda denir.

çekilmez. vallahi billahi çekilmez.

o da bozulana kadar kullanırım. ama artık dikkat etmem bozulsun da yenisini alayım diye, bozulmasa yenisini alırsam vicdan azabı çekerim, öyle işte.

o zor gününüzde yanından ayrılmayan, o canı tükenene kadar sana eşlik eden işte o öyle bir varlık ki onu asla atamazsın ahhahaha

kesinlikle atılmaması gerekir. bunun tek kulaklığı bozulduysa evde tek kulaklığı bozulmuş bir kulaklık daha olma ihtimali çok yüksektir. piyasada 25-30 liraya kulaklık girişi çoklayıcı aparatlar var. bunlardan bir tane alıp, tek kulaklığı çalışan iki kulaklıktan sağlam bir kulaklık elde edebilirsiniz. haa aynı kulaklar bozulduysa farklı kulağa kulaklığı takmak başlarda bir miktar sıkıntı olabilir ama zamanla insan alışıyor.

eziyettir
ne dinleyecekseniz sesli dinleyin
ya da dinlemeyin daha iyi

iğrenç bir durumdur.
şarkının bütün duygusunun içine eder. yedeğiniz ya da yenisini alma fırsatınız yoksa umutsuzca kablonun bağ kısımlarıyla oynarsınız. bir an iki taraftan da ses gelir ve heyecan yaratır sonra gider, uçurumdan aşağıya düşmek gibi bir his yaratır.

sırf bu olay yüzünden çekmecemde bir tarafı bozuk 10 küsür kullaklık birikti lazım olur diye stokluyorum

sağlam olan tarafı çok hızlı bir şekilde bir sol bir sağ bir sol bir sağ ... kulağa takarsanız bozuk olduğunu hissetmezsiniz. gerçi müzik stereo değil monı olacaktır ama ne gam.
o şekilde değiştiremem, yanaklarım ağrır diyorsanız (evet kendinize tokat atıyor olacaksınız) kulaklığın sağlam kısmını ağzınızın içine alın. tabi alkolle yıkadıktan ve kuruttuktan sonra. bir de yutmayacaksınız, sakız diye çiğnemeyeceksiniz.

kablolu kulaklık ihaneti.

#2783548 son kısma kadar ağlayarak okudum. son satırları tebessümle. yeni kulaklığının markası ve rengi ne?

tek tarafı bozuk olmayan, iki tarafı da sağlam olan kulaklık mı var ki? ha aldığın gün göstermelik çalışır. sonra aslına rücu eder, fabrika ayarlarına döner.

hayatımda hiç kulaklık kullanmadım, birkaç kez porno izlerken denedim, evet güzel ama sakat...dış sesleri duymamak, ayak seslerini, kapı gıcırtısını duymamak...zaaf...porno işin şamatası, gerçekten de müziği hissetmek, o basları kulağımda değil vücudumda hissetmek benim işim.
dur lan kullandım; evet ünivde sony walkman furyasında kullanmıştım, şu an düşünüyorum da bok gibiymiş. bu sene bir saat aldım, yanında dehşet bir kulak içi kablosuz kulaklık geldi, kutusunu açmadan kızlarıma yolladım.*
kısa keseyim apollö alın, silktiredin kulaklığı....apollö 13 alın hatta, müziği hissedin. (yolda sokakta müzik mi dinlenir lan)
dip: telefonu kulaklıkla kullananları unutmuşum....hiç denemeyince.

nalet bir şey.

tam tabiriyle köpüksüz kahve gibidir. içmesem de olurdu sanki diyebilirsiniz. ya tam olsun ya da hiç olmasın.

bimden alınmıştır.