temmuz ayında titrememe sebep olan atmosfere sahip oyun.
devamını gör...
yazın serinlemek için, kışın moda girmek için oynanan oyun.
devamını gör...
acilen co-op veya multiplayer versiyonunun gelmesi gerektiği oyundur. soğuk kış günlerinde ev içinde bere takıp sıcak çikolata çay kahve vs içerken oynaması çok keyiflidir.
devamını gör...
soğuk hissettiren oyun.
devamını gör...
epic games store sağolsun beleşe alıp oynadım.
kendisi bir hayatta kalma oyunu. hikaye başlangıcı şöyle, 2 kişiyiz, uçağımız dağlarla çevrili köylük bir yerde düşüyor ve hava cidden soğuk. düşen uçakta planör mü nedir artık 2 kişilik uçak işte. uyandığımızda arkadaşımız gitmiş biz ise o soğukta yolu bulmaya çalışıyoruz. köyler terkedilmiş, vahşi doğa sokağa kadar inmiş. bu şekilde macera başlıyor. oynasam mı diye düşünüyorsanız şahsen bir girip en azından ilk kısmı oynamanızı tavsiye ederim ama benim gibi beleş edinebilirseniz. yoksa para verip alınacak bir oyun değil neden? görevler çok saçma, hikayede saçma noktalar var, yollar cidden uzun. bazen sadece dümdüz yürüyorsunuz kar sesleri arasında kart kurt, arada kurt falan çıkarsa bi ortalık hareketleniyor ondan sonra yine devam düz yürümeye. yani grafikten kısmışsın, hikaye desen tırt, 3-5 mekaniği idare eder güzellikte. sana puanım 5/10 kanka.


şimdi rahat yazabilirim. ya arkadaş uçak düşüyor yanımızdaki kadın basıp gitmiş. ulan hiç mi demezsin bu adama bir bakayım hani arkadaştık? ondan sonra gidiyoruz köyde kör bir nine kalmış la ben koskoca adam hayata zor tutunuyorum sen hayırdır? birde kadına soruyoruz nine buralardan bizim arkadaş geçti mi diye. kadında diyor ki şurada bir kasa var onu bir aç içindekini getir belki hatırlarım. bak teyze kör, köyde yalnızız ve teyzenin sol yanında tüfek var alamıyoruz. teyze konuşsun diye dolabını ve odun deposunu diziyoruz yine bize verdiği tek cevap aha şurada bir patika var oluyor. bunu söyleyene kadar sizi o kadar uğraştırıyor ki lan ben zaten haritanın her köşesini dolaşsam o patikayı bulurdum diyorsunuz. neymiş birde kızı dağcıymış dağ ekipmanlarını üst kattaki sandıktan alıyoruz. normalde o tahta sandığı kırar içinden alırız ama görev icabı önce nineyi tatmin edip efendice anahtarı alıyoruz. deget ya. sonra gidip avcıyı buluyoruz avcı kahrolmuş tabi. lan adam bir sağa bir sola 500km saçma sapan sebeplerden yolluyor bizi. ilaç lazımmış ki istediği ilaçların tillahı bizim üstümüzde var. ama yoook görev icabı illa onun dediği yerden alacaz ki sinematikte ayı saldırsın maksat oyun uzasın falan feşmekan. ayıyı vurmak için tüfeğimiz var ama fantezi yapıp mızrak almaya fizana yolluyor ahlaksız. gidiyorsun mızrak kırık vay babayn örekesi. tamir ediyoruz sonra tekrar fizandan dönüş yapıyoruz. otomatik yürüme tuşu koymuş adamlar z basın düz yürüsün. kendileri de farkında demek ki.
ilerleyen zamanlarda ayıyla karşılaşıyoruz ama bizim mızrağı bir tutuşumuz var sanırsın ellerini hiç kullanmamış bir bebek. mızrağı saplama stili hepsinden acayip. birde mızrakla hazır beklersen enerjin azalıyor nasıl bir mantıksa artık toplamda 10 saniye hazır bekleyemiyor. ayı senaryo icabı bizi alıp inine götürüyor ve bir köşeye atıyor. normalde kendisi bizi görse anından hallediyor bunu da belirtmek gerek. ölüm esnasına da bir sinematik koymuşlar geçemiyorsun bekle ki bitsin.
ayının ini maşallah 500 metre kare. biz nereye gidersek ayıda ne hikmetse, mağaranın o kısmına gidiyor. sonra bizi getirirken kaybolmuş olan mızrağı arıyoruz. aaaa ne garip o da mağarada düşmüş bak sen şu işe. hata yapmak çok basit sürekli ölüyoruz, sinematiği bekliyoruz ve tekrar karşılaşmayı yaşıyoruz.
devamını gör...
kaliteli bir oyun olmamasına rağmen inanılmaz bir çekiciliği olan oyun. artık müziklerinden midir atmosferinden midir bilmiyorum ama yalnızlığı çok iyi hissettiriyor. yapımcı firmaya destek olmak için oyunu üç kez satın aldım. yıllardır ara ara oynarım.
devamını gör...
epic games'in bedava verdiği oyunlardandır. kütüphanede durup bir gün oynarım dediğim ancak hiçbir zaman oynamak için vaktimin olmadığı oyundur.
devamını gör...
iyi geliştirdiler bu oyunu, işte developerlik bunu gerektirir.
devamını gör...
yaz gününde içinin ürpermesine sebep olacak oyun.
devamını gör...
yayıncılardan izlemesi de oynaması da ayrı bir keyif veren oyun, yazın muğla'nın en sıcak sahilinde dahi oynasanız size üşüme hissi veren bir oyun, ayrıca türkçe dil desteği olması da yapımcılarına karşı saygımı arttırıyor ve sık sık güncellemeler geliyor, hikaye modu biraz gecikmiş olsa da kendilerini seviyoruz.indirimsiz hali için fiyatı biraz fazla ama sık sık indirime giren bir oyun sakın kaçırmayın düşünmeden alın ve evet umarım co-op gelir. (oyuna bir ara güncelleme geldiğinde buglardan dolayı oynanmaz haldeydi, hinterlands ekibine maille ulaşınca anında cevap yazıp üzerinde çalıştıklarını ve geçici olarak sorunu nasıl çözmem gerektiği konusunda yardımcı oldular, zaten ertesi gün oyunu fixleyip hemen düzelttiler, işlerine ve oyuncularına gerçekten saygı duyan bir ekip
devamını gör...
türk yapımcı(!)lar tarafından erzurum adında replikası yapılan oyun. fena gaza getiriyor. hayatta kalma konulu filmleri, dizileri, belgeselleri ayıla bayıla izleyen bendeniz gibi bünyelerde yoğun hazla birlikte bağımlılık da görüldüğü rivayet ediliyor.
devamını gör...
normalde bu tarz oyunlar ilgimi çekmiyor ancak bu oyunu ara ara oynuyorum. fena değil, sarıyor.
devamını gör...
atmosfer ve etrafta bulunan parçalarla hikayeyi anlatma olayında aşmış bir oyun gerçekten. üç adım sonrasını planlayarak oynamak gerekiyor ve sürekli diri bir merak duygusuyla yutuyor sizi oyunun atmosferi. 3 bölümünü tek seferde oynamıştım ben. tadı damağımda kalmıştı sonra ne yazık ki o dönem kullandığım pc anakartını yakınca devam edememiştim. tekrar başlamak istediğimde de save dosyalarım tahrip olduğu için devam edemedim.

fakat şahane bir oyun. gerçekten bu kadar düşük bütçeyle bu kadar şahane iş çıkarmaları insanı çıldırtan bir şey. şahsına münhasır oyunlardan biri. 6 yaşımdan beri oyun oynarım. oynarken en çok etkilendiğim oyunları sayacak olsam düşünmeden ilk 5'te yer veririm the long dark'ın hikaye moduna. hiç karmaşıklaştırmadan kendine has bir sanat tasarımıyla buluşturuyor oyuncuyu.

oyunların sadece aşırı gerçekçi grafiklerle mastürbasyon yaptığı bir dönemde bu algının kırılmasına önayak olan oyunlardan biriydi bu oyun. birkaç indie oyunla birlikte oyunculara oyunun grafikten ibaret olmadığını, hikayenin, oyunun oynanırlığının, atmosferin, sanat yönetiminin ve her şeyden önce oyunların bir sanat eseri olduğunu hatırlatan oyunların başında geliyordu the long dark o dönem.

üstelik yapımcı firmanın çalışan hakları ve doğanın korunması amacıyla yapılan aktivist çalışmalara açıktan desteği biliniyor. eh kanadalılar efendim, n'apalım. düşünmeden oynayın derim. pişman etmez kesinlikle.
devamını gör...
bi sarmadı şu oyun ya.. halbuki çok severdim gibime geliyordu
devamını gör...
benim diyen tripli a oyunların veremediği atmosferi iliklere kadar yaşatan oyun. onca badire atlatıp iliklere kadar donmuş bir vaziyette sığınılan evde şömine yakılır, civardan toplanan odunlar bir güzel ateşe atılır, ateşin tam önüne uyku tulumu serilir, bir de kahve pişirilir, bir de konserve açılır, ımmmıh... yılların oyuncusuyum böyle bir ortamı veren başka oyun görmedim.
devamını gör...
tamam gerçekçi oyun simulasyon bile denebilir. evet kar atmosferi mükemmel mekanikleri iyi. ama kardeşim ben bu kadar gerçekçilik istemiyorum mecbur adamımıza erzak, teçhizat, malzeme yükleyeceğiz ama bu adam yüklendikçe salyangoz hızıyla ilerliyor. bazen öyle yavaş ilerliyor ki motion sickness'ım da azıyor maalesef ekrana bakamıyorum mola veriyorum. şu adama çok değil bakın yüzde 20lik bir hızlandırma eklesek şahane olacak. hızlandırma modu varmış galiba da uğraşmadım. bu arada buhar tünelleri leş gibiydi sıkıntıdan oyuna bir sene ara vermiştim, o ne biçim bölüm.
devamını gör...
hayatta kalmayı sonuna kadar hissettiren bir oyun. bugün ilk kez bir gireyim dedim az bir şey denemelik. zormuş lan, ben kurtları görünce kesin öldüm dedim ama kurtlardan kaçtım, sonra kapısı olmayan sığınak gibi bir kulübe buldum. soğuktan kurtulmak için ordaki sobada ateş yaktım ama nafile dal yetmiyor. sonra dal toplarken geldi moose (kanada geyiği) saldırdı, şerefsiz kaburgamı kırdı. sonra ev bulamazsam öleceğimi anlayıp dışarıda ev ararken düşüp iç kanamadan öldüm.
devamını gör...
ben oyunlarda yokluk çekmeyi sevmiyorum. insan oyunda yemeğin hesabını yapmamalı. bu otu yesem mi ilaç mı yapsam diye düşünmemeli.
devamını gör...
tekrardan başlamam gerekiyor ama çok vaktim yok yada en kolay da açarım yine ehehe.
güzel oyundu, eğlenmiştim baya.
devamını gör...
mükemmellll bir oyun, ben böyle hayatta kalma temalı, gerçekçi zor oyunları seviyorum. hele o hissettirdiği yalnızlık, açlıktan ölmemek için yemek aramak, her küçük yeri arayıp, hatta çömelip yatak altlarına kadar bakıp lootlamak, taşıma kapasitene göre envanter düzenini ayarlamak falan bayılıyorum.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"the long dark" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim