türkiye'den seri katil çıkmaması

cezasını çekmemiş kadir şekerimiz ve niceleri var. bekleyin biraz o da olur diyorum sizlere.

ılla ki vardır ama seri katillerin yaptigi şey, genellikle yaşadığı travmayı büyütmesi, kabul görmeyen aforizmalarını farklı yollarla dile getirme isteği ve hayatında kullanamadığı sivri zekasını ortaya çıkarma yöntemidir. en azından kitaplardan ve filmlerden böyle gördüm.

ülkemizde niye yok? bu kadar derin düşünen vatandaşlarımız ya güzel mevkilerdedir, ya felsefe veya sanatla ilgileniyordur, ya da intihar etmiştir.

ruhumuzu öldürüyorlar seri seri. dünyanın en büyük seri katili ülkemizde.

katilimizin bile kalitesiz olmasıyla alakalı bir mevzudur. bir ülkenin her şeyi mi kalitesiz olur? o ülke türkiye ise olur.

bu cahillikle nasıl yaşıyorsunuz merak ediyorum.
hiç mi atalay filiz ismini duymadınız?
muhtemelen duydunuz burada, twitter'da duyarınızı kastınız gelip şimdi boş atıyorsunuz, yarın bu adam karşınıza çıksa mal mal bakacaksınız o da takacak böbreğinize bıçağını.

kim diyor abi onu?
www.webtekno.com/turk-seri-...

(bkz: seri tatil olmayan yerden seri katil çıkmaz).

bizden seri közcü çıkar.

siz öyle zannetmeye devam edin :))

ülkenin iq puan ortalamasının, işaret dili ile konuşabilen şempanzelerden sadece 2 puan fazla olması yüzünden olabilir mi?

seri katil olmak için her şeyden önce ne gerekir?
zeka.
yakalanmamak için planlı cinayetler işlemen gerekiyor.
bizdekiler salak oldukları için daha ilkinde yakalanıyorlar.

çıkmaz tabii nasıl çıksın.. herkes apartmanlarda yaşıyor.. müstakil evde yaşayan çok az.
ayrıca herkes, birbirinin hayatına ilgili, meraklı...
ayaküstü milyon tane soru soruyorlar..

eskiden bu teyzeler vardı, şimdi mobese sistemi var..

bugün denk geldi bana mesela bir tanesi...
ben o esnada, taştan patika yol yapıyorum...
çeşmenin yanında durdu dinlenmek için.. bir selam verdim, vermez olaydım...
soruyor, (alzheimer var sanırım, varsa geçmiş olsun..). soruyor, tatmin olmuyor, aynı şeyi tekrar tekrar soruyor...
bir şekilde yol verdim gitti kadın..
işim de zaten yarım kaldı..

nasıl yetişsin?
abd'de kişisel hayata saygı had safhada.. beş yüz bin türlü b.k yiyebilirsin..
türkiye'de öyle değil işte... nerede yaşıyor ve yaşatılıyorsan.. mutlaka birileri vardır hayatının içinde..
öyle kafana göre çok zor..
ha, şimdi baktım, bizim de karnemiz o kadar temiz değilmiş, ülke olarak;

kaynak...

yetişiyormuş demek...
yetişir, her yerde yetişir..
ama şimdi şu zamanda.. daha zor olduğunu düşünüyorum..

çok vardır da biz bilmiyoruz.
burda ki çoğu kişi için herşey çok masum ve toz pembe sanırım. hayat düşündüğünüz den daha karanlık. türkiye daha da karanlık.

yavuz yapıcıoğlu var tornavidalı katil
orhan aksoy var kolici katil


buna benzer çok sayabilirim bizde de var ama ünlü ve popüler değiller.

12 seri katilimiz mevcuttur.
merak eden

turkiye'de kendi haklarını arayan bile zor bulunuyor ;seri katil bir yana dursun.;)

işlerini iyi yapıyorlar demek ki

kesik bacak cinayetlerinin faili bulunamamıştır ancak kendisi türkiye'den çıkan seri katillerin en ünlülerinden olduğundan, doğruluğu olmayan önerme. 2000 yılında istanbul'un çeşitli semtlerinde 7 ayrı kesik bacak bulunmuştur ancak faili ne yazık ki bulunamamıştır.

kesik bacak cinayetlerine benzer bir vaka, istanbul dışında, başka bir şehirde daha önce yaşadığım bir yerde yaşanmıştı. evime çok yakındı, çöp kutusunda kesilmiş bir kadın bacağı çıkmıştı.

yıllar sonra taşındığım başka bir şehirde apartmanımıza kamera takıldı, takıldığının ilk günü bisiklet çalındı, uzun zamandır hırsızlık olayı yaşanmamıştı, hatta yıllardır kriminal bir olay olmadı! kameranın takıldığı ilk ay da kameranın önünde karşı apartmandaki bir komşumuz eski karısını (savunma adı başlığıyla üretilen elle tutulur patlayıcı silahla öldürdü.) sonra da kendi kafasına sıktı, hem cinayet hemde intahar etmiş oldu. kanlar içinde yatan cansız bedenler, savcı, polis ve çığlıklar eşliğinde rapor hazırlanıp olay kapandı.

öldürmek isteyen, öldürme eylemini savunmak için üretilen silahlar da sınırlı kalmaz, bıçak, kalem, taş, zehirli kimyasal maddeler, bir kumaş, ip, kulaklık, tek bir yumruk, aklınıza ne geliyorsa istediği zaman her türlü nesneyi bir silah olarak kullanabilir. kameralar suçluların yakalanmasında kolaylık sağlar, polisler daha az yorulmuş olur, hedefe daha çabuk ulaşır, ancak olay anında bir kamera asla sizi korumaz, o eylemi yapmak isteyen özellikle seri katilse, kameraları gördüğü zaman daha çok hayal kurar ve planlarını gerçekleştirebilmek için daha çok motive olur.(bir seri katil bir kere öldürdüyse asla durmayacaktır. bulunamayan kişilerde, ortada olmayan cesetler, görünen ölü bedenler yoksa muhakkak farklı tekniklerle veya aynı teknikle seri şekilde işlenmiş cinayetler vardır.) parantez içine aldığım yazı başlık için doğru bir tanım oldu. geri kalan yazılar benim yorumumdur.

güvenlik amaçlı her bir bireyin gözlerine kamera takılsın, bizde kurtulalım sizde. o zaman da öldürme eylemi devam ederse, daha ileri bir teknoloji düşünürsünüz, gözlerden çıkan ışın süzmesiyle savunabilir siniz kendinizi. ana haber bültenlerinde kadına şiddet diye açılan başlıkları, açmaya devam edin. samimiyetsiz televizyon kanallarında her işlenen cinayetlerin bir parmağı olduğunu gizleyerek o başlıkları açın. sevgisiz büyüyen veya akıl sağlığı bozuk olan bir kişinin okuduğu her başlık, onu daha çok motive edicektir, suçlanan kendisidir. kimseye bir zararı olmamış bir insanda okuduğu gördüğü her başlıkları normal kabul edecektir, aman diyerek televizyonu kapatacaktır. "anormal normalleşti, normal olan anormale döndü." suçlamaya ve nefret etmeye devam edilen her haber bir canın ölümüne neden olmaktadır. insan olmak nedir, ilk başta bunun bilinmesi, öğretilmesi gerekiyor. sonra haber yaparsınız.

seri derken? kaçtan sonra seri sayılıyor?

münferit vakaları seviyoruz biz
"bi kereden bişey olmaz"cıyız. seriye bağlayamıyoruz o yüzden
arz ederim