türkiye'nin düzelmesinin tek yolu

bu iktidarin gitmesidir.
bu iktidarın olmamasıdır.
bu iktidarın bitmesidir.

gibi birbirinin aynı cevaplar.

siyasal islamdan kurtulup laikliğe dönüş yapması ilk adım. ikinci adım ise eğitim sistemini düzeltip din kültürü dersinin kaldırılıp ahlak dersinin zorunlu olması ile yeni nesili düzeltmektir.

insan, insan, insan.
insanı değiştirmeden, hiçbir şey değişmeyecek.
ne demiş yazar: "iğneyi de çuvaldızı da herkes kendine batırmalıdır."
bkz

eğitimi düzeltmekten geçer.

eğitim, eğitim, eğitim, olmayan koltuk sevdası, liyakatlı terfi ve nitelikli yönetim kadrosu.

zor bir şeydir. bu ülkede her şey düzelir ama eğitim sistemi asla düzelmez.

bana göre türk insanının en büyük problemi çevresinde olup bitenleri yorumlayabilecek bir mantık süzgecinden yoksun olmasıdır. böylece insanlar akılcı düşünemeyip kendisiyle aynı düşünceleri paylaşan gazeteciler, siyasiler, cemaat liderleri gibi “kanaat önderlerinin” iki dudağının arasından çıkan sözlerle kolayca manipüle olabilmektedirler. bu da türkiye’yi iflah olmaz bir duruma sokmaktadır. ancak bu durumdan kurtulmamız çok da zor değil. yorum yeteneğinden yoksunluğumuzun birbirini tamamlayan iki sebebi vardır. bunlardan birincisi ezberci eğitim sistemimiz, ikincisi ise kitap okumayışımız. ikincisini düzeltmek doğrudan bizim elimizde. öyle kitap kurdu olalım anlamı çıkmasın. günlük gazete okumak bile kâfidir ama okuma yazma bilen her insanın ayda bir kitap bitirmesi elzemdir. bu kadarını bile yapmayacaksak o hâlde niye okuma biliyoruz ki? ikincisini düzeltmek de dolaylı yoldan bizim elimizdedir. çünkü eğitim reformu siyasilerin yapabileceği bir iştir ve her halk da hak ettiği insanlar tarafından yönetilmektedir. bunları düzelttikten sonra türkiye düze çıkar, ki bunlar da öyle yüz yıllık şeyler değil. kısa sürede halledilebilecek şeyler. atatürk beş yıl gibi kısa bir sürede ülkeyi taş devrinden uçak üretip satabilecek noktaya getirmişti.

birincisini yapmak bizim elimizde demiştim değil mi? biz eğer kafa sözlük’teysek iyi kötü bir şeyler okuyan, düşünen, analiz eden insanlarız demektir. kendimizi şanslı hissetmememiz için hiç bir sebebimiz yok. okuduğumuz şeyleri, çevremizde olup bitenleri kafa sözlük’te kendi düşüncelerimiz çerçevesinde yorumlamak, bizimle farklı düşünen insanların da gelip öznel düşüncelerini aktarması biz farkında olmasak dahi karıncanın su taşıması misâli türkiye’yi düzeltmek için bir tuğladır.

o yüzden türkiye’yi düzeltmek için okuyalım, düşünelim, analiz edelim ve paylaşalım. ezcümle üretelim!

sadece türkiye için değil tüm dünyanın düzelmesinin yolu birbirimize saygı göstermekten geçiyor. sınıfları ,partileri ,kutuplaşmayı bırakıp karşısındaki insani x partisi ,y dini mensubu olarak degil , siyahi mi beyaz mı diye degil insan olarak görmek gerekiyor. o zaman hem ülkemiz hem de dunya çok daha iyi bir yer olacak

önce liyakat lazım. iş bilmeyen, alanında uzman olmayan herkesleri bi silkelemek lazım. zaten ipin ucunu yakalayabilirsek eğitim veyahut ekonomiden gerisi gelir diye düşünmekteyim.

bilimden yürürsek eğitimdir. bakınız beyaz zambaklar ülkesinde kitabına.

türkiye'nin düzelmesinin tek yolu kendinizi değiştirmenizdir. herkes kendini değiştirdiğinde başka bir ülkede yaşıyor olacağız.

makarna üretiminin durması.

herkes 10'lar lira çıksın.

vergileri tavana geliri tabana yaymaktır.

tek bir yolu yoktur. türk halkı gibi halklar her zaman ekstremliğe gidecektkir. siyasal islam gider yerini türkçülük alır. demokrasi bize yaramaz. bunun için öncelikle eğitim ve sanayi reformu, ardından hukuk reformu, ardından altyapı reformu, ardından ekonomi reformu, falan filan gerek derken ülkeyi sıfırdan kurmanın gereğini görürsünüz. bize her yüzyılda bir büyük bir önder lazım.*

en mantıklı hamleler ile dahi toparlanması güçtür. gel gelelim ki o hamleleri yapacak mantık mevcut değildir. türkiye için 15 yılı gözden çıkardım. evet iyimserim.

bu ülkede her şey düzelir ama eğitim sistemi asla düzelmez. eğitim sistemini düzeltilirse tüm sorunlar ortadan kalkar.

silip yeniden yükleyip, aynı hataları bir kez daha yapmamak.

ayakları yere sağlam basan, başları dik, güçlü, eşinin/babasının/herhangi birisinin eline gözüne bakmayan kendi kararlarını verebilen anneler.. ve kızının sevgilisi olunca adını namussuza çıkarmayacak bilinçli babalar. kızına eşi şiddet uygulayınca 'haketmiştir' demeyecek anneler, babalar.. çocuğu engelli diye okula vermemezlik yapmayacak bireyler.. her makyaj yapıp bakımlı olana "sürtük", her sevgilisi olana "profesyonel", olmayana "kezban", her okumayana "cahil", okuyana "bilinçli", her bakireliğini kaybetmiş kadına "orospu", bakirliğini kaybetmiş erkeğe "adam", yoksula "varoş", her başörtülüye "imanlı", her başörtüsüze "ahlaksız"... vs. demeyen, gelecek nesillerine de dedittirmeyecek bilinçli nesiller yetiştirerek.

ahlakın ve sistemin değişmesi.