kağnı
çok yavaş iş yapan, çok yavaş yürüyen insanlara da söylenen bir kelimedir.
devamını gör...
türkan saylan
yaptıklarını ve ona yapılanları asla unutmayacağım ekmek kadar temiz, su gibi aydın cumhuriyet kadını. bugün ölüm yıldönümüynüş. yattığı yer incitmesin.
devamını gör...
laiklik
--- alıntı ---
zamanında bir gün mecliste laiklik tartışılıyordur. tanındık din adamlarından biri kürsüye gelir, alay etmeye başlar: "arkadaşlar, bir laikliktir gidiyor. afedersiniz ben bu laikliğin manasını anlamıyorum. nedir bu laiklik?"
o gün meclis başkanlığı görevini yürüten atatürk alaycı üsluba dayanamaz. oturduğu yerden elini kürsüye vurur ve şöyle söze karışır: "adam olmaktır hocam, adam olmak!"
--- alıntı ---
daha iyi bir alternatif tanımını görmedim daha.
(bkz: laiklik adam olmaktır)
zamanında bir gün mecliste laiklik tartışılıyordur. tanındık din adamlarından biri kürsüye gelir, alay etmeye başlar: "arkadaşlar, bir laikliktir gidiyor. afedersiniz ben bu laikliğin manasını anlamıyorum. nedir bu laiklik?"
o gün meclis başkanlığı görevini yürüten atatürk alaycı üsluba dayanamaz. oturduğu yerden elini kürsüye vurur ve şöyle söze karışır: "adam olmaktır hocam, adam olmak!"
--- alıntı ---
daha iyi bir alternatif tanımını görmedim daha.
(bkz: laiklik adam olmaktır)
devamını gör...
normal sözlük yazarlarının dizi önerileri
the queens gambit dizisi netflix tarihinde gördüğüm en iyi dizilerden
devamını gör...
aynaya bakınca gördüğün kim sorusu
ben dışında herkes bazen koca bir ayı bazen de maşa.
devamını gör...
roma hukukunda infamia (şerefsizlik)
(bkz: infamia) yani "şerefsizlik" ya da kötü şöhret kavramı, bir kişinin toplumda sahip olduğu saygınlığını yitirmesi demektir. roma hukukunda "infamis" yani "şerefsiz" kabul edilen kimselerin, örneğin, askerlikten kovulanların, kadın ticareti yapmak, sahneye çıkmak, gladyatörlük gibi uygunsuz işler yapanların, faizin faizini alan tefecilerin, başıboş gezenlerin, vesayeti altındaki kızla evlenenlerin veya oğlunu evlendirenlerin, iki kadınla birden aynı anda evlenenlerin, bazı haksız fiil ya da sözleşmelerden doğan davalarda (vedia, vekalet, vesayet...) mahkum edilenlerin, hem kamu hem de özel hukuk alanındaki hakları kısıtlanmaktadır. aslında "infamia" esas olarak kamu hukukuna ilişkin bir kavram olup, özel hukukla olan bağlantısı daha sınırlı niteliktedir. ancak, sözkonusu kavramın özel hukuk açısından çok önem taşıyan hususları da yok değildir. "infamis"ler, kamu hizmetlerinden yoksun bırakılma, seçme ve seçilme haklarını yitirmenin yanısıra, özel hukuka göre de, mahkemelerde kendi adlarına dava açmak ya da başkalarını temsil etmek haklarından yoksun kalırlar. ayrıca, tanıklık yapmaları da yasaktır. şerefsizlere vasiyetnamelerinde mal vasiyet eden kişilerin vasiyetnamelerine itiraz edilmesi de mümkündür. roma toplumunda herkes, "infamis" sayılan kişilerle hukuki ilişki kurmaktan kaçınır. o halde, "infamia" yı kısaca şu şekilde tanımlayabiliriz: "infamia", devletin yetkili organları tarafından, kişilerin mahkum edildikleri çeşitli davalar ya da sürdürdükleri belirli hayat biçimleri yüzünden yapılan bir kınamadır.
konu ile alakalı detaylı bilgi için "gökçe türkoğlu özdemir"in " roma hukukunda infamia" adlı eserini incelemenizi tavsiye ederim. bir diğer eser olarak ise "michel villey" tarafından kaleme alınan "roma hukuku güncelliği" adlı kitaba da göz atabilirsiniz.
konu ile alakalı detaylı bilgi için "gökçe türkoğlu özdemir"in " roma hukukunda infamia" adlı eserini incelemenizi tavsiye ederim. bir diğer eser olarak ise "michel villey" tarafından kaleme alınan "roma hukuku güncelliği" adlı kitaba da göz atabilirsiniz.
devamını gör...
cinsel ilişki olmadan ilişki yürür mü sorunsalı
yürümez ulan yürümez. cinsel ilişki olmayacaksa neden ilişki yaşıyoruz? ulan ben sevdiğim insana dokunamayacaksam neden ilişki yaşıyorum?
incir reçeli senaryosu mu yazıyoruz neden cinsel ilişki yaşamıyoruz.
sevişeceksin hayvanlar gibi için içine sığmayacak sevgiden kafayı sıyıracaksın. sevgilinle cinsel hayatını keşfedeceksin mimiklerini tenini ezberleyeceksin.
cinsellik olmayan ilişki yürümez. hatta sağlıklı bir cinsellik olmayan ilişki yürümez. bir taraf diğer tarafı tatmin edemiyorsa yine o ilişki yürümez.
sevdiğin insanı şefkatle okşayamayacaksan sevemeyeceksen ilişkinin bir manası yoktur.
incir reçeli senaryosu mu yazıyoruz neden cinsel ilişki yaşamıyoruz.
sevişeceksin hayvanlar gibi için içine sığmayacak sevgiden kafayı sıyıracaksın. sevgilinle cinsel hayatını keşfedeceksin mimiklerini tenini ezberleyeceksin.
cinsellik olmayan ilişki yürümez. hatta sağlıklı bir cinsellik olmayan ilişki yürümez. bir taraf diğer tarafı tatmin edemiyorsa yine o ilişki yürümez.
sevdiğin insanı şefkatle okşayamayacaksan sevemeyeceksen ilişkinin bir manası yoktur.
devamını gör...
the bard's song
neredeyse her metal dinleyicisinin çaldığı zaman istemsiz eşlik ettiği, efkarlanıp mutlu olduğu, eğer barda içerken çalıyorsa eldeki biranın masaya vurulup havaya kaldırıldığı bir şarkıdır.
şu ortamda bu şarkıya eşlik etmeden ölmek nasip olmasın diyorum ve sizi bu güzel şarkıyla baş başa bırakıyorum.
(bkz: blind guardian)
şu ortamda bu şarkıya eşlik etmeden ölmek nasip olmasın diyorum ve sizi bu güzel şarkıyla baş başa bırakıyorum.
(bkz: blind guardian)
devamını gör...
ateist olduğunu söyleyip hiçbir dini araştırmayan kişi
birkaç dini araştırınca anlıyorsun ki nerdeyse hepsi aşağı yukarı aynı kapıya çıkıyor zaten. dünyada bir sürü din var kalkıp da karpuza tapan bir dini de araştırmam mesela zaman kaybı. ayrıca vicdan azabı çekmemek için ateist/deist oluyorlar demek kadar saçma bir şey yok. iyi bir insan olmakla dinin inancın bir bağlantısı yok ateist olunca gönül rahatlığıyla kötülük yapmıyor kimse saçmalamayın artık. siz meseleyi çok yanlış anlamışsınız yani.
devamını gör...
27 mayıs 2021 dolar kurunun tarihi rekor kırması
doların eski rekoru 8,57 idi ama bu bizi tabii ki üzmesin. kırılacak çok rekorlar var daha önümüzde. dolar 9 olacak, 10 olacak... bu gurur hepimizin.
devamını gör...
recep tayyip erdoğan
ülkenin başına gelenlere rağmen insanları nasıl bu kadar iyi manipüle ettiğini merak ettiğim siyasetçi. sorun sanırım ülke insanlarında diye düşünürüm.
devamını gör...
mustafa kemal'e sevgi duymama özgürlüğü
salak olmayı seçme özgürlüğü olarak da bilinir.
devamını gör...
mutfakta sinir eden durumlar
aradığım şeyin yerinin değişmesi.
arkadaş ! neyi kullandıysan sonra götür aynı yere koy. niye değiştirirsin arkadaş ?
eski bir şef olarak aklıma bu geldi.
arkadaş ! neyi kullandıysan sonra götür aynı yere koy. niye değiştirirsin arkadaş ?
eski bir şef olarak aklıma bu geldi.
devamını gör...
girift radyo yayını
sevgili aykut’un uzun zamandır emek verdiği, araştırdığı konu üzerinde yapacağı yayın olacaktır.
bir makalede 20. yüzyılın en büyük soykırımı, tanımını görünce çok şaşırmıştım. ardından düşününce şunu fark ettim; evet ikinci dünya savaşı sırasında etnik temizlik olarak yapılan yahudi soykırım ı çok büyük ve acıydı. fakat srebrenitsa 1995 yılında yaşandı…
ikinci dünya savaşı nice acılara sebep olmuş ve dünya sıcak savaşın bedelini fazlasıyla ödemiş. dünya’da barış, güvenlik, işbirliği adına medeni/batı ülkelerinin öncülüğünde bir çok kuruluş kurulmuştur. soğuk savaşı bir kenara bırakıyorum, soykırım üzerinde durmak istiyorum. srebrenits’a da göz göre göre etnik temizlik yapılmıştır. buna katliam demek işin ciddiyetinden uzaklaşmak demektir.
1995 yılında yaşanan srebrenitsa soykırımı üç buçuk yıllık kanlı savaşların ardından açıkça ve çok rahatça yapılmıştır. bütün dünya’nın gözü önünde ve avrupa’da….. ve ne yazık ki avrupa garantörlüğünde.
milliyetçilik, din bunlar benim kesinlikle mantıklı bulmadığın kavramlar ve fakat stebrenitsa’da bir kimliği yok etmiş adamlar, kabul edilebilir hiç bir tarafı yok. aliya veya siyasal islamda şahlandırılan izzet’ten bahsetmek istemiyorum*
içerisinde binlerce acıyı, ayrılığı ve ölümü barındıran bu trajedi, izleyen herkes tarafından desteklenmiştir. 20. yüzyılın en büyük soykırımıdır çünki bütün medeniyete, gelişmişliğe rağmen bir kimliğe/dine mensup insanlar sistematik bir şekilde yok edilmiştir.
srebrenitsa’da soykırım yaşandığını yüce* avrupa tam 12 yıl sonra mecbur kalıp kabul etmiştir…
bir makalede 20. yüzyılın en büyük soykırımı, tanımını görünce çok şaşırmıştım. ardından düşününce şunu fark ettim; evet ikinci dünya savaşı sırasında etnik temizlik olarak yapılan yahudi soykırım ı çok büyük ve acıydı. fakat srebrenitsa 1995 yılında yaşandı…
ikinci dünya savaşı nice acılara sebep olmuş ve dünya sıcak savaşın bedelini fazlasıyla ödemiş. dünya’da barış, güvenlik, işbirliği adına medeni/batı ülkelerinin öncülüğünde bir çok kuruluş kurulmuştur. soğuk savaşı bir kenara bırakıyorum, soykırım üzerinde durmak istiyorum. srebrenits’a da göz göre göre etnik temizlik yapılmıştır. buna katliam demek işin ciddiyetinden uzaklaşmak demektir.
1995 yılında yaşanan srebrenitsa soykırımı üç buçuk yıllık kanlı savaşların ardından açıkça ve çok rahatça yapılmıştır. bütün dünya’nın gözü önünde ve avrupa’da….. ve ne yazık ki avrupa garantörlüğünde.
milliyetçilik, din bunlar benim kesinlikle mantıklı bulmadığın kavramlar ve fakat stebrenitsa’da bir kimliği yok etmiş adamlar, kabul edilebilir hiç bir tarafı yok. aliya veya siyasal islamda şahlandırılan izzet’ten bahsetmek istemiyorum*
içerisinde binlerce acıyı, ayrılığı ve ölümü barındıran bu trajedi, izleyen herkes tarafından desteklenmiştir. 20. yüzyılın en büyük soykırımıdır çünki bütün medeniyete, gelişmişliğe rağmen bir kimliğe/dine mensup insanlar sistematik bir şekilde yok edilmiştir.
srebrenitsa’da soykırım yaşandığını yüce* avrupa tam 12 yıl sonra mecbur kalıp kabul etmiştir…
devamını gör...
basra termik alçak basıncı
ülkemize, güneydoğu yönünden giriş yapar. sıcak bölgelerden geldiği için oldukça sıcak havayı getirir. yaz aylarında, havanın aşırı ısınmasına neden olur. termik olan yani sıcaklık ile oluşan bu basınç değişken değildir, yıl boyunca, bulunduğu bölgede sabittir.
libya veya mısır üzeri gelen sıcak hava ile farkı vardır. daha nemli ve daha uzun süre etkili olabilir.
13 temmuz 2000 tarihinde istanbul'da şile ilçesinde 46 derece ölçülmüştür. güneşin altında 50 dereceyi gördüğümü hatırlarım.
*aşırı çöl sıcakları yaşanmasına sebep olur.
* genellikle yaz aylarında, karaların fazla ısınması nedeniyle oluşur, termik kökenlidir.
* yaz başlarında, atmosferin üst tabakaları soğuk kalacağı, yer yüzeyi çabuk ısınacağı için ani gök gürültülü ve sağanak yağışlara neden olur.
* ülkemizin denizlerinde kuzeyli esen yaz rüzgarlarına destek olur. dolayısıyla nem oranı artar.
libya veya mısır üzeri gelen sıcak hava ile farkı vardır. daha nemli ve daha uzun süre etkili olabilir.
13 temmuz 2000 tarihinde istanbul'da şile ilçesinde 46 derece ölçülmüştür. güneşin altında 50 dereceyi gördüğümü hatırlarım.
*aşırı çöl sıcakları yaşanmasına sebep olur.
* genellikle yaz aylarında, karaların fazla ısınması nedeniyle oluşur, termik kökenlidir.
* yaz başlarında, atmosferin üst tabakaları soğuk kalacağı, yer yüzeyi çabuk ısınacağı için ani gök gürültülü ve sağanak yağışlara neden olur.
* ülkemizin denizlerinde kuzeyli esen yaz rüzgarlarına destek olur. dolayısıyla nem oranı artar.
devamını gör...
norveç
ana rahmindeyken allah'ım n'olur orta doğu gelmesin n'olur norveç, n'olur allah'ım norveç gelsin diye dua ettiğim ülke.
.
.
.
.
evet, tahmin ettiğiniz gibi duam kabul olmadı. hode ordbok'tan değil kafa sözlük'ten yazıyorum bu yüzden.
.
.
.
.
evet, tahmin ettiğiniz gibi duam kabul olmadı. hode ordbok'tan değil kafa sözlük'ten yazıyorum bu yüzden.
devamını gör...
mete gazoz
altın madalyayı kapmıştır.
aferin be çocuk!
trilyonlar alıp ülkeyi rezil eden milli davarlar yanında bu ülkenin göz bebeğisin sen.
spiker, allah senin sesini ömrün boyunca bana iletmesin bir daha!
aferin be çocuk!
trilyonlar alıp ülkeyi rezil eden milli davarlar yanında bu ülkenin göz bebeğisin sen.
spiker, allah senin sesini ömrün boyunca bana iletmesin bir daha!
devamını gör...
sıfır takipçisi olan bir yazarı ciddiye almak
(bkz: ben almasam sen almasan)
(bkz: biz almasak)
(bkz: nasıl çıkar yazarlar aydınlığa)
(bkz: sözlük toprak gibi gebe)
(bkz: sözlük kurşun gibi ağır)
(bkz: biz almasak)
(bkz: nasıl çıkar yazarlar aydınlığa)
(bkz: sözlük toprak gibi gebe)
(bkz: sözlük kurşun gibi ağır)
devamını gör...